Evet, bir bu eksikti: Pop-metal. Dead By April kendini “Pop-metal yapıyoruz biz!” diye piyasaya sunmuş enteresan bir grup. Kendilerini belki de bilerek pop-metal gibi provakatif biçimde etiketlendirdiklerinden dolayı pop müzik ve heavy metal arasındaki ilişkiyi düşünmeye yönlendiriyor insanı (ki aslında bu konuda uzun uzun yazmıştım ancak buraya koymaktan vazgeçtim, albüm ciddiye alınıp üzerinde bu kadar tartışılmayı hak etmiyor) ama ortaya koydukları pop-metal eseri zaten hali hazırda son 4-5 yıldır dinlediğimiz şeylerden çok da farklı olmayınca mevzuyu kurcalamak gereksiz kalıyor tabii.
İsveçte çıkar çıkmaz mainstream albüm satış listelerine 1 numaradan giriş yapan bir albüm çıkarmaları belki bu konuda tartışma yaratabilir. Kim pop kim metal çatışması bu grubun kimliğinden çok daha büyük bir tartışma olduğundan hiç girmiyorum o toplara, biz elimizdekine bakalım.
İlk kim başlattı bu modern metal mevzusunu bilemiyorum, ama Soilwork ve In Flames’in parlattığı kesin. Soilwork’un “Figure Number Five”ı, In Flames’in “Reroute To Remain”i bir yol açtı, bu yoldan Sonic Syndicate çıktı. Şahsen ben de herkes gibi yüzeysel bulsam da türe karşı bir nefretim yok, bu da bir trend işte. Dead By April de bu trendi izliyor, yeni bir şey yok. Mevzu aynı, bol synth/klavye destekli arka plan melodileri, modern metal/metalcore altyapısı, üzerine bol clean vokal.
Belki grubun tek farkı ciddi anlamda clean vokale ve nakarata yüklenmiş olmaları, ki mevzuyu pop yapan da bu. Yoksa totalde Sonic Syndicate’den çok farkları yok yaptıkları müzik açısından, bahsettiğim İsveç’te listelere 1 numaradan giriş yapmaları hadisesinde de başka etkenler var. Bir kere albüm yaklaşık bir senedir ortalıkta demo olarak dolaşıyor, bu demoyla bile çeşitli ödüller almışlığı var grubun. Ayrıca yaklaşık 2 senedir turluyor, konser veriyorlar ki İsveç’te oldukça sağlam bir fan kitlesi edinmiş durumdalar. Bütün bunlar grubun parlamasında etkili olan şeyler.
Peki albüm bu desteği hak ediyor mu? Eh. Bu tarzda çok daha iyi albümler gördük, belki de türün en iyi albümü olan “Figure Number Five”ın yanında doğal olarak komik kalıyor albüm, ancak daha dengeli bir karşılaştırmada mesela bir Sonic Syndicate seviyesine dahi ulaşabildiklerini söylemek zor.
Albümdeki şarkıların çoğu birbirine benziyor, albüm iki senedir ortalıkta dolanıyor dediğim gibi dolayısıyla o dönemlerde ilk dinlendiğinde orijinal gelen şarkılar aradan geçen zaman içerisinde devamlı elden geçe geçe oldukça yıpranmış durumdalar.
Albümün single olarak öne çıkarılan şarkılarının tek başlarına o kadar parlamamaları güzel bir örnek mesela, konsept içinde sırıtmıyor şarkılar ancak tek başlarına ele alındıklarında bütün defoları ortaya çıkıyor. Mesela albüm içinde görece parlayan vokalist Jimmy Strimell grubun “starı” olsa da tür içerisindeki rakipleriyle karşılaştırılınca oldukça geride kalıyor.
Ha elemanlar müzik yapmayı biliyorlar, vur diyince öldürmemek lazım, bestelerin yıpranmışlıkları bir kenara icra açısından problem yok. Bu açıdan vokalist Jimmy Strimell ve davulcu Alex Svenningson’un eski Nigthrage üyeleri olduklarını, Nightrage’in modern metal mevzusuna en yakın albümü “A New Disease Is Born“da çaldıktan sonra Dead By April’i kurmak için ayrıldıklarını belirteyim.
Neticede kendilerini etiketlendirme biçimleri tartışmalı olsa da, yeni bir müzik yapmıyor Dead By April. İki sene önce orijinal gelen, ancak 2009 itibariyle modern metal/metalcore kırması gruplardan hoşlananları idare edecek ortalama bir albüm çıkarmış durumdalar, hala da bu albümün ekmeğini yiyorlar.
Mevzudan tiksinmiyorsanız sizi oyalayacaktır bu albüm ama türle alakasız insanları kendine bağlayamayacak kadar da yüzeysel olduğunu belirtmem gerek.
