Sitede ilk kez görece olumsuz bir albüm incelemesi girişiminde bulunuyorum. İşin kötü tarafı albüme dair denk geldiğim incelemelerin çoğu albümü iyi bulur nitelikte. Dolayısıyla bir tık gerginim. Gruba dair burada herhangi bir şey bulunmadığından bu yazıya da grubu ufaktan tanıtarak başlıyorum. İrdeleyeceğimiz ekip, ikinci albümünü bu yıl çıkaran ve yaklaşık 4 yıllık olan Portrayal of Guilt. Screamo ve hardcore punk temelinde şekillenen tarzlarını black metal ve emo ile zenginleştirmeye çalışıyorlar. ‘Çalışıyorlar’ diyorum çünkü gerçekten 26 dakikanın önemli bir bölümünde, albüm dinlemekten ziyade bir grup müzisyenin Hakan Taşıyan edasıyla ‘Hadi öyle bir şey yapalım kafamıza göre.’ diyerek kendi tarzlarını yaratma çabalarına şahitlik etmişim gibi hissettim.
Bir kısa-bir uzun şarkı formülüyle ilerleyen albümde 2 dakikanın altındaki kısa şarkılar ne filler işlevi görebilen, ne kendinden sonraki şarkıya hazırlayıcı etki yaratabilen ne de vermesi gereken gazı verebilen şarkılar. Screamo, chaotic hardcore söz konusu olduğunda bu kısa şarkılar her zaman vazgeçilmez oluyor tabi ki. Fakat ne Converge tarzı bir vahşilik hissedebiliyoruz ne de Nails gibi korkunç grind şarkılarının bizi dayak yemiş hale sokmasına tanık oluyoruz. Uyguladıkları black metal ise, gelenekselden daha çok Oathbreaker’i veya Deafheaven’in son iki albümünü anımsatacak cinsten ve açıkçası güzel de başlıyor. Sitede black metal hakkında atıp tutmak haddime değil ama şu rifflere girişip 50 saniye sonra şarkı bitirilmesi de bu tarza hiç yakışmıyor gerçekten. Güzel başlayıp kötü sonlanmasının sebebi de bu.
Kısa parçalardan sonra gelen ‘Anesthetized’ ve ‘A Tempting Pain’ gibi şarkılarda ise gereksiz uzun build uplar kullanılmış. Bu da yetmiyor gibi şarkıların sonunda da noise ve atmosferik bileşenler kullanılmış, bu şekilde albümün ilk yarısı 50-70 saniye arası şarkılarla doldurulmuş. Hal böyle olunca şarkı yazımında kolaycılığa kaçıldığını düşünmekten kendimi alamadım.
Birkaç tane de güzel noktaya değinmek istiyorum. ‘We Are Always Alone’, End ve Vein gibi çokça beğendiğim grupların yapım şirketi olan Closed Casket Activites etiketliyle çıktı. Albümdeki enstrümanları dinlemek, gerçekten bahsettiğim diğer grupları dinlemek kadar keyifli oluyor ve bu faktörün internette albüme yönelik eleştirilerin olumlu yönde olmasını önemli ölçüde etkilendiğini düşünmekteyim.
İkinci yarıdaki ‘Masochistic Oath’ ve ‘Garden of Despair’ şarkılarını oldukça beğendim. Kanımca grubun bir araya getirmeye ‘çalıştığı’ blackened hardcore karakterli stili, tam anlamıyla gerçekleştirebildiği tek şarkılar bunlar. Gönül isterdi ki diğer şarkılar üzerine harcanan emek de bunlardaki gibi olsun… Ayrıca ‘Garden of Despair’in sonundaki partisyon, ‘It’s Already Over’da tekrar tekrar kullanılan pasaj ile neredeyse aynı. Bu tip hareketler, bize hikaye anlatan uzun bir prog-rock albümünde kabul edilebilir ve hoş olsa da kısacık şarkıların olduğu bir hardcore albümünde yine kolaya kaçma izlenimi yaratıyor.
Grubu tanımlarken ‘emo’ etiketinin kullanılmasının sebebi daha çok Gospel, Pg.99, Birds in Row gibi post-hardcore/screamo gruplarının duygusal tavrını anımsatması ve albümün adından da tahmin edebileceğiniz üzere şarkı sözü içeriği (es geçmeden albüm kapağının çok kötü oluşuna da değinmiş olalım). Sonlara doğru bu havayı daha çok hissediyoruz, eğer grup önceki paragraftaki değindiğim parçalardaki gibi albümü sürdürebilmeyi başarsaydı kapanış için gayet iyi olduğunu söyleyebilirdik.
Portrayal of Guilt, giriştikleri göz önünde bulundurulduğunda aslında dev bir risk almıyor. Potada eritmeye çalıştığı elementlerin birçoğu zaten dönemdaşı olan screamo/hardcore punk sahnesindeki gruplar tarafından son 4-5 yıl içinde farklı farklı albümlerde karşımıza çıktı. Aslında ulaşmaya çalıştığı veya arayış içinde olduğu şeyi birkaç şarkıda (‘Masochistic Oath’ ve ‘Garden of Despair’) başarılı şekilde sergileyebiliyorlar. Yine de yaptıkları işin aceleye getirilmiş olduğu ve kolaycılığa kaçıldığı sık sık hissediliyor. İnternetteki müzik mecralarında ‘We Are Always Alone’ hakkında çoğunlukla iyi-çok iyi arası değerlendirmeler yapılsa da bana kalırsa grup, adının beraber anılabileceği grupların gerisinde kalacak bir iş ortaya çıkarmış.
Kadro Matt King: Vokal, gitar
Rick Flores: Gitar
Blake Given: Bas
James Beveridge: Davul
Şarkılar 1. The Second Coming
2. Anesthetized
3. A Tempting Pain
4. It's Already Over
5. Masochistic Oath
6. They Want Us All to Suffer
7. Garden of Despair
8. My Immolation
9. We Are Always Alone
Böyle boktan albümler deyince aklıma geldi, Türkçe Pop incelemeleri güzel olabilir, belki tartışmalı bir isim olursa ekstra tartışma falan olur, insanlar rahatlar.
Böyle boktan albümlerin tanıtımlarına çok ihtiyaç duyduğumuz gunlerdeyiz.
Böyle boktan albümler deyince aklıma geldi, Türkçe Pop incelemeleri güzel olabilir, belki tartışmalı bir isim olursa ekstra tartışma falan olur, insanlar rahatlar.
Boktan albüm deyince, @Ouz bir tane power metal albümü kritiklemişti, 3 puan mı ne vermişti, aşırı boktandı. Hatırlayan varsa paslayabilir mi
26.03.2021
@Rust in Peace., Şimdiye kadar;
2 verdiğim kritikler şöyle:
Debauchery – Thunderbeast
Six Feet Under – Graveyard Classics IV
3 verdiğim kritikler şöyle:
Babymetal – Metal Galaxy
Death is Death – Death Wears Suit
Nocte Obducta – Totholz
3,5 verdiğim kritikler şöyle:
Kataklysm – Meditations
Scale the Summit – In A World Of Fear
Syphilic – In the Pen
Power metal diye anımsadığın kritik muhtemelen Babymetal’dir.