Selam Lars, umarım o taraflarda her şey yolundadır. İstersen hemen sorulara başlayalım. “The Unseen Empire“ı “Dark Matter Dimensions“la nasıl kıyaslayabilirsin? Sence bu iki albüm arasında ne gibi değişiklikler var?
Merhaba Ahmet. “Dark Matter Dimensions”da tek amacımız, yeni kadroyla en hızlı şekilde bir albüm çıkarmaktı ve Jonas’la Per’in bestelerle uğraşacak fazla zamanları olamadı. Roberth ve ben şarkıları ilk kez Abyss Studios’a girmeden iki gün önce duyduk. “Dark Matter Dimensions” iyi bir albüm, ancak bence “The Unseen Empire” çok daha iyi. Kayıttan önce şarkıları dinlemek, değişiklikler yapmak, konuşmak için çok daha fazla vaktimiz oldu.
Eminim bu soru daha önce de pek çok defa karşına çıkmıştır, ancak bu bizim ilk SCAR SYMMETRY röportajımız olduğu için sormak istiyorum. SCAR SYMMETRY vokalisti olma sürecini anlatır mısın? Grubun hayranı mıydın, birisi sana Älvestam’ın ayrıldığını mı söyledi, denenen başka vokalist adayları var mıydı?
Roberth’le 1988′den beri birbirimizi tanıyoruz. Bir gün beni aradı ve önemli bir şeyler olacağını söyledi. Ne olduğunu telefonda anlatamayacağı için ertesi gün buluşmayı teklif etti. Aklıma gelen ilk şey, Roberth’ın diğer grubu FACEBREAKER’daki clean kısımları söylememe dair bir teklifti. Bu benim için “önemli bir şey”di, haha. Sonra bana SCAR SYMMETRY diye bir grubun iki vokalist aradığını, kendisine brutal vokal yapma teklifinde female viagra to buy bulunduklarını ve clean vokaller için de birini aradıklarını söyledi. Sonra da bununla ilgilenip ilgilenmeyeceğimi sordu. SCAR SYMMETRY’yi hiç duymamıştım ama Roberth bana viagra online onların Avrupa ve ABD turları yaptığını, albümler çıkardıklarını söyledi! Böyle bir şeyi daha önce hiç yapmamıştım! Eve gidip “Pitch Black Progress“ten “The Illusionist”i dinledim. Muazzam bir şarkıydı. Roberth’i aradım ve onlarla bir deneme yapmak istediğimi söyledim. Benden önce denedikleri biri varmış ama ya istedikleri gibi olmamış ya da benim gibi söyleyememiş ki, gruba beni aldılar.
Sence sen ve Roberth hayranlar tarafından tam anlamıyla benimsendiniz mi, yoksa hâlâ Älvestam’ı isteyen dinleyiciler var mı?
Evet, tam olarak benimsendiğimizi düşünüyorum. Elbette Älvestam’ı isteyen dinleyiciler var, ancak Älvestam grupta olsaydı, bugün SCAR SYMMETRY diye bir grup da olmayacaktı. Bir gruba katılan yeni vokalistlerin benimsenmesi kolay değildir. Aynı şey IRON MAIDEN’da da, AC/DC’de de, SKID ROW’da da oldu. Ama artık neredeyse tamamen kabul edilmiş durumdayız, haha, bilmiyorum, ben her halükârda tüm dinleyicilerimizi çok seviyorum.
Senin gruba girişinden önce olan bir şey ama yine de soracağım. Grup Nuclear Blast bünyesinde olduğu süre içerisinde yüksek bütçeli gözüken iki klip çıkardı, ancak görünüşe göre bu destekler, grubun tür içerisindeki başka bazı gruplar kadar büyümesine katkıda bulunmadı. Bu konuda ne düşünüyorsun?
