# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
NAGLFAR – Téras
| 30.03.2012

Canavarı gördüm.

Yaklaşık 12-13 yıl önce bir dergi veya sitede adını gördüğüm ve o yazıda övülen “Vittra” albümleriyle tanıştığım bir grup NAGLFAR. 20 yıllık kariyerlerinde çıkardıkları her albümü özenle dinlediğim, bazılarını eh, bazılarınıysa gayet iyi olarak gördüğüm grup, hafif denebilecek, dinlemesi kolay ve tehditkârlığı çoğu zaman az bir black metal icra ediyor.

“Harvest” kritiğinde “…NAGLFAR black metal söz konusu olduğunda hafif siklet bir grup olarak değerlendirilebilir. Gayet kolay dinlenen, çirkin olma gibi bir derdi olmayan, düşünülmüş nakaratları ve hep benzer tarzda “ürkütücü” melodileri olan, kısacası “troo” black metal dinleyicilerinin pek ihtimam göstermeyeceği türde bir grup” olarak özetlediğim NAGLFAR, “Sheol” albümlerindeki kaosu sonraki albümlerinde minimalize eden ve formüller içerisinde bir müzik sunuyor.

Grubun risksiz tavrı, onları türün büyükleri arasına girmekten alıkoyan etkenlerden biri aslında. Müziğini çok büyük oranda melodiler üzerinden ileten grup, bu melodilerin yıllardır duyduğumuz “black metal melodisi” kalıbının dışına çıkamaması dolayısıyla artık fazla da çekici gelmeyen bir his barındırıyor. Şöyle ya da böyle black metal dinlemiş herkes, duyduğu bir melodinin black metalimsi bir melodi olduğunu anlar değil mi? Bir soğukluk, bir gerginlik, bir tatsızlık vardır bu melodilerde ve binlerce grup tarafından da yıllardır kullanılagelmektedir. Lâkin bu tür hissiyat barındıran soğuk, ürpertici akor bileşimleri ve melodiler, bir yerden sonra icracılarının kimliklerini silikleştirmekten, onları bir kafese sıkışmış olarak göstermekten öteye gidemiyorlar. DEATHSPELL OMEGA gibi kaosu soğuğun önüne geçiren ve çığır açan gruplar bir yana, EMPEROR’ın 15 yıl önce yazdığı türde melodi ve akorlarla “black metal soğukluğu vermeye çalışmak”, bir yerden sonra çekiciden ziyade sıradan gelmeye başlıyor.

Velhasılıkelam, NAGLFAR ne yaptığını iyi bilen bir grup. Her ne kadar formüller içinde hareket etseler de, enstrümanlarını iyi kullanan ve fasa fisolukla alakası olmayacak düzeyde de bir güç sunan bir topluluk. Bu albüm öncesinde kendini 3 kişiye indirgeyen NAGLFAR, albümde davulları emanet edeceği kişiyi iyi seçmiş ve günümüzün en iyi metal davulcuları arasındaki Dirk Verbeuren’i davul setinin başına oturtmuş. Verbeuren, her zamanki gibi muazzam bir performans, hız ve güç gösterisinde bulunarak albümün dişliliğine katkıda bulunmuş.

DARK TRANQUILLITY gitaristi Niklas Sundin elinden çıkma kapaktaki sevimli şeyin de pekiştirdiği üzere, “Téras” Yunanca’da canavar anlamına gelen bir kelime. Üç önceki albümlerinde de İbranice’de cehennem anlamına gelen “Sheol” kelimesini seçen grup, demek ki bu tarz mistik, esrarengiz şeyleri seviyor.

Müziğe dönersek, açılışı albümle aynı addaki yavaş ve kısa şarkıyla açan NAGLFAR, ilk darbesini nefis bir melodi barındıran, yırtıcı mı yırtıcı Pale Horse ile yapıyor. 56. saniyede giren bu melodi bir süre aklınızdan çıkmayabilir. Sonraki şarkılarda da illâ ki akılda kalıcı bölümler, rifler, melodilerle karşılaşacaksınız. NAGLFAR’ın iyi yaptığı bir şey varsa, o da ciks olmadan eşlik edilebilecek tarzda düzenlemeler yapabiliyor olması. Atıyorum bir DIMMU BORGIR yapsa her konserde eşlik edilecek türde pek çok bölüm, NAGLFAR düzeyinde bilinir olduğunuzdan kelli arada kaynayabiliyor veya kısıtlı bir kitleye ulaşıyor.

Şöyle bir düşünüldüğünde NAGLFAR’ın daha çok bilinmemesi için pek bir sebep yok aslında. Dibine kadar black metal, güzel melodiler, kolay alışılacak bir müzikal anlayış, temiz prodüksiyon… Hepsi NAGLFAR’ın kitlesini genişletmesine müsade edecek elementler; lâkin grubun adını o büyük turnelerde, festival listelerinin üstü de geçtim orta bölümlerinde bile pek göremiyoruz.

Başta olumsuz gibi bir giriş yaptıysam da, aslında bahsettiğim genel bir yakınmaydı. NAGLFAR iyi bir grup ve “Téras” da grubun diskografisi içinde sırıtmayan, iyi(ce) bir albüm. Evet, belki black metal düşünüldüğünde biraz suni bir havaları var, belki diğer büyükler gibi içinizi sarsan bir atmosfer yaratmıyorlar, ancak yıllardır sürdürdükleri tarz içinde hoş besteler yaparak devam ediyorlar. Bu yazıyla gruba yeni hayranlar kazandırabileceğimi umuyor, black metalin temiz tarafından hoşlanıyorsanız NAGLFAR’ı da atlamamanızı öneriyorum.

7/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.00/10, Toplam oy: 23)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2012
Şirket
Century Media
Kadro
Kristoffer Olivius: Vokal
Andreas Nilsson: Gitar
Marcus E. Norman: Gitar, bas, klavye
Konuk:
Dirk Verbeuren: Davul
Şarkılar
1. Téras
2. Pale Horse
3. III: Death Dimension Phantasma
4. The Monolith
5. An Extension of His Arm and Will
6. Bring Out Your Dead
7. Come, Perdition
8. Invoc(H)ate
9. The Dying Flame of Existence
  Yorum alanı

“NAGLFAR – Téras” yazısına 6 yorum var

  1. violence says:

    nagelfar diye bir grup varken bu grup bana gereksiz geliyor.

  2. Mr Shred says:

    Son zamanlarını daha çok sevdiğim grup Naglfar, Necrophobic’le bayağı benzetiliyor ama bence Nexrophobic’in 10 kaplan gücündeki hali.

  3. Exorsexist says:

    dissection bir yana, lord belial ile birlikte en sevdiğim melodik black metal yapan grup.

  4. Kaan says:

    Özellikle Bring out your dead, Come perdition, Invochate albüm yarıdan sonra fena uçuyor.Kara metal şöleni.

  5. Beorn says:

    Son sarki inanilmaz underrated

  6. Graf orlok says:

    O zaman Norman’in solo procesi Ancient Wisdom u da bir dinleyin, daha neler öğreneceksiniz neler…

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.