Bir süre önce yazdığım bir incelemede, bir grubun büyüklüğünün ve öneminin, o grubun adının başka grupların incelemelerinde ne kadar çok geçtiğiyle doğru orantılı olduğunu söylemiştim.
Mesela sitede MORBID ANGEL diye arattığınızda, MORBID ANGEL albümleri haricinde yüzlerce başka albümün incelemesi çıkıyor. Keza DEATH, OPETH, PANTERA, MESHUGGAH, DREAM THEATER ve daha bir dolu grup için de benzer bir durum geçerli.
Black metalde de türün demirbaşı sayılan çok önemli, büyük gruplar var. Bu grupların çoğunluğu Norveç’ten veya İsveç’ten çıkan ve kendi müzikal anlayışını türe ve sonradan çıkan gruplara dikte eden oluşumlar.
Black metal özelinde konuşursak, Finlandiya da bu türe pek çok şey katan, karakteristik bir kimlik oluşturmayı başarmış topluluklara ev sahipliği yapan bir ülke. Ve bu ülke ile black metal bir arada anıldığında akla gelen ilk birkaç gruptan biri şüphesiz ki 30 yıldır ortamları sallayan karanlık beşli HORNA.
Bugün PA’nın arama kısmında HORNA diye arattığınızda, sadece 2020’deki bir önceki albüm “Kuoleman Kirjo”dan bu yana on dokuz farklı grubun incelemesinde HORNA referansı verildiğini görüyoruz. Bugün bakıldığında HORNA belki ne IMMORTAL kadar karakteristik, ne MAYHEM kadar sansasyonel, ne MARDUK kadar tavizsiz, ne de DARKTHRONE kadar babalar ekmeği yeme potansiyeli olan bir grup.
Buna rağmen Fin sound’unun en önemli bayraktarlarından biri olmaları vesilesiyle her türlü adlarından söz ettiriyorlar, her türlü kendilerini belli ediyorlar.
HORNA işte böyle bir grup.
Albüm adında geçen “Hymnejä yölle”, “Gece ilahileri” anlamına geliyor ve Yunan gece tanrıçası Nyx’e adanan ilahileri temel alıyor. Milattan sonra ikinci ve üçüncü yüzyıllarda büyük çoğunluğu Bergama’da olmak üzere Batı Anadolu’da yazılan ve Orfizm inancı kapsamındaki edebî eserler arasında sayılan “Orfik İlahiler” içerisinde değerlendirilebilecek bu ilahiler, HORNA tarafından albüm kapağında da yansıtılan tanrıça Nyx’e sunulan çeşitli övgüler ve tapınmalar barındırıyor.
“Nyx (Hymnejä yölle)” ile ilgili söylenecek ilk şey, “Kuoleman Kirjo”nun ardından grubun tekrardan 47-48 dakikalık albüm olayına geri dönmüş olması. “Kuoleman Kirjo”nun çok iyi olmasına rağmen 68 dakika olması, zaman zaman bazı şarkılarda tekrarlara düşme riski yaratıyor ve belki de albümün marjinal faydasını azaltıyordu. Grup “Nyx (Hymnejä yölle)” ile yeniden eski rafine kimliğine kavuşuyor ve konsantrasyon dağılması veya odaklanma kaybı ihtimalini ortadan kaldırıyor. 2005’te çıkan “Envaatnags Eflos Solf Esgantaavne”de yer alan “Kuoleva lupaus”un eski HORNA basçısı Hex Inferi tarafından düzenlenen neofolk sürümünden oluşan kapanış şarkısını bir kenara ayırırsak, toplam süreleri 35 dakikayı bulan beş adet ilahiden oluşan “Nyx (Hymnejä yölle)”, HORNA’nın Fin karakterine uygun yarı keder/yarı öfke formülü çerçevesinde değerlendirilecek şarkılar içeriyor.
Bu şarkılar arasından biri, bana kalırsa diğer tüm şarkıların üstüne çıkacak, HORNA tarihinin en iyi şarkılarından biri olacak düzeyde üst düzey bir yapıya sahip. HORNA’nın organik bağlarla bağlı olduğu BYTHOS için düşünülmüş bazı fikirleri de içeriyor olabileceğinden neredeyse emin olduğum bu şarkı, HORNA’ya dair iyi olan ne varsa sergileyen “Hymni II”. Black metal yapıp, en ufak bir taviz vermeyip, yine de bu kadar akılda kalıcı, yüreklere hitap eden, türün en güzel temel bileşenlerinden birkaçını içinde barındıran bu şarkı hakikaten tek başına “Nyx (Hymnejä yölle)”yi bir yerden alıp bir yere koymayı başarıyor.
