Black metali black metal yapan en önemli unsurlardan biri tabii ki de prodüksiyon. Gereğinden daha parlak, tertemiz bir prodüksiyonun kimi dinleyicilerin hoşuna gitmediği belki de tek müzik türü olan black metal, bu yanıyla amacının sadece müzik yapmak değil bir duruş ortaya koymak olduğunu da gösteriyor.
Bugün black metalin yanına kimi kuzeyli dokunuşlar da eleyerek gayet canlı bir müzik ortaya koyan KVAEN’in cillop gibi prodüksiyonlu yeni albümünden bahsedeceğiz.
Jakob Björnfot’un solo projesi olan KVAEN, Covid-19 salgınının patladığı dönemlerde kurulan ve şimdiden iki albüm çıkaran bir black metal oluşumu. Müziğine kattığı birtakım yan unsurlar sayesinde farklı, taze bir hava sunmayı başaran KVAEN, 2020’de çıkan ilk albümü “The Funeral Pyre” ile pek çok insanın dikkatini çekmeyi başarmış ve bir sonraki albümünü merak ettirir olmuştu.
“The Funeral Pyre” güçlüydü, enerjikti, alev alevdi ve bir black metal dinleyicisinin isteyebileceği pek çok şeyi barındırıyordu. Böylesi iyi ilk adımlardan sonra atılacak ikinci adım genelde zor olur ve grupların geleceği de genelde bu takip albümünün grubu ne kadar ileri götürdüğüne göre şekillenir.
Promosunu haftalar öncesinden aldığım yeni KVAEN albümü “The Great Below”u ilk dinlediğim andan itibaren Björnfot’un KVAEN konusunda gayet ciddi olduğunu ve bu projeye epey bir yatırım yaptığını rahatlıkla gördüm diyebilirim.
Albümde çok net şekilde ilk albümü aşma, dinleyiciyi ikinci kez sarsma çabası hissediliyor ve belirli açılardan bunda başarılı da olunuyor.
Jakob Björnfot’la ilgili enteresan durumlardan biri, İsveçli müzisyenin ABD’li grup GHOST SHIP OCTAVIUS’a sahnede eşlik etmiş olması. Bu grup eski NEVERMORE davulcusu Van Williams ile Warrel Dane’in ilk solo albümünde de çalan Matt Wicklund’dan oluşuyor. Dolayısıyla Björnfot’un tayfasıyla bir bağlantısı olmuş oluyor. “The Great Below”a adını veren şarkıda Jeff Loomis’in de konuk bir solosu var ve ne hikmetse Metal-Archives’daki albüm bilgilerinde bunun bilgisi yer almıyor. Metal-Archives yönetimine sesleniyorum, yazın kardeşim bunları, bunlar önemli şeyler. Benzer şekilde albümde KING DIAMOND/MERCYFUL FATE gitaristi Mike Wead ve NECROPHOBIC’ten Sebastian Ramstedt de sololarıyla KVAEN’e destek oluyorlar.
Müziğe baktığımızda, çok başarılı olan ilk albümdeki genç kaplan heyecanının bu albümde biraz daha ayakları yere basar bir kimliğe evrildiğini görüyoruz. Albüm her şekilde ateş ediyor, dört bir yandan saldırıyor ve dinleyiciyi 39 dakikalık bir kafakola almak için elinden ne gelirse yapıyor. Black metal kimliğinin daima ön planda olduğu “The Great Below”, yer yer VREDEHAMMER benzeri enerjik bir black/death tarafına doğru da kayarak “karanlıklar biraz beklesin, gelin şöyle ağız tadıynan bi kafa sallayalım” olaylarına da giriyor. Diğer yandan “Ensamvarg”daki Viking karakterli BATHORY tatları da KVAEN’in olaya daha geniş perspektiften baktığını gösteren diğer bir kalem. Dolayısıyla ortada aşırı black metal olacağım diye kendini parçalamaktansa black metalin ruh hâlinden ilerleyen ve capcanlı olmayı, adrenalini en ön planda tutan bir grup var. Bu durum albüm sound’unun steril olmasından da kaynaklanıyor ve türün meraklıları açısından soru işareti yaratabilecek belki de tek unsur bu.
“The Great Below”u “The Funeral Pyre”la kıyaslayan biri ilk heyecan olmasından ötürü ilk albümü daha çekici bulabilir, lakin büyük resme bakınca bu albümün de ilkinden geri kalır bir yanı yok ve cayır cayır, belki bazıları için fazla temiz bir black metal sunarak KVAEN’in daha da ileri gitmesini sağlayacaktır diye düşünüyorum. Steril black metal dinleme konusunda sıkıntınız yoksa, “The Great Below”un önüne geleni deviren fırtınasına siz de kendinizi kaptırabilirsiniz.
Konuk:
Jeff Loomis: Gitar solo (2)
Nephente Fridell: Ek vokal (3)
Mike Wead: Gitar solo (4)
Rasmus Rova: Akordeon, ek vokal (6)
Sebastian Ramstedt: Gitar solo (6)
Mathias "Vreth" Lillmåns: Ek vokal (8)
Robin Mattsson: Piyano (8)
Şarkılar 1. Cauldron of Plagues
2. The Great Below
3. In Silence
4. Damnations Jaw
5. Sulphur Fire
6. Ensamvarg
7. Your Mighty Has Fallen
8. The Fire Within Him Burns
8 – 8.5′luk bir albüm çok temiz bir prodüksiyon var. 2019 Aralığında Sennheiser Hifi bir kulaklık alıp Spotify’ın çamur ses kalitesini bırakarak Tidal Master’a geçtiğimden beri temiz prodüksiyonlu çalışmaları ayrı bir güzel gelmeye başladı.
Genel olarak albümü çok beğendiğimi söyleyebilirim. Özellikle riff bakımından cimri davranmamış. Her şarkıda farklı düşünceler ve melodiler var. Ha bu arada neredeyse her şarkıda konuk müzisyen olmasına rağmen hiçbir yerde “feat. Jeff Loumisoğulları” yazılmaması garibime gitti.
7.5 bu albüme düşük olmuş..8 hatta 8.5′u hakeder diye düşünüyorum..
Güzel albüm ama ben Funeral Pyre’ı daha çok sevmiştim. 7,5 tam yerinde bir not. In Silence muhakkak dinlenmeli
kesinlikle 7.5′tan çok daha iyi albüm, hepsi birbirinden dinlemesi keyifli parçalar.
8 – 8.5′luk bir albüm çok temiz bir prodüksiyon var. 2019 Aralığında Sennheiser Hifi bir kulaklık alıp Spotify’ın çamur ses kalitesini bırakarak Tidal Master’a geçtiğimden beri temiz prodüksiyonlu çalışmaları ayrı bir güzel gelmeye başladı.
“In Silence” güzel şarkı. Onun haricinde albümün pek bir numarası yok. 5/10.
Genel olarak albümü çok beğendiğimi söyleyebilirim. Özellikle riff bakımından cimri davranmamış. Her şarkıda farklı düşünceler ve melodiler var. Ha bu arada neredeyse her şarkıda konuk müzisyen olmasına rağmen hiçbir yerde “feat. Jeff Loumisoğulları” yazılmaması garibime gitti.