# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
DARKTHRONE – It Beckons Us All…….
| 11.05.2024

Bi bilsem sen de kızıyor musun?
Yoksa gezindin mi kalpten kalbe?
Sorgularım seni yanıltmasın
Sana iltimas bitmez bende

Enteresan zamanlarda yaşıyoruz…

DARKTHRONE gibi bir grup şarkı sözü videoları çıkarıyor, Nocturno Culto Ola Englund’un gitar markası Solar’ın gitarlarını kullanıyor, Fenriz hâlâ yeni gruplar kurmaya üşenmiyor…

DARKTHRONE, metal dünyasının “babalar kontenjanı”ndan ekmek yemeyi sürdüren nadir gruplarından biri. Gruba yönelik öylesine bir saygı var ki çıkardıkları albümler başka bir grup adı altında çıksa çok daha fazla eleştirilebilecek, hatta belki dikkat bile çekmeyebilecekken, yapan DARKTHRONE olunca doğal olarak konuşuluyor.

“It Beckons Us All…….” DARKTHRONE’un black metal atmosferi, doom metal ve heavy metali bir potada erittiği son dönem “eski usul metal” anlayışının bir diğer ürünü olarak karşımızda duruyor. Tamamen rifler üzerinden ilerliyor, enteresan vokal fikirlerine sahne oluyor ve 35-40 yıl öncesinin müziğini barındırıyor.

Bu noktada, albümü övme konusunda, tıpkı son birkaç DARKTHRONE albümünde olduğu gibi bir ikilemle karşılaşıyoruz. “Karşılaşıyorum” da diyebilirdim, ancak aynı şeyi pek çok kişinin yaşadığını bildiğimden çoğul olarak ilerlemeyi tercih ettim.

İkilemimiz şu:

“Son dönem DARKTHRONE albümleri gerçekten iyi mi, yoksa sadece DARKTHRONE oldukları için iltimas mı geçiyoruz?”

Arctic Thunder”a 8,5 vermiş ve sonraki albümlerde 7 ile 8 arasında gezinmiş bir DARKTHRONE dinleyicisi olarak, yazıya Gülşen ve Murat Boz’un Türk popunun başarılı örneklerinden biri olduğunu düşündüğüm “İltimas” şarkısından bir dörtlüğü başlık olarak atmış olmamdan da anlaşılacağı gibi, şahsen DARKTHRONE konusunda objektif yaklaşabildiğimi ve verdiğim bu notların kayırma içermediğini düşünüyorum.

Prodüksiyonu 1983’te bile yetersiz bulunabilecek düzeyde olan “It Beckons Us All…….”un bu tarafını görmezden geldiğimizde, DARKTHRONE’un yine kendine has olaylarıyla dinleyicilerini memnun edecek kalibrede bir albüm yaptığını görüyoruz. Dikkate alınabilecek sitelerde yazılan birkaç incelemeye baktığımda albümün hep 4,5 ila 5,5 arasında notlar aldığını gördüm. Şimdi, eğer DARKTHRONE’un bu “eski usul metal” dönemini, yani “Arctic Thunder” ve sonrasını sadece “önemli bir grubun, kendisinin de çok sallamadan yaptığı keyfi şarkılarla dolu bazı nostaljik soslu albümler” olarak görüyorsanız, “It Beckons Us All…….”a da 5 vermeniz gayet normal. Bu dönemi öyle görseydim ve bu dönemin en iyisi olarak gördüğüm “Arctic Thunder”a misal 6,5-7 verseydim, “It Beckons Us All…….”a da 5 verebilirdim. Ne var ki ben bu DARKTHRONE’un en iyi DARKTHRONE’lardan biri olduğunu, misal “Panzerfaust”tan sonraki 10 küsur yıllık dönemden daha iyi olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden de notları ona göre veriyorum.

