# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Tartışma
GRUP ÖNERME, SORMA, BİLGİ PAYLAŞIM ORTAMI
| 27.01.2011

Metal paylaştıkça güzel.

Uzun süreli okurlarımızdan like fire’ın “Çok muhteşem gruplar biliyorum ama bunları insanlara önerecek bir platform bulamıyorum” yorumuyla yürürlüğe koyduğumuz bu başlık, metalin olmazsa olmazı “Şu grubu dinlemen lazım” olayının vücut bulacağı bir yer olarak düşünüldü. YouTube, myspace veya o tarz link’ler vererek, “Bakın şu tarzı seviyorsanız köpeği olacaksınız” diyerek, duyup da önerme gereği duyduğunuz grupları burada milyonlarla paylaşabilir, ülke insanının metal konusundaki dağarcığına katkıda bulunabilirsiniz.

Bakalım daha neler duyacağız.

  Yorum alanı

“GRUP ÖNERME, SORMA, BİLGİ PAYLAŞIM ORTAMI” yazısına 18,590 yorum var

  1. Haftanın kritik takvimi:

    Ptesi
    IMPALEMENT – The Dawn of Blackened Death

    Salı
    WAYFARER – American Gothic

    Çarş
    AUTOPSY – Ashes, Organs, Blood and Crypts

    Perş
    MALOKARPATAN – Vertumnus Caesar

    Cuma
    HEXVESSEL – Polar Veil

    Ctesi
    GOREFEST – False

    Pazar
    IRON MAIDEN – Killers

  2. Çok tuhaf hisler yaşıyorum şu an. En son 15 yıl önce duyduğum bir şarkının varlığını hatırladım bir anda. Aphex Twin’in 1995’te yayınlanan ve zamanının çok ötesinde olan bir şarkısı. Fark ettim ki hayatta metal harici en sevdiğim şarkılardan biriymiş; bunu 15 yıl boyunca şarkının varlığını tamamen unuttuktan sonra şu anda fark ediyorum.

    https://youtu.be/-ZVZgCrHy5E?si=g7nBpURCaUKknqfH

    Şimdi dinlediğimde tarif edemediğim bir duygular bütünü yaşattı bana. Nostalji, mutluluk, hafif gerginlik, belirsizlik, keder, umut, endişe, güven, hepsi bir arada. Çok acayip bir şarkı gerçekten.

    deadhouse

    @Ahmet Saraçoğlu, Vay abim benim be. Aphex Twin sevmen mutlu etti. Bu adamı gerçekten dinleyip de müziğini sevmemek bence imkansız bir şey zaten. Paylaştığın şarkı da muazzamdır. Elinin değdiği her şey altına dönüşüyor herifin.

    Canoir

    @deadhouse, hiç bilmiyorum bu adamı(adamları?), nerden nasıl başlamak gerekir tavsiyen var mıdır hocam?

    deadhouse

    @Canoir, Aphex Twin’in “Selected Ambient Works 85-92″ albümü mihenk taşıdır. Müziğin kaydının tutulduğu kadim zamanlardan itibaren yapılmış en mükemmel eserlerden biridir. O albümü mutlaka dinle.

    Diğer albümleri de önemlidir, ancak bahsettiğim albüm çok özgün. Öncülü olmayan bir müzik. Taklidi, kopyası, esinleneni ise bol bir müzik.

    Müzik tarihçisi değilim ama 90 sonrası anaakım türlerin hemen hemen hepsini dinlemiş biri olarak bu albüm kadar “müziği” şekillendirmiş, yönlendirmiş az eser vardır.

    Ouz

    @Ahmet Saraçoğlu, Sayende ilk kez dinlemiş oldum ve Silent Hill oyun müziklerine biraz benzettim. Eğer şimdiye kadar baştan sona dinlemediysen Silent Hill 2, 3 ve 4′ün OST’lerini bir dinle derim. Bu ayarda tuhaf hissettiren işlere kesin denk gelirsin.

    Ahmet Saraçoğlu

    @Ouz, Mersin’de Silent Hill’leri konuşmuştuk evet. Tamamdır bakacağım sağ olasın.

    lammoth

    @Ouz, 94′lü olduğum için Silent Hill 2′yi zamanında deneyimleyememiş birisi olarak yıllarca abilerimden falan methini dinlemişimdir. Sanırım 82-90 arası jenerasyonu için çok ayrı yeri olan bir oyun. Hala arabada ya da evde “Promise” ya da “Theme Of Laura” çaldığımda gözleri falan dolan tanıdıklarım var. Bu inanılmaz bir şey gerçekten. Hayatımda zamanında deneyimleyemediğime en çok üzüldüğüm oyundur SH2.

    daud

    @lammoth, İlk 4 oyun kült seviyesinde bana göre. Bugünün imkanları ile bile atmosfer, hikaye ve müzik olarak yanına yaklaşılması oldukça zor işler ortaya koydu team silent.

    Ouz

    @daud, Dördüncü oyunu oynayıp bitirmeme rağmen o yıllarda önceki oyunlara kıyasla zayıf bulmuştum ama bugünün korku oyunlarına baktığımda dördüncü oyunun da resmen nimet olduğunu anlıyorum.

    Bu arada üçüncü oyunla ilgili ilginç bir anım var. İkinci oyunu GeForce 4 MX 440 SE ekran kartıyla oynayıp bitirmiştim. Üçüncü oyun çıktığında korsancı dayılardan yeni oyunu edinip yüklemiştim ama oyun hata vermişti. Meğer oyun, vertex shader destekli bir ekran kartıyla çalışabiliyormuş ve MX 440 SE’de sadece pixel shader varmış. Tabii kartın DirectX 7 destekli olması, oyunun ise DirectX 8.1 desteği istemesi de bir etken. Windows’un Regedit ayarlarından oyunun, ekran kartında “yok” olarak işaretlediği vertex shader’ı “var” olarak değiştirmiştim. Sonra oyun açılmıştı. Ama oyunda Heather’ın fenerinin çevrede yarattığı aydınlatma efekti olmadan oyunu oynayıp bitirmek zorunda kalmıştım. İkinci oyundan daha korkunç olan üçüncü oyun, fener ve diğer aydınlatma unsurları olmayınca daha da korkunç ve ruh bükücü hâle gelmişti.

    daud

    @Ouz, Doğrudur dördüncü oyuna üçüncü oyundan sonra biraz burun kıvrılmıştı, hem oynayışın öncekilere göre değişik olmasından hem de üçüncü oyundaki gerilim / korku seviyesinde olmamasından dolayı ki üçüncü oyundaki yoğun gerilim / korku seviyesinin sebebi de ikinci oyuna gelen “ya iyi güzelde korku oyunu için fazla mı romantik ne” tarzı yorumlardı diye hatırlıyorum.

    Konami ve Kojima ayrı düşmeseydi belki de şu an ilk dört oyuna benzer kalitede yeni Silent Hill oyunları ve ilk dört oyunun hd remaster veya remake versiyonlarını oynuyor olabilirdik. Belki Konami Metal Gear Solid hd remaster satışlarına göre benzer bir şeyi Silent Hill için de yapabilir.

