Eski IRON MAIDEN vokalisti Paul Di’Anno hayatını kaybetti
21.10.2024
…
IRON MAIDEN’ın ilk iki albümü “Iron Maiden” ve “Killers“daki vokalleriyle heavy metal tarihine adını yazdıran vokalist Paul Di’Anno 66 yaşında aramızdan ayrıldı.
Uzunca bir süredir çeşitli sağlık sorunları yaşayan Di’Anno bu sebepten son yıllardaki performanslarına tekerlekli sandalyeyle çıkıyordu. Di’Anno’nun iki dizinde de, tedavi edilmeyen diyabet ve hipertansiyondan kaynaklandığı söylenen çok ileri seviye ödem olduğu açıklanmıştı.
IRON MAIDEN’ın açıklaması şu şekilde:
“Paul Di’Anno bu sabah vefat ettiğini duymuş olmaktan dolayı çok üzgünüz. Paul’ün IRON MAIDEN’a büyük katkılar yaptı ve yaklaşık 50 yıldır devam eden yolculuğumuza çıkmamıza da çok yardımı oldu. Bir frontman ve vokalist olarak hem sahnede hem de ilk iki albümümüzdeki öncü tavrı hem bizim tarafımızdan hem de tüm dünyadaki dinleyiciler tarafından daima hatırlanacak.”
Huzur içinde yat…
Yorum alanı
“Eski IRON MAIDEN vokalisti Paul Di’Anno hayatını kaybetti” yazısına 9 yorum var
Linkin Park,Slipknot gibi nu/alternative metal grupları ilk dinlediğim metal şarkılar olsa da,albüm bazında metal dinlemeğe Iron Maidenin self-titled albümüyle başladım.O yüzden Di’Annonun bende yeri Dickinsondan bile fazladır.Seni Wasting Love,Running Free,Prowler,Charlotte the Harlot,Remember Tomorrowla hatırlıyıcam çılgın Punkçı.Hùzur içinde yat
Heavy metal tarihinde önemli bi yeri vardı. İlk iki iron maiden albümü boru değil. Bir de iron maiden şaka maka 2025 yılında 50 yıllık bi grup oluyor. Önceden 50 yıllık grup denilince akla 60′larda kurulan gruplar geliyordu
Efsane vokalistler arasında yerini almıştır. Maiden’ın ilk iki albümündeki performansı inanılmaz. Ses rengi o eserlere çok yakışıyor. Bruce babanın da Paul babanın da yeri ayrı ve özel bende. Dickinson ve yaşayan tüm Metal efsanelerine uzun ömürler, Paul Di’Anno’ya da rahmet dilerim. Rest in piece.
Çok üzgünüm. Günlerdir elim bir şeyler yazmaya gitmedi. Şimdi de ne yazacağımı şaşırmış durumdayım. Kendisinin sesiyle 1989′un kışında tanışmıştım. Sonrasında grubun 2003 tarihli Visions Of The Beast dvdsindeki klipleri ile 2004′teki The History Of Iron Maiden: The Early Days dvdsinde yayınlanan, 1980′de kayda alınmış görüntülerden oluşan Live At The Rainbow konserinde boyunu-posunu görmüştüm sonunda. Yakışıklı adammış o zamanlar. Zaten bu sayede bir çok güzel kız onun sayesinde konser ortamlarına girip Maiden fanı olmuşlar. Yalnız kendisi biraz başına buyruk bir adammış ve dizginlenemez tavrı sebebiyle disiplinsiz davranışlar sergilediği zamanlar azımsanamayacak kadar çokmuş. Bu duruma gösterebileceğim en bariz örnek de, şu şekilde cereyan etmiş. Maiden’ın henüz albüm anlaşması yapmadığı o ilk yıllarda, hafta sonları küçük klüplerde verdikleri konserlerde sergiledikleri performanslar dilden dile dolaşmaya başlar ve birileri bunu menajer Rod Smallwood’un kulağına fısıldayıp, grubu izlemesi konusunda kendisini ikna eder ama her 3 seferinde bu girişime taş koyan adam bizzat Paul Di’Anno olur. 3. seferde de ortalıkta görünmeyince aracılar; Steve Harris’e bunun son şansları olduğunu zira Rod Smallwood’un onlara bir daha şans tanımayacağını söyleyince artık elmecbur sahneye vokalistleri olmadan çıkıp, vokalleri Steve Harris’in yaptığı şovun sonunda Rod Smallwood ile anlaşmayı kaparlar. Sonrasını biliyorsunuz zaten. Her ne kadar bir Dickinson fanboyu olsam da Di’Anno’nun yeri bende çok özeldir ve kaldığı süre içinde gruba kattıklarını yadsıyamam. Kendisini çok özleyeceğim. Hey Paul dostum, gittiğin yerde Clive Burr ile Martin Birch’e selamlarımızı ilet. Ruhun şad, toprağın bol olsun asi çocuk !!!
