“Ithyphallic”den beri merak ederdim “acaba şu Nile bi sonraki albümünde ne yapacak?” diye. Kabul etmek gerekir ki “Annihilation of the Wicked”in ardından “Ithyphallic” çok sönük kalmıştı. Tabii kimseler bunu sadece “sönük kalmak” olarak değil de bir felaket olarak tanımlıyor. Çok da haksız değiller gerçi. En azından beklentileri karşılayamamış olmasıyla beraber söndü diyeyim de çok sert kaçmasın.
Söz konusu Nile gibi bir grup olunca her yeni çıkacak olan albüme dair beklentilerin yüksek olacağını tahmin edebiliriz. E tabii haliyle bu da grupta ister istemez bir sorumluluk duygusu oluşturabiliyor. Şahsen Nile’ın bu durumla ilgili bir soruyu cevaplandırdığı bir röportaja tanık olmadım, dolayısıyla “biz istediğimizi yaparız, beğenen beğenir hacı” şeklinde mi yoksa dinleyicilerin düşüncelerini ve beklentilerini önemseyen bir yaklaşıma mı sahip olduklarını bilemiyorum. Ama tahminimi önemsedikleri ve eleştirileri dikkate aldıkları yönünde yapacağım zira albüm bunu gösteriyor.
Kısaca “Those Whom the Gods Detest” bir Nile albümü. Oryantal olduğu kadar sert riflerle, hızı olduğu kadar yavaş tempoları da ustalıkla kullanmalarıyla, tekrar eden outro’larla ve Kollias™ davullarıyla bir Nile albümü. Fakat farklılıklar da yok değil. Yanlışsam düzeltin, Nile şu ana kadar tema olarak Mısır mitolojisinin dışında en fazla yakın kültürlerin mitolojilerine kadar uzaklaşmıştı. Fakat bu albümde dikkat çeken ilk şey Sümer, Hitit, Babil vb. mitolojilerden de öteye, İslam’a kadar uzanan bir tema var olması. Hem de death metalden alışık olduğumuz din karşıtı tavırla değil, cihat çağrısı yaparcasına.
“Kafir!” isimli şarkı hem ismiyle hem de ilk şarkı olmasıyla albümün öne çıkan parçalardan olmayı başardı. Şarkıdaki “şimdi inanmıyonuz ya siz, çok feci yanıcanız olum cehennemde var ya off” ve “Iskander d’hul Karnon” adlı şarkıdaki “Dreadful is Muhammad’s warning, surely Hell awaits the unbelievers” şeklindeki sözleri Nile’ın yeni arayışlarının da bir sembolü oldu.
Şunu da belirtmem gerekir ki “4th Arra of Dagon” adlı şarkıyı da (yetersiz araştırmadan dolayı diyeyim) bu arayışa dahil edenlerin olduğunu internette gözlemledim. Zira insanlar “Dagon” adlı karakteri çoğunlukla Lovecraft panteonuyla tanıdığından dolayı Lovecraft temalı bir şarkı olarak yorumlama yanılgısına düşmüş. Dagon bir Kenan tanrısıdır, Lovecraft öykülerinde de geçtiği üzere balık insan karışımı şeklinde tasfir edilir fakat aslen eski Filistin halkının tarım ve verimlilik tanrısıdır. Dolayısıyla hayır, Nile bu şarkıda temasal anlamda köklerinden uzaklaşmamıştır.
Başta da belirttiğim gibi, her Nile albümü gibi “Those Whom the Gods Detest” de büyük beklentiler ve heyecanla beklenen bir albümdü. En önemli soru bu beklentileri karşılayıp karşılamadıkları olmalı. Bunu ne şekilde cevaplandırmam gerektiği konusunda şüpheye düşmüyor değilim zira Nile egzantrik bombastik egzotermik death metal gibi farklı şekillerde etiketlenen bir grup değil. Aksine bildiğimiz brutal death metal işte.