    Ouz

    @daud, Dördüncü oyunun çok beğenilmeme sebeplerinden biri sıkıntılı envanter yönetimiydi. Ama oyunun asıl falsolu noktası, yarısından itibaren fazlaca backtracking’e zorlamasıydı. Yoksa özellikle sonlara doğru -spoiler olmasın diye detay vermiyorum- gerilim ve korku dozu bayağı artmıştı. Hatta oyunu kapatıp yattığımda saçma sapan kâbuslar filan görüyordum sırf oyunda yaşadıklarımdan dolayı. İkinci oyunun, yapısal olarak romantik olması biraz zorunluymuş aslında hikâyenin geneline baktığımızda. Yine spoiler’sız konuşamayacağım için detaylara girmeyeyim. Ama evet, üçüncü oyunda korkunun dozu epey kaçmıştı. Ben mesela ikinci oyunu da üçüncü oyunu da -o zamanlar bolca vaktim vardı- gündüzleri panjurları kapatıp oynuyordum fakat güneş batmaya başladığında oyunları kesinlikle açmıyordum. Aşırı tedirgin ediyordu beni bu iki oyun.

    Konami ve Kojima konusu, sinemde yaradır. Şimdiye kadar P.T. baştan sona oynanış videolarını kaç defa izledim hatırlamıyorum. Dediğin gibi her iki taraf arasında sorun yaşanmasaydı, bugün belki Resident Evil remake’lerinden daha fazla satan Silent Hill oyunları görebilirdik. İşin kötüsü yine her iki tarafta da bir Japon inadı ve ketumluğu var. MGS HD Collection, PC düşmanı bir seri olmuş, adamlar klavye fare desteği eklememişler, çözünürlük vs. ayarları yok. Hani dümdüz emülatörle oynasan, emülatör daha çok seçenek ve esneklik sunuyor. O yüzden devasa satışlar elde edebileceklerini sanmıyorum. Diğer yandan MGS 3 Remake için herkes süper umutlu ama Kojima’sız bir MGS nasıl olur, onun kendine has dokunuşları, manyakça detayları olmadan -belki de olur ya, kim bilir- yeni yapım ne kadar MGS hissettirir bilinmez.

    Yalnız Silent Hill fanlarına vaveyla koparttıran yeni Silent Hill oyunlarından ilki, Ascension çıktı ve bir web oyunu olarak şimdilik ileri derecede berbat geri bildirimler alıyor. Ben şöyle bir baktım ve küfrederek “oyunu” kapattım. Umarım Silent Hill 2 Remake ve duyurulan diğer Silent Hill oyunları da benzer bir hayal kırıklığı yaratmaz. Gerçi ben, esasen donuk biri olan James Sunderland’i ağlak suratlı ve ona buna abartılı oyunculuklarla isyan eden bir oğlan olarak tasarlayan Bloober Team’in, bu yanlıştan ve muhtemel yanlışlardan döneceğini düşünüyorum ama yine de temkinli yaklaşmakta yarar var.

    daud

    @Ouz, En son Homecoming oynamıştım, ondan sonrasına hiç bakmadım. Mobil oyunları hiç sevmediğim için Ascension’a bakmayacam bile. Bloober Team Observer ve Layers of Fear gibi güzel işler yapmış olsa da Silent Hill dünyası bambaşka bir olay, kotarabilirlerse ne ala ama Team Silent olmadan işleri çok zor.

    Bugün MGS Collection yorumlarına baktım, herkes şikayetçi. Dediğin gibi herkes emülatör olsa daha iyi diyor. Zamanında PC’ye çıkan ilk oyunu bile PS1 versiyonu ile değişmişler. Umarım Konami duruma el koyar ve düzeltir.

    Ouz

    @daud, Ben de Homecoming’i bitirdikten sonra Shattered Memories’i Wii emülatörüyle oynamaya çalıştım ama o zamanın bilgisayar performansı yetmemişti. Sonrasında hem onu hem de Silent Hill: Downpour’u baştan sona izledim. Ama tabii her iki oyun da Silent Hill ruhuna sahip değildi. Hatta Downpour’un müziklerini, Akira Yamaoka bile yapmamıştı.

    Bloober’ın Observer’ını oynamak kısmet olmadı ama Layers of Fear oynarken elimdeki mouse’u korkudan fırlatmıştım bir kere, onu net hatırlıyorum. İlk dört Silent Hill oyunu, Japon kafasının Batılı anlayışla harmanlanmasının bir sonucuydu. Japon kültüründe korku meselesinin apayrı bir yeri var neticede. O yüzden remake’teki ekibin tamamen Japon olması harika olurdu fakat Konami nedense “Elimizde Polonyalı var, olmaz mı?” diyor. Gerçi buna da şükür, herifler paçinko makinelerinden gelen gelirin içinde yüzerken bilmem kaç sene sonrasında Silent Hill markasını diriltmeye karar verdi.

    Konami’nin MGS için adım atacağını pek sanmıyorum, az önce de dediğim üzere kumar işinden hayvan gibi para kazandıklarından oyun işi onlar için artık üçüncü, belki dördüncü sırada. Hatta bakarsan Konami’de ne fikrî mülkler var senelerdir yatan ama herifler umursamıyorlar pek.

    Boba Fett

    @daud, Atmosfer dedin mi aklıma Max Payne geliyor, o beşik… ve Sanatorium

    Ouz

    @lammoth, Öncelikle sözünü ettiğin parçaları dinlerken gözleri dolan tanıdıklarına kucak dolusu selam olsun, ben de onlardan biriyim. :) Bahse konu parçaları ve OST setinin öne çıkan eserlerini dinlerken her zaman gözlerim dolmasa da bir garip ruh hâline bürünebiliyorum.

    Silent Hill 2, bugün mekanik anlamda çok iyi yaşlanmayan bir oyun. Maalesef karakter, tank kontrollerine sahip, bilirsin. Ama alıştığın zaman, gamepad ile rahatça kontrol edebilirsin veya klavyede doğru tuş kombinasyonlarını ayarlarsan yarım saatlik alışma sürecinden sonra Silent Hill kasabasında o Blue Creek Apartments benim, bu Pete’s Bowl-O-Rama benim, koşturup durabilirsin. Ama işte üçüncü şahıs kamerası sistemini rafine hâle getirip bir yerde sektör standardına dönüştüren Capcom sağ olsun, bu ve benzeri oyunların tarihî eser tadında kalmasına neden oldu bazı yönlerden.

    Şu an orijinal olarak bir yerde bulamazsın oyunu ama malum yerlerden çekeceğin ISO’yu sistemine yükledikten sonra Silent Hill 2: Enhanced Edition yüklemesini yaparak oyunu, günümüze biraz daha yaklaştırabilirsin. Bu oyuna takıntılı insanların bir araya gelip oluşturduğu toplulukla hayat bulan modlar bütünü, oyunun vanilla sürümüne çağ atlatıyor resmen. Eğer oyunun baştan sona oynanış videolarını filan izlemediysen ya da konusunu bir şekilde öğrenmediysen, hiçbir şey için erken değil. Yalnız baştan uyarayım, odaklanarak oynadığında ve oyunu tamamladığında, sen, eski sen olmayacaksın.

    Bu arada unutmadan, Konami, Silent Hill serisini canlandırıyor ve PC de dâhil olmak üzere güncel nesil konsollara Silent Hill 2 Remake oyununu getiriyor. Tabii remake oyunun arkasında bir Team Silent yok ama insan biraz da olsa umut ediyor iyi bir şeyler gelebileceği için. Geliştirici Bloober Team, beklenmedik bir sürpriz yapıp ilk oyuna yakın bir tecrübe yaşatabilir.

