# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
INCANTATION – Onward to Golgotha
| 19.08.2022

Uçurumun gözlerine bakarken.

Emir Şekercioğlu

Immolation’ın “Acts of God” albümüyle yıldızımı biraz barıştırmaya çalıştığım sıralarda aklıma düşüverdi Incantation. Malum olduğu üzere kurulmalarından bu yana bu iki grup birbirinin kötücül ikizi olarak anıldıkları ve eleman alışverişleri yaptıkları için isimleri sıklıkla bir arada anılıyor, her ne kadar tarz olarak birbirlerinden epey farklı olsalar da. Sonra sitede Incantation incelemelerini aramaya başladım ve şaşırtıcı bir sonuçla karşılaştım; son albümleri “Sect of Vile Divinities” ve ondan bir önceki albümleri “Profane Nexus” dışında Pasifagresif’te Incantation incelemesi yoktu. Ben de “Onward to Golgotha” ile bu önemli eksiğin bir parçasını tamamlamaya karar verdim.

İşin doom metal kısmında Autopsy’den çok daha teknik, ancak bodoslama death metal anlayışı bakımından hemşerileri Immolation ve Suffocation’dan çok daha mütevazı bir kulvarda duran Incantation, bu söz konusu melez death metaliyle günümüzde misal Krypts gibi grupların var olma sebebi diyebileceğimiz kadar önemli bir grup aslında. “Unending Degradation”ı dinleyen bir dinleyicinin “Onward to Golgotha” ya da “Diabolical Conquest” gibi albümleri hatırlamaması neredeyse mümkün değil. 1992’de göz eriten ve beyni sıvılaştıran bir albüm kapağıyla görücüye çıkan “Onward to Golgotha”; New York death metal sahnesinin “Effigy of the Forgotten” ve “Dawn of Possession” ile beraber en önemli debut albümlerinden biri.

Peki bu albüm neden bu kadar önemli ve biz bugün neden Incantation hakkında konuşuyoruz diye sorarsak, cevabını vermek için malum albümün yapı taşlarına inmemiz gerekiyor. İşin bu kısmında öncelikle Craig Pillard kişisinden bahsetmek gerek. Albüm olarak Incantation’ın yalnızca ilk iki çalışmasında yer almış olan Craig Pillard, erken dönem Amerikan death metalinde belki de Chris Barnes ile beraber karşılaşabileceğiniz en derin sesli brutal vokali yapan şahıs. Bazı yabancı metal müzik mecralarında adamın sesinden “LOW AS HELL!” diye bahsedilmesinin kesinlikle haklı bir nedeni var. Kelimelerinin çoğu durumda neredeyse anlaşılmaz bir hâl aldığı bu vokalle Pillard dinleyiciyi daha ilk şarkı “Golgotha”nın açılışında karşılıyor. Bu durum, albümün prodüksiyonundaki birtakım ögelerle birleşince – ilerleyen satırlarda prodüksiyon kısmına da değineceğim – vokalist albümü buram buram ören “dipsiz uçurum” havasının baş mimarı oluveriyor. Aynı zamanda gitaristlik de yapan Pillard, sonraki bazı Incantation albümlerinin de gösterdiği üzere kimi vurucu rifflerin neden yalnızca “Onward to Golgotha” ve “Mortal Throne of Nazarene” albümlerinde olup diğerlerinde olmadığının da cevabı hâline geliyor. Incantation’ın çalışmalarında, birbirinden hastalıklı ve küflü bir sürü rifin bu derece yoğun olduğu tek albüm de bu bana kalırsa.

Pillard ve grubun çekirdek kadrosundan bugüne dek kalan tek üyesi John McEntee ikilisi sebebiyle gitarlar, bu albümün en önemli ikinci artısı. “Blasphemous Cremation”, “Rotting Spiritual Embodiment”, “Unholy Massacre” ve özellikle “Profanation” gibi şarkılarda dinleyiciyi öyle gitar rifleri bekliyor ki bu rifler Incantation’ı Incantation yapan neydi sorusunun cevabı hâline geliyorlar. Çürümüşlük ve günahkarlık kokan, lanetler yağdıran rif tuzaklarıyla örülüyor Golgotha’nın imgesi.

“Diabolical Conquest” ile gruba katılan ve o günden bu yana gruptaki varlığını sürdüren emektar davulcu Kyle Severn bu tarz bir müzikte saygı duyulası bir icra ortaya koyuyor yılllardır. Ancak “Onward to Golgotha” özelinde konuşursak, Pillard gibi yalnızca ilk iki albümde yer alan Jim Roe da gidişiyle beraber Incantation’ın önemli bir kan kaybına uğramasına sebep olan isimlerden birisi. Albüm nezdinde Roe’nun son derece yaratıcı partisyonlarla bezeli ve hem durağan hem de agresif kısımlarda gösterdiği performans tek kelimeyle muhteşem. Blast beat’leri neredeyse Pete Sandoval kadar agresif, ağır ve tok tuşeleriyse Chris Reifert kadar gümbürdeyen bu davulcuya kesinlikle kulak vermenizi tavsiye ediyorum.
Çalışma, bugün dahi Incantation’ın müziğinde kendini gösteren bütün karakteristik noktaların ilk kez vücuda geldiği ve en sert, en old school şekilde kendine dışavurduğu bir icra olarak hem grubun diskografisinde hem de genel olarak death metal albümleri arasında özel bir yere sahip. Grubun takıntılı bir şekilde senelerdir taviz vermeden işlediği din karşıtı (özelde Hristiyanlık) ve satanik temalar ile şarkı sözleri de yine bu albümden başlıyor. En basitinden; albüme ismini veren Golgotha, İncil anlatısına göre İsa’nın çarmıha gerildiği tepenin ismi olarak biliniyor. Dolayısıyla grubumuz daha ilk elden; Morbid Angel, Deicide ve Immolation gibi temasında ağırlıklı olarak bu iki şeye yer veren grupların (din karşıtlığı ve satanizm) katıldığı lige giriyorlar.