Öte yandan Nile’a benzeyen bir grup düşündüğümde aklıma bir şeyin gelmemesi de ne kadar eşsiz olduklarını gösteriyor. Dolayısıyla albümü genel olarak tarzın ortasına koyup da daha geniş çaplı bir kıyaslama yapacak olursak, albüm rakiplerinin arasından kolayca sıyrılıyor. Niye? Çünkü Nile. Fakat Nile albümleri arasında daha dar bir kıyaslama yapmaya çalışınca başıma ağrılar giriyor. “Ithyphallic”i boy farkıyla geçmesine rağmen bir “Black Seeds of Vengeance” ile, ne bileyim, bir “Annihilation of the Wicked” ile kıyaslamaya çalışınca çok zorlanıyorum. Yalnız şu bariz ki “Those Whom the Gods Detest”de çok daha zengin bir altyapı mevcut.
Dediğim gibi, tam anlamıyla bildiğimiz tanıdığımız Nile. Fakat bu o kadar da olumlu bir şey olmayabilir. Her ne kadar albüm bildiğimiz Nile artı bilmem kaç yıllık bir deneyimin ürünü olsa da yer yer kendilerini tekrar ettikleri izlemine kapılmadım değil. Bir çok yerde daha önceki albümlerde yer almış olan riflerin bayağı benzerlerini tespit etmekle kalmadım, aynı zamanda albüm içinde bulunan neredeyse tıpatıp iki rif bile buldum.
Albüme adını veren parçanın oryantal clean intro’sunun ardından giren ilk distortion’lı rif ile Permitting the Noble… adlı parçanın intro’suna bakarsanız rahatsız edici bir benzerlik olduğunu siz de fark edersiniz. Ama dediğim gibi diğer benzerlikler eski albümlerin arasına serpiştirilmiş olarak bulunduğundan farklı şarkı yapılarının da yardımıyla çok da rahatsız etmiyor, albümü dinlemeyi zor kılmıyor. Fakat bu daha ne kadar böyle gider emin değilim.
Bana kalırsa tam gaz yüksek temposuyla “Kem Khefa Kheshef”, ağır, oturaklı yapısı ve muhteşem finaliyle “4th Arra of Dagon” ve çarpıcı rifleri, farklı sözleri ve ezan sesleriyle “Kafir!”, albümün dikkat çeken şarkıları olmakla kalmayacak, ileriki zamanlarda hafızalarda kalan klasik Nile parçalarından olacak. Hâlâ böyle şarkılar barındırıyor olması bile bu albümün dikkate değer olduğunun kanıtı. Bir önceki paragrafta belirttiğim eksiler Nile gibi bir grup için büyük eksiler olsa da “Those Whom the Gods Detest” Nile’ın hala yıkılmamış, ayakta olduğunun bir göstergesi. Hatta daha dik, daha da güçlü bir şekilde.
Her ne kadar Nile’ın en iyi albümü olarak gösteremesem de diğerlerinin yanında neredeyse eşit. Öte yandan yılın en güçlü albümlerinden de biri. Eğer bu albümü pas geçmiş olsaydım paralel evrendeki albümü dinlemiş olan Burak epey üzülürdü. Eğer Nile’ı daha hiç dinlemediyseniz çekinmeden bu albümden başlayabilirsiniz. Tarzın da meraklılarındansanız eğer hiç çekinmeden diyebilirim ki hayal kırıklığına uğramayacaksınız.
Fakat aman diyeyim dikkat edin, kendinizi “Arra, Arra, Arra, Dagon, Dagon, Dagon” diye tekrarlarken bulabilirsiniz.
Editör notu: Nuclear Blast’ın titiz tavrından dolayı albümdeki şarkıların youtube ve benzeri sitelerde videoları bulunmuyor, bu nedenle mevcut videolar kullanılmıştır.
Kadro Karl Sanders: Vokal, gitar
Dallas Toler-Wade: Vokal, gitar, bas
George Kollias: Davul
Şarkılar 1. Kafir!
2. Hittite Dung Incantation
3. Utterances Of The Crawling Dead
4. Those Whom The Gods Detest
5. 4th Arra Of Dagon
6. Permitting The Noble Dead To Descend To The Underworld
7. Yezd Desert Ghul Ritual In The Abandoned Towers Of Silence
8. Kem Khefa Kheshef
9. The Eye Of Ra
10. Iskander D'hul Karnon
Kritikte bahsedilen şarkılar arası ve albümler arası benzerlikler benim de dikkatimi çekti. Mesela son 3 albümü göz önüne alırsak, açılış parçalarındaki (intro varsa onlar hariç) soloların bazı bölümlerini birbirine aşırı benzetiyorum. Bu albüm tabii ki Annihilation of The Wicked değil orası kesin. Benim de albüme vereceğim puan aşağı yukarı aynı olurdu. Son şarkı Iskander D’hul Karnon’u bayağı orijinal buluyorum bu arada.
metalle alakalı alakasız herkese Kafir!’i dinletiyorum eğleniyoruz, böyle de evrensel bir tadı var albümün heh, istisnasız hepsi gazı alıyor ama dinleyince.
