Sodom yaptığı müzik ve kariyeri boyunca ortaya koyduğu istikrar ile yalnızca basit anlamda başarılı değil, bir thrash metal ekolü olmuş, metal müzik dendiğinde her zaman örnek gösterilmiş, müziği yalnızca thrash metal türüne değil, genel anlamda ekstrem metale büyük ilham kaynağı olmuş bir grup. Kariyeri içerisinde beklentileri karşılayamadığı bazı dönemler bulunsa da Sodom kuşkusuz ki ekstrem metal tarihinde adı her zaman anılacak kült albümlere imza attı.
1986’da speed ve thrash metal etkilerini taşıyan ve düşük bir kalitede kaydedilen ilk stüdyo albümü “Obsessed by Cruelty”yi çıkaran grup, bu albümdeki ilkel, karanlık ve saldırgan ekstrem metal yapısı ile black metalin ortaya çıkışına da ilham kaynağı olacak bir işe imza atmıştı. Buna karşın bu albümü dönemin diğer thrash metal gruplarıyla kıyaslayıp albümün çıktığı yılı da göz önünde bulundurduğumuzda Sodom’un 1987 yılına gelindiğinde dönemin hem Alman hem de Amerikalı thrash metal gruplarının gerisinde kaldığı görülüyordu. Zira Slayer, Metallica, Kreator ve Destruction gibi gruplar thrash metal tarihine damga vuracak olan “Reign in Blood”, “Master of Puppets”, “Pleasure to Kill” ve “Eternal Devastation” gibi albümlerini çoktan çıkarmıştı. Sodom’un bu gruplardan geri kalmamak için bir hamle yapması gerekiyordu ve bu hamle grubun 1987’de ikinci stüdyo albümü “Persecution Mania”yı çıkarması ile geldi.
Sodom bu albümle daha önce müziği üzerinde etkili olan speed metalin altyapısından hareketle kendisiyle özdeşleşecek olan thrash metal yapısının ilk örneğini ortaya koydu. Albümün thrash/speed metal olarak tanımlanabilecek tarzı temel olarak hız ve akıcılık unsurları üzerine kuruluydu ve besteler ile şarkı yapıları temel olarak bu iki unsurun etkileyici bir şekilde sunulması üzerine inşa edilmişti. Sodom’un bu noktada özellikle besteciliğe ciddi şekilde özen gösterdiği görülüyor. Parçaların tüm bölümlerindeki ve her farklı tempoda çalınan rifler ve davullar hem yapı, hem de nota anlamında albümün sürükleyici etkisini sürekli koruyan ve dinleyiciyi doğal bir şekilde headbang yapmaya yönelten bir karaktere sahip. Speed metal etkilerinin hissedildiği hızlı ve seri rifler, riflerdeki çeşitlilik, etkileyici ve akılda kalıcı parça girişleri, hız ve akıcılık odaklı seri ve sürükleyici davullar ve sade bir ekstrem metal yapısı içerisinde yaratılan basit varyasyonlar ve geçişler parçaları sürekli canlı tutuyor.
Tom Angelripper’ın parçalar ile oldukça uyumlu, kaotik, parçaların gidişatını ve sürükleyici yapısını desteleyecek şekilde yaptığı vokalleri de albümdeki kaotik enerjiyi çok başarılı bir şekilde dinleyiciye ulaştırıyor. Özellikle “Nuclear Winter”, “Enchanted Land” ve “Christ Passion” parçaları Sodom müziğinin karakterini en belirgin şekilde yansıtmaları anlamında üzerlerinden geçen bunca yıla rağmen eskimeyen ve birer thrash metal dersi olarak varlığını sürdüren klasikler.
Ayrıca albümdeki bir Motorhead cover’ı olan “Iron Fist” Sodom’un ciddi ölçüde ilham aldığı speed metalden hareketle kendi thrash metal tarzını nasıl yarattığını ve speed metalde kullanılan yapının Sodom’un elinde nasıl thrash metale evrildiğini göstermesi açısından oldukça önemli bir yere sahip. Diğer taraftan albüm seri ve akıcı olmanın yanı sıra riflerin müzikal yapısı ve prodüksiyondan kaynaklı kaotik ve apokaliptik bir atmosfere de sahip ve bu durum albümdeki hız ve sertliğin sadece basit bir brutal olma anlayışının ötesine geçip güçlü bir hissiyat yaratılarak dinleyici tarafından içselleştirilmesine imkan tanıyor.
“Persecution Mania” ile kendi thrash metal tarzını yaratan Sodom, daha sonra bu albümdeki yapıyı koruyup üzerine daha da koyarak kendisini bir thrash metal efsanesi haline getirecek olan daha üst düzey albümleri “Agent Orange” ve “Tapping the Vein” gibi başyapıtlara doğru yol aldı ve kendini thrash metal dendiğinde ilk akla gelen isimlerden biri olarak kabul ettirmeyi başardı.
