Finlandiya’nın en enteresan kafalı adamlarından bazıları tarafından 2007 yılında kurulan ORANSSI PAZUZU, ilk iki albümü “Muukalainen puhuu” ve “Kosmonument” ile saykodelik, depresif, monotonluğu yücelten, black metalden pragmatik şekilde yararlanan bir üslup benimsemiş ve çok kendine özgü bir müzik eşliğinde kariyerini başlatmıştı.
Bu albümlerle belirli bir kitle oluşturduktan sonra 2013’teki “Valonielu” ile daha kozmik, daha soyut taraflara kaymış ve akabinde Roadburn tayfasıyla içli dişli olması neticesinde bu kozmikliği, bulanıklığı daha da artırdığı “Värähtelijä”yi yapmıştı.
O albümde saykodelikliğin, soyutluğun, sürreelliğin dozunu daha da artıran grup böylece adeta boyut atlamış ve ilk iki albümündeki monotonluk övgüsünü bambaşka kafalarla kırarak neredeyse benzersiz bir müzikal kıvama ulaşmıştı.
2020’de çıkardıkları “Mestarin kynsi” bence grubun metal dünyası içerisindeki en özel, en benzersiz isimlerden biri hâline gelmesini sağlayan albümdü. Muazzam bir soyutluk-gerçeklik dengesi, benim diyen grubun altından kalkamayacağı türde besteler, bambaşka bir yoğunluk ve kusursuz bir bulanıklıkla ORANSSI PAZUZU pek çoklarının gözünde seviye atlamış ve başka bir mertebeye yükselmişti.
Şimdi de yine benzer bir hissiyatı devam ettirdikleri, yer yer daha da bulanıklaştıkları yeni albümleri “Muuntautuja” ile bizlerleler.
Öncelikle “Muuntautuja” asla standart metal dinleyicisinin gözü kapalı dinlemek isteyeceği, keyif alacağı bir albüm değil. “Şekil değiştiren” anlamına gelen albüm adıyla örtüşen ve kapakta görülen şekilsizlikle desteklenen düzeyde bir belirsizlik, kuralsızlık, rastgelelik söz konusu. Bu durum doğal olarak albümü hem bestelemesi hem de dinlemesi meşakkatli bir hâle getiriyor. Şarkılardaki gitarlar, baslar, davullar ve vokaller kesinlikle rahat, akıcı bir dinleti sunmayı amaçlamıyorlar, dinleyiciyi zorluyorlar.
Bu noktada şu anki, son iki aç albümdeki ORANSSI PAZUZU’nun kuruluş dönemindeki ORANSSI PAZUZU’dansa 2019’da aklımızla oynadıkları WASTE OF SPACE ORCHESTRA’ya daha yakın olduğunu bile söyleyebiliriz. “Muuntautuja”ya bakınca gerek teknik gerek atmosfer olarak WASTE OF SPACE ORCHESTRA’nın “Syntheosis”ine benzeyen türde saykodelik soyutluklar var. Ne var ki bu soyutlukları sadece efektlere, klavyeye yaslanan ses pasajları, atmosfer arayışları, kolaya kaçan klişe karanlıklarla değil, çok daha özenli ve detaycı tekniklerle gerçekleştiriyorlar. Albümün sadece karanlık ve ürkütücü olmakla kalmayıp, işi psikolojik boyutlara çıkarabilmesinin nedeni de işte bu ustalıklar, bu klas sapıklıklar.
Bu soyutlukların zirveye çıktığı anlar, bana kalırsa “Muuntautuja”nın psikolojisini iyice kararttığı ve tekinsizliğin tavan yaptığı anlar. Tüm şarkılar tek tek bambaşka kafalara girip çıksa da özellikle klibiyle dikkat çeken, hatta bana kalırsa 2024’ün en iyi metal klibine sahip olan “Valotus”u bu konuda ayrı bir yere koymak gerekebilir. ORANSSI PAZUZU’nun sadece bu 7,5 dakikalık şarkıda yaptıklarını tüm bir albümde yapamayacak binlerce grup var. Şarkının gelgitleri, ruh hastası tansiyon değişiklikleri ve misal 5.33 gibi giren piyanosuyla ortaya çıkan psikopat, şizofren dokunuşları “Muuntautuja”yı özel kılan sayısız detay arasında kapkara bir balçığın köpüren baloncukları gibi öne çıkıyor, nefes kesiyor.
Bu yaklaşımın çekici olabilmesi, sevilebilmesi için yapılması gereken birtakım şeyler var ve ORANSSI PAZUZU da bunları başarabildiği için üst düzey bir gruba dönüşüyor. Her ne kadar “Mestarin kynsi”nin belirli sebeplerden daha özel, daha önemli, ORANSSI PAZUZU açısından daha kıymetli bir albüm olduğunu düşünsem de “Muuntautuja” da yine sadece ORANSSI PAZUZU tarafından yapılabilecek, insanı destekleyici bir şeyler kullanmadan o kafalara sokabilecek, bir grubun gitar, bas gitar, davul ve vokal dörtlüsünü birtakım yan bileşenlerle nasıl genişletebileceğini gösteren bir çok farklı kafalarda bir albüm. ORANSSI PAZUZU adını arada duyuyor ve deneyimlemeyi planlıyorsanız bence “Mestarin kynsi” ile başlayıp kafanızı iyice bir karıştırın, ardından da “Muuntautuja” ile cilasını atın.
Albümü ben de çok beğendim, fakat son Inter Arma albümünde yaşadığım hayal kırıklığının neredeyse bire bir aynısını yaşadım. Müziğinizde koruduğunuz her şey çok özel; yaptığınız değişiklikler ise mükemmel, ama bu albüm, önceki iki albümün yaşattığı dolgunluk hissini asla yaratmıyor. Müziğinizdeki değişimlerden dolayı bestelerin ve albümün kısalmasını çok iyi anlıyorum, ancak son şarkı, zaten bir şarkı gibi değil de uzun bir epilogmuş gibi geliyor. Yine de nefis bir albüm olduğunu düşünüyorum ve eminim ilerleyen zamanlarda da sık sık dinleyeceğim; fakat bana kalırsa, önceki iki albümdeki seviyeyi bu albümde de koruyabilirlerdi. Yazık olmuş.
Ey Oranssi Pazuzu ve Inter Arma, size sesleniyorum; biraz Ulcerate’i örnek alın, adamlar her albümde dinleyiciyi tatmin ediyorlar.
Eniştemle delirmeceler tadında bir albüm. Oldukça özel soundlar yaratmayı başarıyorlar her seferinde.
Albümü ben de çok beğendim, fakat son Inter Arma albümünde yaşadığım hayal kırıklığının neredeyse bire bir aynısını yaşadım. Müziğinizde koruduğunuz her şey çok özel; yaptığınız değişiklikler ise mükemmel, ama bu albüm, önceki iki albümün yaşattığı dolgunluk hissini asla yaratmıyor. Müziğinizdeki değişimlerden dolayı bestelerin ve albümün kısalmasını çok iyi anlıyorum, ancak son şarkı, zaten bir şarkı gibi değil de uzun bir epilogmuş gibi geliyor. Yine de nefis bir albüm olduğunu düşünüyorum ve eminim ilerleyen zamanlarda da sık sık dinleyeceğim; fakat bana kalırsa, önceki iki albümdeki seviyeyi bu albümde de koruyabilirlerdi. Yazık olmuş.
Ey Oranssi Pazuzu ve Inter Arma, size sesleniyorum; biraz Ulcerate’i örnek alın, adamlar her albümde dinleyiciyi tatmin ediyorlar.