The Eye Of Ra, Iskander D’hul Karnon nile’ın en iyi şarkılarından bence. Those Whom The Gods Detest şarkısında ise nile’in ilk clean vokalli korosu var sanırım. ilginç şeyler var tabi albümde ama çok fazla dinleyince sıkıyor. itds albümündeki atmosfer yok. aotw’deki epiklik yok vs vs.. yine de baya iyi parçalar var nile işte sonuçta yapıyor.
nile dagon’u lovecraft hikayelerinde anlatılan şekilde daha önce von unaussprechlichen kulten şarkısında kullanmıştı. zaten ismin kendisi lovecraft mitosuyla ilgili sanırım.
ikincisi şarkılardaki riff benzerliklerinden bahsedilmiş. mesela death’in story to tell şarkısında 1.05 ile 1.19 arasında çalan ufak solo leprosy albümüden şu an adını hatırlayamadığım bi şarkının içindeki yine ufak bir solonun daha yavaş çalınmış hali. öyle çok da rahatsız edici değil bence.
neticede those whom the gods detest grubun en güzel şarkılarından birkaçına sahip tek tek bakıldığında vasat şarkısı olmayan nile’in 2002 in their darkened shrines albümünden beri sahip olduğu tarzın devamı niteliğinde gayet iyi bir albüm. şahsi notum 9/10.
yazmayayım dedim ama dayanamdım itds dinlerken asabım bozuldu. bu albüme bi türlü ısınamıyorum. karl’ın besteleri git gide birbirine benzemeye başladı. dallas yazdıkları(Utterances, Permitting, The Eye, Iskander) çok daha iyi ve ön plana çıkıyor. bir de bu albümde kullandıkları gitar tonu çok kötü. kırçılsız ve düz.
vokalleride sürekli dallas yapması nile’in en güzel yönü olan ikili,üçlü hatta bazen konuk vokallerle 7-8 kişilik vokalleri duyamıyoruz. eski atmosferik olaylarını hiç saymıyorum bile.
nile “çok daha teknik olmalıyız” politikası izliyor gibime geliyor ve bu yakışmıyor sana nile…
@ali ihsan balı, galiba büyük ölçüde öyle. Ithyphallic’nin bir kısmını baya seviyorum aslında da twtgd’e hala alışabilmiş değilim. kollias yetenekli bi davulcu olsa da fazla abartılıyor. full time blast en sevmediğim olay.
@Exorsexist, iki albümdür blast ve twin pedal dan başka pek bş numara koymuyo ortaya. annihilation… daki davullar nerde, ithyphallic veya those… daki davullar nerde. son iki albümdür grubu götüren adam dallas oldu aslında. zaten neredeyse bütün vokalleri adama yıktılar. bass gitar da onda. gitar yükünün önemli kısmı da onda. grubun 8 sene önceki daha direkt ve yapmak istediği belli olan müziği gitmiş yerine şarkı sonlarındaki anlamsız uzatmalar falan gelmiş. kötü değil ama yeterince de iyi değil.
@ali ihsan balı, arkadaşlar insaf yahu. en basitinden kafir’de groove’un amına koydu adam afedersiniz albüm boyunca bir sürü olaylar dönüyo. bi de full time blast sevmeyen adamın brutal death metal dinlemesi de iyiymiş.
@burak canik, yaw şimdi bu grubun adı NİLE daha önceki dönemlerde yaptıkları da ortada. yani burada aslında keşke daha fazlası olsa, yine bir İTDS olsa bir AOTW olsa durumu var. yoksa çok iyi albümdür. hala dinlerim. benim kişisel olarak hoşnutsuzluğum burdan geliyor. bir nevi the obsidian conspiracy’den memnun olmamak gibi yani çünkü öncesibde dead heart in a dead world, this godless endeavor gibi albümler var onunda. öncesinin çok çok iyi olmasından dolayı bu albüm biraz arada kaldı kısacası.
