# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
SABHANKRA – Seers Memoir
| 22.04.2016

Her şeyden biraz.

15 yıl önce kurulan İstanbullu grup SABHANKRA’yı konuk ediyoruz bugün. Bir hafta sonra çıkacak yeni albümleri “Revenge” öncesinde, 2014′te çıkan bir önceki çalışmaları “Seers Memoir”ı yazmanın iyi olacağını düşündüm. Hem albümün siteye kazandırılması, hem de “Revenge” öncesi hafif bir hatırlatma olması babında.

2006′daki “Powercraft” sonrasındaki 8 yılı 3 EP ile geçiren SABHANKRA, 2014 yılında ikinci albümü “Seers Memoir”la dönmüştü. Death, thrash, black ve folk metal unsurlarını bir arada sunan grubun müziğine şöyle bir yol alalım.

Öncelikle SABHANKRA’da çok net hissettiğim bir şey var, o da grubun hem sound hem de his olarak doksanların ortası ve ikinci yarısı hissi veriyor olması. Gitar tonları ve kaydın başlıca sorumlusu olduğu bu durumu pekiştiren asıl şey ise, grubun yazdığı rif ve melodiler ile genel müzikal anlayışında yatıyor. Thrash metal elementlerini doksanlar ortası IN FLAMES ve ROTTING CHRIST kırması bir melodiklikle sunan grup, özellikle albümün ikinci yarısında öne çıkan black metalimsi dokunuşları ve hepsini toparlayan klavye kullanımıyla da özgün bir tınıya yaklaşıyor.

Bahsettiğim doksanların ortası havasını getiren diğer bir unsur da bu klavye kullanımı. Her an baskın olmasa da, klavyenin çok şey kattığı şarkılar “Seers Memoir”da azımsanmayacak sayıda. Bu klavyeler, ilginçtir ki, böylesi coşkun bir müzik içinde ihtişam ve epiklikten ziyade, duygusal anlamda müziğe katkı veriyor. Hatta grubun titrindeki “folk” unsuru da, yine ROTTING CHRIST’ın folk unsurlarına benzer şekilde, çok da göze sokulmadan yapılan bir anlayış içinde, bu klavye kullanımıyla vurgulanabiliyor. Dolayısıyla “Seers Memoir”da Anadolu motifleri, yahut oryantal tatlar gibi yüzeysel bir folk anlayışı yok.

SABHANKRA, melodilerindeki nota seçimleriyle epik ve etkileyici olmayı iyi biliyor. Bir melodi içerisindeki birkaç nota seçimi veya bu melodiyi de içinde barındıran rifteki akıllıca ve zevk sahibi nota tercihleri, her şeyin aynı duygusal bütünlük içinde yansıtılmasını sağlıyor, böylece de verilmek istenen duygu güçlenmiş oluyor. Misal Against the False Gods’ın melodisi ve ana rifi arasındaki organik bağ, tarama gitarlarla artan tansiyon, çok iyi yazılmış solo ve diğer pek çok etmen, bir araya gelip taş gibi bir şarkı oluşmasını sağlıyorlar.

“Seers Memoir” muhtemelen grubun amaçladığı yırtıcılığı hakkıyla verse de, gitar kaydını biraz kuru bulduğumu söyleyebilirim. Bu biraz da zevk meselesi olarak düşünülebilir, ancak özellikle gitarın çıplak duyulduğu anlarda biraz daha etli bir ton bence böylesi altı dolu bir müziğe daha çok yakışırdı.

