Avustralya’nın 2000 sonrası çıkardığı en önemli gruplardan biri olan NE OBLIVISCARIS’le ilgili enteresan olaylardan biri “The Aurora Veil” gibi çok dikkat çeken bir demonun ardından ilk albümlerini çıkarmak için 5 yıl beklemiş olmaları. 2012’de çıkan “Portal of I”la birlikte adını daha geniş bir kitleye duyuran grup, ardından da ”Citadel” ve “Urn” ile ülkesinin önde gelen isimlerinden biri hâline gelmeyi başarmış NE OBLIVISCARIS adını binlerce insana ezberletmişti.
Gruba dair diğer bir enteresan olay da rüzgârı bu denli arkasına aldıktan sonra bir sonraki albümü, şu anda incelemekte olduğum albümü için 6 yıl beklemiş olması. Mutlaka geçerli sebepleri vardır ancak bu süreçte Season of Mist tarafından belirli aralıklarla darlandıklarına yemin edebilirim ama kanıtlayamam.
Şimdi karşımızda “Exul”la duruyorlar. Albümün tamamı genel bir tema çerçevesinde mi bilmemekle beraber, açılış şarkısı “Equus”un sözlerine ve albüm kapağına baktığımızda “Exul”un Roma ve Britanya eksenindeki birtakım şeyleri anlattığını; tapınak şövalyelerinden bahsettiğini görebiliyoruz. İlk şarkıda adı geçen Boudica, bundan yaklaşık 2000 yıl önce yaşayan ve Büyük Britanya’yı işgal eden Romalılara karşı isyan başlatan bir kraliçe. Grup bu olayları albümün geneline yaymış mı emin değilim ancak hem kapak hem sözler açısından örtüşen şeyler olduğunu görebiliyoruz.
Müzikal olarak baktığımızda NE OBLIVISCARIS’in “Urn”e kıyasla daha bir geliştiğini, şarkı yazımı konusunda daha mahir bir görünüme büründüğünü fark ediyoruz. Bence grup “Exul”da bugüne kadarki en ustalık kokan bestelerini yapmış, performanslarını sunmuş.
Bunu nereden görüyoruz diyecek olursanız, şarkıların giriş gelişme sonuç kısımlarına baktığımızda NE OBLIVISCARIS’in son derece ne yaptığını bilir, olayın tamamına hâkim takıldığını görüyoruz. Önceki albümlerde “keman kullanan progresif death metal grubu” etiketi gereği keman kullanımını -bence- bazen fazlaca parlatan ve şarkının konsantrasyonunu dağıtan NE OBLIVISCARIS “Exul”da neyi ne zaman yapacağını kafasında daha iyi oturtmuş gibi bir izlenim veriyor.
Albümdeki gitar kullanımı bana kalırsa NE OBLIVISCARIS’in zirvesi. Bunu sadece teknik beceri anlamında söylemiyorum. Şarkıların nerede neye ihtiyacı olduğu konusunda, kemanla birlikte akma hususunda ve vokale alan boşaltma gibi noktalarda gitar ciddi anlamda ustalık kokan hareketlere imza atmış. Hiçbir şarkıda bir acelecilik yok, güzel bir kısmın erkenden sonlandırılmasının yarattığı kekremsi tat yok, keman kullanma farklılığını dakikalar süren sololarla sündürme yok.
Albümle ilgili en önemli ve bence en iyi nokta ise bestelerdeki oturaklılık sayesinde bir şarkının belli bir bölümünü gitar, keman, davul vesaire tarafından kurtarmaya çalışma gibi bir gereklilik de doğmamış. Açıkçası grubun önceki albümlerinin bazı anlarında bir müzisyenin dizginleri ele almak zorunda kalışlarına tanık olduğumuzu düşünüyorum. Bu genelde “enteresanlık unsuru” olan keman oluyordu ama kimi anlarda, bir şekilde, bir sebepten bazı şarkıların bir iteklemeye ihtiyaç duyduklarını hissediyordum. “Exul”u dinlerken bu tarz bir şey bir an olsun aklıma gelmedi. Şarkılar çok iyi kurgulanmışlar, iniş çıkışlar son derece dengeli ilerliyorlar ve bu sayede dinleyici olarak işinde ustalaşmış, artık bir şeyleri çözmüş bir grup dinlediğimizi anbean fark edebiliyoruz. Bu bence çok önemli bir şey.
Tüm bunlara dayanarak “Exul”u NE OBLIVISCARIS’in en iyi iki albümünden biri olarak görüyorum. Yazıda bahsettiğim ve vurguladığım deneyim başlığı düşünüldüğünde esasında grubun her albümünün bir öncekini aşması beklenir, lakin yarattığı heyecan ve farklılık açısından ben hâlâ “Portal of I”ın NE OBLIVISCARIS’in en özel işi olduğunu düşünüyorum. Duygusal kısımları, ilk tanışma heyecanını falan bir kenara bırakırsak bence “Exul” NE OBLIVISCARIS’in bugüne dek çıkardığı en iyi albüm. Ama “Portal of I”ın değerinden dolayı onun üstünde puan vermeyi içim el vermiyor. Sonuçta önemli olan albümün çok iyi olması. Gerçekten çok iyi bir albüm “Exul”.
NE OBLIVISCARIS gibi bazı şeylerin dozunu kaçırırsa işleri tatsızlaştırabilecek bir gruptan çıktığı da düşünüldüğünde son derece iyi kurgulanmış, çok isabetli kararlara sahne olmuş ve prodüksiyonundan müzisyenliğine kusursuz icra edilmiş bir iş olarak karşımızda duruyor.