Kadro Jimmie Strimell: Vokal
Pontus Hjelm: Gitar
Johan Olsson: Gitar
Marcus Wesslén: Bas
Alexander Svenningson: Davul
Şarkılar 1. Trapped
2. Angels of Clarity
3. Losing You
4. What Can I Say
5. Erased
6. Promise Me
7. Falling Behind
8. Sorry For Everything
9. In My Arms
10. Stronger
11. Carry Me
12. A Promise
13. I Made It
İtiraf ediyorum, Trapped’in (son video) hastasıyım. Neden bilmiyorum ama bağımlılık yaptı. Son bir haftadır yüz kere dinlemiş olabilirim. Nakarat melodisi aklımdan çıkmıyor yardıma ihtiyacım var.
Onun dışında, Strimell’ın Nightrage’den ayrılması da, Nightrage için kötü olsa da mantıklı bir karar. Nightrage için fazlasıyla değişken bir sesi var bence. Ben olsam aynı şeyi yapardım. Sonuçta Nightrage nereye kadar gidebilir ortada, ama şimdi hayvan gibi albüm satıp para kazanıyor adamlar.
Zaten şu şarkıyı duyduğum anda demiştim bu adam gitsin başka mecralarda top koştursun diye.
10 numaradan vurmuşsun Ahmet, albümün gazı gaçtıktan sonra elde kalan tek tük şarkılardan Trapped. Nakarat falan iyi de Strimell’in clean vokali bana gelmiyor, Nightrage’deki brutal baskın halini tercih ederim ama belki ANDIB’in çok daha iyi bir albüm olmasıyla alakalıdır bilemiyorum, seveni çok.
Soilwork, In Flames ve Nightrage gibi İsveç melodik Death metal’ini babalar gibi icra eden (en azından bir kaç yıl öncesine kadar) gruplarla Dead by April gibi yeni yetme bi grubun karşılaştırılmasını pek hoş bulmasamda albüme verdiğiniz not tam yerinde.Kötü de bir albüm değil zaten.
gerçekten yerimden fırlayıp ayakta alkışlıyorum.dead by april üzerine kritik yazan bi insan çıkmışya şu ülkeden ölseme gam yemem artık..aydınlık gelecek uzak değil.
İki elektronik ezgi duyulduğunda pop damgası yapıştırmanın anlamsız olduğunu düşünüyorum. Konuyu açan arkadaş için grup veya albümü belki ilgi çekici olmayabilir ama bu kadar kötü anlamda irdelenmeyi de hak etmiyor diye düşünüyorum.
@tuğcan, Yanılıyorsun ben at gözlüğü takmam, hoşuma giden şeyleri dinlerim, türün bir önemi yok benim için. Sen sevmessin başkaları sever. İki tane leş metal grubu dinleyince kendini müzik ilahı sanan tiplerden midem bulandı.
@shapeshifter, En azından dinlediğinin ne olduğunu biliyodur o 2 tane leş metal grubu dinleyip kendini müzik ilahı sanan tip ;) Ayrıca benim de “aslında metalciyim ama farklı tadlara da açığım” diye geçinip abuk abuk şeylerle kafa bulmaya çalışan tiplerden midem bulandı. Tamam herkesin vardır başka şeylerden sevdiği ama nedir bunu göze sokup çıkarma arzusu???
@tuğcan, Benim çoğu bu konuda çoğu insanda gözlemlediğim şey, kendini birilerine ispat etme duygusunun olması. Konuyu açan arkadaşta bunu net bir şekilde hissettim ve naciz bir yorumum olsun istedim bu konuda. Madem bu grubu tanımak buradaki amaç, fikrini sunarsın ama kalkıpta başkalarına ne düşündüğünü empoze edemezsin. Dinleyen adam için zaten o kişinin ne düşündüğü önemli değildir. Sen kimsin diye adama sorarlar, kedi olmadan fare yakalamaya çalışmış derler. Buraya bu grubu savunmaya gelmedim evet dinliyorum ama okursan ben metalciyim demedim. Doğal olarakta senin mideni bulandıran insan sınıfının dışındayım. Ayrıca dinlediğinin ne oldugunu bilmek ya da anlam aramak mı önemli olan, yoksa hissetmek mi ? Çok iyi bir dinleyicisin sanırım bu konuda ki görüşlerini yazarsan sevinirim. O göze sokup çıkarma arzusundan yana bir soruda bulunmuşsun ya, senin gibi düşünen insanlar var olduğu sürece o işin sonu yok. Hani hep kendi dinlediği müziğin ya da müzik türünün dışında, farklı şeyler dinleyen insanlara tepeden bakan, yadırgayan bir grup sünepenin…
@shapeshifter, Bence yanlış düşünmüşsün ya da farklı diyeyim. Kendini birilerine ispat etmekten ziyade tepeden bakma ve en kaba tabiriyle kendini bir bok sanma var çoğu arkadaşta ki bunların bir kısmına bu forum(ya da her neyse)da da rastlamak mümkün.Benimse savunduğum tek şey var konuyla ilintili olarak. Eğer bişey yapılıyosa herşeyiyle yapmak varken sadece işine gelen taraflarını alıyosa o adam isterse üfleyerek çalsın umrumda olmaz. Bunu da iğneleyerek dile getiririm. Yoksa fikrimin karşısında olana absürd çıkışlar sergilemem. İşte bu da sanki bir miktar olgunlukla oluyo diye düşünüyorum. Sadece Metal gibi duyulan ama görsel olarak bu arkadaşlar gibi görünen bi grubun hiçbir değeri yok benim gözümde.