@ali ihsan balı, haklısın abi aotw gibi bi albüm çıkarmış bir grubun albümü olunca insan temkinli yaklaşıyo tabi. ama benim asıl sitem ettiğim o değildi. kollias konusuydu. albüm boyunca çok güzel numaraları var bence bir daha dinleyin.
@junkman afatsum, evet olay müzik dışına çıkınca genelde o tarz bir tavrımız oluyor. Zaten başka okurlardan da şikayet geldi, bu tarz tartışmaların siteye yakışmadığına dair, aynı fikirde olduğumuzdan topluca uçurduk. Bu tarz durumlar olduğunda, sitedeki yorum kalitesini korumak adına ilerde de aynı yaklaşımı devam ettireceğiz.
”death metalden alışık olduğumuz din karşıtı tavırla değil, cihat çağrısı yaparcasına..” demiş arkadaş albüm için…
de.. sözlerine kabaca bakınca öyle gözüküyor… kelime oyunlarıyla örülmüş bir yapısı var Kafir’in… Allah var-yok nakaratından sonra ‘merhametsiz ve hayırsız olan namına’ şeklinde devam ediyor…
burada cihat çağrısı göremedim ben… bilakis Dallas Toler-Wade parçayı ‘tüm dinlere gösterilmiş bir orta parmak’ olarak tanımlıyor…
ne zaman Nile dinlemeye başlasam dönüp dolaşıp bu albüme geliyorum. Kafir!, The Eye Of Ra, Iskander Dhul Kharnon, Hittite Dung Incantation, Utterances Of The Crawling Dead, alayı manyak şarkılar.
ancak 4th Arra of Dagon bambaşka. en sevdiğim ikinci Nile şarkısı. tekrara giren son 3 dakikası resmen hipnotize ediyor.
DAGON DAGON DAGON … Nile yine bildiğimiz nile yüzde 99 u TAŞŞŞŞAK olan çatır çutur metal yapan, dünyanın hatta evrenin başına gelmiş en güzel şeydir … Karl Sanders, Dallas Toler-Wade ve George Kolliasın yüreğine ve taşşaklarına selam olsun …
Utterances Of The Crawling Dead‘ in 4:23 den sonraki kısmına kol kola girip zikir çekecek arkadaş arıyorum. Twin pedala devrettiği noktada Allah’ a ulaşırız gibime geliyor. Durduk yere yine 9’ luk olduk.
Kritikte bahsedilen şarkılar arası ve albümler arası benzerlikler benim de dikkatimi çekti. Mesela son 3 albümü göz önüne alırsak, açılış parçalarındaki (intro varsa onlar hariç) soloların bazı bölümlerini birbirine aşırı benzetiyorum. Bu albüm tabii ki Annihilation of The Wicked değil orası kesin. Benim de albüme vereceğim puan aşağı yukarı aynı olurdu. Son şarkı Iskander D’hul Karnon’u bayağı orijinal buluyorum bu arada.
bi dahaki albümde Ömer Çelakıl bas çalcakmış
grubu çok sevdiğimden mi ne, 8 puan bana nedense az geldi. crack the skye ilen beraber bu seneki favori albümüm.
metalle alakalı alakasız herkese Kafir!’i dinletiyorum eğleniyoruz, böyle de evrensel bir tadı var albümün heh, istisnasız hepsi gazı alıyor ama dinleyince.
davul cover’ını yapan arkadaşın sol el blast tekniği baya hayvan. parmağına kuvvet diyoruz.
aynen. flying fingers, ilerletince ileri derece iş yapan bi teknik. odin, olmayanlara da nasip etsin
Blastphemer nikli bu eleman 89 doğumlu, Sanctification’da çalma durumu var ama henüz askıda o mevzu. Bursalı Sokak Köpekleri de dağılmış ayrıca.
The Eye Of Ra, Iskander D’hul Karnon nile’ın en iyi şarkılarından bence. Those Whom The Gods Detest şarkısında ise nile’in ilk clean vokalli korosu var sanırım. ilginç şeyler var tabi albümde ama çok fazla dinleyince sıkıyor. itds albümündeki atmosfer yok. aotw’deki epiklik yok vs vs.. yine de baya iyi parçalar var nile işte sonuçta yapıyor.
