Doksanlardaki IN FLAMES’in köklerine bağlı melodik death metalini; 2000 sonrasında da KALMAH’ı ve INSOMNIUM’u seviyorsanız burada tam size göre bir şey var.
Uzun zamandır tam anlamıyla melodik death metal yapan bir grubun albümünü incelememiştim. Haziran başı KALMAH’ın son albümünü inceledim, onda bile melodik death metal dışı ögeler var. Melodik death metal karakterli daha bir dolu şey yazdım ama hiçbiri bildiğimiz, kafamızda canlanan saf melodik death metal değildi. Bugünse bu gidişe bir dur diyoruz ve tepeden tırnağa melodeath yapan bir grubu konuk ediyoruz.
2018’de kurulan ABD’li grup ASTRALBORNE, kurulur kurulmaz çıkardığı ilk albümünün ardından yeni albümü “Across the Aeons” ile karşımızda. ASTRALBORNE ansiklopedik düzeyde özüne sadık bir melodik death metal yapıyor. Albümdeki “December Flower” cover’ından da görüleceği üzere IN FLAMES’ten epey bir ilham alan bu arkadaşlar, ayrıca KALMAH’ın ve INSOMNIUM’un da belirli özelliklerine yakın duruyorlar. Mizaç olarak doksanlarda çıkan akustik gitar introlu, araya akustik pasajlı İsveçli grupları anımsatan ASTRALBORNE, temelde AT THE GATES’le birlikte öne çıkan rif karakterine bağlı rifler ve IN FLAMES tandanslı bir melodi kullanımına gidiyor.
Melodilerde IN FLAMES tadı, hatta İskandinavlık bile yok aslında. Özellikle o kimliğe yakın duran bir şey yapmaya çalışmamışlar. Ancak beste yapıları itibarıyla özellikle “Colony” ve öncesi IN FLAMES’i çok sevdiklerini belli ediyorlar. Şarkıların sertleştiği anlar akıllara FRAGMENTS OF UNBECOMING gibi daha atarlı isimleri veya rif yapıları itibarıyla lezzetli noktalarda duran NIGHTRAGE’i de getirebilir. Dolayısıyla ASTRALBORNE’u sadece lead gitar ve melodi üzerinden değerlendirmek yetersiz olacaktır. Adamlar riflere de aynı oranda önem veriyorlar.
Ne var ki bu durum “doksanlar melodeath worship” gibi bir noktaya, nostaljik kafalara, klon olma girişimlerine falan kaymıyor. Sound’u olsun şarkı yapıları olsun, adamlar gayet oturaklı bir iş yapmışlar ve doksanlar ekmeği yeme, davayı satan IN FLAMES’in açtığı boşluktan faydalanma amacında değiller.
Yukarıda değindiğim gibi, albümde bir de IN FLAMES klasiği “December Flower” var. Bildiğimiz gibi bu şarkı Homo heidelbergensis, Homo rhodesiensis, Homo antecessor, Homo erectus, Denisova insanı, Homo floresiensis, Homo luzonensis, Homo neanderthalensis ve akabindeki arkaik homo sapiens de dâhil olmak üzere insansılar ve insanlık tarihinin en iyi solosudur. Dolayısıyla grubun bu soloda ne yapacağını merakla bekledim ve %90 oranında tatmin olduğumu söyleyebilirim. Bu oran %89 olsaydı bozuşurduk, albümün notunu bile yeniden konuşurduk.
Yazının başlığı her şeyi her anlamda özetliyor aslında. Eğer başlıkta tarif edilen kişi sizseniz albümden keyif alırsınız, değilseniz burada sizlik bir şey yok. Ama her halükârda samimi olduğunu hissettiren, heyecanlı üç tane adam var ve umarım bundan sonra da yolları açık olur. Saf melodeath’i özledik çünkü biz. Çok fazla özledik.
Kadro Paul Fuzinski: Vokal, bas
Derik Smith: Gitar
Jayson Cessna: Davul
Şarkılar 1. Exordium
2. War Vessel
3. Nocturneous
4. Skybreaker
5. Gemini
6. December Flower (IN FLAMES cover)
7. Promethean Fire
8. Star of Extinction
9. Paradigm Shift
10. The Pillars of Creation
11. Across the Aeons
12. Cadence of Sorrow