# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
IMMOLATION – Here in After
| 11.12.2019

Ölüm sonrası hesaplaşma.

Emir Şekercioğlu

Death metali var ediş biçimi son derece kendine özgü olan ve şarkı kompozisyonu bakımından apayrı bir yerde duran Immolation, klasik hâline gelmiş yapıtı “Dawn of Possession” ile ortada yıkılmadık duvar ve nüfuz edilmedik yer altı sahnesi bırakmayıp death metal piyasasına muazzam bir giriş yaptıktan beş sene sonra içine nüfuz etmesi zaten zor bir üsluba sahip olan müziğinin bu zorluk derecesini korumakla kalmayıp onu daha farklı bir yorum biçimiyle çeşitlendiren yapıtı “Here in After”ı 1996’da yayınladı. Grubun diskografisinde, “Unholy Cult”a kadar yapılmış albümler içerisinde en ilginç işlerden bazılarını barındıran albüm taşıdığı çetin doğaya rağmen, içine girmeye başladığınız andan itibaren sizi yakalıyor ve bir noktada nasıl sonlandığını anlamakta zorlanacağınız bir akıcılık da gösteriyor. Immolation’ın böylesi komplike bir müzikle bunu nasıl başardığına hâlâ akıl sır erdiremiyor olsam da şarkıların dikkat çekici ve karakteristik yanlarına odaklandığımda bu husus üzerine düşünmenin bir anlamı olmadığı sonucuna vararak ortaya koydukları icranın yaşattığı işitsel zevke tabi oluyorum. O halde, meydana gelen bu etkinin mimarı olan besteleri yavaş yavaş irdelemeye başlayayım.

“Here in After”ın karakteristiğini belirleyen en temel nokta, barındırdığı şarkıların bir önceki albümden farklı olarak daha orta düzeyde bir tempoya sahip olması. “Dawn of Possession”, kompleks rifleri ve teknik davul ataklarını yüksek bir metronom ile birleştirme konusunda ders niteliğinde bir işe imza atıyorken, “Here in After”da tanık olduğumuz kompozisyon hız bakımından bu önemli farklılığı doğuruyor. Ancak grubun, hızı azaltma olarak gittiği bu değişimi sadece bu hâliyle bırakmadığını, ona farklı bir bileşen daha ekleyerek albümün iskeletini oluşturduğunu görüyoruz; bu bileşen de “breakdown” olarak açığa çıkıyor.

Albümdeki pek çok şarkıda tempo olağan seyrini sürdürürken enstrümanların birinin ya da birkaçının dolu dizgin ataklara, anlık yükselme-alçalmalara, saniyelik es’lere ve sonrasında sözler devreye girdiğinde parçaya bitirici vurgusunu veren aşamalara sıklıkla geçiş yaptığını görüyoruz. Üstelik bu breakdown’lar bazen bir şarkı içinde birkaç kez meydana geldiği gibi bazen de bir şarkının en vurucu anında ortaya çıkabiliyor. Bestenin tam bittiğini zannettiğiniz bir noktada sanki şarkının daha süreceğini düşünmenize neden olabilecek ani bir sürelilik kendini gösteriyor ve son sözün bitmesiyle birlikte şarkı birden kesiliyor. Diğer yandan solonun girmesini beklediğiniz bir noktada vokalist sözlerine devam ederken, sözlerin devam etmesini beklediğiniz bir yerde bir süre pinch harmonic şeklinde çalınan notasyonlarla allak bullak edilip sonrasında bir solo ile karşılaşabiliyorsunuz. Parçaların genel anlamda metronomunu düşürmesine karşılık böylesi yoğun eklenti zincirlerini dinleyicisine sunan Immolation, sergilediği death metal’in brutal tabiatından hiçbir şey kaybetmediği gibi sevenlerini kendine daha çok bağlayıp sevmeyenlerini de bir o kadar kendinden uzaklaştıracak ölçüde iddialı, hazmı zor ve kendi karakteristiğini ortaya koyan başarılı bir işe kalkışıyor. Buna rağmen albümün genelini akıcı yapan unsur ise, dolayısıyla işin en çok “dâhilik kokan” kısmı, bu breakdown’ların oldukça dikkat çekecek, odak toplayacak ve yer yer şaşırtacak bir kompozisyon anlayışıyla bestelenmiş olması.

