# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
MITHOTYN – Gathered Around the Oaken Table
| 23.12.2009

Viking’sin dediler kız vermediler, ben yine de almasını bildim.

2000′lerin başında, nereden, nasıl bulduğumu hatırlamadığım gruplardan biri de, uzunca bir süredir aramızda olmayan Viking metal grubu MITHOTYN’di. İnsana sakal bıraktırıp saç ördürüp elde balta dağlara çıkma hissi veren bu güzide grup, yedi yıllık kariyerinin ilk dört yılına dört demo, sonraki üç yılına da üç albüm sığdırmıştı.

Görkemli Viking melodilerinin altına yer yer black metalimsi, yer yer de klasik heavy metal tabanlı riflerle nefis bir zemin hazırlayan grup, coşkulu, gaza getiren ve en kısa ifadeyle insanın Viking olasını getiren şarkılar yapıyordu.

oaken_4

En büyük puanları melodi anlamında toplayan MITHOTYN, her ne kadar İsveç’in yerel şarkılarından alıntılar ve esinlenmeler yapsa da, ortaya doyulmaz anlar barındıran parçalar çıkıyor. Duyduğunuz andan itibaren bir daha aklınızdan çıkmayacağını garanti edebileceğim bu melodiler, grubun böylesi güzel albümlerin ardından pat diye dağılmasına isyan ettirecek, sinirden duvarları kırdıracak, ağaçlara uçan kafa attıracak kadar akılda kalıcı ve yaratıcı. Şu sayfadaki şarkıları dinleyin, sonra otuz yıl sonra buluşalım bir yerde, ağzımla “dııı dıdı dıııı…” falan diye bir melodiye gireyim, gerisini getiremezseniz ben de ne olayım. Öyle de kendine özgü melodiler.

İlk albümü “In the Sign of the Ravens”da daha çiğ bir sound’u olan ve birkaç yer hariç neredeyse sadece black metal vokallerine yer veren MITHOTYN, “King of the Distant Forest” ile daha bir melodikleşmiş, daha bir olgunlaşmıştı. Kimileri o albümü daha çok tutsa da, ben grubun albümden albüme artan bir kaliteye sahip olduğunu düşünenlerdenim.

oaken_3

Çok az klavye dışında tümüyle gitar üzerinden yürüyen müzik, melodi anlamında yerel öğelere elbet kaysa da, icra bazında hep gitarlar, hem de sert gitarlar tarafından yönlendiriliyor. Bugün türe aşina herkes tarafından kutsanan o melodilerden, ortamı bir anda Viking köyüne çeviren o nefis düzenlemelerden sorumlu olan gitarist Karl Beckmann ile sonradan FALCONER’ı kuran Stefan Weinerhall, gerçekten iyi besteciler olduklarını albümün her anında gösteriyorlar. Bas ve davul da aynı şekilde hiç şikayet edilemez bir performans sergilemişler. Özellikle bas gitarın çok iyi duyuluyor olması, albümün önemli artılarından biri.

Vokallere baktığımızda, gruptaki her üyenin vokal yaptığını görüyoruz. Black metalimsi hırçın vokaller dışında, marş gibi söylenen clean vokalli bölümler de albümün en karakteristik noktalarından. Bu clean vokallerin sadece nakaratlarda kullanılmamış olması, şarkıları daha bir bütün halinde tutuyor. Clean vokaller derken, böyle huzur dolu, yayla çayır kokan bir şeyden söz etmiyorum, önümüze gelene bin tekme tadında yan yana dizilmiş, kol kola girmiş ilerleyen Viking amcası vokalinden söz ediyorum. Alltaki Chariot of Power’ın başlarında bu iki vokalin güzel atışmalarını duyabilirsiniz.

Günümüzdeki kimi Viking metal albümlerinde rastladığımız, sadece melodilerin değiştiği, geri plandaki riflerin ve şarkı yapılarının hep çok benzer olduğu türde bir kısırlığa asla düşmeyen “Gathered Around the Oaken Table”daki her şarkı kendini bir şekilde öne çıkarabiliyor ve her biri başka bir dinleyicinin favorisi olabiliyor (gözlemledim, sordum soruşturdum, aynı şarkıyı beğenen kimse çıkmadı. Herkes [on iki kişi] farklı şarkı adı söyledi).

Şarkılar arası bu farklılık ve şarkıların sahip olduğu bu karakterlilik, beraberinde sıkmayan, hep taze kalan bir müziği getiriyor. Diğer yandan, bak bi de diğer yan var düşün nasıl dolu bir albüm; diğer yandan şarkıların yaratmayı başardıkları ambiyans da bahsetmeden geçilemeyecek kadar sağlam. Sözlerde, ki sözler de gayet başarılı, sözlerde geçen konuları bire bir gözünüzde canlandırmanızı sağlayacak bir havası var albümün.

Her ne kadar kapakta bir tavernada eğlenen ve “nasıl koyduk” tadında geyik yapan cücevari Vikingler olsa da, şarkılar kimi yerlerde sizi at üstünde koşan Ortaçağ askerlerinin, taş kalelerden artis gibi meydanlara çıkan şovalyelerin ortamlarına taşıyor, böyle bir İskandinavya-Orta Avrupa arası çarpışan cengaver gencolar gözünüzün önüne geliyor.

oaken_oaken

Folk/Viking metal içerisinde adı hep saygıyla anılan, şahsen günümüzde göklere çıkarılan sayısız grubun müzikalite anlamında yanına dahi yaklaşamadığını düşündüğüm MITHOTYN, bugüne kadar duyduğum en iyi birkaç Viking metal albümünden biri olan “Gathered Around the Oaken Table” ile kariyerini noktaladı. Viking metalin dünyadaki en büyük hayranı değilim, ancak bu türü birisine sevdirmek istesem ilk dinleteceğim birkaç albümden biri, hatta belki de birincisi budur.

9/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.17/10, Toplam oy: 36)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
1999
Şirket
Invasion Records
Kadro
Karl Beckmann: Vokal, gitar, klavye
Stefan Weinerhall: Vokal, gitar
Richard Martinsson: Vokal, bas
Karsten Larsson: Vokal, davul
Şarkılar
01. Lord Of Ironhand
02. Watchmen Of The Wild
03. In The Clash Of Arms
04. Hearts Of Stone
05. The Well Of Mimir
06. Chariot Of Power
07. Nocturnal Riders
08. The Guardian
09. Imprisoned
10. Guided By History
11. The Old Rover
12. Bland Vargars [Japonya bonusu]
  Yorum alanı

“MITHOTYN – Gathered Around the Oaken Table” yazısına 3 yorum var

  1. Görkem says:

    viking metal grupları logoda da biraz yaratıcı olsalar çok şukela olacak aslında. çekiç çekiç nereye kadar

  2. bunun devamı olan falconer da var. power vokal. onları da severdim bir dönem.

    görkem – güzel demişsin de o çekiç olayını çıkaran 2-3 gruptan biri zaten mithotyn :))

  3. Görkem says:

    pek mümkün tabii de benimki genele bir yakınmaydı zaten : )

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.