Bu konuda çok bir fikrim yok. Ama örneğin geçenlerde harika bir grup olan BEHEMOTH’un müthiş bir videosunu gördüm ve bazı kişiler videoyu sevmediklerini söylüyorlardı. Nasıl yani? Bazı insanlar oturdukları yerden şikayet etmekten başka bir işe yaramıyorlar. Bu tarz şikayetler eden kişilerin profillerine bakıyorsun ve karşına “Breaking the Law”u tek telden çalmaya çalışan 12 yaşında bir çocuk çıkıyor. Çektiğimiz ilk video “Noumenon And Phenomenon” içindi. İyi bir şarkı ve iyi bir klip. Bir sürü insan klibi sevdi, cheapcialisdosage-norx.com elbet sevmeyenler de oldu.
Grubun hayranlarının en çok ilgisini çeken şeylerden biri de şarkı sözleriniz. Sözlerde çok güçlü bir felsefi ve bilimsel altyapı var. Sözleri yazan davulcunuz Henrik’in bu konularda bir eğitimi var mı, yoksa sadece ilgi alanı olduğu için
mi böyle iyi yazıyor?
Henrik’in kafasının içinde neler olup bittiğini bilmiyorum, ancak çok iyi sözler yazıyor. Bazen ne cialis online hakkında şarkı söylediğim konusunda en ufak bir fikrim olmuyor, haha. Çok okuduğunu biliyorum. Daha önce hiç görmediğim, İncil’den bile daha kalın, koca koca kitapları var. Ancak bu konularda bir eğitimi olduğunu sanmıyorum; sadece zeki biri.
“Kaleidoscopic God” ve “Holographic Universe” favori SCAR SYMMETRY şarkıları arasında ilk 5′ime girer (Berca). Uzun ve epik şarkılar yazmak böylesine zorken ve siz bunu bu denli iyi yapıyorken, neden son iki albümde uzun şarkılara yer vermediniz? Bu doğal bir süreç miydi, yoksa kasıtlı olarak kısa ve direkt şarkılar mı tercih
ettiniz?
Uzun şarkıları biz de seviyoruz ve onları biz de özledik. Sana şöyle söyleyeyim, yeni albümde on dakikadan uzun bir şarkımız olacak. Şarkı çoktan yazıldı bitti ve SCAR SYMMETRY şarkıları arasında benim ilk 5′ime girdi bile.
Konserlerde seyirciyle iletişiminiz konusuna nasıl karar veriyorsunuz? Senin veya Roberth’in ne zaman ne konuşacağı gibi şeyler önceden belli mi?
Bu olay kendiliğinden gelişiyor. viagra vs cialis Şarkılar arasında pek konuştuğumuz söylenemez; konuşacak kadar vaktimiz olmuyor, konuşmak yerine daha fazla şarkı çalmaya http://cheapcialisdosage-norx.com/ çalışıyoruz.
Vokal melodilerini hep sen mi yazıyorsun, yoksa Jonas ve Per demolarla birlikte sana fikir sunuyorlar mı?
Vokal melodilerinin neredeyse tümünü Per ve Jonas yazıyor. Bazen onların yazdığı melodiler üzerinde stüdyoda değişiklikler yaptığımız oluyor. Ancak, örneğin son albümden “The Draconian Arrival”ın vokal melodileri bana ait.
Turneler seni heyecanlandırmaya devam ediyor mu, “Oha! Amerika’ya gidiyoruz!” falan diyor musun, yoksa artık alıştın mı?
Hayır hayır alışmadım. Bu benim rüyamdı. 34 yaşımdayken ilk albümüm “Dark Matter Dimensions”ı kaydettim ve bu benim için müthiş bir tecrübeydi. Ardından 2009′da iki kere ABD’ye gittik! Çocukken KISS’le aynı ülkede bulunmak gibi bir hayalim vardı. ABD’ye tekrar gitmeyi her an istiyorum. Bu grubun bir parçası olduğum ve bir sürü ülkede konserler levitra vs viagra verebildiğim için çok mutluyum.
