“Mortal Coil”in yayınlanmasının üzerinden tam 3 yıl geçti, 3 yıl sonu anketi yapıldı, yüzlerce kritik yazıldı, bu 3 sene içerisinde “Torn Arteries”, “Mirage”, “Omens” gibi çok beğenilen yapıtlar piyasaya sürüldü ve ben de bu süre içerisinde bir kez siteden ayrılıp geri döndüm, burada hayatımın sonuna kadar bozmak istemediğim arkadaşlıklar kurdum.
…Ve artık zamanı geldi.
Aylardır yazılmayı bekleyen “Nocturnal Will” sonunda burada!
Bu incelemeyi normalde ismail vilehand’in yazması planlanmıştı ancak durumlar el vermediği için yazıyı ben üstlenmek istedim. Öyle ya da böyle yılın en iyi albümlerinden birisinin burada yer alması gerekiyor zira.
“Mortal Coil” yazısında DÖDSRIT’in kimler olduğu konusuna fazlasıyla değinilmiş o yüzden direkt albüme geçiyorum; “Spirit Crusher” ile geleceği ta o zamandan parlak görünen ve “Mortal Coil” ile asıl sürprizi patlatan grup “Nocturnal Will” ile yine yürek sökerek, göz yaşartarak kaldığı yerden devam ediyor.
Black metalin kabaca Crust ve Punk ile birleştiği DÖDSRIT’in görkemli ve karizmatik müziğinde daha önce enstantanelerine sık sık rastladığımız ayrıntılar “Nocturnal Will” albümünde ayyuka çıkarak önceki albümlerden ayrışan bir karakter ortaya koyuyor; Bu ayrıntıların en önemlisi tabii ki de grubun müziğinin inşasında çok önemli bir yer tutan epik melodiler. Albümün giriş parçası Irjala’nın ve son şarkısı Celestial Will’in açılışında ayan beyan çalınan bu epik/şanlı melodiler “Nocturnal Will”in önceki albümlere göre daha az hüzün, daha fazla aksiyon içermesinde başrolü oynuyor. Örneklerini Epik/Power metal gruplarında bol bol gördüğümüz bu anlayış “Nocturnal Will”in hüzünlü Post-Black kısımlarını da bir miktar kısıtlarken zaman zaman bizleri şaşırtma amacı güdüyor.
DÖDSRIT’in çok içten yazdığı, karşı tarafla hızla duygusal bağ kuran, özenle işlenmiş bu rif ve melodi çağlayanı tam manasıyla kusursuz biçimde sıraya konulmuş, geçişleri profesyonelce ayarlanmış, kısaca aranjman işleri birçok gruba ilham kaynağı olabilecek üstün bir beceri ile gerçekleştirilmiş. Misal epik bir girişin ardından 1 dakika boyunca yürekleri dağlayan bir türkü gibi dinleyeni oturduğu yere kitleyen Nocturnal Fire (ki kendisi bu yılın en iyi şarkılarından birisidir) 1:37’inci dakikada hiç beklenmedik bir şekilde yüzde yüz Punk formuna dönüşüyor ve bir TRUST şarkısı olan Antisocial’ı anımsatıyor. Ayrıca Nocturnal Fire’in çıkış solosunun bu yıl hatta son birkaç yılda dinleyeceğiniz en iyi, en özel gitar solosu olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
DÖDSRIT ve “Nocturnal Will” için istediğiniz yakıştırmayı yapmanızda hiçbir beis yok. Görünen o ki DÖDSRIT bu müziği yaparken kendilerini limitleyecek, yaratıcılıklarını kısıtlayacak her türlü etkenden uzak durmaya çalışıp varyasyon ve emek bakımından ortaya önceki yapıtlardan daha üst bir şeyler koymak istemiş ve başarmış da. Kısaca grup kendisine yakıştırılan Black metal, punk, crust gibi etiket etmenlerini Epik bir coşkuyla süsleyerek “Nocturnal Will”i yaratmış.
“Nocturnal Will” hiç kuşkusuz bu yılın en önemli ve en değerli albümlerinden birisi ve kesin olan şu ki DÖDSRIT sahip olduğu bu yaratıcılığı ve müzik açlığını doğru kanalize etmeyi çok iyi biliyor. Eminim ki bundan 3-4 sene sonra yapacakları yeni albümde de hala yürek sökmeye, şaşırtmaya ve sahip oldukları yeteneği katlamaya devam edecekler.
Başka bir grubun kolaylıkla eline yüzüne bulaştırabileceği bir müziği öyle büyük bir ustalıkla icra ediyorlar ki ne kadar övülse az. Kesinlikle yılın en iyi albümlerinden biri ve bence yaptıkları en iyi albüm de aynı zamanda. 10/10
Sevenlerinin neden bu kadar sevdiğini çok iyi anlamakla birlikte, benim için 4 Dödsrit albümü içinde en son sırada geliyor bu arkadaş. Gittikleri bu yeni yoldan hiç memnun değilim maalesef.
Bence bu albüm Dödsrit’in yıllardır çıkmak istediği fakat ancak şimdi fırsatını yakalayabildiği seviye.
Açıkçası ben bu albümün Dödsrit’in en iyi albümü olduğunu düşünüyorum.