İçeriğine baktığımda, DARKTHRONE’un sadece “babalar” ve “nostalji” durumlarının çok ötesinde, çok lezzetli bir atmosfer yarattığına inanıyorum. Albümde günümüze uygun ya da en azından retro cilasına sahip bir prodüksiyon olsa çok daha fazla beğenilecek şarkılar var ve bu şekilde olmadığında bile, şu hâlleriyle gayet keyif veren birçok şarkı var. Bunu sağlayan başlıca şey elbette ki grubun rif yazımı, ancak bana kalırsa bu riflerle yaratılan hava da gayet tatmin edici. “Black Dawn Affiliation” başta olmak üzere ilk üç şarkı gayet iyi. Sonrasında çekici unsurlar bir miktar azalıyor ve albümün bir “Arctic Thunder” olamamasının nedenlerini görüyoruz, ancak bu şarkılarda da can sıkan, tat kaçıran bir durum yok ve neyse ki kapanıştaki 10 dakikalık “The Lone Pines of the Lost Planet” da albüme tatmin edici bir nokta koyuyor.

Velhasılıkelam, “It Beckons Us All…….” DARKTHRONE’un old-school kavramının kelime anlamı olmak için mücadele ettiği kariyerinin son 10-11 yılında çıkan başarılı işlerinden biri. Günümüz koşullarını asla dikkate almayan, 80’lerin ilk yarısından hayat bulan ve yukarıda vurguladığım ikilemi -en azından bana- yaşatmadan kendini sevdiren güzel bir albüm. DARKTHRONE neden bu kadar sık albüm çıkarıyor ya da bu sıklık devam ederse 2-3 albüm sonrasında da aynı cümleleri kurar mıyım bilmiyorum, ancak an itibarıyla bir DARKTHRONE dinleyicisi olmaktan dolayı mutluyum. Bundan 25 sene önce de mutluydum, şimdi de mutluyum ve konuştuğumuz grubun ben ilk okula başlarken kurulduğu göz önünde bulundurulduğunda bunun bir lütuf, bir nimet olduğunu da rahatlıkla söyleyebilirim.

7/10
Albümün okur notu: 12345678910 (4.83/10, Toplam oy: 29)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2024
Şirket
Peaceville Records
Kadro
Nocturno Culto: Vokal, gitar, bas
Fenriz: Davul, vokal, bas, ilave gitar, sözler
Şarkılar
1. Howling Primitive Colonies
2. Eon 3
3. Black Dawn Affiliation
4. And in That Moment I Knew the Answer
5. The Bird People of Nordland
6. The Heavy Hand
7. The Lone Pines of the Lost Planet
  Yorum alanı

“DARKTHRONE – It Beckons Us All…….” yazısına 17 yorum var

  1. Yiğit says:

    Darkthrone değil de başka bir grup yapıyor olsa muhtemelen dinlemem. Bu dönemin sevilmemesini anlayabiliyorum ama bence de Panzerfaust sonrası dönemden çok daha iyi. Ciddi bir beklentiye girmedikçe son dönem Darkthrone’u hep mutlu ediyor beni. Siklerinin keyfine göre müzik yapan babalara saygım sonsuz. Kimin niye bu dönemle derdi olur onu da anlamıyorum, adamlar herhangi bir şey vadetmiyor. Rüştünü ispatlamış, artık istediği gibi takılan ve iyi de yapan bir grup. Zaten Darkthrone da bir kaygısı olmadan rahatça takılabilecek krediye sahip değilse kimse değildir

    Yine sevdim ancak Arctic Thunder dışında diğerleri uzun ömürlü olmadı benim için. Bu albümü de şu sıralar dinleyip sonra salarım muhtemelen.

  2. Necrobutcher says:

    aynen yarrak gibi bir albüm. 1 bile değil. uzun zamandır en overrated gruplar başlıklarına yazmak istiyor ama elim gitmiyordu. başka bir incelemelerine de yazdığım gibi her ne deniyorlarsa olmuyor olmadı yemiyorum. bunlar değil baba uşak bile olamazlar. bu albümü 3 kez üstüste dinleyecek kişiyle iskambil bile oynanmaz hatta 3 gün arayla bir kez çeviren birisi ile direkt sağır alfabesiyle irtibat kurarım.

