1988’de bir liseli olduğunuzu, bir avuç erkek toplanıp bir paket sigara, bir kaç bira ve bir miktar naneli sakızla ailenizden gizli bir park köşesinde ya da ücra bir yerde birlikte arkadaşlarınızla kasetçalardan ‘’Master of Puppets’’ ya da ‘’Reign in Blood’’ dinlediğinizi hayal edin. Arkadaşlarınızdan birisi cebinden bu albümü çıkarıyor ‘’Buna da bir bakalım mı?’’ diyor. Çalmaya başlayan ilk şarkının tuhaflığını henüz kavrayamamışken hemen ikinci şarkıya geçiliyor ve o tarihlerden 2020’lere kadar uzanacak olan bir müzik türünün sizi şaşkına çevirmesine şahit oluyorsunuz, hatta duyduğunuz şeye hayran kalıyorsunuz. Eğer ‘’Scum’’ı dinlememişseniz ‘’From Enslavement to Obliteration’’ o an duyduğunuz en saldırgan ve en vahşi ilk albüm olarak kazınıyor hafızanıza.
Bu müziği dinleyen herkesin mutlaka buna benzer “ilkim” dediği bir anısı vardır. Ben bunu bundan yaklaşık 15 yıl evvel Megadeth ile yaşamıştım ama bunun yerine yukarıda yazdığım hikayeyi yaşamış olsaydım şu an en az 58 yaşında olurdum. Bu senaryo bir yerlerde, bir şekilde yaşandı ve NAPALM DEATH şu anda torun sevecek yaşta olan birisinin yaşayabileceği en unutulmaz anlardan birisinin gerçekleşmesine vesile oldu.
NAPALM DEATH, MOTÖRHEAD, PANTERA, BLACK SABBATH, METALLICA, VENOM ve MORBID ANGEL ile birlikte dinlediğimiz bu agresif müziğin çatısını inşa eden gruplardan. Metal müzik çelikten bir gökdelen olsaydı en üst kattan aşağılara doğru bu isimlerin altına sıralanmış diğer grupları görürdük. ‘’From Enslavement to Obliteration’’ albümü ise kuşkusuz bu çatının altında yer bulmuş yüzlerce belki de binlerce Grindcore grubunun şu anda müzik yapabiliyor olma sebeplerinden birisi.
‘’From Enslavement to Obliteration’’ grubun ikinci vokalisti Lee Dorrian’ın mikrofon başında olduğu ikinci ve son, şu an CARCASS gitaristi olan Bill Steer’in (s.a.v.) ise gitarlarını üstlendiği ikinci yapıtı. Bu yapıtla ilgili söylenmesi gereken şeyleri doğru bir sıralamaya koyabilir miyim ya da her şeyi söyleyebilir miyim bilmiyorum çünkü kendisi sadece bu türün ortaya çıkışını sağlayan albümlerden birisi olmak dışında şu an bile çoğu Grindcore albümünde göremeyeceğimiz bir atmosfere ve çeşitlilik yelpazesine sahip. Albümün giriş şarkısı Evolved As One’ı dinleyin, içkinizi yudumlarken naif bir elin size elle muamele yaptığını hissetmemek için hiçbir nedeniniz olmayacaktır. Çünkü Evolved As One’ın girişinden çok kısa bir süre sonunda It’s A M.A.N.S. World! ve Lucid Fairytale, işlenmemiş gitarın distorsiyonu, bas gitarın tellerinden fışkıran şiddeti ve davul setinin hoyrat, çürümüş takırdaması eşliğinde bünyenizdeki testosteron düzeyini zaten yükseltecektir.
Ben sert ve leş müzik seviyorum lakin bu duyguların adamı olmadığım anlamına gelmediği için hissetmek istediğim şeyi çamurlu bir gürültüyle verebilen albümlere de ayrı bir hassasiyet ve sevgi-saygı çerçevesinde yaklaşıyorum. Giyilmekten dallı budaklı harflerinin tel tel döküldüğü tişörtümün sonunda düz bir siyah tişörte dönüştüğü büyük NAPALM DEATH’in büyük ‘’From Enslavement to Obliteration’’ albümü benim için sadece bir Grindcore albümü değil, aynı zamanda bir müzik ritüeli. Dediğim üzere bu yapıt NAPALM DEATH’in kontrolsüz şiddeti benzeri olmayan bir atmosfer ile sunduğu, kusurlarıyla yıllanarak soğuk depolarda saklanan sığır eti kıvamını almış en köpek, en zehirli albümü.
Bu albümün kritiğini 2024 senesinde yazmanın vermiş olduğu bir avantaja dayanarak, yani grubun 1987’den günümüze kadar nasıl bir evrim geçirdiğini görerek kesin bir gözle söyleyebilirim ki NAPALM DEATH ‘’From Enslavement to Obliteration’’ ile kendi külliyatının en çok katıksız şiddet içeren, en acımasız albümünü yapmış ve bu kadar lanetli bir albüm çıkarmak için başka bir girişimde de bulunmamış. NAPALM DEATH tüm albümlerinde bunun örneklerini doğal olarak gösteriyor zaten ancak konu ‘’From Enslavement to Obliteration’’ olduğunda çiğ şiddet atmosferini bu kadar iyi yansıtan başka bir NAPALM DEATH albümü göremiyoruz.
Sitede Grindcore’dan beslenen veya direkt Grindcore etiketiyle müzik yapan CARCASS, CATTLE DECAPITATION, WORMROT, EXHUMED gibi grupların çok sevildiğini bildiğimden dolayı ‘’Alın bir de buna bakın’’ gibisinden bir şeyleri buraya sıkıştırmak çok yersiz olur zira bu NAPALM DEATH zaten. Ancak hiç bilmeyenler için ‘’From Enslavement to Obliteration’’ın NAPALM DEATH’e ve Grindcore’a ısınabilmek için ‘’Scum’’ ve ‘’Fear, Emptiness, Despair’’ ile birlikte en doğru albümlerden birisi olduğunu söylemekten mutluluk duyarım.
Kadro Lee Dormian: Vokal
Bill Steer: Gitar
Shane Embury: Bas
Mick Harris: Davul
Şarkılar 1. Evolved as One
2. It's a M.A.N.S. World
3. Lucid Fairytale
4. Private Death
5. Impressions
6. Unchallenged Hate
7. Uncertainty Blurs the Vision
8. Cock-Rock Alienation
9. Retreat to Nowhere
10. Think for a Minute
11. Display to Me...
12. From Enslavement to Obliteration
13. Blind to the Truth
14. Social Sterility
15. Emotional Suffocation
16. Practice What You Preach
17. Inconceivabl?
18. Worlds Apart
19. Obstinate Direction
20. Mentally Murdered
21. Sometimes
22. Make Way!
23. Musclehead
24. Your Achievement
25. Dead
26. Morbid Deceiver
27. The Curse