Tek kişilik black metal projelerinin ilham aldığı bir numaralı kişi şüphesiz ki Quorthon. Onun vizyonuyla ortaya çıkan BATHORY’nin nasıl birden fazla ekstrem türe ilham verdiği ve mirasını gelecek nesillere aktardığı hepimizin malumu. Ardından Varg Vikernes ve BURZUM sahne aldı ve o da black metalin bireysel silahlanmasına öncülük eden fikirleriyle binlerce müzisyene ilham kaynağı oldu. Zaman ilerledikçe bu isimlere ve projelere yenileri eklendi. Bazısı olayın depresif tarafına yönelik aşırı kişisel işler ortaya koyarken kimileriyse Hoest’in TAAKE’si gibi grup müziğine çok daha yakın işler yaptılar. Örnekler sayfalarca çoğaltılabilir.
Bugün de bu tarz bir oluşumla, Hollandalı Carchost tarafından 2015’te kurulan ve ikinci albümünü yakın zamanda çıkaran HELLERUIN’le beraberiz. HELLERUIN bol çivili, mermili kemerli, elde kurukafalı, kısacası imaj açısından Hoest ekolünden ilerleyen bir kardeşimiz. Albümlerindeki tüm enstrümanları kendisi çalıyor, tüm vokalleri yapıyor, kaydını ve prodüksiyonunu kendisi üstleniyor. Albüm kapağındaki pozunu da zaman ayarlı makine kurup kendi çektiyse, helal olsun demekten başka yapacak bir şey yok.
Müzikal olarak baktığımızda HELLERUIN’in tam olarak belli bir ülkenin black metaline dâhil olduğunu söyleyemeyiz. “Hollanda black metali” diye bir kavram olmadığından, “Devils, Death and Dark Arts”ta duyduğumuz şeyin kaynağını oluşturan ve referans bellediği birden fazla şey olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hiçbiri direkt olarak kullanılmasa da his ve beste fikirleri olarak MGŁA’nın kişiselliğini, SARGEIST’ın kederini, TAAKE’nin tremolo rif karakterine yakın şeyleri görebiliyoruz. HELLERUIN zehirli olmaktan ziyade derinlerinde kederler saklanan ancak ağlaklık boyutuna da kaymayan bir black metal yapıyor. Bu da doğal olarak akıllara SARGEIST, SATANIC WARMASTER, SARKRISTA, SPECTRAL WOUND gibi isimlere yakın duruyor. Yine de tam bir Fin sound’undan da söz etmek zor. Anlaşılacağı üzere Carchost birilerinin black metaline yanlama amacı gütmüyor ve standart tremolo rifler, iç içe geçen melodi/rif bileşimleri gibi daha genel çerçevede bir black metalin peşinden gidiyor. Doğal olarak çıkan sonuç pek çok muadili olan bir şeye dönüşüyor ve HELLERUIN’in ayrıştırılır bir sound ve karakter kazanmasına mâni oluyor, ancak özellikle black metal gibi muhafazakâr ve kalıpları belli türlerde geçerli olduğunu düşündüğüm üzere amaçlanan ile yapılanın birbirine yakınlığı, ortaya çıkan şeyin takdir edilirliğini sağlamak adına yeterli oluyor.
Sizi şoka sokacak, black metale yönelik düşüncelerini değiştirecek bir şeyler bekliyorsanız burada o yok. Burada her bir şeyi tek kişi elinden çıkmış, black metalin bu bireysel yapılabilme geleneği çerçevesinde değerlendirildiğinde başarılı addedilecek, benzeri çok, ama her hâlükârda iyi icra edilmiş bir black metal var. Özellikle tek kişilik black metal grupları size ayrı bir çekici geliyorsa HELLERUIN’le tanışabilir ve “Devils, Death and Dark Arts”tan keyif alabilirsiniz.
Şarkılar 1. The Flame Still Burns Within Me
2. Devils, Death and Dark Arts
3. It Befalls the Night With Doom
4. All Shades of Ferocity
5. Riddles in Devil's Tongue
6. Hymn of Life and Death