BORN OF OSIRIS’in 2007’de çıkardığı “The New Reign” ile deathcore adına sıra dışı ve çığır açan bir iş ortaya koyduğu ortada. Grup türe kattığı yan elementler ve karakteristik sound ile hem metalin bu tarafına renk getirmiş hem de sonrasında gelecek pek çok gruba belli oranda ilham vererek sonradan şekillenecek Sumeriancore kavramının müsebbiplerinden biri olmuştu.
Yıllar içerisinde grup yer yer “sen de herkes gibisin” sularında yüzmeye ve ilk albümünün ekmeğini yeme konusunda orijinalliğini bir miktar aratmaya başlamıştı. Her ne kadar ilhamlarını mantıklı ve anlamlı şekilde sentezleseler ve yetenekleri doğrultusunda yaratıcı besteler yapmaya devam etseler de, tür içindeki pek çok grup gibi zaman içinde verdikleri heyecan miktarının dalgalanmasına mani olamadılar.
BORN OF OSIRIS şimdi de yeni albümü “The Simulation” ile karşımızda. Albümde grubun sadece 25 dakika süren ve her biri başka bir karakterle açıklanabilecek 8 şarkı sunduğunu görüyoruz. Son dönem IN FLAMES’i andıran girişiyle albümü açan “The Accursed” ile BORN OF OSIRIS karakterini her anlamda hissederken, ikinci sıradaki “Disconnectome”un MORBID ANGEL’vari death metal girişi ve black metal ilhamlı köprü kısmıyla albümün sertlik dozunun yükseldiğini görüyoruz.
BORN OF OSIRIS bu albümde iki tür vokalinin dinamizminden olabildiğince fazla yararlanıyor. Vahşi haykırışların ağırlıkta olduğu çalışmada, “Under the Gun” gibi neşeli bir şarkının nakaratında daha pamuksu bağırışlar görüyor, “Analogs in a Cell”de neredeyse INTERVALS nakaratlarına kayan bir tatlışlığa kayıyoruz. Bu şarkı da dâhil olmak üzere BORN OF OSIRIS bazı konularda cepten yemeyi sürdürüyor.
Bunu özellikle “Tomorrow We Die ∆live”ın hit şarkısı “M∆chine”in 1.23’te başlayan akılda kalıcı solosunun/melodisinin belli oranda kopyalanmasıyla elde edilen muadil solo/melodilerde görüyoruz (bu versiyonda 1.45′te başlıyor). Grup o nota bileşimlerinin çeşitli versiyonlarını yeni şarkılarında da yer yer kullanıyor. Sound’ları epey statik olduğundan, bu durum yer yer “ben bu şarkıyı yıllar önce duymamış mıydım?” sorusunu gündeme getirebiliyor.
Girişindeki robot MESHUGGAH rifinin ardından büyük oranda bir AFTER THE BURIAL şarkısına dönüşen “Silence the Echo” ve kapanıştaki kısmen tuhaf ama beste olarak bence başarılı “One Without the Other” albümün öne çıkan diğer şarkıları. Sonuçta ortada alışık olunan bir sound ve artık özümsenmiş bir karakter var, ama yine de BORN OF OSIRIS bunu taze kılmak adına yapabileceği pek çok şeyi yapıyor.
Dolayısıyla grubun bu aşırı modern ve robotik deathcore/metalcore hengâmesinde farklılaştırıcı bir deneyim sunmak adına elinden geleni yaptığına inanıyorum. Bu denli karakteristik bir sound benimsediğinizde, zaman içinde aynılaşmak, kendi kendini kopyalamak gayet olası şeyler ve BORN OF OSIRIS de bunu elbette ki yapmak durumunda kalıyor. Yine de ben “The Simulation”ın kendi başına keyifli bir dinlemelik olduğunu düşünüyorum. Türden hoşlanmıyorsanız elbette ki hiçbir şey ifade etmeyecektir, ancak bu tarz müziği sevebilecek dinleyiciler grubun önceki albümlerinden olduğu gibi “The Simulation”dan da pek tabii zevk alabilirler.
Kadro Ronnie Canizaro: Vokal
Lee Mckinney: Gitar
Joe Buras: Klavye
Nick Rossi: Bas
Cameron Losch: Davul
Şarkılar 01. The Accursed
02. Disconnectome
03. Cycles Of Tragedy
04. Under The Gun
05. Recursion
06. Analogs In A Cell
07. Silence The Echo
08. One Without The Other
Bence bu tarz müziği dinlenir kılan bir bu adamlar bir de Within The Ruins kaldı. 3-4 defa çevirdim hiç fena değil. Türe aşina olan herkesin keyifle dinleyebileceği bir albüm olmuş.
Tomorrow We Die Alive ile Soul Sphere albümlerini pekte sevmemiştim ama The Simulation bence gayet eğlenceli bir albüm. Dinlerken baya keyfim yerine geldi.
Bence bu tarz müziği dinlenir kılan bir bu adamlar bir de Within The Ruins kaldı. 3-4 defa çevirdim hiç fena değil. Türe aşina olan herkesin keyifle dinleyebileceği bir albüm olmuş.
Tomorrow We Die Alive ile Soul Sphere albümlerini pekte sevmemiştim ama The Simulation bence gayet eğlenceli bir albüm. Dinlerken baya keyfim yerine geldi.