    Bu yorum, arka planda Pianissimo Epilogue parçası, döngü şeklinde çalarken yazılmıştır. :)

    lammoth

    @Ouz, İşlerimi ayarlayabilirsem en kısa zamanda denemek istedim. Çok sağ ol abi

    Ouz

    @lammoth, Rica ederim, ne demek. Bu arada dilim sürçmüş, hiçbir şey için erken değil, yazmışım. Geç değil olacak o kısım. :)

    Dysplasia

    @Ouz, Evde bir klavyem var. Çalmayı bildiğim üç beş şarkıdan biri de Silent Hill 2′den ‘True’. Arada açıp bunu çalıp kapatıyorum.
    Silent Hill serisini oynayabildiğim için kendimi aşırı şanslı hissediyorum. PS olmadığı için anca emülatörle oynadım tabii. İlk 3 oyunun bahsi her geçtiğinde duygulanıyorum. O oyunu bir daha oynayamayacak insanlar. Yıllar önce bir remastered’ı yapıldı ve içinden geçtiler oyunun. Hiçbir şekilde oyuna saygısı olmayan bir edition o. Şu an remastered olmayan hali var mı ortamlarda emin değilim. Oynanışı da eskidi zaten, yeni nesil o tadı alamayacak. Bundan sonra ne yeni remastered’ı, ne yeni remake’i, ne de Silent Hill 26′sı o tadı veremez. O maya tutmayacak bir daha. Çok şanssızlar.

    Şöyle kadim bir youtube serisi var;
    https://youtube.com/playlist?list=PL87676CF7D0B816B4&si=BDyFD3s_6xlU7qyR
    Silent Hill’i her özlediğimde bunu açar izlerim. Hem oyunun hakkını veren kapsamlı bir inceleme, hem de bu kadar incelenmeyi hakeden nadir oyunlardan biri Silent Hill.

    4′ü bir bug yüzünden bitirememiştim ama Silent Hill’de geçmediği için biraz dışlıyorum onu. Niyetlenildiği gibi ayrı bir oyun olarak çıksa daha iyiymiş gibi gelir.

    Ouz

    @Dysplasia, Süper, ben de malum sahneden sonra çalan True’yu klavye başına geçip çıkarmıştım. Eğer sol elini de kullanabiliyorsan, Promise’i çalması da keyifli. Bir sonraki aşama için Theme of Laura (Reprise) parçasını deneyebilirsin, Akira Reis çok ilginç bir bestecilik sergilemiş, çalarken eller birbirine çarpıyor bazen. :) Denemeni öneririm. (https://youtu.be/uysozxUB23M)

    Silent Hill remastered tam bir garabet. Guy Cihi gibi kült statüsündeki bir adam yerine yeni seslendirmenler kullandılar, kaynak kodlarını bulamadıkları için görsel anlamda sayısız eksikle oyunu çıkardılar. Zaten çıktığı dönemde de bayağı eleştirilmişti, şimdi muhtemelen pek bir yerde yoktur. Neyse ki orijinal oyunların PC ve konsol ISO’ları hâlâ bulunabiliyor bir yerlerden. Yeni oyunların akıbeti ne olur ben de tam emin değilim ama dediğin gibi Team Silent’ın havası, oyun stüdyolarının 90’lar ve 2000’lerin başındaki yeni bir şeyler yaratma azmi filan pek ortada yok. Bloober Team’in son oyunu The Medium’un özellikle ilk yarısında biraz Silent Hill havası almıştım; o tekinsiz yalnızlık hissini iyi veriyordu oyun. Bir bakarsın Akira Yamaoka ve Masahiro Ito, Team Silent’ın ne yapıp da bu seriyi başarılı kıldığının sırrını biliyorlardır ve bunu, Bloober Team’e söylerler. Biliyorsundur, her ikisi de Silent Hill 2 Remake oyununda çalışıyorlar.

    Silent Hill 2’deki göndermelerle Silent Hill 4’teki o “Silent Hill oyunu olamama” meselesi biraz kapatılmış ama tabii, ilk üç oyunun yanında doğal olarak sönük bir işti dördüncüsü.

    Bu arada söz Silent Hill serisinden açılmışken bana yıllardan sonra ilk kez Silent Hill serisini oynarken yaşadığım hisleri yaşatan bir oyun çıktı, Alan Wake 2. Hayvani bir sistem istiyor ve Remedy Entertainment’ın önceki oyunları hakkında da biraz bir şeyler bilmeyi gerektiriyor ama bence son 10+ yılın en iyi oyunlarından biri şu an karşımızda duruyor. Adamlar çok farklı şeyler denemişler ve bunu başarmışlar oyunda. Böyle de bir bilgi vermiş olayım.

    Dysplasia

    @Ouz, Remedy’nin köpeğiyim, ilk Alan Wake buram buram Stephen King romanı kokuyordu ve her ne kadar sıkıcı bir dövüş sistemi de olsa aşırı beğenmiştim. Sonra Control ile hikayeyi genişlettiler. Alan Wake 2 çıkacak diye ilk oyunu tekrar oynuyorum şu sıralar, bi bitsin sıra ikinciye de gelecek. Sistemim düşük/orta ayarlarda kaldırır muhtemelen.

    Bu attığın benim için fazla karışık ahah, o kadar ilerletebilirsem bir gün umarım. Şöyle bir cover paylaşayım ben de :https://youtu.be/StWxxMV2ct4?si=eIfFTfKJ2djhsjBv

    Ben Remaketen da çok bir şey beklemiyorum. Trailer Holywood hissiyatı bırakıyordu. Zaten remake mantığı o oyun için bana ters. Yeni bir şey yapsalar daha çok heyecanlanırdım. Ito yaratıkları tasarlayacak, Yamaoka da müzik yapacak eyvallah ama zaten eskileri de onlar yaptı, güncellerler en fazla. Ha ikisi de Silent Hill ruhunu bilen adamlar, o kadar söz sahibi olabilirlerse ne mutlu.

    Ouz

    @Dysplasia, Ben de genel kitlenin aksine, savaş kısımlarının boğucu olduğunu onaylamakla birlikte ilk Alan Wake’i harika bulanlardanım. İkinci oyunun, oynadığım kadarlık kısmının ilk oyunun çok çok ötesi bir şey olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Sam Lake resmen kafayı kırmış ve oyun dünyasında hem görsel hem de anlatı bakımından denenmemiş ne varsa denemeye yemin etmiş gibi.

    Senin gönderdiğin video da beni aşan bir iş olmuş. :) Arkadaş hakikaten iyi yorumlamış şarkıyı.

    Trailer benim de ağzımda kekremsi bir tat bıraktı ama söz sahibi olacaklarına kesin gözüyle bakıyorum. Böyle kült bir oyunun remake sürümünün kötü olmasına kimse göz yummaz sanırım.

    Yiğit

    @Ouz, 1660ti ile en low ayarlarda ve fsr açıkken 30fpsi anca geçebiliyorum. Ben iptalim, siz övün oyunu.