Morbid Angel – God Of Emptiness’tan sonra yazılmış en karanlık death metal eseri Iskander D’hul Karnon dur kanımca
Dayanamadım. :)
iskender değil de von unaussprechlichen kulten olabilir bu en karanlık det metal şeysi. tabi god of emptiness’den sonra olmak şartıyla
video iyiymiş bu arada. goe bitince hemen world of shit’e geçmişler. çok iyi olmuş. çok da güzel olmuş.
nile dagon’u lovecraft hikayelerinde anlatılan şekilde daha önce von unaussprechlichen kulten şarkısında kullanmıştı. zaten ismin kendisi lovecraft mitosuyla ilgili sanırım.
ikincisi şarkılardaki riff benzerliklerinden bahsedilmiş. mesela death’in story to tell şarkısında 1.05 ile 1.19 arasında çalan ufak solo leprosy albümüden şu an adını hatırlayamadığım bi şarkının içindeki yine ufak bir solonun daha yavaş çalınmış hali. öyle çok da rahatsız edici değil bence.
neticede those whom the gods detest grubun en güzel şarkılarından birkaçına sahip tek tek bakıldığında vasat şarkısı olmayan nile’in 2002 in their darkened shrines albümünden beri sahip olduğu tarzın devamı niteliğinde gayet iyi bir albüm. şahsi notum 9/10.
yazmayayım dedim ama dayanamdım itds dinlerken asabım bozuldu. bu albüme bi türlü ısınamıyorum. karl’ın besteleri git gide birbirine benzemeye başladı. dallas yazdıkları(Utterances, Permitting, The Eye, Iskander) çok daha iyi ve ön plana çıkıyor. bir de bu albümde kullandıkları gitar tonu çok kötü. kırçılsız ve düz.
vokalleride sürekli dallas yapması nile’in en güzel yönü olan ikili,üçlü hatta bazen konuk vokallerle 7-8 kişilik vokalleri duyamıyoruz. eski atmosferik olaylarını hiç saymıyorum bile.
nile “çok daha teknik olmalıyız” politikası izliyor gibime geliyor ve bu yakışmıyor sana nile…
18.10.2010
@Exorsexist, o değil de kollias ne zaman grubun esas bestecisi oldu? yezd desert…. hariç bütün bestelerde adı var adamın..
19.10.2010
@ali ihsan balı, annihilation of the wicked albümünden sonra beste işine girdi kollias. yani Ithyphallic albümüyle.
19.10.2010
@Exorsexist, bence bu durum nile in son iki albümde çok iyiden
hafif vasata doğru gidişini biraz olsun açıklıyo sanki.
19.10.2010
@ali ihsan balı, katılmaktayım.
19.10.2010
@ali ihsan balı, galiba büyük ölçüde öyle. Ithyphallic’nin bir kısmını baya seviyorum aslında da twtgd’e hala alışabilmiş değilim. kollias yetenekli bi davulcu olsa da fazla abartılıyor. full time blast en sevmediğim olay.
21.10.2010
@Exorsexist, iki albümdür blast ve twin pedal dan başka pek bş numara koymuyo ortaya. annihilation… daki davullar nerde, ithyphallic veya those… daki davullar nerde. son iki albümdür grubu götüren adam dallas oldu aslında. zaten neredeyse bütün vokalleri adama yıktılar. bass gitar da onda. gitar yükünün önemli kısmı da onda. grubun 8 sene önceki daha direkt ve yapmak istediği belli olan müziği gitmiş yerine şarkı sonlarındaki anlamsız uzatmalar falan gelmiş. kötü değil ama yeterince de iyi değil.
21.06.2011
@ali ihsan balı, arkadaşlar insaf yahu. en basitinden kafir’de groove’un amına koydu adam afedersiniz albüm boyunca bir sürü olaylar dönüyo. bi de full time blast sevmeyen adamın brutal death metal dinlemesi de iyiymiş.