Çok üzücü bir kayıp. Çok çekti gerçekten, bayağı sıkıntı yaşadı. 66 çok genç bir yaş. Habere eklediğim ödem fotoğrafı da çok kötü cidden.
üzdü amk.
Linkin Park,Slipknot gibi nu/alternative metal grupları ilk dinlediğim metal şarkılar olsa da,albüm bazında metal dinlemeğe Iron Maidenin self-titled albümüyle başladım.O yüzden Di’Annonun bende yeri Dickinsondan bile fazladır.Seni Wasting Love,Running Free,Prowler,Charlotte the Harlot,Remember Tomorrowla hatırlıyıcam çılgın Punkçı.Hùzur içinde yat
Bu müziğe katkısı görünenden büyük olan adam. Gerçekten de daima hatırlayacağız.
Heavy metal tarihinde önemli bi yeri vardı. İlk iki iron maiden albümü boru değil. Bir de iron maiden şaka maka 2025 yılında 50 yıllık bi grup oluyor. Önceden 50 yıllık grup denilince akla 60′larda kurulan gruplar geliyordu
Efsane vokalistler arasında yerini almıştır. Maiden’ın ilk iki albümündeki performansı inanılmaz. Ses rengi o eserlere çok yakışıyor. Bruce babanın da Paul babanın da yeri ayrı ve özel bende. Dickinson ve yaşayan tüm Metal efsanelerine uzun ömürler, Paul Di’Anno’ya da rahmet dilerim. Rest in piece.
…
Çok sevdiğim bir vokalistti. Üzücü oldu benim için. Akşamı onun şarkılarıyla geçireceğim. Toprağı bol olsun
Çok üzgünüm. Günlerdir elim bir şeyler yazmaya gitmedi. Şimdi de ne yazacağımı şaşırmış durumdayım. Kendisinin sesiyle 1989′un kışında tanışmıştım. Sonrasında grubun 2003 tarihli Visions Of The Beast dvdsindeki klipleri ile 2004′teki The History Of Iron Maiden: The Early Days dvdsinde yayınlanan, 1980′de kayda alınmış görüntülerden oluşan Live At The Rainbow konserinde boyunu-posunu görmüştüm sonunda. Yakışıklı adammış o zamanlar. Zaten bu sayede bir çok güzel kız onun sayesinde konser ortamlarına girip Maiden fanı olmuşlar. Yalnız kendisi biraz başına buyruk bir adammış ve dizginlenemez tavrı sebebiyle disiplinsiz davranışlar sergilediği zamanlar azımsanamayacak kadar çokmuş. Bu duruma gösterebileceğim en bariz örnek de, şu şekilde cereyan etmiş. Maiden’ın henüz albüm anlaşması yapmadığı o ilk yıllarda, hafta sonları küçük klüplerde verdikleri konserlerde sergiledikleri performanslar dilden dile dolaşmaya başlar ve birileri bunu menajer Rod Smallwood’un kulağına fısıldayıp, grubu izlemesi konusunda kendisini ikna eder ama her 3 seferinde bu girişime taş koyan adam bizzat Paul Di’Anno olur. 3. seferde de ortalıkta görünmeyince aracılar; Steve Harris’e bunun son şansları olduğunu zira Rod Smallwood’un onlara bir daha şans tanımayacağını söyleyince artık elmecbur sahneye vokalistleri olmadan çıkıp, vokalleri Steve Harris’in yaptığı şovun sonunda Rod Smallwood ile anlaşmayı kaparlar. Sonrasını biliyorsunuz zaten. Her ne kadar bir Dickinson fanboyu olsam da Di’Anno’nun yeri bende çok özeldir ve kaldığı süre içinde gruba kattıklarını yadsıyamam. Kendisini çok özleyeceğim. Hey Paul dostum, gittiğin yerde Clive Burr ile Martin Birch’e selamlarımızı ilet. Ruhun şad, toprağın bol olsun asi çocuk !!!