Çalışmadaki “Here in After”, “I Feel Nothing”, “Nailed to Gold” ve özellikle de “Christ’s Cage” gibi şarkıların her biri tek başına hem albümün özeti olabilecek hem de grubun aldığı kararlardaki ilgi çekici ve estetik noktaları göstermesi hususunda doğrudan tavsiye edilebilecek besteler. Yalnızca “Under the Supreme”, en başından itibaren kendini gösteren hızlı yapısı ve daha bodoslama ilerleyişi sebebiyle albüm hakkında baştan beri söylediğim unsurların dışına çıkan bir farklılık arz ediyor ancak beraberinde gelen ve albümün kapanışını yapan “Christ’s Cage” ile birlikte dinlendiğinde hiç sırıtmayan uyumu ve oldukça sağlam rifleriyle albümün doğası içine karışıp eriyor.

Robert Vigna’nın ne kadar sıradışı bir gitarist olduğunu son sürat göstermeye devam ettiği, Ross Dolan’ın yine sözleriyle içsel bir yolculuğu ve isyanı tetiklediği, Craig Smilowki’nin ise dudak uçuklatan performanslarını grupla maalesef son kez gösterdiği “Here in After” üzerine sanırım daha fazla bir şey söylememe gerek yok. Şu not dışında:

Albümün ruh ikizi olan Suffocation’ın “Pierced from Within”ini ile beraber dinlendiğinde bünyede kısa müddet ciddi kabızlık yapabilir. Bu yüzden birini alıyorsanız, ötekini bir süre kullanmayın.

9/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.97/10, Toplam oy: 30)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
1996
Şirket
Metal Blade Records
Kadro
Ross Dolan: Vokal, Bas
Robert Vigna: Gitar
Tom Wilkinson: Gitar
Craig Smilowski: Davul
Şarkılar
1) Nailed to Gold
2) Burn with Jesus
3) Here in After
4) I Feel Nothing
5) Away from God
6) Towards Earth
7) Under the Supreme
8) Christ’s Cage
  Yorum alanı

“IMMOLATION – Here in After” yazısına 6 yorum var

  1. cemilokumus says:

    Eline sağlık Emir. Bu albüm için kesinlikle bundan daha iyi bir inceleme yazılamazdı. Immolation diğer tüm albümlerinde olduğu gibi “Here in After”da da kendine özgü komplike, tempo değişimleri, müzikalite ve teknik enstrüman kullanımı anlamında oldukça değişken ve akıcı death metal anlayışını üst düzey bir şekilde ortaya koyuyor.

    Noshophoros

    @cemilokumus, Teşekkür ederim, sağ olasın.

  2. Fogs Kiss says:

    Pierced from Within kritigi artık siteye kazandirilmali

  3. Zero_Tolerance says:

    Immolation herkesin kaldıracağı tarzda bir grup değil.Nasıl MA soundu gibi bir terim var ise aynı şey Immolation için de geçerli, Here In After ı ilk dinleğimde duyduğum aksak blastbeat ler psikopatlık derecesinde değişken devrik karanlık riffler karşısında resmen esir alınmış gibi hissediyordum.

    Albüm boyunca bütün parçalarda ritim aniden değişen bir yapıya sahip, kaotik bir riff şelalesi.’Nailed to God’parçasında 2:15 te başlayan solo ile birlikte sol kulağınıza ataklar yapan baterist Craig hiç beklenmedik bir anda değişen ritim ile birlikte 2:28 den sonra solo devam ederken bu sefer sağ kulağınıza doğru blast atakları yapıyor, her saniye üzeride kafa patlatılmış bir albüm Here in After.

    Açıkçası Failures for gods ve Here in After gibi Immolation kültlerinin okur notlarının bu kadar düşük olmasına şaşırdım ve üzüldüm, eğer gruba ısınamdıysanız ona zaman tanıyın ve gerçekten derin dinleyin.

  4. kaziklubey says:

    immolation büyük grup

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.