Daha önce sitede incelenen ama bir sebepten silinen bazı önemli albümleri tekrardan siteye kazandırma girişimlerimin ikinci adımından selamlar. Bir süre önce WATAIN’in “The Wild Hunt” fiyaskosunu yazdıktan sonra, bu kez de bilakis çok ama çok iyi bir albümden bahsedeceğim.
Günümüzde aktif olan bu tarz grupların ilk albümlerini yıllar sonra incelemek enteresan oluyor. Adamların gelişimini, neye dönüşeceklerini bilince, ilk albümlerin değeri daha da bir artıyor. Bugün konuşacağımız VEKTOR, tarihler 2009’u gösterdiğinde David DiSanto ve arkadaşları, teknik/progresif thrash metal kavramının modern başyapıtlarından biri olarak görülen ilk albümleri “Black Future”ı çıkarmışlardı. Görülecek değil görülen diyorum, çünkü albüm çıkar çıkmaz underground ortamlarda bomba etkisi yaratmış, VEKTOR’ü bir anda en çok konuşulan yeni gruplardan biri hâline getirmiş ve albüm türün en iyi ilk albümlerinden biri olarak nitelendirilmişti.
Gerçekten de bunun herhangi bir yerinde en ufak bir abartı yok. “Black Future” yaratıcılık, akılda kalıcılık, özgünlük, fikir zenginliği, müzisyenlik, eşsizlik noktasında hakikaten muazzam bir albüm ve bunu daha çıkar çıkmaz görmenizi sağlayacak kadar da iddialı, maceraperest, cüretkâr bir çalışma.
Sonrasında Davi DiSanto’yla ile ilgili olan hukuki olaylara girmeden devam edersek, DiSanto gerek rif yazımı, çılgın soloları, gerek beste yapma konusundaki becerisi, gerek de bu müziği MÜKEMMEL uygun vokal karakteriyle bir anda adından söz ettirmiş ve metal dünyasının en heyecan verici birkaç yeni yeteneğinden biri olarak görülmüştü.
DiSanto’nun teknik/progresif thrash metal yapmak için doğduğu gün gibi ortadaydı ve 68 dakika boyunca heyecanını, şaşırtıcılığını hiç düşürmeden sürdüren baştan sona olağanüstü düzeyde akıcı bir albüm yazabilmiş olmasıyla tüm bunların boşa söylenmediğini kanıtlıyordu. VEKTOR sonradan kadro değişiklikleri yaşadı, bir ara dağılır gibi oldu, bir soru sorunla uğraştı. Ne var ki sonradan çıkan “Outer Isolation”ı da “Terminal Redux”ı da bilince, “Black Future”ın ne denli üstün bir iş olduğunu çok daha iyi görmek mümkün. Albümde ne bir kendini tanıma, yapabileceklerini test etme, ne başarısızlıkla sonuçlanmış bir deneme, ne de tecrübesizlikten kaynaklanabilecek bir falso var. “Black Future” gerçekten de 15 yıllık bir grubun diskografisindeki en iyi albüm olarak görülebilecek üçüncü, dördüncü albümü olabilecek düzeyde ne yaptığını bilir bir albüm.
Albümdeki müzikal kimliğe bakınca, VOIVOD, WATCHTOWER, CORONER, ATHEIST, SADUS, MEKONG DELTA, OBLIVEON, TOXIK, ANACRUSIS, АСПИД, WOLF SPIDER, MARTYR ve daha bir dolu grubu yemiş yutmuş, bunun üstüne kendi özgün tarzını da eklemiş bir grup görüyoruz. Rifler resmen taramalı tüfekten fırlar gibi ardı ardına gelirken, DiSanto’nun ve dolayısıyla VEKTOR’ün benzerlerinden sıyrılmasını sağlayan vokalleri de eklenince olay bambaşka bir boyuta geliyor. DiSanto haykırmalı, yırtıcı, shriek tarzı vokalinin yanında çok tiz notalara çıktığı çığlıklarıyla VEKTOR’ün karakterini oluşturma noktasında çok etkileyici bir iş yapıyor. Ama tüm bunlar, VEKTOR’ün şarkı yazımı konusundaki olağanüstü yeteneğinin yanında ancak besleyici roller üstleniyorlar. VEKTOR hakikaten eşine az rastlanır düzeyde özgün ve yaratıcı şarkılar yazıyor. Kendine hayran bırakıyor, kendini keşfeden herkesi mutlu ediyor ve en önemlisi ilham veriyor.
