Adını Fransa’nın güneyindeki Lozère bölgesinde bulunan eski bir yerleşimden alan İngiliz doom metal grubu GÉVAUDAN bundan 10 yıl önce kurulan ve şimdiye dek iki albüm çıkaran bir topluluk. 2019’da çıkan ilk albümlerinin ardından “Umbra”da farklı bir yol izlemeye karar vermiş ve 43 dakikalık tek bir şarkı yazmışlar. Bildiğimiz gibi metal grupları zaman zaman bu işe girişiyorlar ve kimi zaman standardı çok da aşamayan albümler çıksa da zaman zaman tartışmasız başyapıt denecek çalışmalarla da karşılaşıyoruz.
GÉVAUDAN’ın “Umbra”da yaptığı doom metale baktığımızda grubun ilham kaynaklarının birinin açık şekilde WARNING ve 40 WATT SUN olduğunu görüyoruz. Bu da bize adamların hemşerileri Patrick Walker’dan epey etkilendiklerini gösteriyorlar. Sadece beste yapısı, rif ve melodi yazımı olarak olsa yine iyi. Enteresan soyadıyla dikkat çeken vokalist Adam Pirmohamed “Umbra”nın ilk vokallerinde resmen 40 WATT SUN’ın “Wider than the Sky” albümüne göndermede bulunurcasına damar, yürek parçalayan bir vokal yapıyor. Esasında Pirmohamed’in vokali kendi hâlinde o kadar da yürek yakmıyor, ancak “Wider than the Sky”ı öylesine güçlü şekilde hatırlatıyor ki insan ister istemez şöyle bir uzaklara gidiyor. “Wider than the Sky”ı dinleyip kederlenmeyen de ne bileyim…
Pirmohamed’in yükseltmediği ve pes takıldığı yerlerdeki vokallerinde ise ilginç şekilde akıllara Matt Barlow’u veya kısmen de Warrel Dane’i getiren bir havası var ve grup özellikle bu kısımlarda tempoyu düşürerek, müziğin dinamiklerini asgariye indirerek gayet naif ancak etkili yerlere kaymayı başarmış. Ne var ki kimi yerlerdeki bazı nota tercihlerine “katılamadığımı” da söylemeliyim. Bazı anlarda dikkati dağıtacak düzeyde alakasız bir notayla müziğin verdiği duygu yoğunluğu kısmen sekteye uğrayabiliyor, ancak bu genel bir sıkıntı değil.
Uzun tek bir şarkı işine girdiğinizde dikkat etmeniz gereken birtakım konular var bunların başında da şarkının iniş çıkışlarını dengeli kullanmak ve dinleyiciye “kaç dakika kaldı?” diye düşündürtmemek geliyor. Bu konudaki en iyi örneklerden biri elbette ki başından sonuna müzikal ve temasal bir yolculuk olan “Crimson” ve “Crimson”a baktığımızda gördüğümüz şey de EDGE OF SANITY’nin şarkı içerisinde belirli melodi paternlerini farklı şekillerde kullanarak hem bütünlüklü bir altyapı oluşturması hem de farklı fikirlerin olaya müdahil olmasını sağlayabilmesi. “Umbra”da bu tarz bir “farklı şekillerde kullanılan ana melodi” olayı olmasa da grup şarkıyı mantıklı şekilde bölümlere ayırmış. Durağan 5-6 dakikanın ardından patlayan vokaller, gitarlar ve davullar sayesinde albüm kendi içinde inişler ve çıkışlar yaratmış, bu kontrastlar birbirini besleyerek “Umbra”nın monotonlaşmasının önüne geçmiş.
43 dakikalık tek bir şarkıyı dinlemeye mental ve lojistik olarak hazırsanız ve doom metal seviyorsanız, bence epey samimi müzik yapan GÉVAUDAN’la tanışabilirsiniz. “Umbra” her şeyiyle eksiksiz bir başyapıt olmayabilir, ancak tek amaçları sevdikleri müziği yapmak olan dört tane adamın cesaret isteyen bir işin altından alınlarının akıyla çıktığını görmek ve mis gibi doom metal dinlemek adına gayet güzel bir deneyim.