Fransa!
Black metal!
Atmosferik!
Progresif!
Saksafon!
Sincap!
Sincap yok. Sincabı geç. Bu ilk beş ifade size nasıl bir şey çağrıştırıyorsa o tür bir şeyle karşı karşıyasınız diyerek bu yazının da açılışını yapalım. Nispeten yeni tanışmış olduğum ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA, bizleri Nantes’tan selamlayan bir atmosferik/progresif black metal grubu. İlk albümleri “Tales from Hydhradh”ı 2018’de çıkarmışlar ve ikinci çalışmaları “Corrupted Pillars of Vanity”yi de yakın zamanda ortamlara saldılar.
ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’nın black metali atmosferik ve progresif bir düzlemde icra eden diğer gruplardan farkı, adamların saksafonu bir tat bir doku olarak değil, gayet baskın bir unsur olarak kullanmaları. Gitarların çok da öne çıkmadığı ve dolgu malzemesi görevi gördüğü yerlerde saksafon ikinci bir vokalist gibi sahne alıyor ve üzerine düşeni yapıyor. Buradan da albümdeki saksafonun aralara girerek solo atmaktan çok daha fazlasını yaptığı sonucunu çıkarabiliriz. Bazen gitarlarla bire bir aynı şeyi yaparak sound’u destekliyor, bazen bağımsız takılarak olayın melodi kısmını üstleniyor. Tabii yeri gelince ortalara atılıp şov yapmayı da ihmal etmiyor.
Bu açıdan bakınca ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’nın karakteristik bir grup olduğunu söyleyebiliriz. Peki aynı durum esas önemli olan taraf, yani besteler açısından da geçerli mi?
Albümü defalarca dinlemiş biri olarak, ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’nın değerli bir iş yaptığını düşünüyorum. Beste karakteri ve genel anlayış, grubun dinleyiciyi bir yolculuğa çıkarma amacı güttüğünü düşündürtecek şekilde gelişiyor. Yeri geliyor atmosferik birtakım efektler ortamın iklimini belirliyor, yeri geliyor gitar/saksafon birlikteliğiyle farklı kapılar açılıyor. Burada önemli olan, ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’nın saksafonu da işin içine sokmuş olmasının düşündürtebileceği şekilde, olayı caz taraflarına kaydırmaktan büyük oranda kaçınıyor oluşu. Saksafon neredeyse hep var, ama ortada bu müziği metal bağlamının dışına çıkarmaya yönelik bir çaba yok. Bu nedenle albümü deneysel veyahut avangart olarak nitelemenin doğru olmayacağına inanıyorum. Burada progresif kimlikli, atmosferi yerli yerinde bir black metal var ve ek olarak saksafon da kullanılıyor. Dolayısıyla bir EPHEL DUATH, bir IMPERIAL TRIUMPHANT türünde eklektik, sıra dışı bir şey -bence- beklenmemeli. “The Corrupted Sacrament”ın 2. ve 3. dakikaları arasındaki gibi pasajlar zaman zaman kulağa çarpıyor, ancak ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’nın avangart olmaya dönük bir çabasını da göremiyorum.
Akıllara gelen gruplar yok mu? Elbet var. Özellikle “Hallucinogen”daki karakteriyle olayı saykodelik boyutlara taşıyan BLUT AUS NORD sadece bu yanıyla referans olarak verilebilir. Yer yer black metali bir ritüele dönüştüren; tekrarları ve bulanık kimliğiyle kendini belli eden ORANSSI PAZUZU’nun özellikle son birkaç albümü de yine akıllara gelen örneklerden.
ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’nın iki albüm kapağından da görülebilen kozmik/bilim kurgu temaları, son yılların önemli oluşumlarından biri olan ve kozmik ortamların mistik taraflarına odaklanan MARE COGNITUM’la da eşleşiyor. İki grubun müzikal olarak da kesişim kümesi oluşturduğu birtakım unsurlar, tatlar mevcut. Yine de bu referanslar sadece ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’yı daha iyi tanımlamak amacıyla kullanılması gereken doneler ve grubu tam olarak tarif edecek düzeyde baskın referanslar değiller. ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA, Türkçe karşılıkları bence anlamını tam olarak vermeyen “ambitious” kelimesini tam olarak karşılayan bir müzik yapıyor. Sözlüğe baktığınızda bu kelimenin “hırslı”, “tutkulu”, “çok istekli” gibi karşılıkları olduğunu görebilirsiniz, lakin bu ifade aslında içinde bir “meydan okuma”yı da barındırıyor. Bir yola çıkışı, bir hedef doğrultusunda mücadele etmeyi de içeriyor.
ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA işte tam bu şekilde müzik yapıyor. Alışık olunanla yetinmeyen, bir şeyler keşfetmeye odaklanmış, ayakları yere sağlam basan ama risk almaktan da çekinmeyen bir albüm “Corrupted Pillars of Vanity”. Eğer bahsettiklerim içinizde, kaptakine benzer loş turkuaz ışıklar yakıyor; bir taraftan da albüme dair sıra dışı fikirler ellerinde meşalelerle kapınıza dayanıyorsa, ÆTHĔRĬA CONSCĬENTĬA’ya ve “Corrupted Pillars of Vanity”ye şans vermeniz gerektiğine inanıyorum. Kesinlikle mi, mutlaka mı bilemem, ancak bence burada sevenin çok seveceği bir müzik var.
Şarkılar 1. Asporhos' Altering Odyssey
2. The Corrupted Sacrament
3. Liturgy for the Ekzunreh
4. Absurd Crusade Part I : Elevation in Arrogance
5. Absurd Crusade Part II : Collapse in Penance
Aslında çok üst düzey bir albüm değil, ama saksafon müziği olmasına binaen an itibariyle yıl sonu listemin 3. sırasında bulunuyor. Şimdiye kadar bir metal albümünde görülen en baskın saksafon kullanımı olabilir bu.
Bu enstrüman metale bu kadar yakışıyorken Rivers of Nihil de gitsin single şarkısında saksafonu çıkarıp saçmasapan synth solosu eklesin 😕
Aslında çok üst düzey bir albüm değil, ama saksafon müziği olmasına binaen an itibariyle yıl sonu listemin 3. sırasında bulunuyor. Şimdiye kadar bir metal albümünde görülen en baskın saksafon kullanımı olabilir bu.
Bu enstrüman metale bu kadar yakışıyorken Rivers of Nihil de gitsin single şarkısında saksafonu çıkarıp saçmasapan synth solosu eklesin 😕
Yeni albümünde grup ciddi bir ilerleme kaydedip son yılların en iyi işlerinden birine imza attı.
https://www.youtube.com/watch?v=zX38w2K7-YA