Chris Witchhunter’ın davulda harikalar yarattığı albüm. Çıktığında kaset olarak almıştım, Sodom’un en başarılı bulduğum albümüdür, lakin dinle dinle bıkamaz insan. O kadar çok dinliyordum ki kaset bozulmasın diye en sonunda dinlemekten uzak tutmaya çalışıyordum kendimi. Sound harikadır, her enstrüman ayrı ayrı net duyulabilir. Açık 10 puanlık albüm.
Lords of Chaos filminde Varg Vikernes, Euronymous’un dükkanına giriyordu da Euronymous, Vikernes’e “Seç bakalım bir albüm bakalım poser mısın değil misin?” gibi bir şey söylüyordu. Vikernes de Sodom’un bir albümünü seçince (sanırım ilk albümdü) “Sıkı seçim.” diye helallik alıyordu hahah. Oradan anladım black metalciler için de ne kadar önemli, saygı duyulan bir grup olduğunu.
@Raddor, Varg’ın gerçek hayatta Sodom’u “boktan” olarak nitelendirmesi de son derece ironik.
Antiparantez, Sodom’u bilemem ancak; Lords of Chaos gibi metal müzik üzerinden yalan yanlış bir biçimde prim sağlamaya çalışan, ergen işi bir yapımın “boktan” olduğu sugötürmez.
@Deadman, filmi neresinden tutarsan tut elde kalacak cinsten. Varg’ı geçtim, acaba Necrobutcher gibi o döneme tanıklık etmiş herhangi bir Mayhem üyesinin fikrini ve onayını aldılar mı şu filmi çekmeden önce; -hiç sanmıyorum-.
Chris Witchhunter’ın davulda harikalar yarattığı albüm. Çıktığında kaset olarak almıştım, Sodom’un en başarılı bulduğum albümüdür, lakin dinle dinle bıkamaz insan. O kadar çok dinliyordum ki kaset bozulmasın diye en sonunda dinlemekten uzak tutmaya çalışıyordum kendimi. Sound harikadır, her enstrüman ayrı ayrı net duyulabilir. Açık 10 puanlık albüm.
Lords of Chaos filminde Varg Vikernes, Euronymous’un dükkanına giriyordu da Euronymous, Vikernes’e “Seç bakalım bir albüm bakalım poser mısın değil misin?” gibi bir şey söylüyordu. Vikernes de Sodom’un bir albümünü seçince (sanırım ilk albümdü) “Sıkı seçim.” diye helallik alıyordu hahah. Oradan anladım black metalciler için de ne kadar önemli, saygı duyulan bir grup olduğunu.
01.12.2019
@Raddor, Varg’ın gerçek hayatta Sodom’u “boktan” olarak nitelendirmesi de son derece ironik.
Antiparantez, Sodom’u bilemem ancak; Lords of Chaos gibi metal müzik üzerinden yalan yanlış bir biçimde prim sağlamaya çalışan, ergen işi bir yapımın “boktan” olduğu sugötürmez.
01.12.2019
@mandrake, LOC’ta zaten Varg ne diyorsa, yapıyorsa tersine gitmeye özen göstermişler neredeyse.
03.12.2019
@Deadman, filmi neresinden tutarsan tut elde kalacak cinsten. Varg’ı geçtim, acaba Necrobutcher gibi o döneme tanıklık etmiş herhangi bir Mayhem üyesinin fikrini ve onayını aldılar mı şu filmi çekmeden önce; -hiç sanmıyorum-.
Agent Orange ile birlikte en iyi iki albümleri olduğunu düşünüyorum. 10
Klasikleşmiş albümlerin kritiklerini görmek ayrı bir güzel oluyor. Ellerinize sağlık.
kanımca harika bir speed/trash klasiği. inanılmaz gaza getiriyor bu albüm beni.
Her şeyiyle mükemmel. Başyapıt 10/10
Favori thrash albümlerimden biri ve bence Sodom’un açık ara en iyi albümü.Üzerine eklenmiş hafif black metal sosuyla mükemmel bir atmosfer oluşmuş.
7 verecektim yanlışlıkla 6ya bastım😵
Agent Orange gibi bir hayvanatın habercisi. Black/Thrash sentezi bir şey yerine yardırullah Thrash sounduna geçtikleri harikulade bir albüm.
Sodom’un en iyi albümü: Tapping the Vein
Sodom’un, tişörtte en güzel duran albümü: Persecution Mania
M-16′dan sonra favorimin bu albüm olduğuna kanaat getirdim. Bombenhagel fav sodom parçam.