Geçen seneki Dimebag Darrell haftasında grubun “Cowboys From Hell” ve sonrasındaki kısmını hatırlamış, (şahsen taptığım) Dimebag için kendi çapımızda bir anma yapmıştık. Bu sefer de grubun ilk adımlarının atıldığı zamanlara, PANTERA’nın daha az bilinen, kabarık saçlı ve taytlı tarafına eğileceğiz. Henüz göremediyseniz ctrl+f5 yaparak bu haftaya özel PANTERA banner’ını da görebilirsiniz.
Tarihler 1981′i gösterdiğinde, Texas’ın derinliklerinde yeni bir oluşumun temelleri atılmaktaydı. Darrell Lance Abbott ile abisi Vincent Paul Abbott, Darrell’ın daha o yaştaki üstün gitar becerilerinin de gazlamasıyla bir grup kurmaya karar vermiş ve yanlarına aldıkları arkadaşlarıyla PANTERA’S METAL MAGIC adlı grubu kurmuşlardı.
Dendiğine göre, 16 yaş civarında katıldığı tüm yerel gitar yarışmalarını kazandığından artık yarışmalara alınmayan ve bu yarışmalardan kazandığı gitar ve amfilerle müzik yapan Diamond Darrell ile abisi Vinnie Paul’ün yanında, vokalde Donnie Hart, gitarda Terry Glaze, basta da Tommy Bradford’ı barındıran PANTERA’S METAL MAGIC, kısa süre içinde adını PANTERA’ya çevirmiş ve her grupta yaşanan kadro değişikliklerine başlamıştı bile. Donnie Hart’ın gruptan ayrılmasıyla erken boşalan (ups…) vokalist koltuğuna gitarist Terry Glaze geçmiş, böylece de Darrell’ın PANTERA gitaristliğindeki tartışmasız egemenliği başlamıştı. Grubun nerelere geldiği düşünüldüğünde sonradan çok ağladığını ve dövündüğünü tahmin ettiğim Tommy Bradford’ın sıkılıp ayrılmasıyla boşalan bas gitarı da, yıllar sonra Rex Brown olacak olan Rexx Rocker’a teslim eden PANTERA, ilk albümü “Metal Magic”i 1983 yılında çıkarmıştı.
Albümün yapımcısı, o sırada 17 yaşında olan Darrell’la 19 yaşında olan Paul’ün babası Jerry Abbott’tan başkası değildi. Darrell’ın o dönemlerde yoğun şekilde etkilendiği VAN HALEN, DOKKEN, MÖTLEY CRÜE ve KISS’in yoğun etkisi altındaki albüm, grubun “Cowboys From Hell”le başlayan dünya dominasyonu düşünüldüğünde, epey sönük kalan bir çalışmaydı.
“Metal Magic”i PANTERA adına bir öğrenme albümü olarak değerlendirmek en doğrusu aslında. Geyik ötesi sözler, Glaze’in yer yer aşırı ekolü vokalleri, aralarda giren tuhaf klavyeler ve dağınık beste yapıları gibi “bilinen” PANTERA’da hiç görülmeyen amatörlükler, bir hard rock albümü olan “Metal Magic”de bolca bulunuyor. Zayıf kayıt, tarifsiz kötü albüm kapağı ve Diamond’ın o zamanlar olmayan kırmızı epik sakalı da albümün diğer eksileri arasında sayılabilir.
