Japonya’nın metale kattıkları diye bir liste yapsak pey çok insan listenin başlarına LOUDNESS, X JAPAN, DIR EN GREY, SIGH, GALNERYUS, NINGEN ISU, COFFINS veya ne kadar rahatsız bir birey olduğuna bağlı olarak FLAGITIOUS IDIOSYNCRASY IN THE DILAPIDATION gibi isimleri yazacaktır. Sadece bu listeden bile görüldüğü üzere Japonya metalin farklı türlerinde son derece karakteristik gruplar çıkarmayı başarmış bir ülke ve bugün de yine Japonya’dan çıkan, ne kadar karakteristik olduğu tartışılır ancak ilginç özellikleri de bulunan bir gruptan, RYUJIN’den bahsedeceğiz.

Street Fighter’daki Ryu karakterine de adını veren “ryu”, Japoncada “ejderha” anlamına geliyor ve bugünkü konuğumuz RYUJIN de adını Japon mitolojisindeki Ejderha Tanrı’dan alıyor. Yaptığı müziğe “samurai metal” adını veren RYUJIN, aslında melodik death metal ile power metal kırması bir müzik yapıyor. Bu iki türü bir araya getiren bir numaralı grup olarak bildiğimiz CHILDREN OF BODOM etkileri de doğal olarak RYUJIN müziğinde kendini gösteriyor.

Ne var ki RYUJIN’i sadece CHILDREN OF BODOM worship’e indirgemeye de gerek yok elbet. Böyle bir worship söz konusu değil, hatta pek çok açıdan RYUJIN, CHILDREN OF BODOM’a kıyasla çok da aydınlık bir müzik yapıyor. Yapımcılığını TRIVIUM’un Japon asıllı frontman’i Matt Heafy’nin üstlendiği “Ryujin”deki dört şarkıda da Heafy’yi konuk vokalist olarak duyabiliyoruz.

Grup geçtiğimiz yıl kurulmuş ve daha şimdiden iki albüm çıkarmış gibi gözükse de bu kadronun temelleri aslında ta 2009’a kadar uzanıyor. GYZE adı altında dört albüm çıkaran bu dörtlü, sonradan adını RYUJIN olarak değiştiriyor, müziklerindeki melodik death metalin yanına biraz power metal de katıyor ve böylece RYUJIN hâline geliyor. Dolayısıyla karşımızda epey deneyimli, 15 yıllık geçmişi olan bir grup var.

Müziğinde yerel motiflerden de faydalanan RYUJIN, geleneksel Japon müziğinin temellerini oluşturan pentatonik gamlar etrafında dönen melodileri ve majör gamlarla bezeli enerjik atmosferiyle Japon olduğunu kabak gibi belli eden şarkılar yazıyor.

Eleştiri noktasında söyleyebileceğim başlıca şey, RYUJIN’in yaptığı türden ötürü kaçınılmaz olarak fazlasıyla tahmin edilebilir, “cheesy” bir müzik yapıyor oluşu. Bazı şarkılar cidden dinamik, gaz, keyifliyken bazı şarkıların bir an önce bitmesi için harakiri seçeneğini değerlendirmeyi düşünebilirsiniz. Misal “Kunnecup” adlı şarkı bana kalırsa sadece ve sadece albüme “klasik müzik ve metal bir arada” dedirtmek için katılmış bir şarkı. Diğer yandan hem yapımcılığını üstlendiği hem albümün üçte birinde konuk vokal yaptığı hem de kliplerde oynadığı için Matt Heafy’nin, dolayısıyla TRIVIUM’un da belli noktalarda grubun müziğine bir miktar etkisi olmuş gibi görünüyor. Bunun yanı sıra bazı şarkılarda karşımıza çıkan sertliğe çok ters düşen anime müziği kıvamındaki nakaratlar epey alakasız olmuş kanısındayım. Misal “Scream of the Dragon” adeta bir DIMENSION ZERO, FRAGMENTS OF UNBECOMING şarkısı gibi başlıyor ve nakaratlarda bir anda kocaman gözlü lise etekli Japon kızlar havalarda uçuşmaya başlıyor. Bu gibi şeyler albümün ciddiye alınırlığını sekteye uğratıyor.

Sadede gelirsek, “Ryujin” Japon müziklerinden hoşlanan metal dinleyicilerinin bir şeyler bulacağı, bence biraz dağınık ve konsantrasyon sıkıntısı çeken bir çalışma. Çok fazla şey barındırıyor ve çeşitlilik açısından zengin, ancak AT THE GATES rifleri ile anime müziklerini andıran nakaratlar bir araya gelince de atlar, cinsel uzuvlar ve uçan kelebekler bir anda ortama giriş yapıyor. Bunu göze alarak dinlerseniz, keyif alabilirsiniz.