22.06.2011
@burak canik, yaw şimdi bu grubun adı NİLE daha önceki dönemlerde yaptıkları da ortada. yani burada aslında keşke daha fazlası olsa, yine bir İTDS olsa bir AOTW olsa durumu var. yoksa çok iyi albümdür. hala dinlerim. benim kişisel olarak hoşnutsuzluğum burdan geliyor. bir nevi the obsidian conspiracy’den memnun olmamak gibi yani çünkü öncesibde dead heart in a dead world, this godless endeavor gibi albümler var onunda. öncesinin çok çok iyi olmasından dolayı bu albüm biraz arada kaldı kısacası.
27.06.2011
@ali ihsan balı, haklısın abi aotw gibi bi albüm çıkarmış bir grubun albümü olunca insan temkinli yaklaşıyo tabi. ama benim asıl sitem ettiğim o değildi. kollias konusuydu. albüm boyunca çok güzel numaraları var bence bir daha dinleyin.
Kafir! şarkısını çalmaktan sıkıldım artık.Ama onbin kez dinleyebilirim,ve tüm albümü.
45li yaşlardalar ama döktürüyorlar. maşaoolaaaah maşaolllaaaah
Bu haftalık müzik dışı sohbetin de sonuna geldik.
30.05.2011
@Ahmet Saraçoğlu, abi silmişsin konuşmaları
30.05.2011
@junkman afatsum, evet olay müzik dışına çıkınca genelde o tarz bir tavrımız oluyor. Zaten başka okurlardan da şikayet geldi, bu tarz tartışmaların siteye yakışmadığına dair, aynı fikirde olduğumuzdan topluca uçurduk. Bu tarz durumlar olduğunda, sitedeki yorum kalitesini korumak adına ilerde de aynı yaklaşımı devam ettireceğiz.
30.05.2011
@Ahmet Saraçoğlu, çok doğrusun abi biraz sapmıştık bu sitenin tarzından iyi olmuş müzik dışında konuşmaya gelmesin kimse buraya
30.05.2011
@Ahmet Saraçoğlu, eline sağlık
30.05.2011
@Ahmet Saraçoğlu, gereksiz yere uzamıştı konu. çok iyi oldu çok da güzel iyi oldu. ben kendi adıma özür dilerim herkesten.
Nile ile alakadar olabilecek diğer bi grup http://www.youtube.com/watch?v=3al1zJk2LVw
”death metalden alışık olduğumuz din karşıtı tavırla değil, cihat çağrısı yaparcasına..” demiş arkadaş albüm için…
de.. sözlerine kabaca bakınca öyle gözüküyor… kelime oyunlarıyla örülmüş bir yapısı var Kafir’in… Allah var-yok nakaratından sonra ‘merhametsiz ve hayırsız olan namına’ şeklinde devam ediyor…
burada cihat çağrısı göremedim ben… bilakis Dallas Toler-Wade parçayı ‘tüm dinlere gösterilmiş bir orta parmak’ olarak tanımlıyor…
http://www.metalcrypt.com/pages/interviews.php?intid=226
hangi cihat??(kritiği yapan arkadaşa soruyorum)
ne zaman Nile dinlemeye başlasam dönüp dolaşıp bu albüme geliyorum. Kafir!, The Eye Of Ra, Iskander Dhul Kharnon, Hittite Dung Incantation, Utterances Of The Crawling Dead, alayı manyak şarkılar.
ancak 4th Arra of Dagon bambaşka. en sevdiğim ikinci Nile şarkısı. tekrara giren son 3 dakikası resmen hipnotize ediyor.
4th Arra of Dagon övmeye gelmiştim, hali hazırda övmüşüm zaten.
ARRA ARRA ARRA ….
DAGON DAGON DAGON … Nile yine bildiğimiz nile yüzde 99 u TAŞŞŞŞAK olan çatır çutur metal yapan, dünyanın hatta evrenin başına gelmiş en güzel şeydir … Karl Sanders, Dallas Toler-Wade ve George Kolliasın yüreğine ve taşşaklarına selam olsun …
KAFİİİİİRR!!!
10/10.
Utterances Of The Crawling Dead‘ in 4:23 den sonraki kısmına kol kola girip zikir çekecek arkadaş arıyorum. Twin pedala devrettiği noktada Allah’ a ulaşırız gibime geliyor. Durduk yere yine 9’ luk olduk.
10/10.