  3. bk says:

    Sevemedim maalesef albümü. Belki ben artık Darkthrone’dan sıkılmışımdır bilmiyorum ama bana çok sönük geldi. Astral Fortress’ten bir miktar daha iyi ama bence gene çok iyi değil :(.

  4. Retrokafa says:

    ya şöyle, venom – celtic frost o dönemleri sevmeyen, opeth le bilmemneyle müziğe başlayan birileri için iyi değil tabi darkthrone un şimdiki hali. ancak o amaçlanıyor zaten.herkes dinleyecek,sevecek diye bir şey yok.

  5. cotard delusion says:

    True kelimesinin tam karşılığı, yaşayan efsane. Uzata uzata Darkthrone’a saygımı anlatmaya kalksam anlatamam. Fenriz’i abim gibi severim. Ve çok net söylüyorum albümü evde dinlerken bitiremedim, yürürken zar zor bitti. Darkthrone adı yazmasa hayatta dinlemem yarıda bırakırım. Darkthrone’a saygım ve sevgim eksildi mi? Hassiktir amk tanrı adamı taşa çevirir. Sizin sikiniz taşağınız sağ olsun, iyi olun yeter. Ne yaparsanız yapın amk.

  6. A.Karayazı says:

    Yarrak gibi albüm. Tamam anladık aq, kafanıza göre takılıyosunuz, en true sizsiniz. Biraz ciddiyet lazım kimse kusura bakmasın. Yarrak gibi albüm.

    Bu arada, yarrak gibi albüm demiş miydim?

  7. Seyfettin Dursun says:

    Hayatımda dinlediğim en kötü prodüksiyonlardan biri bu albümde maalesef. Tekrar dönüp dinleyebileceğimi asla sanmıyorum.

  8. MrSpock42 says:

    Yorumlarda albümü beğenmediklerini belirten arkadaşların yazdığı yarrakların toplamından daha yarrak bir albüm. 0.5/10

    Necrobutcher

    @MrSpock42, belki de amaç budur çıkıp biz kulak siktik şimdi de algınızı sikeceğiz derlerse saygı duyarım.

  9. Emre Görür says:

    Aynı anda hem kült hem de kolpa olmak anca “trve”lukla mümkündür! İkinci dalga black metal geleneğinde tersine evrim geçirip kolpalaşan tek grup Darkthrone olsa gerek. Manowar kıvamına gelmelerine az kaldı.

  10. Erhan says:

    Sadece DARKTHRONE oldukları için iltimas geçiyoruz.

    Adını ”Büyük grup illüzyonu” koyuyorum bu olayın. Şu yapılan albümün Darkthrone’un tecrübesiyle, iş bilirliğiyle ilgisi yok bence. Sık sık söylenildiği gibi siklerinin keyfine göre bir müzik yapıyorlar ve büyük ihtimal kimseye de beğendirme kaygıları da yok.

    Ancak bu son dönem Darkthrone’un yarrak gibi olmadığı anlamına gelmiyor. Albüm inanılmaz kötü.

  11. Godless Killing Machine says:

    albumu bir tek ben begendim sanirim. ben darkthrone’u metal yaptigi icin dinlemiyorum, darkthrone ne yapsa metal oluyor zaten. belki de baskasi yapsa hosuma gitmeyecek muzik fenriz ve nocturno reisin beyninden ciktigi icin hosuma gidiyor, cok dogal ve organik sevdigim bir grup. her cikardiklari albumu sanki yakin arkadaslarim ne yapmis acaba gibi merakla dinliyorum. surekli filler sarkilar oluyor ama bence her seferinde en az bir tane hit sarki sikistirmayi basariyorlar.

