2017’de çıkan bir önceki albümleri “Temple of the Adversarial Fire”ın incelemesinde “death metal kitlesi içinde karşılığını mutlaka bulacaktır”, “albüm, SHAARIMOTH adının bunca yıl sonra hatırlanması adına muhakkak ki etkin bir rol üstlenecektir” gibi beylik laflar etmiş ve incelemeye sıfır yorum gelmesi vesilesiyle minnoş bir burukluk yaşamıştım.
AMA ÇOK BÜYÜKSÜN ALLAHIM!
BU BÜYÜKLÜK ŞAKA MI ALLAHIM???!!
O sözlerim aşırı havada kalmış ve SHAARIMOTH kitlesel anlamda bir adım öteye geçememiş olsa da geçen yedi yılın ardından SHAARIMOTH artık bir zahmet dikkat çekmesi gereken, en azından birkaç kişinin bahsetme ihtiyacı duyacağı, yukarıdaki cümlelerimin nihayet karşılık bulmasını sağlayacak bir yeni albümle döndü.
Bazı gruplar kariyerlerinin bir dönemin bu tarz albümler çıkarıyorlar. Ne tarz albümler? Adıyla, kapağıyla bir uyum yakalayan, içindeki müzikle de bunu destekleyerek özel bir atmosfer yaratmayı başaran albümler. Özellikle Hristiyan kutsallık ekseninde dönen bu tür albümler, bir şekilde mistik bir karanlık, farklı bir günahkârlık, blasfemi basmayı başarıyorlar.
Misal BEHEMOTH – “The Satanist”. Misal WATAIN – “Lawless Darkness”. Misal AOSOTH – “IV: Arrow in Heart”. Misal “SCHAMMASCH – Hearts of No Light”. Olayı ruhani boyuta taşıyan bu albümler içerdikleri şarkılardan bağımsız olarak atmosfer ve karakter olarak farklı bir seviyeye ulaşmayı ve uzun yıllar sonra da adlarından söz ettirmeyi başaran işler.
SHAARIMOTH da “Devildom”da buna benzer bir iş yapıyor. İçinde BEHEMOTH’çuluklar da var MORBID ANGEL’cılıklar da. Atmosfer konusundaki bu başarısına, ruhanilik ve blasfemi vurgularına rağmen son yıllarda bu kavramların bayraktarı olan DEATHSPELL OMEGA’vari bir tarafa da kaymıyorlar. Yeri geliyor ARKHON INFAUSTUS’un şekilsiz death/black metaline yaklaşıyorlar, yeri geliyor IRKALLIAN ORACLE ve türevleri gibi daha soyut sulara dalıyorlar. Buradaki ana fikir yoğunluk ve bu yoğunluğu yaratırken bahsettikleri temalar dâhilinde BEHEMOTH ekolünden BELPHEGOR, AZARATH’vari orta doğu dokunuşlarına kayan grupların kimliklerine benzer noktalara da kakıyorlar.
Sümer kasa kaos-gnostisizm, okültlük, ezoteriklik, anti-kozmik satanizm gibi temalar dâhilinde, satanik kozmik ruhban sınıfına yakışacak fikirlerle albümü baştan sona çok tutarlı ve bütünlüklü hâle getirmeyi başarıyorlar. Tek ekleyeceğim, bu bütünlüğü bir miktar bozduğunu düşündüğüm kısa enstrümantal geçiş şarkılarına gerek var mıymış, bence yokmuş.
Böyle bir yoğunluk olunca da tekil unsurlardan ziyade bütünün öne çıktığı bir iş ortaya çıkıyor. Albümdeki prodüksiyon tam bu tarz bir atmosfere uygun, vokaller dehşet, davullar iyi… Kısacası albüm kalem kalem bakınca zaten lezzetli. Ama yukarıda da vurguladığım gibi esas olay bütünlükte, albümün ruhani boyuta geçmeyi başarabilmesinde yatıyor. SHAARIMOTH önceki işlerinde belli bir seviyeyi yakalamış ve kısıtlı da olsa dikkat çekmişti, ancak “Devildom” şüphesiz ki bugüne kadar yaptıkları en iyi albüm ve türün meraklıları tarafından dinlenmeyi de kesinlikle hak ediyor.
Şarkılar 1. Call to Prayer
2. The Midnight Sentinel
3. Blood Covenant
4. Into Everlasting Darkness
5. The Voiceless Call
6. Apotheosis
7. Blade of Malediction
8. The Impulse of Rebellion
9. When Blood Becomes Fire
10. For His Eyes of Judgement Are Forever upon You
Bu albümü Black Curse ve Wrathprayer albümleri ile 3’lü kombo yaparak dinliyorum. Size de tavsiye ederim, gününüz katran gibi olsun.
09.11.2024
@P L A G U E, Black Curse incelemesi de yarın.
İnceleme için teşekkürler Ahmet abi.
10.11.2024
@Yellow Eyes, rica ederim.