Yeni albümün yazımına başladınız mı, başladıysanız onu “The Unseen Empire”la nasıl kıyaslayabilirsin?
Sadece bir yeni şarkı duydum ve o da az önce bahsettiğim on dakikalık şarkı. Kulağa klasik bir SCAR SYMMETRY şarkısı gibi geliyor. Harika bir şarkı.
Senden önceki üç albümü düşünürsen, en sevdiklerin hangileri ve canlı söylemesi en zor olanlar hangileri?
“Slaves to the Subliminal”ı ve “Reborn”u çok seviyorum. Söylemesi en zor şarkı ise “Prism and Gate”.
Sana ilham veren vokalistleri sorsak kimleri söylersin?
Bruce Dickinson, Paul Stanley, Geoff Tate, Michael Kiske, Ronnie James Dio ve birkaç kişi daha.
Genel olarak sevdiğin başka vokalist var mı?
Alanis Morisette harika bir şarkıcı. Onu çok dinlemişliğim var.
1990′da BREJNDEDD grubunun davulcusu Dan Swanö’ydü ve o gruptan çıktığında yerine sen girmiştin. Bu bir tesadüf müydü yoksa İsveç metal sahnesi o günlerde çok daha ufak ve içli dışlı mıydı?
Haha, bunu nereden biliyorsun?? Dan ve ben, Finspång adlı ufak kasabanın çocuklarıyız. Roberth de oradan. Hatta DARK FUNERAL’dan Tomas, PAIN’den Michael Bohlin, GRAVE’den Mika ve BLOODBOUND’dan Patrik de oralı. Orada FMF adlı bir stüdyo vardı ve hepimiz müzik yapmaya, pek çok prova odası olan bu stüdyoda başladık.
Kısa süre önce Türkiye’ye tatile geldiğini biliyorum, nasıldı?
Çok sıcaktı, o yüzden zamanın çoğunu havuzda ve kumsalda geçirdik, ama bundan memnunum. Rakıyı da sevince, sanki cennette gibiydim. İsveç şimdi çok karanlık ve soğuk, bundan nefret ediyorum.
Peki Lars, hepsi bu kadardı, bu güzel röportaj için çok teşekkür ederiz. Zaman ayırdığın ve harika vokallerin için de ayrıca teşekkürler.
Ben de çok teşekkür ederim!
Sorular
Ahmet Saraçoğlu
Berca B. Kantarcıoğlu
Tercüme
Ahmet Saraçoğlu
Güzide Arslaner
Kendisiyle Instagram’da tanıştık, baya muhabbet kurduk. Yeteri kadar ilerletince de röportaj teklif ettim, o da kabul etti. Cevaplarından da belli olduğu üzere çok sakin, iyi niyetli ve rock star egosundan uzak bir insan.
Beni en çok şaşırtan detay, vokal melodilerinin neredeyse hepsinin Per ve Jonas tarafından yazılıyor olması ile “Âlvestam gruptan ayrılmasaydı SS dağılırdı” yorumu oldu.
Röportajda yer alan The Draconian Arrival’ın melodilerini kendisinin yazdığı düşünülünce, bence Per ve Jonas’ın Lars’tan vokal melodisi yazmasını daha çok istemeleri iyi olur, zira o şarkıdaki vokaller -diğer tüm şarkılarda olduğu gibi- muazzam.
Şu 10 dk’lık şarkı için çok heyecanlandım açıkcası.
Finspång hakikaten çok küçük bi yer bu arada. Bi arkadaşım var orada çalışıyo şu an ve sıkıntıdan patlıyo.
Samimi röportjaların hastasıyım.Emeği geçen herkese teşekkürler, pek güzel olmuş.
Rakının eksenine kapılan biri daha :) Dikkat etsin, Rakı yatağa düşürmeden tahta çıkarmaz.
Samimi bir röportaj olmuş, e artık her hafta bekliyoruz :)