Bir grubun ilk albümünden “ilham verici” diye bahsetmek, sanırım o gruba veya herhangi bir gruba yapılabilecek en büyük iltifattır. VEKTOR burada sadece ilham verici olmakla kalmıyor, ilk albümü çıkaracak pek çok grubu da zora sokacak bir örnek ortaya koyuyor. Ben teknik/progresif thrash metal yapan bir grup kursam ve 2009’da ilk albümü çıkarsam, hemen o sırada da ilk albümünü yeni çıkarmış VEKTOR’ü duyup “Black Future”ı duysam, “hay amına koyim ya” derim, belki de kendi yaptığım işi sorgularım. Bu türde müzik yapan ve ilk albümünü 2010’da çıkaracak bir grup olsam, belki de kendi albümüme olan güvenim azalır, “abi daha iyisini yapmamız lazım, baksanıza adamın yaptığına” diye grup arkadaşlarımı darlarım.
Kadro David Disanto: Vokal, gitar
Erik Nelson: Gitar
Frank Chin: Bas
Blake Anderson: Davul
Şarkılar 1. Black Future
2. Oblivion
3. Destroying the Cosmos
4. Forests of Legend
5. Hunger for Violence
6. Deoxyribonucleic Acid
7. Asteroid
8. Dark Nebula
9. Accelerating Universe
Bunu sevenler 2021 çıkışlı Paranorm albümüne de baksın bi. Tarzları ve çıkış tarihleri yüzünden Cryptosis albümü ile karşılaştıryorum ben ister istemez ama karşılaştırılacak bir şey de yok aslında. Paranorm niye Cryptosis kadar konuşulmadı anlamış değilim,
Dark Nebula’yı ilk dinlediğim anı hatırlıyorum, sahilde yürüyüş yapıyordum. Şarkının 8:30′dan sonrasında önüme gelene sarılıp dans etmek istiyordum böyle, Allahım böyle güzel bir şarkı nasıl olabilir lan diye. Hani yürürken ritmin kayar, attığın adımı şaşırırsın aynı öyle. Bütün şaftım kaymıştı hahah.
Gerçekten tek seferde dinleyip de anında “bu albümü her notasına kadar ezberlemeliyim” dediğim çok az albümden biri bu ya.
Koca grubu DiSanto’nun eski eşiyle olan olayları bitirdi. Evlenmeden önce bu adamın yaşadığı şeyleri görüp bir kez daha düşünün gençler.
BLACK FUTUREEEQAAĞH! Şunu da canlı gördük ya o bize yeter
Bunu sevenler 2021 çıkışlı Paranorm albümüne de baksın bi. Tarzları ve çıkış tarihleri yüzünden Cryptosis albümü ile karşılaştıryorum ben ister istemez ama karşılaştırılacak bir şey de yok aslında. Paranorm niye Cryptosis kadar konuşulmadı anlamış değilim,
Vektor nasıl bu kadar underrated kaldığına hayretler içinde baktığım bir grup. Albüm de kritik te mükemmel. Ellerinize sağlık.
12.04.2024
@bk, sağ olasın.
Daha çok Outer Isolation’cıyım ama Vektor’ün her türlüsü yenir. İncelemeye katılıyorum, gerçekten de ilham verici bir albüm.
Dark Nebula’yı ilk dinlediğim anı hatırlıyorum, sahilde yürüyüş yapıyordum. Şarkının 8:30′dan sonrasında önüme gelene sarılıp dans etmek istiyordum böyle, Allahım böyle güzel bir şarkı nasıl olabilir lan diye. Hani yürürken ritmin kayar, attığın adımı şaşırırsın aynı öyle. Bütün şaftım kaymıştı hahah.
Gerçekten tek seferde dinleyip de anında “bu albümü her notasına kadar ezberlemeliyim” dediğim çok az albümden biri bu ya.
Koca grubu DiSanto’nun eski eşiyle olan olayları bitirdi. Evlenmeden önce bu adamın yaşadığı şeyleri görüp bir kez daha düşünün gençler.