    Ouz

    @Yiğit, Bende 2060 vardı, sistem gereksinimlerini gördükten sonra baktım olacak gibi değil borç harç 4070 aldım taktım. Saf path tracing açıkken kart resmen ölü taklidi yapıyor ama DLSS+frame generation+ray reconstruction açılınca resmen film izliyor gibi oluyorum. NVIDIA’nın bu yapay zekâ, derin öğrenme muhabbetleri gerçekten de işe yarıyormuş, kendim deneyimledim.

    Elindeki kartı okutup üstüne biraz koyarak 3060 gibi bir aleti ikinci el alıp DLSS açsan bile dünyan değişir. FSR, üçüncü sürümü yaygınlaşana kadar süper başarılı bir teknoloji değil.

    Ahmet Saraçoğlu

    Bu şarkıyı dinleyince bir de şu aklıma geldi. Instagram’da karşıma çıkan belli türde videolarda sürekli bu şarkı çalıyor nedense.

    https://youtu.be/LlN8MPS7KQs?si=tJqKlGFT-jvIVnWj

    Mutlaka denk gelmişsinizdir.

  3. Cryosleep says:

    Sanırım çok yakında yeni Episode 13 albümü geliyor.

    https://youtu.be/rDROX00bR7k?si=Kwq-aBOa-SYoeWzb&t=1372

  4. Gökay says:

    Haftanın güzel kapakları ve henüz hepsini dinlememiş olsam da güzel olabileceğini düşündüğüm albümleri:

    Warcrab – The Howling Silence
    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcS9Drffdt9i4FQ6eY0T5NKsMI9mXK9zJ7S3Rw&usqp=CAU

    Totenmesse – Fiktionlust

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQrRT0AvYG4h2UgkrDwd07HkQjFBgJPNP4z-w&usqp=CAU

    Pénitence Onirique – Nature Morte

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcSTC68f-YhbOWRiJ5ZcobEKj5UY_MTKvKBgsA&usqp=CAU

    Magdalene – The Dying Process

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQ5dHyICUt5yUZEavBmAWvJLD85mlSIGPyWmQ&usqp=CAU

    Hebephrenique – Non Compos Mentis

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcS8-SZGDEa8m09Ffety_S8YZ1JzSHAOcLFqbQ&usqp=CAU

    Faidra – Militant : Penitent : Triumphant

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcRCU_x5KbOofJyU_7rA_iA2VTY8PQIvZT_o4g&usqp=CAU

    Manipulator – Drawing Secret Circles

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcScB5yzpj4KEhehOna6w3_4jYL3hQAcQJpRFg&usqp=CAU

    Suffocation – Hymns From the Apocrypha

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQopsWmrGNwC33UxGvvtt2fvby5pbYIs6GP-Q&usqp=CAU

    Noumena

    Fransa’dan çok şık hareket: Penitence Onirique – Nature Morte

    Sessiz sedasız en iyi albümlerini çıkardığını düşünüyorum grubun. Önceki albüm Vestige, daha sakin sularda yüzen bir black metal sunsa da bu sefer tam dozunda bir pastoral black metal sunmuşlar. Özellikle vokaller vites atlamış, çok iştahlı. Şarkılar ise gerek albümün konsepti gerek enstrüman hakimiyeti bakımından çok başarılı. Beklentimi boşa çıkarmadığı için gruptan razıyım. Iskalamamanızı öneririm

    Abdurrahman Dilipunk

    @Noumena, teşekkürler. Dinleyeceğim.

  5. owlbos says:

    Sigur ros 10 yil sonra yeni albümle donus yapmis. Gerci album cikali olmus biraz. Yillar sonra diskografi çeviresim tuttu. Beni soktuğu ruh halinden oturu dinlemek istemediğim gruplardan biri. () albumu süründürüyor.

  6. Odraza’yı Odraza yapan 2 kişiden biri olan Stawrogin’in de kadrosunda olduğu Totenmesse yeni albümünü çıkardı.

    https://youtu.be/-lehEZVZy1Y?si=mufUR94XhiGGwKAn

    vatay

    @Ahmet Saraçoğlu, kapak nedir öyle!!!

    Ahmet Saraçoğlu

    @vatay, Grzegorz Stec’in “Dwarfs and stilt walkers” adlı tablosuymuş.

    daud

    @Ahmet Saraçoğlu, Cyberpunk 2077 için aşağıdaki şarkıyı yapmışlardı.

    https://www.youtube.com/watch?v=ZRzaAOXIZMo

  7. hap var cigara var ex var roj var says:

    Tetragrammacide’ın yeni albümü biraz sanki ne bileyim işte öyle ya olmuş sanki.
    niye böyle oldu ki acaba

  8. vatay says:

    Böyle bir albümü ürettikten sonra dağılmak nedir yahu. Değeri çok sonradan daha da fazla anlaşılacak.Uzun süresi ile çok adam ayıklar orası ayrı.

    Amun – Spectra and Obsession
    https://youtu.be/rdoQhuHsruA?si=01Z_iDUkvrpX_Bpx

  9. Fırat says:

    Galiba Mastodon loop’una düştüm. Önceden Leviathan severdim Hunter’ı severdim. Blood Mountain ve Crack the Sky da severdim ama meh işte o kadar ayılıp bayılmazdım. Diğerlerini hiç doğru düzgün dinlememiştim. İki üç haftadır diskografiyi çeviriyorum ve neredeyse başka hiç bir şey dinlemiyorum. Adamların her albümü ayrı bir cevhermiş resmen. Bi Brann Dailor’ın davullarına konsantre oluyorum, bi gitar riflerine konsantre oluyorum. Bazı rifler öyle yazılmış ki direkt favorim oldular (Precious Stones ve March of the Fire Ants mesela). Sözler enteresan, şarkı yazımları şahane, grupla ilgili her detay şok ediyor beni. Başka dinlediğim hiçbir müzikten keyif alamaz oldum, çünkü neredeyse tüm gruplar tek düze geliyor artık. Normal mi bu durum PA ailesi :)

    Şimdi bir de Agresif Musiki podcastinde albümle ilgili kısmı dinleyip peşine o albümü dinleyerek diskografiyi baştan sona geçmeyi planlıyorum sinsice. İyice kafayı yedim.

  10. Noumena says:

    5 yıl aradan sonra tek kişilik ordu Shylmagoghnar da bugün yeni albümünü yayınladı: Convergence

    Bugün döndürmeye başladım yine her şey yerli yerinde, şarkılar güzel ve insanı alıp götürüyor. Ancak kayıt kalitesi biraz jenerik geldi bana. Son tahlilde her türlü dinlemeye değer bir iş. Kaçırmayın derim

  11. Rust in Peace. says:

    Hangi albümdeki davulları dinlerken aklınızı kaçıracak gibi oluyorsunuz?

    (Paracletus dinlenip gelindi)

    Ahmet Saraçoğlu

    @Rust in Peace., onlarca var ama ilk aklıma gelenler:

    Dying Fetus – Destroy the Opposition
    Ulcerate – The Destroyers of All
    Quo Vadis – Day into Night
    Bloodbath – Unblessing the Purity EP
    Dark Funeral – Where Shadows Forever Reign

    Öyle sapıklık düzeyinde teknik değiller ama davul yazımı, yaratıcılık ve performans açısından bu beşine bayılıyorum.

