Black Metale doyduğumuz 2024 yılı biterken SVARTTJERN’in “Bu da yolluk olsun” diye önümüze attığı, bu yıl çıkan diğer onlarca süper Black Metal albümlerinin muhtemelen sonuncusu olan, SVARTTJERN’in şu ana kadar yaptığı en iyi iki albümden birisi “Draw Blood”ın incelemesinden selamlar.
Bu yılın başlarında kaleme aldığım “Misanthropic Path of Madness” isimli dehşetengiz eserleriyle Norveç usulü Black Metalde benim için zirvelere oturmuş olan ve bu zamanlara kadar kalitesinden ödün vermeden gelen SVARTTJERN gerçekten de eşine az rastlanan, sizi asla üzmeyen, yarı yolda bırakmayan, ne alacağınızı kestirebildiğiniz nadide gruplardan birisi.
Bu adamların kitabını okurken “bu sefer şöyle olsun, şunu da deneyelim, bir de bunu katalım müziğimize” gibi duyulduğu anda ağızlara kekremsi tatlar bırakan ürkünç cümlelere, davranışlara denk gelmezsiniz. Çünkü SVARTTJERN kendisini sadece sade, olaysız ama vurucu Black Metal yapmaya adamış bir grup.
“Draw Blood” yukarıda dediklerimden de tahmin edebildiğiniz üzere, son derece sıradan görünen yalnız dinlerken sizi Metale doyuran, çok çok kaliteli, hakiki, üst düzey bir albüm; Basit yapıda olmasına rağmen içeriğindeki ince detaylar daha ilk dinlemede göze çarparken, herkes tarafından kullanılan ve albümü domine eden tipik Metal riflerinin nerede, nasıl kullanılması gerektiğini de gösteriyor. Buradan itibaren kısa kısa örneklerle devam etmek istiyorum; Mesela bir OFERMOD şarkısı gibi başlayan Sin, Offer, Obey şarkısında 3.25’ten itibaren duyduğumuz temel rif kullanımı şarkının öyle bir yerine koyulmuş ki tam şarkının uzadığını düşündüğünüz an dikkatinizi hemen toplayıp sizi tekrar içine çekmeyi başarıyor.
“Draw Blood” sadece böyle etkili numaralarla sınırlı değil tabiiki de. Örneğini verdiğim bu etkileyici rif geçişlerininin yanında Determination’da görülen normal konuşmanın ansızın hayvani bir böğürmeyle bir şarkı girişine dönüşmesi fikri hangi grup üyesinin fikri ise onu bulup o ellerini, beynini öpmeli, ona sahip çıkmalı. Çünkü şahsım adına açılışından bu kadar çok etkilendiğim yeni çıkmış bir albüm hatırlamıyorum.
“Past tense mischievous acts, punishment and beating as your inspiration. Isolate now your feelings and emotions. Distance yourself from the life you once knew AND CHERISHED”
Şeklinde girip düz konuşmayı pat diye bir Black Metal şarkısına çevirme fikri son derece parlakmış gerçekten de. Şöyle üzerinde kafa yorulmuş albümlerin, şarkıların hastasıyız.
“Shame is Just a Word”de olduğu gibi “Draw Blood”da da prodüksiyonda rahat dinlenilebilirliğe ve tane tane seçilebilirliğe önem vermeye devam eden ancak bunu yaparken kazımasyondan taviz vermeyen grup her ne kadar kendi çizgisini önemli ölçüde korusa da “Draw Blood”ı önceki albümlerden ayrıştıran etkenler koymayı düşünmüşler. Bu bağlamda benim en çok gözüme çarpan şey Rock’n Roll’vari coşkusuyla zaman zaman dile gelen kısa gitar partisyonları diyebilirim. Özellike Aluminum Bat Domina ve Lick My Flesh parçaları kulaklarda eser miktarda Hard Rock ve Heavy Metal tatları bırakabiliyor.
