Benim için hayatın en büyük gizemlerinden biri DEAD TO THIS WORLD’e ne olduğudur.

2007 yılında “First Strike for Spiritual Renewance” diye mükemmel bir thrash/black metal albümü çıkardılar, sonra 2011’de bir EP geldi ve sonra sesleri kesildi. Metal-Archives’a göre aktifler, ancak internet sitesi olarak Myspace görünecek kadar da yok hükmündeler.

Bugün bahsedeceğimiz grubun DEAD TO THIS WORLD’le tek bağlantısı, TERRESTRIAL HOSPICE’in iki elemanından biri olan Skyggen’in zamanında DEAD TO THIS WORLD’le sahneye çıkmış olması ama hazır ufak da bir bağlantı bulmuşken bahsedeyim, veryansınımı yapayım dedim.

Şimdi konumuza dönersek, TERRESTRIAL HOSPICE Polonya’dan çıkma bir black metal grubu. Peki bu arkadaşları ilginç kılan ne?

Tabii ki de BEHEMOTH, AZARATH ve WITCHMASTER’dan sevip saydığımız Inferno’nun grupta önemli bir rol üstlenmesi. Grubun ilk albümünde Inferno sadece davulları çalmış, geri kalan her şeyi az önce bahsettiğim Skyggen üstlenmişti. Bu albümde ise Inferno davulun yanında gitar ve bas da çalmış. Skyggen ise vokal yaparak, gitar ve bas çalarak albümdeki yerini almış.

2018’de kurulan TERRESTRIAL HOSPICE, 2020’de “Indian Summer Brought Mushroom Clouds” albümünü çıkarmış ve doğal olarak dikkatleri üzerine çekmişti. Şimdi de yine enteresan bir adı olan “Caviary to the General”la karşımızdalar ve bakalım neler yapıyorlar.

TERRESTRIAL HOSPICE gerçekten de pek çok açıdan tipik bir black metal yapıyor. Müziklerinde fazlaca bir alengir, ilginçlik, deneysellik yok ve black metal neyse onu çatır çatır yapmayı seçiyorlar. Dinlerken fark edeceğiniz üzere GORGOROTH, URGEHAL, 1349 gibi gruplara yakın duran bir tarzları var. Direkt, lafı dolandırmayan, oyunu kurallarına göre oynayan bir black metal. Bu sayede bir taraftan sürprizsiz ve alışıldık bir iş ortaya koysalar da diğer taraftan böylesine saf black metalin ne kadar iyi icra edilebileceği konusunda da çeşitli örnekler sunuyorlar.

Benim tüm bu olanlardan anladığım ve gördüğüm, Inferno’nun iflah olmaz bir ekstrem müzik aşığı olduğu ve bu alevi kalbinin derinliklerinde hissettiği. Adam BEHEMOTH’la gösterişli klipler çekip şekil şukul promo fotoğraflar verirken bir yandan da ülkesindeki birtakım başka kara kalpli gencolarla black metal, blackened death metal, black/thrash metal icra etmekten geri durmuyor. Tüm bu oluşumlara baktığımızda da TERRESTRIAL HOSPICE onun saf, katıksız, bodoslama black metal açlığını giderdiği proje olarak gözüküyor. “Caviary to the General”ı dinlediğinizde göreceğiniz gibi albüm gerçekten de yeni bir şey sunmuyor, böyle bir amacı olmadığını ilk andan belli ediyor ve buna rağmen gayet desteklenesi ve takdir edilesi bir black metal saflığı ortaya koyuyor. “Memoir” gibi içinde epey orta tempo bölümler barındıran daha atmosferli şarkılar bir yana, albümün çok büyük bir kısmı tam bir black metal kıyımından oluşuyor.

Acayip bir şeyler beklemeden dinlerseniz sizi -bence- kelimenin tam anlamıyla “yeterli” düzeyde bir black metal bekliyor. Habisliği de öfkeli hüznü de yerli yerinde, ikinci dalga black metalden bildiğimiz her tür detay da aynen görev başında.