    Yiğit

    @Ahmet Saraçoğlu, bunları yazmaya gelmiştim. Artı olarak Apocalypticists ve Age of Excuse diyorum.

    ismail vilehand

    @Rust in Peace., çok fazla var, en az 50 tane yazarım ama aklıma ilk gelenler:

    Marduk – Plague Angel
    Vital Remains – Dechristianize
    Kriegsmaschine – Apocalypticists
    Job For a Cowboy – Sun Eater
    Nasum – Helvete
    Decapitated – Organic Hallucinosis
    Chimaira – Chimaira
    Misery Index – Traitors
    Slipknot – Iowa
    Lamb of God – Ashes of the Wake

    emre

    @Rust in Peace., daha düşünsem çıkar ama okur okumaz iki albüm geldi aklıma.

    Quo Vadis – Defiant Imagination
    Death – The Sound of Perseverance

    riser

    @Rust in Peace., dying fetus – destroy the opposition
    cryptopsy – none so vile
    lamb of god – new american gospel

    Dysplasia

    @Rust in Peace., metal sorduğunu varsayarak, ilk aklıma gelenleri yazayım;
    Meshuggah – The Violent Sleep of Reason veya diğerleri
    Death – Symbolic
    DSO – Paracletus veya diğerleri
    Ulcerate – Stare Into Death and Be Still veya diğerleri
    Cynic – Focus
    Tool – Lateralus
    Mastodon – Once More Round the Sun
    Psyscroptic – Observant
    BTBAM – Colors
    Dream Theatre – Metropolis pt2
    Animals as Leaders – AaL veya diğerleri
    Cytotoxin – Nuklearth
    Nile – Annihilation of the Wicked
    Theory in Practice – Colonizing the Sun
    Lamb of God – Ashes of The Wake veya Adler’li diğerleri

    eatthegun

    @Rust in Peace.,

    Slayer – South of heaven, seasons in the abyss
    Testament – The Gathering
    High on fire – death is this communion
    Mastodon – blood mountain
    Death – sound of perseverance, itp
    Fear Factory – archetype
    Black sabbath – sabotage
    Motörhead – overkill, bomber
    Dying Fetus – Destroy the Opposition
    LoG – Ashes of the wake

    eatthegun

    @eatthegun, Des Kensel de metalin en underrated davulcusudur. High on fire’ı bırakması Lombardo’nun Slayer’dan ayrılması kadar büyük olay.

  12. emre says:

    Till Lindemann’ın solo albümü çıkmış 3 Kasım’da.

    https://open.spotify.com/intl-tr/album/4jn3qmJgUFSWyXzJM8bgF9?si=GGpch7NVSMmrRAmqhGUytw

    Melkor

    @emre, Terliyorum yalnız kalacağım diye şarkı yazmış, arkaya da acıklı synth atmış amk delisi ahah.

  13. umitduranist says:

    Gece gece içime bir sıkıntı düştü, Meshuggah orijinal kadrosuyla hâlâ Türkiye’ye gelmedi ve adamların yaş ortalaması;
    57 + 53 + 52 + 52 + 42 = 256
    256 / 5 = 51.2

    Zaman daralıyor, medet Allah.

    Meshuggah – Bloodstock Full Concert 2023
    https://www.youtube.com/watch?v=xtju8pwSGMA&t

  14. Cerca C. says:

    https://open.spotify.com/intl-tr/album/395myWF43h9kmKm8Kwtxr4

    sikini kütletebilenlerin müziği

    ismail vilehand

    @Cerca C., klas albüm.

  15. Cryosleep says:

    Sacred Reich adamdır.

  16. Fogs Kiss says:

    4 Şubat 2024 Slaughter to Prevail İstanbul konseri açıklandı

  17. Spacedementia says:

    Şu Semicenk’in sesini beğenen var mı buralarda? Merakımdan soruyorum sadece. Bu müziğin nasıl bu kadar yüceltildiğini hiç anlayamayacağım. Ne var abi bu adamda ya ülke topyekün bu herifi dinliyor :)

  18. Berca B. says:

    Canlar sıkıldığında, hayat tatsızlaştığında bünyeye en iyi gelecek şeylerden biri şüphesiz ki fat ass bi basın doldurduğu hard rock/stoner rock kırmasıdır. Kafa dağıtmak oksijen almak isteyenler buyursun:

    https://youtu.be/_fmvPiF2-fA?si=z-tTUvk9Hbn5o8Ze

  19. alimdat06 says:

    Bu sene 100 albüm dinleyeceğim diye bir hedef koyup taa haziranda hedefi tamamlayınca müzik komasına girip dinlemeyi bırakmıştım. Sadece boks ve jiu-jitsu antrenmanlarında metal dinleyebiliyordum. Hafalık keşfimde “https://open.spotify.com/intl-tr/album/2e1xHuMzXnuFpy87rVg2qh?si=iH0LMJG4RTeGN4bldzfIaQ”

    gibi bir şeye rastladım. Davul kullanımı olarak bana Celeste’i andırdı, sevenlerin hoşuna gidebileceğini düşündüğüm bir albüm.

  20. Cerca C. says:

    https://open.spotify.com/intl-tr/album/0QguE90tmQY4EKn5fu04xP

    Göt kesiyor.

    ismail vilehand

    @Cerca C., Earth Crisis çocuğu bunlar. Tofulu salata yiyip zencefilli portakal suyu içerek nasıl böyle kuduz müzik yapıyorlar anlamak mümkün değil.

    Cerca C.

    @ismail vilehand, tofuyu yiyen üstüne 60 yaşındaki Barnes’tan dayak yiyo.

  21. SileJack says:

    Gaerea stüdyoya girmiş(Yazım aşamasını tamamlamışlar). Kısa bir şeyler mi yapacaklar yoksa normal uzunlukta bir albümle mi gelecekler belli değil. Ama yan gelip yatmamalarına çok sevindim. Umarım kaliteyi düşürmeden devam ederler.

  22. Cryosleep says:

    Bazen “metal artık bende eski heyecanı uyandırmıyor” hissine kapıldığınız oluyor mu?

    Ahmet Saraçoğlu

    @Cryosleep, son 32 yıldır olmadı. Üstelik manyak gibi hâlâ artmaya devam ediyor.

    ismail vilehand

    @Cryosleep, benim için ekstrem metal olmasa hayatın bir anlamı olmaz. Yıllar öncesine kıyasla daha delicesine dinliyorum. İşin diğer bir komik kısmı da Türk dinleyicisinin %90′ında olan “Artık kafam kaldırmıyor.” olayı bende terse işliyor. Lise yıllarında günlerce Pink Floyd, Camel falan dinlediğimi bilirim, şu an zerre kafam kaldırmıyor gidip Suffocation falan açıyorum.

    Canoir

    @ismail vilehand, ahah son cümle benim için de birebir geçerli. Lise yıllarımda bir anda progresif rock’a merak salmıştım. Metalden kopmasam da dinleme oranım %10′lara falan düşmüştü. Yalnızca progresif rock ve diğer yakın genre’lardan krautrock/zeuhl/post-rock/math/experimental rock vs vs dinliyordum. Elemanlarının bile öyle bi grup olduğunu unuttuğu 70′lerden grupların albümlerine ulaşıyor ve severek dinliyordum.

