Selamlar, bazen Thrash metalin en yaratıcı metal alt türü olduğunu bazen ise en tekdüze, en konforlu ve en tembel tür olduğunu düşünüyorum. Zaman zaman böyle düşünmemin sebebi piyasada dümdüz Thrash metal etiketi altında hem ”Tempo of the Damned” gibi bir başyapıtın hem de yine aynı etiket altında ”Hell Unleashed” gibi ”yaptık, bitti.” tarzı albümlerin olması. Bu iki albümü kıyasa sokmayacağım elbette ama kuşbakışı baktığımızda iki albümünde canavar gibi bir sound’a sahip olduğunu ve gitar/davul çalmada işin ehli olmuş elemanları barındırdığını görüyoruz. ”Birisi Exodus, diğeri de Evile, bırak da o kadar fark olsun” diyecek olanlara haklarını teslim etmekle birlikte ben işin içinde başka şeyler de olduğunu düşünüyorum;
Gitar çalan arkadaşlar daha iyi anlayacaktır ki bir rif yazarken parmaklarınızın o anda gitmesini istemediğiniz başka bir perdeye kaydığında yapmak istediğiniz şeyin bambaşka, hatta çok kötü bir şeye dönüşüverdiğini görürsünüz ve bunu düzeltmek için kendinizi dakikalarca, saatlerce aynı rifin üzerinde çalışmış ama bir türlü istenilen ”vibe”ı bulamadığınızı fark edersiniz.
Kosta Rikalı CHEMICIDE’ın 4. albümü ”Common Sense”te de bence benzer durum geçerli; albümü dinlerken sürekli olarak ufak ufak şeylerin aslında daha iyi yapılabileceğini, eğer yapılsaydı gerçek bir canavar ile karşı karşıya kalma durumunun yaratılabileceğini düşündüm durdum fakat albümü bir cehennem yaratığı gibi oradan oraya zıplatan, Thrash metali Thrash metal yapan hız faktörünün ”Common Sense”i adeta bir uçurumdan aşağı yuvarlanan ateş topuna çeviriyor olması ve gitarist elemanın tuşesinin gerçek anlamda müthiş olması bu ufak ufak şeyleri görmezden gelmemi sağladı.
Klasik Thrash yeşili albüm kapağıyla daha şarkılarını dinlemeden ne olduğunu tahmin edebileceğiniz bir albüm olan ”Common Sense” genel itibarıyla Teutonic usulü Thrash metalin bir ürünü gibi gözükse de işin aslı albümün içerisinde kendisini tek bir yere ait hissettirmeyen birçok şeyle karşılaşıyoruz; Albüme yoğun diyebileceğim bir SODOM öykünmesi ve KREATOR’ın klasik mermi hızında alternate picking’leri hakim iken yer yer kendini göstermekten geri durmayan bir MUNICIPAL WASTE çirkefliğinin ve DESTRUCTION acımazlığının da ”Common Sense”te bol bol bulunduğunu görebiliyoruz.
Albümde dinleyiciyi kendisini dinlemeye zorlayan en büyük etkenin ise kesinlikle sound ve prodüksiyon olduğunu düşünüyorum. Bu sene albüm yapan TOXIK ve DESTRUCTION’ın miks-mastering koltuğunda oturan ve sound namına son derece tatminkar işlerle kendisini gösteren DESTRUCTION gitaristi Martin Furia, yeteneğini ”Common Sense” için de konuşturmuş ve ortaya sound olarak senenin en sağlam mahsullerinden birini koymuş desem abartmış olmam. Albüm ciddi manada bir el bombası işlevi görüyor ve Thrash metal yapmak isteyen yeni yetmelere ders veriyor.
İşin yaratıcılık kısmında ise ”Common Sense”in Steroid beste yapısından ve müzisyenliğinden ötürü büyük oranda sınıfta kaldığını fakat gözü dönmüş bir Thrash metal manyağını da kolayca zıvanadan çıkarabileceğini belirtmek istiyorum. Ben ”Common Sense”in eksiğiyle fazlasıyla güzel bir albüm olduğunu ve kendisini dinleyecek olan hemen hemen herkesi ziyadesiyle memnun edeceğini düşünüyorum. Ufak detaylara takılmayalım, freni patlamış kamyon gibi son sürat üzerimize uçan bu albümün keyfini çıkaralım.
Kadro Frankie: Ritim gitar, vokal
Sebastián: Lead gitar
Palo: Bas gitar
Luis Fer: Davul
Şarkılar 1.Self-Destruct
2.Lunar Eternity
3.Common Sense
4.Barred Existence
5.False Democracy
6.Color Blind
7.Strike As One
8.Disposable
9.It's an Action
2022′de thrash bereketi kesilmedi maşallah. Hatta ”thrash yılı” bile diyebilirim. Daha önce dinlemediğim ve çok iyi albümler çıkaran yeni nesil thrash grupları keşfettim ve keşfetmeye devam ediyorum. Harika bişi.(Mevzubahis kritik yazarlarına teşekkürler)
Bu albüm de o beğendiğim keşifler kuyruğuna katıldı. Alman thrashine daha yakın, enerjisi ve akıcılığıyla dinledikçe dinletmekte. Kayıt kalitesi gerçekten kendini belli ediyor. Önceki albümlerini de merak ettim.
2022′de thrash bereketi kesilmedi maşallah. Hatta ”thrash yılı” bile diyebilirim. Daha önce dinlemediğim ve çok iyi albümler çıkaran yeni nesil thrash grupları keşfettim ve keşfetmeye devam ediyorum. Harika bişi.(Mevzubahis kritik yazarlarına teşekkürler)
Bu albüm de o beğendiğim keşifler kuyruğuna katıldı. Alman thrashine daha yakın, enerjisi ve akıcılığıyla dinledikçe dinletmekte. Kayıt kalitesi gerçekten kendini belli ediyor. Önceki albümlerini de merak ettim.