Vokal açısından, Savaş’ın bana kısmen Sakis ve Petrozza’yı anımsatan çiğ vokali albüme adını veren şarkıdaki gibi clean bağırışlarla gayet iyi destekleniyor. Aslına bakarsanız SABHANKRA müziğinin bu tarz varyasyonlara ihtiyaç duyduğunu da düşünüyorum. Bunun sebebi de grubun müziğinin böylesi zenginlikleri uygulamak için gayet müsait olması. Şarkı yazımı, rif yapıları ve beste trafiği vokal namına denemeler yapmak için son derece açık bir alan hazırlıyor ve iyi kullanıldığı takdirde grubun müziğine çok etkili tatlar katılabilir. Time of War’un sonlarına doğru ortaya çıkan seksenler popu vokalleri bile grubun hikâye anlatır havasındaki müziği içerisinde kafa karıştırmıyor. Umarım “Revenge”de bu tarz örnekleri artarak görürüz.

Son kelamlara gelirken, SABHANKRA “Seers Memoir” ile önemli bir şey yapıyor. Folk ve melodik sıfatlarına sahip sayısız grubun müziğini “%90 melodi, %10″ diğer şeyler” formatında sunduğu bir ortamda, SABHANKRA’nın şarkıların geneline aynı dikkatle yaklaşması ve çeşitli şekillerde yaratılan atmosferin de havada kalmaması, ortaya konan işi değerli kılıyor. “Seers Memoir” inanılarak, tutkuyla yapılmış ve yeterli zenginliğe sahip bir albüm.

Bence SABHANKRA’nın potansiyeli bu albümü aşacak düzeyde; bu yüzden de “Revenge”i merakla bekliyorum ve şimdiye dek yayınlanan şarkıların ışığında, yanılmayacağımı seziyorum.

7,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (6.92/10, Toplam oy: 36)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2014
Şirket
Haarbn Productions
Kadro
Süha Kozbey: Gitar
Savaş Sungur: Vokal, Gitar
Gürkan Yücel: Bas
Mehmet Engin: Davul
Şarkılar
1. Pyron
2. Against the False Gods
3. We March
4. Seers Memoir
5. The Windshaper
6. Time of War
7. Dancing with Death
8. Fate Is Already Written
9. A Star to Shine
10. Easing the Pain
  Yorum alanı

“SABHANKRA – Seers Memoir” yazısına 4 yorum var

  1. crowkiller says:

    nedense türk metal gruplarının çoğunda anadolu rock esintileri hissediyorum, bu da o gruplardan bir tanesi,pek hoşuma gitmiyor açıkçası

    deadhouse

    @crowkiller, Aynen. Yani şöyle bir gerçek var. Tamam kendi kültüründen, ezgilerinden vs esintiler kullanmak kötü bir şey değil. Ama baskın olunca ve genelde türk rock/metal gruplarının albümlerinin çoğunda bu etki kendini hissettirince insan biraz sıkılıyor açıkçası. Türk rock/metal’inin evrenselleşememesinin ve dev albümler çıkaramamasının nedenlerinden biri bu bence.

    Eric E.

    @crowkiller, söylediğine katılıyorum, zaten TR’de kendine anadolu rock diyen kitlede erkin koray, mogollar, barış manco gibi üçüncü sınıf vasat arabesk albümleri içinde gitar tınıları var diye rockcıyız tribi pompalayan kitle.

  2. necrobutcher says:

    evrenselleşmenin taklit etmek demek olmadığını kavrarsak son derece doğru yorumlar çıkarabiliriz. epik müzik yapan adamların anadolu ezgisi kullaması kadar normal bişey yoktur. bu ülkede beğenmeyenlerin cesareti beğenenlerden daha fazla olduğundan ki buna ego da denebilir, bu projeler yükselmez. yeter ki elimize mikrofon geçsin illa bişeyler mırıldanıyoruz.beğenip beğenmeme işi kişiye göre değişmiyor mu ? evet. elimizde metal yapmak için gerekli olan malzemelerin kesin listesi de olmadığına göre susmak bu ülke metaline verilecek en büyük destektir. sonuç olarak herkesin müzik yaparken hissettikleri farklı. savaşın da “dur lan şurda şunun gibi solo atayım şu parça da şu gruba benzesin” kaygısı olduğunu sanmıyorum hatta o direk siklemez. neyse benim bu albümde farovim we march. tabanca gibi parça.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.