    Şimdi siksen açıp dinleyemem. Kafam almıyor hiç bi şekilde. Necrophagist’i kafam alıyor ama Yes’i kafam almıyor.

    Ama metale olan iştahım da son yıllarda epey azaldı. Bunun çok çeşitli sebepleri var tabi. Müzik dinlemeye ve takip etmeye ayıracak zaman bulamadım. Bir yandan da sevdiğim türde gruplar/albümler kalmadı. Her albümün soundu çok dijital/over-produced geliyor kulağıma.

    Tuna

    @Cryosleep, arada oluyor, bazen tamamen pop dinliyorum ama eni sonunda metale geri dönüyorum. metal müzikten kurtuluş yok. bir kere bu boka bulaştık.

    deadhouse

    @Cryosleep, Bu konuda en garip insanlardan biriyim. Sert müzikten asla vazgeçmedim, vazgeçeceğimi de bu saatten sonra düşünmüyorum. Stoner, power, thrash gibi türleri sıkıcı buluyorum. Çok nadir dinlerim. %95 ekstrem metal. Ancak garip olan taraf şu: Ulcerate, Cattle Decapitation dinledikten sonra gidip Deep House, Bossa Nova açabiliyorum. Ahmet abiyi o yüzden gelmiş geçmiş en metalhead kişi olarak görüyorum. 32 yıldır %99 metal dinliyor. Bence bu inanılmaz bir şey. Bende metal, tüm dinlediğim türler arasında %65-70 filandır.

    Ahmet Saraçoğlu

    @deadhouse, ben %100 metal dinliyorum ama en metalhead kişi falan hiç değilim ahah. Benden çok daha trve on binlerce kişi vardır. Ama geçen gün bir X ray cihazından ötmeden geçmek için içinden 14 kez geçmem gerekti. Üstümde metal hiçbir şey yoktu ama nasıl olduysa sürekli öttü. Ben de içimden “biz de böyle metaliz” dedim.

    deadhouse

    @Ahmet Saraçoğlu, %100 olamaz abi. Mabel Matiz kritiği yazmış adamsın bugüne bugüne. Belki %99.9999 olabilir ama %100 olamaz. :D

    ihsanoird

    @Cryosleep, oluyor. agresif müzik dinlemekten hoşlanıyorum ama bu her zaman metal türü içinde olmuyor. zaten büyük ölçüde heavy, thrash, progresif, stoner vs son yıllarda pek dinlemiyorum bazı istisnalar hariç.

    Misal millet Cryptopsy son albüme bayılmış, şöyle öküz böyle köpek albüm falan bunları duyunca ya millet çok abartıyor diyorum ya da ben eski heyecanımı yitirdim. genel olarak müziğin ortalama kalitesi azalmış gibi geliyor son yıllarda. (Dying Fetus ve Suffocation üzmedi tabii onlar ayrı),

    Bu aralar ağırlıklı olarak alternatif rock, post-hardcore türlerini dinliyorum, şu an bunlar iyi hissettiriyor. Önemli olan nasıl hissettiğimiz, gerisi fasa fiso (bir metal sitesinde şu ettiğim laflara bak)

    Yiğit

    @Cryosleep, metal değil de müziğin heyecan hissettirmediği oluyor bazen. Özellikle yeni şeyler dinlemeye karşı daha kapalıyım son zamanlarda. Hep comfort zone müzikler dinliyorum. Tabii yine yeni şeyler keşfediyorum ama eskiye göre daha az.

  23. Tuna says:

    Allahım benim ömrümden al Rob Halford dedeme ver. Yayınlanan iki single da muhteşem. Çok büyüksün Judas Priest.

  24. Defender says:

    Eleman butun “…And Justice for All” albumunun Death Metal cover’ini yapmis tek basina:
    https://youtu.be/lS1yIS9i088?si=1R23MUAD2lU5B8k0

    Ouz

    @Defender, Hızlıca baktığımdan anladığım kadarıyla “One” fena olmamış fakat “Dyers Eve” gibi birçok parçanın potansiyeli harcanmış. Davul programlamasına sözüm yok ama genel sound epey başarısız. Default AJFA, sound olarak bu komple cover’dan daha sert tınlıyor hâlâ.

  25. Pagan Angel says:

    Sadus albüm çıkarmış lan

  26. owlbos says:

    Merak ettiğim bir sey var. Spotifyda bir albumun ep olarak kategorize edilmesi nasil olabiliyor? İşleyişi bilmediğim için bilen varsa bilgilenmek isterim.

    Godless Killing Machine

    @owlbos, kafalarina gore kategorize ediyorlar. bir cok ep album, album de ep olarak geciyor corba durumda.

  27. deadhouse says:

    Kış mevsimi, akşamüstü, metal dışı playlisti:

    Antonio Carlos Jobim – Brazil
    Chet Baker – Alone Together
    Joao Gilberto – Desafinado
    Paco de Lucia – Entre dos aguas

  28. Pagan Angel says:

    Beklenen oldu galiba,Kiko Megadethden ayrıldı sanırım.

    deadhouse

    @Pagan Angel, Turneye katılmamaya devam edeceğim demiş. Resmi değil ama veda açıklamasına benziyor. Metal dünyası Mustaine gibi ruh hastaları yüzünden Brezilya pembe dizilerine döndü. Bu kadar entrikaya, naza, feminen harekete gerek yok. Adam gibi eleman kovun veya adam gibi gruptan ayrılın amk.

  29. mythos says:

    Selamlar. Evde kaydederek hazırladığım beşinci albümü de bitirip yayınladım. Enstrümantal, death metal tadında ilerleyen bir iş. Bi yarım saatinizi ayırıp dinlerseniz hoş olur efenim.

    https://open.spotify.com/intl-tr/album/1kuYaBYcRuuVncqKsP4YIN?si=aSmzBHr8T6ugh-RXD5Ootw

  30. deadhouse says:

    Siz de çocukken Tv’de hayvan/doğa belgeseli izlerken bu müziği duydunuz değil mi? Z kuşağı değilseniz duymamış olmanız imkansız.

    https://youtu.be/4F9DxYhqmKw?si=0wgAeB0hR2HDD7zU

    deadhouse

    O kadar iyi geldi ki bu müzik, ta çocukluğuma gittim. Aslanların geyikleri avladığı, kanalların ceza aldığında yayımladığı belgeseller belirdi gözümde. Müzik inanılmaz bir şey. Gerçekten ruhun gıdası.

    Dysplasia

    @deadhouse, Ben bu şarkıyı çok eskilerden, çanak anten yayınının ücra köşelerindeki malum kanallardan biri olan Eros Tv diye bir kanaldan biliyorum. Sürekli değişik numaralar eşliğinde çıplak bir kadın heykeli figürü dönerdi. Acaba bir aksiyon olacak mı diye beklerken yarım saatliğine birkaç iç çamaşırlı kadın gösterip bu şarkıya geri dönerlerdi.

  31. deadhouse says:

    Axl Rose cinsel saldırıyla suçlanmış.

    Tuna

    @deadhouse, Şaşırmadım Axl olunca.

  32. AlexanderTheGreat says:

    sağlam riff dayağı albümler var mı, son dönem radarınıza takılan varsa önerir misiniz?

