# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
THE CROWN – Crown of Thorns
| 18.10.2024

Taç mı takıyor, taca mı çıkıyor?

2004’e kadar istikrarlı şekilde ilerledikten ve en az iki hayvan evladı albüm çıkardıktan sonra kadro sıkıntıları yaşayan ve ivmesini kaybederek ara vermek durumunda kalan, sonrasında da albümler arasındaki araları açmaya başlayan THE CROWN, 2004-2018 arasındaki 14 yılda orta kararın az üstü iki albüm çıkarmış ve 2018’deki “Cobra Speed Venom”da uzun zamandır ulaşmadıkları bir köpekliğe ulaşarak tekrardan yükselişe geçmişlerdi. “Cobra Speed Venom” gerçekten de tam bir gövde gösterisiydi ve sonrasında gelen “Royal Destroyer”la bence onun da üstüne çıkarak adeta ilk zamanlarındaki heyecanını yakalayan bir düzleme çıkmıştı.

Ne var ki gruplar, ne kadar iyi albümler yapsalar da bir yerden sonra kendilerini tekrar etme konusunda belli ki sıkıntılar yaşıyorlar. THE CROWN’ın “Crown of Thorns” özelindeki durumunu tam olarak bu görüyorum. İsteseler bir tane daha “Cobra Speed Venom” veya “Royal Destroyer” çıkarabilecek olmalarına rağmen net şekilde aralarında konuşmuşlar ve bu şekilde devam ettikleri takdirde THE CROWN’ın kitlesel, ticari ve bence daha önemlisi kişisel tatmin olarak aynı noktada kalacağını düşünerek sound’larını farklılaştırma yoluna gitmişler.

Bu farklılaştırma konusu muhtemelen metal dünyasının en çok fikir ayrılığı yaşatan, en çok konuşulan, grupların gidişatını en çok etkileyen konu. Davayı satmak, tarz değiştirmek, yerinde saymak, kendini tekrarlamak, kendi kendinin karikatürü olmak, denemeler yapmak, geçiş albümü gibi pek çok kavram hep bu eksende şekilleniyor, vücut buluyor.

Bazısı IN FLAMES gibi, OPETH gibi radikal değişimler yapıyor, bazısıysa şu an bir örneğini karşımızda gördüğümüz gibi daha yumuşak geçişlerle alışılan kimliğini genişletiyor. THE CROWN özelinde bunu tarz değiştirme değil genişletme olarak görüyorum, çünkü THE CROWN hâlâ aynı grup, aynı sert mizaca sahip ve hâlâ üst düzey müzik yapıyor. Farklı mı, farklı; ama davanın satılmasından söz etmek bence haksızlık olacaktır.

Albüme bakınca grubun süratini melodiyle, vahşetinin bir kısmını da akılda kalıcı olmaya aday daha tane tane riflerle değiştirdiğini görüyoruz. Gitarlar gazlayıcı, groovy staccato olaylara daha fazla giriyorlar, davulların azmanlığı yerini yine groovy taraflara bırakıyor, nakaratlarda bence mantıklı düzeyde renkler dikkat çekiyor. Eğer puştluk köpeklik arıyorsanız, “Crowned in Terror” dönemi yıkımlar olmazsa THE CROWN’ın yüzüne bakmam diyorsanız, evet, o tarz zehirli bir vahşet yok. Ama bunca yıldır ortalarda adamların elinden çıkan akıllıca yapılmış besteler var.

Burada esas konu, ana fikir, böyle sert mizaçlı grupların kitle genişletme amacıyla sound’larını değiştirmelerinin altında yatan mantıkla ilgili aslında. Bazı gruplar hayvan gibi sertliği bir anda içine daha kolay dinlenen bileşenler koyarak kırmaya çalışıyor ve at sikine kelebek sonuçlar ortaya çıkarıyor. Hem kendi kimliklerini, dinleyici gözündeki algılarını piç ediyor hem de buna değecek boyutta yeni bir kitle edinemiyorlar. THE CROWN böyle kendini rezil edecek ya da başka bir gruba dönüşecek boyutta bir değişiklik yapmamış, bu yüzden de albüme gelecek yorumları büyük merakla beklediklerini tahmin ediyorum. Yola da muhtemelen buna göre devam edeceklerdir.

“Crown of Thorns” ciddi anlamda kitle ayrıştırıcı, tam anlamıyla bakış açısına bağlı değerlendirilecek türde, zevkler ve renkler noktasında bir albüm. Ben beğendim, ama beğenmeyenin de neden beğenmediğini her türlü anlarım. Bence grup, yaşlarının da ilerlediğini düşünerek, birbirine benzer vahşette ve yüksek kalitede iki albümün ardından sound’unu biraz eğip bükmek istemiş ve ben de bunu makul görüyorum. Bakalım bir denesinler, gelecek geri bildirimlere göre ya aynı yoldan gitmeye devam eder ya da tekrar eski zehirli saldırganlıklarına geri dönerler.

7/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.25/10, Toplam oy: 8)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2024
Şirket
Metal Blade Records
Kadro
Johan Lindstrand: Vokal
Marko Tervonen: Gitar
Marcus Sunesson: Lead gitar
Mattias Rasmussen: Bas
Mikael Norén: Davul
Şarkılar
1. I Hunt with the Devil
2. Churchburner
3. Martyrian
4. Gone to Hell
5. Howling at the Warfield
6. The Night Is Now
7. God-King
8. The Agitator
9. Where Nightmares Belong
10. The Storm That Comes
11. Eternally Infernal
12. No Fuel for God
13. Mind Collapse
  Yorum alanı

“THE CROWN – Crown of Thorns” yazısına 2 yorum var

  1. Seyfettin Dursun says:

    Ben albümü beğendim, özellikle ikinci yarısında kıvamı yakalıyor ve etkileyici olmayı başarıyor. Yazıda değinilen tarz değişikliği konusunda bir etken de Tervonen ile birlikte bugüne kadarki Crown bestelerini yapan bas gitarist Magnus Olsfelt’in gruptan ayrılması olabilir. Anlaşılan o ki grubun beste dinamikleri ciddi oranda değişmiş.

  2. Erhan says:

    Ben bu albümü bayağı beğendim.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.