@tuğcan, Öncelikle, benim absürd çıkışmamın sebebi senin baştaki ukala tavrındı. Netice buralara geldiyse karşındakini suçlama. Müzikte bir şeyi herşeyiyle yapmak diye birşey yoktur. Bunu dedin mi, belli başlı kurallar çerçevesinde sürekli tekdüze şeyler dinlemekle geçer ömrümüz. Kısacası müzik ve diğer sanat dallarıda dahil kural koyamazsın. Sen sanıyor musun dinlediğin o metal müziğin geçmişi dünyanın oluşumuna dayanıyor ? Nasıl böyle konuşabiliyorsun merak ediyorum. Sanki Metal müzik dediğimiz şey bir kutsal kitap ve bunu değiştirmeye çalışan bir grup kafir, imansız var karşında. Netice de zamanla şekil almış, halada şekil almaya devam eden bir olgudur. Metal müzik ortaya çıkışından günümüze kadar bir çok türe sahip sen de biliyorsun. Son cümlene anlam veremedim. “Sadece Metal gibi duyulan ama görsel olarak bu arkadaşlar gibi görünen bi grubun hiçbir değeri yok benim gözümde.” Bir şey diyeyim, emin ol senin ne düşündüğün de kimsenin umrunda değil zaten. Sen de diğerleri gibi mutlu olduğun, sevdiğin şeyleri dinle. Sana bu konuda karışanı, aşagılayanı kısacası zevkine mani olmaya çalışan insanlardan cevabını esirgeme. Şayet ben öyle yapıyorum, ama başkalarının zevklerine de saygı duymanın bilincinde olarak…
Loading ...
İtiraf ediyorum, Trapped’in (son video) hastasıyım. Neden bilmiyorum ama bağımlılık yaptı. Son bir haftadır yüz kere dinlemiş olabilirim. Nakarat melodisi aklımdan çıkmıyor yardıma ihtiyacım var.
Onun dışında, Strimell’ın Nightrage’den ayrılması da, Nightrage için kötü olsa da mantıklı bir karar. Nightrage için fazlasıyla değişken bir sesi var bence. Ben olsam aynı şeyi yapardım. Sonuçta Nightrage nereye kadar gidebilir ortada, ama şimdi hayvan gibi albüm satıp para kazanıyor adamlar.
Zaten şu şarkıyı duyduğum anda demiştim bu adam gitsin başka mecralarda top koştursun diye.
10 numaradan vurmuşsun Ahmet, albümün gazı gaçtıktan sonra elde kalan tek tük şarkılardan Trapped. Nakarat falan iyi de Strimell’in clean vokali bana gelmiyor, Nightrage’deki brutal baskın halini tercih ederim ama belki ANDIB’in çok daha iyi bir albüm olmasıyla alakalıdır bilemiyorum, seveni çok.
Soilwork, In Flames ve Nightrage gibi İsveç melodik Death metal’ini babalar gibi icra eden (en azından bir kaç yıl öncesine kadar) gruplarla Dead by April gibi yeni yetme bi grubun karşılaştırılmasını pek hoş bulmasamda albüme verdiğiniz not tam yerinde.Kötü de bir albüm değil zaten.
gerçekten yerimden fırlayıp ayakta alkışlıyorum.dead by april üzerine kritik yazan bi insan çıkmışya şu ülkeden ölseme gam yemem artık..aydınlık gelecek uzak değil.
İki elektronik ezgi duyulduğunda pop damgası yapıştırmanın anlamsız olduğunu düşünüyorum. Konuyu açan arkadaş için grup veya albümü belki ilgi çekici olmayabilir ama bu kadar kötü anlamda irdelenmeyi de hak etmiyor diye düşünüyorum.
13.02.2012
@shapeshifter, Görsel olarak da gayet popsal bi görüşe sahipmiş bu yüzden yadırgamamak gerek arkadaşı.