Kadro Tim Charles: Clean vokal, keman, viyola, klavye
Matt Klavins: Gitar
Benjamin Baret: Lead gitar, akustik gitar
Xen: Sert vokaller, sözler
Martino Garattoni: Bas
Dan Presland: Davul
Şarkılar 1. Equus
2. Misericorde I - As the Flesh Falls
3. Misericorde II - Anatomy of Quiescence
4. Suspyre
5. Graal
6. Anhedonia
Kesinlikle grubun en iyi albümü değil (bakınız. Citadel) ama gayet iyi bir albüm. Öyle 6 yıllık bir beklemeyi falan hak ettiğini de hiç düşünmüyorum. Gören de 600 sene sonra yayımlanan bir Tool albümü falan sanmasın lütfen. Standart My Dyin Bride meets Karnivool.
Objektif olarak bakmaya çalışınca arasam da bir kusur bulamadım ama nedense bir Portal of I ya da Citadel kadar (ki o buna kıyasla bazı konularda kusurlu sayılabilecek bir albümdü bence) yakalayamadı beni. Umarım zamanla açılır. Dört dörtlük bir albüm olmasına rağmen şimdilik sadece uzaktan takdir edeceğim galiba.
Ellerinde değil, vasat albüm yapamıyor adamlar ama bu defa hakikaten bullseye’a koymuşlar oku. Portal i’ın hemen yanına koydum, kariyerlerindeki en iyi iki albümden biri ve olgunluklarının tadından yenmeyen bölümünde. Kayıt kalitesi de ayrıca yüz güldürüyor, dac’ınıza amfinize kuvvet.
Suspyre sonundaki bir bucuk dakikalik kisim o kadar iyi ki sadece o bir bucuk dakikayi album diye sunmus olsalar yine yilin en iyi albumu derdim herhalde. Her sarki ayri guzel, her sarkida acayip partlar var, valla 10/10 album.
Ben son iki albümlerini hiç beğenmemiştim ama bu gerçekten çok iyi olmuş. Portal of I’a daha yakın buldum. Son iki albümdeki keman ve clean vokal kullanımının bokunun çıktığını ve yer yer albümün entel düğün müziğine döndünüğünü düşünmüştüm. Bundaysa kritiğe %100 katılıyorum. Kemanlar çok oturaklı, güzel sekansları kısa tutmamışlar ve en önemlisi besteler tutarlı. Kıçı başı ayrı oynamıyor. Yıl bitti ama ben gene de listeme eklicem :D
Gerçekten çok iyi albüm ya. Bu yıl daha iyi bir şey dinlemedim henüz. Ama gitarların sesini çok kısmışlar sanki
Graal parçasının girişinde kullanılan keman melodisini bir yerden hatırlıyorum ama hala daha bulamadım :) çok tanıdık
Kesinlikle grubun en iyi albümü değil (bakınız. Citadel) ama gayet iyi bir albüm. Öyle 6 yıllık bir beklemeyi falan hak ettiğini de hiç düşünmüyorum. Gören de 600 sene sonra yayımlanan bir Tool albümü falan sanmasın lütfen. Standart My Dyin Bride meets Karnivool.
Objektif olarak bakmaya çalışınca arasam da bir kusur bulamadım ama nedense bir Portal of I ya da Citadel kadar (ki o buna kıyasla bazı konularda kusurlu sayılabilecek bir albümdü bence) yakalayamadı beni. Umarım zamanla açılır. Dört dörtlük bir albüm olmasına rağmen şimdilik sadece uzaktan takdir edeceğim galiba.
Ellerinde değil, vasat albüm yapamıyor adamlar ama bu defa hakikaten bullseye’a koymuşlar oku. Portal i’ın hemen yanına koydum, kariyerlerindeki en iyi iki albümden biri ve olgunluklarının tadından yenmeyen bölümünde. Kayıt kalitesi de ayrıca yüz güldürüyor, dac’ınıza amfinize kuvvet.
Şahane
25 puanlama, 6 yorum atılacak bir albüm değil kesinlikle. Yılın muhtemelen en iyi ilk 3 albümünden biri.
13.04.2023
@Boba Fett, yıl sonunda görmezden gelinirse çok üzülürüm. Daha çok erken tabi, neler çıkacak bilmiyoruz ama yıl sonu ilk 3′ünde olması lazım
Suspyre sonundaki bir bucuk dakikalik kisim o kadar iyi ki sadece o bir bucuk dakikayi album diye sunmus olsalar yine yilin en iyi albumu derdim herhalde. Her sarki ayri guzel, her sarkida acayip partlar var, valla 10/10 album.
@otaliptus, Baya iyi albüm ama np eşit midir talip.
27.04.2023
@boun cmpe, belli olmaz bardetto kardes. Cidden cok iyi.
bi bana mi asiri repetitive geldi ya ilk sarkidan sogudum direkt
Ben son iki albümlerini hiç beğenmemiştim ama bu gerçekten çok iyi olmuş. Portal of I’a daha yakın buldum. Son iki albümdeki keman ve clean vokal kullanımının bokunun çıktığını ve yer yer albümün entel düğün müziğine döndünüğünü düşünmüştüm. Bundaysa kritiğe %100 katılıyorum. Kemanlar çok oturaklı, güzel sekansları kısa tutmamışlar ve en önemlisi besteler tutarlı. Kıçı başı ayrı oynamıyor. Yıl bitti ama ben gene de listeme eklicem :D