    Black Heart Rebellion

    @AlexanderTheGreat,
    https://open.spotify.com/track/5vSaktkX5cG6Wi4eDvrtjx?si=bMaBC8YiTiWSJSP7ryCrLg

    https://open.spotify.com/track/2i5lxjwk6fDAnVEs9ZHnaB?si=Fo-ii5uXTiu0cj4aFb2dqA

    AlexanderTheGreat

    @Black Heart Rebellion, teşekkür ederim en iyisi bunun üzerine bir psycroptic dinleyeyim!

  33. owlbos says:

    Travis Ryan’in en sevdigi 2 grup Carcass ve Coroner’mış. Carcass’i cidden 1 numarada tahmin etmiştim ama Coroner aklımın ucundan geçmezdi.

  34. joseph says:

    Individual Thought Patterns (2023 Remaster) bu versiyon daha iyi vokal net iyi
    Individual Thought Patterns (2023 Remaster)

    Yiğit

    @joseph, fena değil aslında ama şu versiyon benim için en güzeli.
    https://open.spotify.com/intl-tr/album/56gbykNskCFungP4TSPI2y?si=ZpbBNlpDTOGAmzxflFWxtA

    Spotify’da olan diğer remastered versiyon baya osuruk bence.

  35. D-503 says:

    Dünkü IDLES konseri hakkında hiç konuşulmamış yazayım istedim. Muhteşem konserdi. Seyirciyle iletişimi, enerjileri üst seviyedeydi. Son iki şarkıya geldiklerinde samimi açıklamalarına bayıldım. Benim için Gaerea ile birlikte bu senenin en iyi konseriydi.
    Zorlu PSM değinmek istiyorum. Ambiyans olarak da çok iyiydi.(Taksimden sonra her yer çok iyiymiş gibi geliyor artık.) Konsere gelen kişilerin rahatlığı, marjinalliği çok iyiydi. Genel olarak negatif olan bir şey yoktu.
    Bu tarz organizasyonların daha fazla yapılması gerek buna çok ihtiyacımız var.

    İlker

    @D-503, Muazzam konserdi genel olarak. Umarım bu tür gruplar daha sık gelir.

  36. Cerca C. says:

    https://heavensgatefl.bandcamp.com/album/heavens-gate-2

    Foresta piçi 60 yaşındaki adamı zorbalayarak gruba almış olması muhtemel. Yan grupta çalacağını düşündüğüm en son insan.

  37. ismail vilehand says:

    https://youtu.be/SrwQdUgpVSo?si=uGlxv_mxrGtMw-w8

    Yılın en iyi karanlık death metal albümü. Yeni Dead Congregation albümünü beklemekten göbeği çatlayanlar kaçırmasın.

  38. Necroeater says:

    Merhaba, iyi akşamlar. İlk kez gitar alacağım, bana hangi gitarı önerirsiniz. Metal müziği dinlemeye yeni başladım. Ve açıkçası en sevdiğim tür Black Metal. Black metal-i çok beğendim ve seviyorum. Thrash-Groove-Heavy Metal dinlerim. Önerilerinizi bekliyorum, önceden teşekkürler.

    Ahmet Saraçoğlu

    @Necroeater, ilk kez alacaksan bütçene uygun herhangi bir gitarı alabilirsin. Ben Schecter, Ibanez, Washburn kullanıyorum. Üç markadan da memnunum. En son 2015′te gitar almıştım. 2.800 TL’ye aldığım o gitar bugün 22.000 TL’den fazla, o yüzden şunu al diyebileceğim bir marka/model yok. Gitar mağazasına gittiğinde orada durumunu anlatırsan sana uygun bir şey önerirler. Bence ilk kez gitar alacaksan bütçe konusunda fazla açılma, ilerledikçe istediğin gitarı alırsın.

    eatthegun

    @Necroeater, Ahmet abiye katılıyorum, eklemek istediğim tek şey floyd rose olmayan sabit köprülü ve humbucker manyetiklere sahip her gitarın başlangıçta işini fazlasıyla göreceği ve uğraştırmayacağı

  39. Fogs Kiss says:

    5 Nisan 2024 Dark Tranquillity İstanbul konseri açıklandı. 4 Nisanda Ankara ya geliyorlar

    Tuna

    @Fogs Kiss, İzmir neden yok bu sefer ya :(

  40. ismail vilehand says:

    Condemned yeni albümde Seçil Erzan’dan beter tokatlamış:

    https://rb.gy/nb2ryq

  41. owlbos says:

    Bir grup kendi adını taşıyan bir album çıkardigi halde harika bir ise imza attığı album söyleyebilir misiniz? (Not: Soyleyeceginiz album grubun ilk albümü olmayacak)

    Benim cevabım Metallica. Başka bir album aklima gelmiyor.

    Ahmet Saraçoğlu

    @owlbos, en sevdiklerim:

    SOLSTICE – Solstice
    REVOCATION – Revocation
    DISMEMBER – Dismember
    CANDLEMASS – Candlemass

    İlk albüm de olsaydı ekleyeceklerim:

    THE HAUNTED – The Haunted
    SUMERLANDS – Sumerlands
    MUTINY WITHIN – Mutiny Within

    owlbos

    @Ahmet Saraçoğlu, peki revocationin albumu ilk 3 albümden daha mi çok seviyorsun abi? Merak ettim.

    Ahmet Saraçoğlu

    @owlbos, Chaos of Forms’dan daha çok seviyorum.

    Ahmet Saraçoğlu

    Dream Theater – Dream Theater albümünü de seviyorum. Hatta Train of Thought’tan beri, yani 20 yıldır çıkan en iyi DT albümü olduğunu düşünüyorum.

    daud

    @owlbos,

    Alice in Chains – Alice in Chains
    Taake – Taake

    owlbos

    @owlbos, bende bu durum travma gibi bir şeye dönüşmüştü zamanla. Ne zaman sevdiğim bi grup kendi adında album çıkarsa tadım kaçtı. Dolayisiyla bu şekilde açıklanan bi album olunca 1-0 geride basliyor benim gözümde.

    Joseph

    @owlbos, paradise lost – paradise lost. Yarında konser var.

    Yiğit

    @owlbos, led zeppelin ii, iii ve iv diyerek hileli bir cevap vereyim. Hatta iv direkt untitled.

    owlbos

    @Yiğit, hahaha aslinda beatles da vardi ya

  42. Pagan Angel says:

    insanlar neden bu kadar acımasız,neden her şeye bir kulp takıyorlar,neden bilmedikleri konular hakkında bu kadar boş ahkam kesip birine nasıl görüneceğini söyleme hakkını nerdrn alıyorlar ki

  43. deadhouse says:

    Bilen bilir. Bohren & Der Club of Gore – Midnight Radio.

    Öyle tanımsız bir ruh hali içerisindeyim ki dünya üzerinde şu an dinleyebileceğim tek albüm bu.

    Ölsem boş yaşasam boş. Ne yaşama isteği ne ölme isteği var. Hareketsiz, donuk kalma isteği de değil, nihilist ruh hali desen o da değil.

    Kafam karışmış ve neye uğradığıma o kadar şaşırmışım ve bu durum karşısında ne yapacağımı bilmez haldeymişim ancak ne yapacağımı bilsem dahi içimde oluşan derin tiksintiden ona bile takatim yokmuş gibi.

    Eğer böyle hissediyorsanız Midnight Radio tam size göre.

