MESHUGGAH yeni albümü “Immutable“ı Nisan ayında çıkarmıştı.
Detaylar şöyle.
1. Broken Cog 05:35 2. The Abysmal Eye 04:55 3. Light the Shortening Fuse 04:28 4. Phantoms 04:53 5. Ligature Marks 05:13 6. God He Sees in Mirrors 05:28 7. They Move Below 09:35 (enstrümental) 8. Kaleidoscope 04:07 9. Black Cathedral 02:00 (enstrümental) 10. I Am That Thirst 04:40 11. The Faultless 04:48 12. Armies of the Preposterous 05:15 13. Past Tense 05:46
“They Move Below”un klibi yayınlandı.
“I Am That Thirst” klibi yayında.
“Broken Cog” klibi yayında.
“I am That Thirst” yayınlandı.
“Light the Shortening Fuse” yayınlandı.
İlk single “The Abysmal Eye”ın klibi yayınlandı.
Tadımlık da var.
Tomas Haake grubun yeni albümdeki yaklaşımına dair şu açıklamalarda bulunmuştu.
“Elbette ki MESHUGGAH sound’unu korumak istiyoruz. Esas amacımız bu. Diğer yandan, AC/DC’nin son 40 yıldır yaptığı şeyin tam tersini yapmaya yönelik bir anlayışımız da var. Dolayısıyla sürekli aynı albümü yazmak da istemiyoruz. MESHUGGAH karakteri içerisinde birtakım yeni fikirler bulmaya çalışıyoruz.”
Yorum alanı
“MESHUGGAH yeni klibini sundu” yazısına 90 yorum var
Thordendal’in katkısı yok wiki’ye göre. Hagstöm tarafından 8, Haake – Lövgren ikilisi tarafından 3, Lövgren tarafından 2 şarkının müzikleri yapılmış. Sözleri çoğu albümdeki gibi ağırlıklı olarak Haake yazmış.
“Ligature Marks” kan dolaşımını hızlandırıp damarları açıyor. Aşağı kısımlara kan pompalanması yoğunlaşınca damarlar daha belirgin hale geliyor. Az önce baktım, farkı gördüm.
@poison, hayatımda duyduğum en saçma sapan uyduruk gitar solosu olabilir. Başka bir grup bu soloyu kullansa ağır taşşak geçer; “Sizin solo atan gitaristiniz parmaklarını sikeyim.” derdim.
Meshuggah tarihin gelmiş geçmiş en saçma sapan müzik grubu olduğu için bunu çekici bir hale getirmeyi başarabiliyor ve bunu en düzey kalitede yapıyor.
@ismail vilehand, kesinlikle. sanki kasıtlı olarak özürlü taklidi yapıyorlar. neredeyse her parçasında hem melodi hem de ritim açısından “niye aq?” dedirten anlar var ve dediğin gibi bu anlar en üst düzeyde.
Bazıları çok tekdüze bularak sevmez hatta eleştirir Kidman’ın vokallerini. Ama bu adamın vokalinin beni korkutan, oldukça belirsiz bir nihilizmi ve deliliği var. Öyle ki bazen bu adamın sesiyle cidden deliliğin dağlarında gibi hissediyorum. Meshuggah’ı gerçekten derin bir şekilde dinlemeye çalıştığım her seansta öyle bir şiddet, kaos ve çaresizlik hissediyorum ki bunu başka bir grupta bulmam mümkün değilmiş gibi geliyor. Başka bir grupsun Meshuggah iyi ki varsın amk!
Kelimeler ile tarif edemediğim çok tuhaf bir albeni var bu albümde. Pandemi sonrası akıl sağlığımı %80 falan yitirdim diye mi öyle bilemiyorum ama çok sıcak geliyor bu albüm bana, dinlemelere doyamıyorum.
Dinlerken tuhaf danslar, el hareketleri falan yapıyorum. İbo Şov’daki Mehmet Ali Erbil gibiyim:
@ismail vilehand, hahaha mali’nin kadının üstüne atlamadan önceki dansını izlerken bir yandan da bu albümü düşününce aşırı komik oluyor.
bu arada ismail vilehand yazdıklarına ve paylaştıklarına özellikle bakıyorum siteye her girişimde. bazen çok komik oluyor birbiriyle hiç alakası olmayan şeyleri bağdaştırman.
