Erhan Yiğit

Sitede bunca zamandır eksik olan birçok NAPALM DEATH albümünden birisi olan “Harmony Corruption” yazısından herkese merhaba. PasifAgresif 2009 yılında kuruldu ve o zamandan beridir sitede şu an itibariyle 6 NAPALM DEATH albümü bulunuyor, grubun şu ana kadar 17 stüdyo albümü yapmış olmasına karşın sadece 6 albümünü yazmış olmam/olmamız benim, hepimizin ayıbı ama bu artık bir sorun olmaktan çıkıyor! Gaza getirildim, “Hadi koçum yaparsın sen” denildi ve ben de eksik olan tüm NAPALM DEATH albümlerini yazmaya karar verdim.

“Harmony Corruption” Kariyerine çok erken dönemlerde fazlaca Punk etkileşimli Grindcore yaparak, hatta bu türü icat ederek başlayan ve geçtiğimiz 40 yıl içerisinde yoğun bir eleman sirkülasyonu gerçekleştirmek vasıtasıyla da kendi müziğini olabilecek en verimli şekilde eviren NAPALM DEATH’in Death metal ile ilk temasını gerçekleştirdiği albümü olarak çıkıyor karşımıza. Death metal türünün Morbid Angel, Pestilence ve Obituary gibi grupların eliyle aşağı yukarı 1988/89 yıllarında icat edildiğini düşününce fazla yaygın olmayan bir görüşe göre NAPALM DEATH’in de bu taşın altına elini soktuğunu rahatlıkla belirtebilirim. Zira “Harmony Corruption” grubun Punk ve Grindcore etkilerinden %99 oranında arınarak yapmış olduğu bir Death metal albümü.

Yazının kalanındaki görüşlerim yukarıda belirtilen sebeplerden ötürü grubun ne önceki dönemlerine değinmekle ne de albümü sonraki dönemlerde çıkan albümlerle kıyaslamakla geçecek.

Gerçek ve katıksız bir Death metal işi olan “Harmony Corruption” bizim bildiğimiz NAPALM DEATH karakterinden uzak bir albüm olarak duruyor diskografide. Bu albüm Bir Groove canavarı olan Bill Steer’in yerine gruba 2002’ye kadar eşlik edecek olan Jesse Pintado’nun ve hala vokalist olarak görevine devam eden efsane Mark “Barney” Greenway’in ilk işi sıfatını da taşıyor.

“Harmony Corruption” aynı zamanda grubun en radikal kararları aldığı albüm olarak da nitelendirilebilir; Lee Dorrian’ın Stoner/Punk/Death metal üçgeni içinde mekik dokuyan renkli ses dokusundan tamamıyla vazgeçilip yerine Barney’in yırtıcı/düz growl’larının tercih edilmesi davulcu Mick Harris’in önceki iki albüme nazaran Thrash ve Death metale daha uygun bir stile evrilmesi hatta bunlarla da kalmayıp şarkı isimlerinin bile Punk yerine daha fazla Death metal olması için bizim (en azından benim) daha çok aşina olduğumuz bir kelime dağarcığındaki kelimeler ile değiştirilmesi sanırım grubun kariyeri boyunca aldığı en keskin viraj olarak tanımlanabilir.

Peki “Scum” ve “From Enslavement to Obliteration” ile Grindcore’u icat edip çok kısa bir süre içinde böylesine köklü değişimleri içeren bir Death metal albümü yapan NAPALM DEATH için neden “Davayı sattı?” yakıştırması yapılmıyor? Bildiğiniz üzere CARCASS da kariyer yolculuğuna Grindcore ile başlamış ve NAPALM DEATH’in bu albümünden 4 yıl sonra Death metale evrilmişti ve şu an bile CARCASS için “Davayı sattı” diyenler mevcut. Hal böyleyken aynı yakıştırma neden NAPALM DEATH’e yapılmadı? (veya yapıldı mı?) Bu sorunun cevabı muhtemelen tercih edilen Death metal stilinin altında yatıyor ama kesin bir yanıtım da bulunmuyor açıkçası. O yüzden fikri olan okuyucular açıklarsa sevinirim.

“Harmony Corruption” için derin bir analiz yapmayı çok isterdim ama içeriği çok köşeli ve net olduğu için zaten görüldüğünden fazlasını cümlelere aktarmak lüzumsuz olacaktır. Bana sorarsanız bu albüm MALEVOLENT CREATION’ın “The Ten Commandments”ı ve BENEDICTION’ın “Subconscious Terror”ı ile çok benzer bir Death metal deneyimi sunuyor. Eğer bunları seviyorsanız “Harmony Corruption” konusunda ikilem yaşayacağınızı düşünmüyorum.

Sözün özü “Harmony Corruption” orijinalinde bir Grindcore oluşumu olan bir grubun külliyatında çok önemli yeri olan ve tekrarı yapılmamış olan bir Death metal albümü ve “Harmony Corruption” benim için gerçek bir Death metal klasiği. O sebeptendir ki kulağını Death metalden başka şey ile yıkamayan dinleyicilerin de gözbebeği olacak kadar müthiş.

Normal şartlarda bu albüme bir puan vermem gerekiyor ama subjektif ve objektif yargılarımı ortak bir noktada buluşturamadığım için puan vermek istemedim.