Tıpkı Necrowretch’in, Bythos’ın, Brodequin’in, Hemotoxin’in, Khirki’nin, 200 Stab Wounds’un, Vitriol’un, Wormed’un, Wormwood’un, Akhlys’in ve Selbst’in bu sene çıkardıkları albümlerinin en iyi albümleri olduğunu düşündüğüm gibi.
Nocturnal Fire gerçekten bambaşka bir seviye. Gerçekten mükemmel bir şarkı. Albümdeki tüm şarkılar harika zaten (40 saniyelik dungeon synth şarkısı da dahil olmak üzere) ama Nocturnal Fire bambaşka bir seviye cidden.
Melodi bulmak/yazmak kadar zor bir şeyi bu kadar doğal gösterebilmek için Dissection’da çalma zorunluluğu var sanıyordum ben ama öyle değilmiş anlaşılan…
Arama sonuçlarında çıkmadığı için yorumlarda bahsedildi mi bilmiyorum ama melodik bm olarak yine Kvaen – The Formless Fire albümünü ben beğendim. Türün takipçisi değilim ama iyi gibi geldi bana.
Benim için senenin hayal kırıklıklarından. Grubun crust tarafı nerede? Kendilerini özel yapan tüm özelliklerini törpüleyip sıradan melodiler yazan tüketmesi basit bir grup haline gelmişler. Önceki 2 albümlerinde yarattıkları duygusal derinliği bu albümde yakalayamadım. Albüme dair söylenebilecek pozitif tek şey Nocturnal Fire parçası, ona da bayıldığımı söyleyemem.
@TanSolo, şöyle güzel yeni bir crust albümü dinleyeyim diye yorumları okumadan ilk defa bugün açtım albümü ve ilk şarkılardan içim fena bayıldı. Sahi crust bunun neresinde? Herkesin övdüğü Nocturnal Fire’da bile sıkıntıdan terliyorum, belki içli melodi havamda değilimdir ama şu an albümü kapatmamak için kendimi zor tutuyorum.
6-cı kısımda Nocturnal Fire yazılmış
12.08.2024
@Pagan Angel, düzelttim, sağ ol.
Başka bir grubun kolaylıkla eline yüzüne bulaştırabileceği bir müziği öyle büyük bir ustalıkla icra ediyorlar ki ne kadar övülse az. Kesinlikle yılın en iyi albümlerinden biri ve bence yaptıkları en iyi albüm de aynı zamanda. 10/10
Sevenlerinin neden bu kadar sevdiğini çok iyi anlamakla birlikte, benim için 4 Dödsrit albümü içinde en son sırada geliyor bu arkadaş. Gittikleri bu yeni yoldan hiç memnun değilim maalesef.
Nocturnal fire parçası hariç hiç iyi yaşlanmadı bu albüm.
Bence bu albüm Dödsrit’in yıllardır çıkmak istediği fakat ancak şimdi fırsatını yakalayabildiği seviye.
Açıkçası ben bu albümün Dödsrit’in en iyi albümü olduğunu düşünüyorum.
Tıpkı Necrowretch’in, Bythos’ın, Brodequin’in, Hemotoxin’in, Khirki’nin, 200 Stab Wounds’un, Vitriol’un, Wormed’un, Wormwood’un, Akhlys’in ve Selbst’in bu sene çıkardıkları albümlerinin en iyi albümleri olduğunu düşündüğüm gibi.
Nocturnal Fire gerçekten bambaşka bir seviye. Gerçekten mükemmel bir şarkı. Albümdeki tüm şarkılar harika zaten (40 saniyelik dungeon synth şarkısı da dahil olmak üzere) ama Nocturnal Fire bambaşka bir seviye cidden.
Melodi bulmak/yazmak kadar zor bir şeyi bu kadar doğal gösterebilmek için Dissection’da çalma zorunluluğu var sanıyordum ben ama öyle değilmiş anlaşılan…
shallow graves’i keşke bu albüme koysalarmış onun gibi dinamik beton gibi bir şarkıya ihtiyacı var bence albümün
Grubun en iyi ve olgun işi olduğunu düşünüyorum. Bu sene Ulcerate’ten sonra 2 numaram hatta.
Arama sonuçlarında çıkmadığı için yorumlarda bahsedildi mi bilmiyorum ama melodik bm olarak yine Kvaen – The Formless Fire albümünü ben beğendim. Türün takipçisi değilim ama iyi gibi geldi bana.
Benim için senenin hayal kırıklıklarından. Grubun crust tarafı nerede? Kendilerini özel yapan tüm özelliklerini törpüleyip sıradan melodiler yazan tüketmesi basit bir grup haline gelmişler. Önceki 2 albümlerinde yarattıkları duygusal derinliği bu albümde yakalayamadım. Albüme dair söylenebilecek pozitif tek şey Nocturnal Fire parçası, ona da bayıldığımı söyleyemem.
18.08.2024
@TanSolo, +1000000000
31.08.2024
@TanSolo, şöyle güzel yeni bir crust albümü dinleyeyim diye yorumları okumadan ilk defa bugün açtım albümü ve ilk şarkılardan içim fena bayıldı. Sahi crust bunun neresinde? Herkesin övdüğü Nocturnal Fire’da bile sıkıntıdan terliyorum, belki içli melodi havamda değilimdir ama şu an albümü kapatmamak için kendimi zor tutuyorum.
Neredeyse 4 aydır hiç yorum gelmemesinden anlıyorum ki, balonu söndü bu albümün. Olması gerektiği gibi.