Ama bahsettiğimiz grupta Darrell Abott adlı bir insan evladı olduğundan, elbet güzel şeyler de karşımıza çıkıyor. Bunlardan ilki, o zamanlarda henüz gerçek anlamdaki Dimebag tarzını oluşturmamış olsa da, Diamond Darrell’ın çok iyi bir gitarist olacağının sinyallerini yırtınır şekilde vermesi (az üstteki sololardan da duyulduğu gibi). Bir insan, sonradan metal tarihinin en ilham verici ve özgün gitaristlerinden biri olarak anılmasını sağlayan tarzını daha 16-17 yaşında oturtmuşsa, durup bir düşünmek lazım. Sonradan eşsiz şekilde uyguladığı ve “Aha da Dimebag!” dedirten kimi ayrıntıların minik tomurcuklarını, tabii eğer Dimebag’in tarzına aşinaysanız, ta 1983′ten sezmek mümkün. Bunu “Hani arada şey yapar ya, işte onun daha primitif hallerini o zamanlardan yapıyormuş” diye özetlemek de pek mümkün değil; o yüzden de Dimebag’in tarzına tam anlamıyla hakimseniz bu bahsettiğim sinyalleri kapabilirsiniz. Kendisi yıllar içinde öylesine ayırt edici ve benzersiz bir tarz yakaladı ki, kimi zaman peş peşe basılan sadece iki adet notadan bile, çalan kişinin Diamond/Dimebag olduğunu anlamak mümkün olabiliyor.
Fazla uzatmayalım, “Metal Magic” PANTERA’nın dahi yok saydığı ve hatırlamak istemediği seksenler dönemini başlatan, bir orijinallik taşımasa da metal tarihinin en önemli oluşumlarından biri haline gelecek grubun ilk adımlarını nasıl attığını görmek adına yararlı bir “deneme”. Açıkçası bugün oturup tekrar tekrar dinlenecek düzeyde bir güzellik barındırmasa da, tarihsel açıdan bir nebze de olsa önemi olan bir çalışma. En azından o zamanın trendleri ve etkilendikleri isimler düşünüldüğünde, PANTERA’nın işi abartıp makyaj ve renkli tayt furyasına kapılmamış oluşunu hatırlayıp rahat bir nefes alabiliyoruz.
Yarın iyi tarafların kötü tarafları ilk kez geçtiği ve “gerçek” PANTERA’nın ilk izlerinin verildiği “Projects in the Jungle”da görüşmek üzere.
Kadro Terry Glaze: Vokal
Diamond Darrell: Gitar
Rex Rocker: Bas
Vinnie Paul: Davul
Şarkılar 1. Ride My Rocket
2. I'll Be Alright
3. Tell Me If You Want It
4. Latest Lover
5. Biggest Part of Me
6. Metal Magic
7. Widowmaker
8. Nothin' On (But the Radio)
9. Sad Lover
10. Rock Out
aslında müzikal anlamda kötü değil. tabi ki cfh ve vdop gibi adını metal tarihine yazdırmış albümlerle yarışamaz ama bu albümün sevilmemesinin hatta pantera tarafından bile sayılmamasının tek nedeni malum tarzı. pantera bilindiği gibi thrash groove camiasında yardırmış bi grup. thrasher adama ters böyle glam, hard rock havaları. :) bu arada dimebag’i saygıyla anıyoruz.
Dime baba affet ama çok dandik bir albüm lan bu. Bu albümün yumuşak rifflerini yazan kişi nasıl sonradan Far Beyond Driven şarkılarındaki sert riffleri yazmış aklım almıyor. Evrimin gerçek olduğunun kanıtı
efsanenin ilk ayağı.
ulan yazı uzun sandım ne güzel dimebag yazısı diye kaptırmışken bitiverdi :D
aslında müzikal anlamda kötü değil. tabi ki cfh ve vdop gibi adını metal tarihine yazdırmış albümlerle yarışamaz ama bu albümün sevilmemesinin hatta pantera tarafından bile sayılmamasının tek nedeni malum tarzı. pantera bilindiği gibi thrash groove camiasında yardırmış bi grup. thrasher adama ters böyle glam, hard rock havaları. :) bu arada dimebag’i saygıyla anıyoruz.
Dime baba affet ama çok dandik bir albüm lan bu. Bu albümün yumuşak rifflerini yazan kişi nasıl sonradan Far Beyond Driven şarkılarındaki sert riffleri yazmış aklım almıyor. Evrimin gerçek olduğunun kanıtı