    Raddor

    @deadhouse, severdim, bir silmişim müzik listemden öyle iyi geldi ki anlatamam. Sadece onu değil, Radiohead, Anathema, Katatonia, Neurosis, Swans vb. sportif olmayan ne kadar müzik varsa şöyle bir temizlik yaptım. Mr. Muscle’la kiri çözer gibi çıkardım. Türkçe’de de Müslüm, Orhan, hepsini sildim. Sadece rock ‘n’ roll, thrash, hardcore, grindcore, glam, punk gibi çıkarıp masaya vuran tarzlar kalınca yeminlen arındım. Kendiliğinden sabah erken kalkmaya, günaşırı spor yapmaya, güzel yaşamaya başladım. Ohh beee diyorum. O yüzden seni çok iyi anlıyorum.

    Müzik psikolojiyi ne kadar kuvvetli etkiliyor yahu Cigarettes After Sex dinleyip gıy gıy ruhumuzu skertiyoruz. :D İnsanın evinden yatağından çıkası gelmiyor. Daha da bu oyunlara gelmem (özendiriyorsun, hep senin yüzünden sarıyorum zaten haha)

    DUR SLOW MÜZİK !!!! 🖐⛔

    https://youtu.be/4mRHHf4wNGE?si=GzEuti6y-wK-h-xb

    deadhouse

    @Raddor, Maksimum kederimiz Country, Southern Rock gibi müzikler olmalı.

    Raddor

    @deadhouse, bize How To Disappear Completely dinlettiren hayat utansın, sorun bizde değil. :D

    deadhouse

    @Raddor, Öyle abi. Belki bir sonraki hayatımızda 50′lerin 60′ların Los Angeles’ında Boomer olarak yaşarız, kim bilir.

    Şaka bir yana adamlar 20′sinde hayatı bitirmişler. 16-17 yaşında araba, sınırsız seks ve rock’n roll. Bize maalesef Türkiye evreninde sürünmek kaldı.

    A101′de hangi ürün indirimli diye baka baka beynim sikiliyor. Bu beyinler bize indirimleri takip etmek için değil, düşünmek, ilerlemek için verilmişti oysa.

    Yurtdışı murtdışı sikimde değil, yaşım 32. Yaşlandım hayat bitti. Hayat dediğin 15-30 arasıdır.

    Raddor

    @deadhouse, yurt dışında insanlar belki Rock Star olmayı falan hayal ediyordur. Benim en büyük hayalim memur olmak. İyi börek yapabilen hanım + 3 çocuk + akşam kahvede okey + haftasonu pikniği ile Türk Rüyası’nı yaşamak. :D

    Ülkeye sesleniş, temsili:

    https://www.youtube.com/watch?v=Lf04c0YA960

    “içimdeki Rock ‘n’ Roll’cuyu öldürdün…”

    eatthegun

    @Raddor, Aynı şekilde üzgün müzik dinlemeyi tamamen bıraktım, artık canım bile çekmiyor, anlamsız geliyor, aylardır bir şarkı bile dinlemedim o tarz, haberleri takip etmeyi büyük ölçüde bıraktım, bir yıldır spor yapıyorum, daha düzenli yaşamaya başladım, kontrolüm dışındaki şeyleri dert etmeyi bıraktım, kendime bir şeyler katmak için ertelediğim ne varsa yapmaya başladım, sırf böyle şeyler bile hayatı bin kat daha iyi yapıyor. Üzgün müzik neden dinleyip kendime işkence edeyim onu hala daha çözemedim, neden yapıyordum onu da bilmiyorum. Böyle hayat bin kat daha iyi. Bu kadar kompleks bir şey olmamalı zaten hayat eğer somut çözülemeyen dertleriniz yoksa.

    Raddor

    @eatthegun, işte Stoacı din kardeşim! Merhaba memnun oldum. İşte bu yüzden Metal! Metal’in içinde de acı var. Belki tüm diğer müziklerden daha fazla. Çünkü Metal’de yalan yok. Göz boyamak yok. Acıları olduğu gibi kabul edip insanlara gerçekliğin aynasını tutuyor. Amma velakin Metal’de pes eden, boyun eğen bir tavır yok. Dertlere bakıp “delikanlıysanız teker teker gelin ulan!!” diye kafa tutan bir tavır var ve bunu seviyoruz. En başından bu yüzden aşık olduk bu müziğe.

    Geçmiş travmaların üstüne mi geldi? Basıyorsun Play’e ve o kutsal sözler akıyor:

    Now a new look in my eyes my spirit rise
    Forget the past
    Present tense works and lasts
    Got shit on, pissed on, spit on, stepped on
    Fucked with pointed at by lesser men

    New life in place of old life
    Unscarred by trials

    A new level
    Of confidence
    And power

  44. Tuna says:

    Architects yeni single yayınlamış. Sanırım her sene albüm çıkaracaklar. Ben son yıllarda çıkardıkları albümlerin hepsini çok beğendim açıkçası. O yüzden bu durum beni rahatsız etmiyor.

    ismail vilehand

    @Tuna, Linkin Park cover’ı değil mi bu ya?

  45. dust says:

    Ulcerate’in Instagram sayfasından:

    “We are now back on NZ soil, with all efforts now going toward the final touches for what will be the seventh Ulcerate album.”

    Hadi bakalım.

    deadhouse

    @dust, Son zamanların en dehşete düşüren haberi. Teşekkürler haber için.

    dust

    @deadhouse, ne demek. Benim de görünce elim ayağıma dolaştı.

  46. Berca B. says:

    RIFF müziği özleyenlere tavsiye. İçinden 2-3 şarkı çıkabilecek zenginliğiyle içleri kıpır kıpır eden Restless Spirit: https://www.youtube.com/watch?v=twtexcFg3TE&ab_channel=MagneticEyeRecords

    Rust in Peace.

    @Berca B., Şarkıyı dinlerken gurup fotosuna baktım, tipleri bile Mastodon elemanlarına benziyor elemanların.

    Berca B.

    @Rust in Peace., muhalefet etmek için söylemiyorum yanlış anlama ama elemanları o kadar hiçbir Mastodon üyesine benzetemedim ki o kadar olur. Müziğin benzemesi etkisiyle öyle bir ilüzyon mu oldu acaba?

  47. ismail vilehand says:

    Daha önce de belirttiğim gibi, film korkunç derece sikim gibi ama şu şarkı süper:

    https://youtu.be/4ZoASyZ7Ndw?si=uFdtxtu0KxGslK0J

    ismail vilehand

    Şarkının müptelası oldum. Yalnız Kıvanç hiç gerçekten çalıyormuş gibi gözükmüyor hahaha.

  48. ismail vilehand says:

    Embrace Your Punishment müthiş keyifli bir albüm yapmış. Albüm tür olarak slam/brutal death, deathcore ve groove metal üçgeninde dönüyor. Konuk vokaller; Jason Netherton (Misery Index), Julien Truchan (Benighted) ve Crowbar-Down insanı Kirk baba. Özellikle Kirk babalı şarkı muazzam olmuş.

    https://rb.gy/ubw9uu

  49. deadhouse says:

    Dünden beri yağmur dur durak bilmedi. Bulutlar bu yıkımın ve çürümüşlüğün ortasında dansını sergilemişken Chet Baker ve kırmızı şarapsız olmaz.

    My Funny Valentine.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.