Tarz, müziğin kendisi ve onun ifade biçimi olarak death metal albümleri arasında önemli bir yeri olan “Onward to Golgotha”nın birtakım eksikleri de mevcut elbette. Esasen bu eksikler de tek bir başlık altında toplanabilir; “prodüksiyon”. İncelemiş olduğum albüm de dâhil grubun erken dönem işlerindeki en büyük sıkıntı bestelerin kayıt kalitesi ve genel anlamda prodüksiyonu maalesef. “Onward…” özelinde gitarlar biraz basık kaydedilmiş. Hâliyle bazen davul tomlarının altında ezildikleri için rifin melodik iskeletini duymakta zorlanıyorsunuz. Bu durum ikinci albümleri “Mortal Throne of Nazarene”de daha da sıkıntılı, etkileyici bir parça olmasına karşın “Demonic Incarnate” şarkısının ilk birkaç saniyesini dinlemeniz yeterli. Yine de debut’larında gitarlar çok daha iyi duyulabiliyor ve aşırı agresif tom atakları devreye girmediği sürece bu durum çok can sıkıcı bir hâl almıyor. Ama özellikle günümüzün bol cilalı prodüksiyonlarından çıkmış albümleri dinlemeye alışmış dinleyiciler için “Golgotha” albümü biraz ağır bir test olabilir.

Incantation’ın Autopsy’e kayan tarafından bakacak olursak, bas gitarın işitilebilirliği de “Onward to Golgotha”daki problemlerden birisi. Doom atmosferine kayan slow tempo death metal kompozisyonlarında bas gitarın ne kadar önemli olduğunu “Severed Survival” ve “Mental Funeral” albümlerini dinleyerek görebileceğiniz bir durumda bu daha iyi anlaşılıyor. Örneğin çalışmadaki en doom anlardan birinin yaşandığı “Blasphemous Cremation” parçasındaki o söz konusu part geldiğinde, basların yukarıda saydığım iki Autopsy albümdeki gibi tınladığını bir düşünsenize… İşte Incantation, öyle bir durumda saç baş yoldururdu.

Gelgelelim bu prodüksiyon meselesini fazla büyütmeye gerek de yok, çünkü piyasada çok daha amatörce kaydedilmiş ya da mikslenmiş death metal albümleri mevcut o dönemler için (mesela Meksikalı death metal grubu Cenotaph’ın “The Gloomy Reflections of Our Hidden Sorrows” albümü, ki o da baya iyidir müzik olarak). Yaptığım prodüksiyon eleştirileri yalnızca, şayet bu noktadaki eksikler olmasaydı “Onward to Golgotha”nın gelebileceği yeri vurgulamak içindi. Genel konuşacak olursam kulakları old school death metal için can atan dinleyicilerin bu albümdeki prodüksiyonu rahatça tolere edebileceğini, hatta albümdeki küflü ve rutubetli havayı perçinleyen bir yapı olarak görebileceğini düşünüyorum. Ben şahsen dinleye dinleye böyle görmeye başladım ve bundan keyif alıyorum.

Grubun ilk albümleri nezdinde sergilediği en karakteristik yanlarından birisi de albüm kapakları. “Onward to Golgotha”dan “Decimate Christendom” albümüne değin grubun kapaklarını çizen Mira Kim’in özellikle ilk üç Incantation albümü için çizdiği tasarımlar kakafonik ve formunu kaybetmiş silüetlere yer veren yapısı, birbirinden farklı renk ve tonları kullanarak bir bütün elde etmeye çalışan üslubu ve Incantation’ın müziğinde öne çıkan temalara ilişkin tercih ettiği figürleri itibarıyla epey dikkat çekici. “Onward…”ın sadece kapağına bile baktığınızda, arkasında saklı olan müziğin ne çeşit bir vahşete gebe olduğunu hissedebilirsiniz. Bu yüzden kapak çizerimizi de burada anmış olalım.

Incantation’ın death metal piyasasına giriş yaptığı bu albüm, tüm death metal sevenlerin ve özellikle New York’tan çıkma old school işlere ayrı bir ilgi duyan dinleyicilerin kulak kabartması gereken bir çalışma. Zift gibi karanlık bir uçurumun gözlerine bakmak ve oradan yayılan çürümüşlüğe, küf kokusuna şahit olmak için biçilmiş bir kaftan.

8,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.17/10, Toplam oy: 18)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
1992
Şirket
Relapse Records
Kadro
Craig Pillard: Gitar, vokal
John McEntee: Gitar
Ronny Deo: Bas
Jim Roe: Davul
Şarkılar
1) Golgotha
2) Devoured Death
3) Blasphemous Cremation
4) Rotting Spiritual Embodiment
5) Unholy Massacre
6) Entrantment of Evil
7) Christening the Afterbirth
8) Immortal Cessation
9) Profanation
10) Deliverence of Horrific Prophecies
11) Eternal Torture
  Yorum alanı

“INCANTATION – Onward to Golgotha” yazısına 2 yorum var

  1. Eline sağlık Emir. Daha önce de olduğu gibi, bir kez daha bahsettiğin albümün var olan en iyi Türkçe içeriğini yazmayı başarmışsın.

    Çok önemli albüm, çoheyi albüm.

  2. OblomoV says:

    Son albümleri dışında epeydir dinlememiştim, eski albümlere tekrar bi kulak kabartma zamanı gelmiş. Çok güzel kritik, elinize sağlık.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.