@ismail vilehand, meshuggah dinlerken saçmasapan el hareketleri yapmayan bizden değildir. :D hatta şöyle söyliyim, dans etmekten nefret ederim ve beceremem. hayatta dans ile ilgili kendimi en yakın hissettiğim anlar meshuggah dinlerken oluyor.
Thordendal’in katkısı yok wiki’ye göre. Hagstöm tarafından 8, Haake – Lövgren ikilisi tarafından 3, Lövgren tarafından 2 şarkının müzikleri yapılmış. Sözleri çoğu albümdeki gibi ağırlıklı olarak Haake yazmış.
https://en.wikipedia.org/wiki/Immutable_(album)
“Ligature Marks” kan dolaşımını hızlandırıp damarları açıyor. Aşağı kısımlara kan pompalanması yoğunlaşınca damarlar daha belirgin hale geliyor. Az önce baktım, farkı gördüm.
jens kidman’ın sakallarını beğendim.
Armies of the Preposterous delirtiyor.
God He Sees in Mirrors’ın 2:50 de başlayan ve yaklaşık 1 dakika kadar süren kısmı Meshuggah’tan duyduğum en iyi şey olabilir.
“kaleidoscope”un özürlü solosu harika ya.
06.04.2022
@poison, hayatımda duyduğum en saçma sapan uyduruk gitar solosu olabilir. Başka bir grup bu soloyu kullansa ağır taşşak geçer; “Sizin solo atan gitaristiniz parmaklarını sikeyim.” derdim.
Meshuggah tarihin gelmiş geçmiş en saçma sapan müzik grubu olduğu için bunu çekici bir hale getirmeyi başarabiliyor ve bunu en düzey kalitede yapıyor.
06.04.2022
@ismail vilehand, kesinlikle. sanki kasıtlı olarak özürlü taklidi yapıyorlar. neredeyse her parçasında hem melodi hem de ritim açısından “niye aq?” dedirten anlar var ve dediğin gibi bu anlar en üst düzeyde.
dün tüm gün bu albümü dinledim. şimdi bir kez açayım yine kapatamam. kritik yayınlanınca 10′u basmak için tekrar geleceğim.
Bazıları çok tekdüze bularak sevmez hatta eleştirir Kidman’ın vokallerini. Ama bu adamın vokalinin beni korkutan, oldukça belirsiz bir nihilizmi ve deliliği var. Öyle ki bazen bu adamın sesiyle cidden deliliğin dağlarında gibi hissediyorum. Meshuggah’ı gerçekten derin bir şekilde dinlemeye çalıştığım her seansta öyle bir şiddet, kaos ve çaresizlik hissediyorum ki bunu başka bir grupta bulmam mümkün değilmiş gibi geliyor. Başka bir grupsun Meshuggah iyi ki varsın amk!
Kelimeler ile tarif edemediğim çok tuhaf bir albeni var bu albümde. Pandemi sonrası akıl sağlığımı %80 falan yitirdim diye mi öyle bilemiyorum ama çok sıcak geliyor bu albüm bana, dinlemelere doyamıyorum.
Dinlerken tuhaf danslar, el hareketleri falan yapıyorum. İbo Şov’daki Mehmet Ali Erbil gibiyim:
https://youtu.be/BxFvvguwGJA
06.04.2022
@ismail vilehand, hahaha mali’nin kadının üstüne atlamadan önceki dansını izlerken bir yandan da bu albümü düşününce aşırı komik oluyor.
bu arada ismail vilehand yazdıklarına ve paylaştıklarına özellikle bakıyorum siteye her girişimde. bazen çok komik oluyor birbiriyle hiç alakası olmayan şeyleri bağdaştırman.
06.04.2022
@ismail vilehand, meshuggah dinlerken saçmasapan el hareketleri yapmayan bizden değildir. :D hatta şöyle söyliyim, dans etmekten nefret ederim ve beceremem. hayatta dans ile ilgili kendimi en yakın hissettiğim anlar meshuggah dinlerken oluyor.