Erhan Yiğit

Türde çeşitliliğin, konsantrasyonun ve uyum sağlamanın bir numaralı örneklerinden birisi olan, Death metalin sarsılmaz kalesi Erik Rutan’ın grubu HATE ETERNAL’ın kanımca en iyi albümü olan “I Monarch” hakkında bir şeyler karalamanın zamanı geçeli çok olmuş lakin söz konusu yapıt baştan sona bir ders kitabı olunca siteye kazandırmak insanın boynunun borcu oluyor.

Malumumuz an itibariyle hem CANNIBAL CORPSE’da faaliyet gösteren hem kendi projesi HATE ETERNAL ile olduğu gibi devam eden hem de zamanında MORBID ANGEL ile metalin seyrini değiştiren kadroda bulunan Erik Rutan’ın testislerine ne çimento yeter ne de kum; Adam baştan aşağı adeta bir Death metal ikonu ve bir müzik tarzında veya bir grupta bir şeyleri ikon olarak temsil edebilmeyi başarmanın zorluğunu düşündüğümüzde Erik Rutan’ın bu kültürde nerede durduğunu anlamak hiç de zor olmaz.

Yazıya başlamadan Rutan’ın aktif olarak yer almadığı fakat prodüksiyon veya konuk koltuğunda oturduğu bazı grupları belirtirsem kendisini fazla tanımayanlara daha iyi yardımcı olabilirim; AEON. MISERY INDEX, DEVOURMENT, GOATWHORE, KRISIUN, MALEVOLENT CREATION, NILE, RIVERS OF NIHIL, SIX FEET UNDER, VITAL REMAINS ve niceleri.

21′inci yy’ın en değerli Death metal yapılarından birisi olarak gördüğüm “I Monarch” bence HATE ETERNAL’ın da en iyi albümü. Diskografisinde bırakın kötü bir albümü, kötü tek bir şarkı dahi bulunmayan grubu bu denli vurdumu oturtan, kalitesiz bir mahsul ile gelmemesini imkansız hale getiren yegane şey Erik Rutan’ın tam bir yetenek bombası veya Death metal makinesi olmasından daha ziyade, Rutan’ın Death metal olayını kavrayış şekli olarak görebiliriz.

Death metal yapmak için minimum ilgiye, enstrüman kabiliyetine ve buna benzer diğer gereksinimlere sahip iseniz şimdiden müjde! siz de bir Death metal icracısı olabilirsiniz. Bu gerçekten zor bir şey değil lakin bu kapsamda kolay kolay elde edilemeyecek bir gereklilik daha var; O da az yukarı da dediğim gibi “Kavrayış ve olaya bakış şekli”. Bu da Rutan’da fazlasıyla mevcut olan bir şey.

Erik Rutan sadece çok sert bir Death metal yapmıyor, aynı zamanda yaptıklarını son derece dinlenilebilir kılacak, dinleyeni zevkten zevke sürükleyecek parlak fikirleri de düşünüp ekliyor yapıtlarına. Örnek vermek gerekirse albümün giriş şarkısı olan Two Demons solosunun ciddi manada, tek başına bir müzik mükemmeliyeti olması şarkının geri kalanını da kolayca benimsemenizi ve günün sonunda albümün tamamını kolayca koynunuza almanıza yetiyor da artıyor gerçekten.

Erik Rutan esasında MORBID ANGEL ile yükseldiği ve kendisini orada eğittiği için yapıtlarında sürekli olarak bir Trey Azaghtoth etkilenimi görülüyor, O yüzden bu albüm dahil HATE ETERNAL’ın hangi albümünü dinlersek dinleyelim işin içinde daima silik ya da göz önünde duran bir MORBID ANGEL mirası görebiliyoruz. Sözünü ettiğim bu durumun en sağlam örneğini ise “I Monarch”da görüyoruz. Fakat şöyle bir şey var ki bu başka bir grubu örnek alma olayı HATE ETERNAL’ı kesinlikle bir Worship grubu yapmıyor, bunun yerine kendi öz stilini kendi yürümek istediği yolda ilerleten, yeri geldiğinde yüzde yüz özgün diyebileceğim bir noktaya ulaşan, yeri geldiğinde ise müziğin bu kümülatif özelliğinden yararlanarak yapıtını çok boyutlu hale getiren bilinçli bir örnek alma faaliyeti gerçekleştiren bir grup yapıyor ve bu da HATE ETERNAL’ın özellikle bu albüm çerçevesinde ne kadar üstün bir oluşum olduğunu kanıtlıyor.

Ben “I Monarch”ın sadece çok iyi bir albüm olduğunu değil, içeriğindeki müzikal zenginliğinden ve fikir bolluğundan mütevellit adeta bir Death metal dersi olduğunu, “Ben Death metal dinliyorum” ya da “Death metal yapmak istiyorum” diyen herkesin mutlaka dinlemesi, ezberlemesi gereken bir albüm olduğunu düşünüyorum. Nasıl 90′lı senelerin başında IMMOLATION, MORBID ANGEL, DEICIDE bu sancağı göklere doğru taşıdıysa, HATE ETERNAL’ın da 2000′li yıllarda bu albüm sayesinde bu sancağa bir kol uzattığını görüyorum.

Son olarak bana “Gelmiş geçmiş en iyi 50 Death metal solosu listesi yap” deseler “I Monarch” albümünden o listeye en az 3 solo atarım diye düşünüyorum. Erik Rutan bu manada sadece bir Death metal kişisi ya da Death metal’in ta kendisi değil, aynı zamanda müzikten gerçekten anlayan bir müzisyen. Yaptığı bu müthiş eser dolayısıyla kendisine en derin saygılarımı sunuyorum, lütfen seneye yeni bir HATE ETERNAL albümüyle gel.