23.02.2012
@tuğcan, Yanılıyorsun ben at gözlüğü takmam, hoşuma giden şeyleri dinlerim, türün bir önemi yok benim için. Sen sevmessin başkaları sever. İki tane leş metal grubu dinleyince kendini müzik ilahı sanan tiplerden midem bulandı.
23.02.2012
@shapeshifter, En azından dinlediğinin ne olduğunu biliyodur o 2 tane leş metal grubu dinleyip kendini müzik ilahı sanan tip ;) Ayrıca benim de “aslında metalciyim ama farklı tadlara da açığım” diye geçinip abuk abuk şeylerle kafa bulmaya çalışan tiplerden midem bulandı. Tamam herkesin vardır başka şeylerden sevdiği ama nedir bunu göze sokup çıkarma arzusu???
24.02.2012
@tuğcan, Benim çoğu bu konuda çoğu insanda gözlemlediğim şey, kendini birilerine ispat etme duygusunun olması. Konuyu açan arkadaşta bunu net bir şekilde hissettim ve naciz bir yorumum olsun istedim bu konuda. Madem bu grubu tanımak buradaki amaç, fikrini sunarsın ama kalkıpta başkalarına ne düşündüğünü empoze edemezsin. Dinleyen adam için zaten o kişinin ne düşündüğü önemli değildir. Sen kimsin diye adama sorarlar, kedi olmadan fare yakalamaya çalışmış derler. Buraya bu grubu savunmaya gelmedim evet dinliyorum ama okursan ben metalciyim demedim. Doğal olarakta senin mideni bulandıran insan sınıfının dışındayım. Ayrıca dinlediğinin ne oldugunu bilmek ya da anlam aramak mı önemli olan, yoksa hissetmek mi ? Çok iyi bir dinleyicisin sanırım bu konuda ki görüşlerini yazarsan sevinirim. O göze sokup çıkarma arzusundan yana bir soruda bulunmuşsun ya, senin gibi düşünen insanlar var olduğu sürece o işin sonu yok. Hani hep kendi dinlediği müziğin ya da müzik türünün dışında, farklı şeyler dinleyen insanlara tepeden bakan, yadırgayan bir grup sünepenin…
24.02.2012
@shapeshifter, Bence yanlış düşünmüşsün ya da farklı diyeyim. Kendini birilerine ispat etmekten ziyade tepeden bakma ve en kaba tabiriyle kendini bir bok sanma var çoğu arkadaşta ki bunların bir kısmına bu forum(ya da her neyse)da da rastlamak mümkün.Benimse savunduğum tek şey var konuyla ilintili olarak. Eğer bişey yapılıyosa herşeyiyle yapmak varken sadece işine gelen taraflarını alıyosa o adam isterse üfleyerek çalsın umrumda olmaz. Bunu da iğneleyerek dile getiririm. Yoksa fikrimin karşısında olana absürd çıkışlar sergilemem. İşte bu da sanki bir miktar olgunlukla oluyo diye düşünüyorum. Sadece Metal gibi duyulan ama görsel olarak bu arkadaşlar gibi görünen bi grubun hiçbir değeri yok benim gözümde.
25.02.2012
@tuğcan, Öncelikle, benim absürd çıkışmamın sebebi senin baştaki ukala tavrındı. Netice buralara geldiyse karşındakini suçlama. Müzikte bir şeyi herşeyiyle yapmak diye birşey yoktur. Bunu dedin mi, belli başlı kurallar çerçevesinde sürekli tekdüze şeyler dinlemekle geçer ömrümüz. Kısacası müzik ve diğer sanat dallarıda dahil kural koyamazsın. Sen sanıyor musun dinlediğin o metal müziğin geçmişi dünyanın oluşumuna dayanıyor ? Nasıl böyle konuşabiliyorsun merak ediyorum. Sanki Metal müzik dediğimiz şey bir kutsal kitap ve bunu değiştirmeye çalışan bir grup kafir, imansız var karşında. Netice de zamanla şekil almış, halada şekil almaya devam eden bir olgudur. Metal müzik ortaya çıkışından günümüze kadar bir çok türe sahip sen de biliyorsun. Son cümlene anlam veremedim. “Sadece Metal gibi duyulan ama görsel olarak bu arkadaşlar gibi görünen bi grubun hiçbir değeri yok benim gözümde.” Bir şey diyeyim, emin ol senin ne düşündüğün de kimsenin umrunda değil zaten. Sen de diğerleri gibi mutlu olduğun, sevdiğin şeyleri dinle. Sana bu konuda karışanı, aşagılayanı kısacası zevkine mani olmaya çalışan insanlardan cevabını esirgeme. Şayet ben öyle yapıyorum, ama başkalarının zevklerine de saygı duymanın bilincinde olarak…
25.02.2012
@shapeshifter, ok,
bu kadar nitelikli bi ayarın altından kalkamıycam :D