Zaten albüme Cover olarak eklenmiş, ROLLING STONE klasiği olan Under My Thumb’ı dinleyip albümün içinde hiç sırıtmadığını fark ettiğinizde SVARTTJERN’in neden bu şarkıyı albüme eklediğini rahatlıkla anlayabiliyorsunuz.
Sözün özü “Draw Blood” dinlemesi keyifli, rahat, basit ama bunlara rağmen tahmin edilebilirliği zor ve vurucu bir Black Metal albümü ve şundan eminim ki bu albüm bir şarap gibi yıllanacak ve ilerde bir klasik olarak anılacak. Listemde kallavi bir koltuk ayırdığım “Draw Blood”ı dinlemeden listenizi paylaşmayınız.
Kadro HansFyrste: Vokal
Fjellnord: Ritim gitar
HaaN: Lead gitar
Malphas: Bas
Audun: Davul
Şarkılar 1. Determination
2. Follow Through
3. Draw Blood
4. Don't Contain Your Lust
5. Erect Your Congregation
6. Lick My Flesh
7. Chop, Slit, Flay
8. Aluminium Bat Domina
9. Under My Thumb (ROLLING STONES Cover)
10. Sin, Offer, Obey
Nezaketen evine davet etsen buzdolabındaki cumhuriyet sucuğunu çalar bu adamlar. İşeyip sifonu çekmezler, dolaptaki soğuk su şişesini ağızlarına dayayarak içip boş şişeyi dolaba geri koyarlar. İzin almadan dolapta kalan son biranı içerler, karışık kuruyemişin içinden kaju ve Antep fıstıklarını ayıklarlar.
@Yiğit, Senin dediğin lüks kuruyemiş onda leblebi falan yok. Badem, antep, kaju, fındık vs den oluşuyor onun neyini ayıklıcan… ye gitsin.
@ismail vilehand dediği içinde; leblebi, dışı şekerli zik gibi renkleri olan leblebi, beyaz beton gibi olan nohut olan karışık kuruyemiş… sike sike bu saydıklarım sona kalır hatta o anda baban ibo show izler… distopya gibi aq
Nezaketen evine davet etsen buzdolabındaki cumhuriyet sucuğunu çalar bu adamlar. İşeyip sifonu çekmezler, dolaptaki soğuk su şişesini ağızlarına dayayarak içip boş şişeyi dolaba geri koyarlar. İzin almadan dolapta kalan son biranı içerler, karışık kuruyemişin içinden kaju ve Antep fıstıklarını ayıklarlar.
08.12.2024
@ismail vilehand, adamlığın birinci kuralı karışık çerezden ayıklama yapmayıp eline ne geliyorsa onu yemektir
08.12.2024
@Yiğit, Senin dediğin lüks kuruyemiş onda leblebi falan yok. Badem, antep, kaju, fındık vs den oluşuyor onun neyini ayıklıcan… ye gitsin.
@ismail vilehand dediği içinde; leblebi, dışı şekerli zik gibi renkleri olan leblebi, beyaz beton gibi olan nohut olan karışık kuruyemiş… sike sike bu saydıklarım sona kalır hatta o anda baban ibo show izler… distopya gibi aq
08.12.2024
@Yiğit, Gerçek gurmeler bademleri de ayıklar
08.12.2024
@ismail vilehand, orospu cocugunun bagirsagina bicagi takip 360 derece cevirdim bile. 3 ay sicamasin amina evladi.
Yılın albümleri listesi bu sene de gecikebilir, o zamana kadar da çoğu kişi bu albümü dinler ve listeye ekler :)
Bu albüm dinleme süresi boyunca, yani 39 dakikada genital bölge kıllarını bir arpa boyundan fazla uzatıyor, dikkat edin.
Etli bass gitar sesi, hardrock, thrash metal.
Zamanında, bar/lokal köşlerinde ‘daha çok kafa yapsın’ diye biranın içine sigara külü atıp içmeyenler dinlemesin.