Bunu yaparken de Shatraug’un yıllara dayanan bestecilik gücünden, Spellgoth’un HORNA’ya acayip yakışan bağırmalı vokallerinden, LRH’in özellikle bu albümde kulağa daha bir süslü gelen davullarından yararlanıyor. Yine adını anmak istediğim “Hymni II” de dâhil olmak üzere tüm şarkılarda Shatraug’un zevk sahibi black metal rifi yazımı konusundaki deneyimini, Spellgoth’un HORNA’nın standart bir black metal grubu olmasının önüne geçen tarzdaki vokallerini ve diğer elemanların da eklenmesiyle şahlanan HORNA sound’unun lezzetini görmek mümkün.
Her şeyi toparladığımızda, “Nyx (Hymnejä yölle)”nin değerli ve gayet sağlam bir albüm olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Modern bir başyapıt, HORNA’nın en iyi albümü, yıla damgasını vuracak bir şaheser olarak değerlendirilmeyebilir, ancak her türlü çok iyi, çok keyifli bir albüm. Black metal dinleyicisiyseniz mutlaka dinleyin.
Tam olarak istediğim tarzda sound ve beste yapıları yüzünden şimdilik en iyi Horna albümü olduğunu düşünüyorum. Hava yavaş yavaş soğumaya başlamışken çok yerinde bir tarihte çıkış yapmış olması da büyük bir artı.
“Kuoleman kirjo” gibi ilk dinleyişte vurmadı ancak bu albümün bestelenmesinin çoğunun daha önce başladığını düşünürsek, normaldir. Riffler cayır cayır olsa da bu albümün yıldızı bence Spellgoth. Resmen şov yapmış ki kesinlikle şikayetçi değilim. Shatraug’un da kelinden öpüyorum.
Sözlerin ve konseptin asıl kaynak materyali Georg Philipp Friedrich Freiherr von Hardenberg (kısaca Novalis) isimli Alman Romantik şairin nişanlısının ölümünden sonra kaleme aldığı “Hymnen an die Nacht” isimli şiirleri. Okumak isteyenler için.
Cok cok iyi album. Kulaklarimin pasi silindi resmen black metal dedigin boyle olur. Ilk defa bir Horna albumunu bastan sona dinliyorum bana da yaziklar olsun bu sebepten. Ozellikle 2 ve 3e bayildim. Sondaki neofolk sarkisinin ustune bir de diablo soundtracki aciyorum, Horna ustune horny.
Tam olarak istediğim tarzda sound ve beste yapıları yüzünden şimdilik en iyi Horna albümü olduğunu düşünüyorum. Hava yavaş yavaş soğumaya başlamışken çok yerinde bir tarihte çıkış yapmış olması da büyük bir artı.
O outro nedir be abi. Basit bir şey beklerken dark folkun dibini bulduk iyi mi? Outro olmasa 7 outronun hatrına 8 çalışır.
Taş gibi, olması gerektiği gibi Fin black metali. Abiler yine boş geçmedi.
Sonunda vakit bulup dinleyebildim.
“Kuoleman kirjo” gibi ilk dinleyişte vurmadı ancak bu albümün bestelenmesinin çoğunun daha önce başladığını düşünürsek, normaldir. Riffler cayır cayır olsa da bu albümün yıldızı bence Spellgoth. Resmen şov yapmış ki kesinlikle şikayetçi değilim. Shatraug’un da kelinden öpüyorum.
Sözlerin ve konseptin asıl kaynak materyali Georg Philipp Friedrich Freiherr von Hardenberg (kısaca Novalis) isimli Alman Romantik şairin nişanlısının ölümünden sonra kaleme aldığı “Hymnen an die Nacht” isimli şiirleri. Okumak isteyenler için.
https://logopoeia.com/novalis/hymns.html
20.09.2024
@Yellow Eyes, son paragraftaki bilgilendirme için teşekkürler.
Zamanla anlaşılacak bu albümün kıymeti.
Hymni II parçasında 03:45 den itibaren bileklerini cam kırığı ile dikine kesip, üzerine viski dökmeyenler dinlemesin.
Harika albüm.
666/777
Cok cok iyi album. Kulaklarimin pasi silindi resmen black metal dedigin boyle olur. Ilk defa bir Horna albumunu bastan sona dinliyorum bana da yaziklar olsun bu sebepten. Ozellikle 2 ve 3e bayildim. Sondaki neofolk sarkisinin ustune bir de diablo soundtracki aciyorum, Horna ustune horny.