  12. cemilokumus says:

    Darkthrone’un erken döneminde pure black metalin öncüleri arasında yer almasını sağlayan tavrından uzaklaşarak uzun süredir grubun adı altında çok daha keyfî bir müzik yapmaya başlaması elbette kendi tercihidir ve beğenen beğenir. Fakat benim gibi Darkthrone’u erken dönemindeki pure black metal tavrıyla sevmiş dinleyicilerin kendi zevkleri açısından hoşnutsuzluklarını dile getirmeleri de yadırganamaz. Sanatçı kendi keyfi doğrultusunda müzik yapmakta özgür kadar dinleyici de kendi bakış açısından eleştiri yapmakta özgürdür. Bu açıdan konuşursam Darkthrone, “Hate Them” albümünden sonra tamamen isminin kredisini kullandı. Grubun erken dönemi ve özellikle Unholy Trilogy, black metale yön veren ve pure black metalin en belirgin, başarılı ve kült örneklerini ortaya koyduğu için Darkthrone’un black metal dinleyicilerinin gözünde bu imajla bütünleşmesi de kaçınılmazdı. Bu yüzden ben de dahil çoğu black metal dinleyicisinin beklentisi, 2000′li yıllardan sonra grup aktif kalmaya devam edecekse erken dönemdeki albümlerin ayarında işler çıkmayacak olsa da en azından aynı çizgide devam etmesi yönündeydi. Tarihsel olarak bakıldığında grubun son dönemlerindeki müziğinin hiçbir zaman Darkthrone’un ön plana çıkan dönemi olamayacağı da açık durum. Değişiklik ve yenileşme talebi elbette anlaşılabilir. Fakat ortaya çıkan değişim, kendi yapısı içerisinde de başarılı değil ve neredeyse iki yılda bir arda çıkarılan albümlerle tekrarlanması grubun vasatlaştığı izlenimini veriyor. Elbette bu, grup için bütünüyle bilinçli bir tercih ve keyif unsuru da olabilir. Fakat bunu “Darkthrone” adıyla yaptıklarında en azından benim gibi dinleyiciler için hayal kırıklığı yaratması kaçınılmaz bir durum.

  13. deadhouse says:

    Fenriz ve saz arkadaşı eşsiz Norveç doğasında o kadar sıkılıyorlar ki bu yüzden yarrak gibi albüm yapıyorlar. Benim anladığım bu.

    bk

    @deadhouse, Hocam aslında böyle yarrak gibi albümler yapmalarındaki sebep çok basit, işi sadece imaja dökerek bile dinleneceklerini biliyorlar. Aslında kendileri de biliyorlar artık bu işi beceremediklerini ama “tek bir zaman diliminde sıkışıp kaldık, hala 40 sene öncesinin müziğini yapıyoruz. Ayrıca 3 riften fazlasını yazmaya beynimiz yetmediği için aynı pilavı ısıtıp ısıtıp getiriyoruz” demek yerine “biz oldschoolcuyuz moruk ya kültüz biz kimseyi sikimize takmıyoruz” diyerek milleti avutuyorlar. Hem bu sayede, hem de 90′larda yaptıkları işlerin verdiği güvenle hala dinlenmeyi başarıyorlar. Yoksa Arctic Thunder dışında 96 sonrası Darkthrone bomboş bence.

    deadhouse

    @bk, Arctic Thunder ilginç şekilde aradan sıyrılıyor. Mükemmel bir albüm. Herhalde onu çok farklı bir kafayla yaptılar.

    Bence Fenriz ve saz arkadaşı albümlerinin dinlenip dinlenilmediğiyle ilgilenmiyor. Öylesine yapıyorlar işte. Nasıl biz nefes alıyorsak, yemek yiyorsak, yürüyüş yapıyorsak, onlar da müzisyen ve albüm yapıyorlar. Albüm çıkarmaya devam etmelerinin çok bir nedeni yok bence.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.