2021′in kaliteli Thrash metal albümü çıkarma konusundaki büyük başarısızlığı hepimizin malumu; Her ne kadar ENFORCED, TERRORDOME ve Hardcore tabanlı müthiş ROT AWAY belli bir kalitenin üzerine çıkan eserler ile kapımızı zorlamış bulunsalar da 2021 şöyle POWER TRIP ya da VEKTOR gibi hemen hemen herkesin beğenebileceği şiddette grupların hamlelerini bize göstermekte bir miktar sıkıntılıydı. Gerçi yılın son aylarına doğru EXODUS babalar gibi bir geri dönüş yapmış bulundu ama bu bile pek yeterli değildi insanlar için.
2022′nin Thrash metal dalında bizlere neler getireceği halen muallakta ama şu an için elimde şöyle bir şey var: ”The Delusional Mystery of the Self Part I”
Şilinin kaliteli underground Thrash metal grubu çıkarma konusundaki başarısı henüz dillere destan değil ama bu coğrafya bu potansiyeli taşıyor açıkçası; Geçtiğimiz yıl bu zamanlarda incelemesini yazdığım klarnetli, değişikli, şekilli şüküllü Şilili DEMONIAC bizim sitede fazla rağbet görmese de malum ortamlarda hak ettiği değeri bir miktar gördü ve sanıyorum bu da grup için bir sonraki adımlarını daha sağlam atmaları gerektiğine dair güzel bir işaretti.
Bugün konuk ettiğimiz Şilili MENTAL DEVASTATION ise gücünü 80′ler Thrash metalinden alan bir topluluk. Hatta öyle ki albüm etiketine 1988 yazsanız benim diyen Thrash metalcinin bu dalavereyi ayıkacağını sanmıyorum.
”The Delusional Mystery of the Self Part I” o derece 80′ler kokan, adeta eski bir garajda ya da sidik kokan, merdiven altı bir stüdyoda kaydedilmiş gibi duran, her hamlesi bir amaca hizmet eden, efendilerine karşı son derece saygılı bir Thrash metal albümü.
”The Delusional Mystery of the Self Part I”ın bu derece konsepte bağlı oluşunun sebebi elbette MENTAL DEVASTATION’ın köklerine sadık bir imajla iş görmesinden başka bir şey değil. Hatırlarsak sadece Thrash metali değil metalin kendisini dünyaya tanıtan METALLICA, MEGADETH, TESTAMENT, ANTHRAX, SLAYER gibi grupların yanı sıra aynı dönemlerde bu gruplara oranla çok daha az popüler olan ama değerleri günümüzde biraz daha çok bilinen CORONER, TOXIK, DARK ANGEL, SADUS, HIRAX ve saya saya bitiremeyeceğim bir dolu grubun geçit törenine ev sahipliği yapmıştı 80′li yıllar. MENTAL DEVASTATION ise tercihini ikinci kategorideki grupları güzelleyen şeyleri yapmaktan yana kullanmış.
İlk etapta akılda kalıcılığı bir miktar törpülenmiş, hız ve teknik odaklı rif örgüleriyle, zaman zaman ansızın şarkının orta yerinde beliren clean gitar kullanımıyla ve serseri, özensiz ve hırçın bir vokal anlayışıyla göze çarpan albüm bu yönüyle yine 80′lerin sonlarına doğru Thrash metalde görülmeye başlamış olan progresif bir anlayışa da ev sahipliği yapıyor. Özellikle ritim gitarlar yeri geldiğinde bir takım CORONER’vari güzellikleri denerken yeri geldiğinde ise ARTILLERY gibi bir anda melodik bir hale bürünüp dinleyiciyi şaşırtma yoluna gidebiliyor.
Öte yandan albümün tamamında rahatlıkla takibi yapılabilen, başarılı perdesiz bas gitar olayını da atlamadan geçmeyeyim. Perdesiz bas demişken grup elbette bunu bir OBSCURA ya da FIRST FRAGMENT seviyesine çıkarmıyor ama bas gitara sadece orta direk muamelesi de yapmıyor. Onu alıyor ve gösterilmesi gereken en iyi yerlerde gösterip şarkıların geri kalanında rahatça ayrıştırılabilmesi için bol bol alan bırakıyor ve bize de 80′ler çıtır sound’unun üzerinde bile kendi ayakları üzerinde durabilen bu başarılı miksaj olayının tadını çıkarmak kalıyor.
”The Delusional Mystery of the Self Part I” MENTAL DEVASTATION’ın 8,5 yıl aradan sonra gelen ikinci stüdyo albümü ve görünen o ki grup arada geçen bu devasa sürede dersine iyi çalışmış ve kendini geliştirmeyi bir üst noktaya taşıyabilmiş. Yapmak istedikleri şeyin tam manasıyla güzel olduğunu ve her Thrash metal severin buna bayılacağını söylemek şu an için imkansız ama MENTAL DEVASTATION’ın 80′ler sound’unu yüzde yüzlük bir başarı oranıyla albüme entegre ettiğini ve müptelasını bulduğu takdirde hak ettiği değeri bulabileceği ifade edilebilir.
Eğer CORONER, VIO-LENCE ve TOXIK gibi grupların yaptıkları şeylere karşı engellenemez bir özlem duyuyorsanız ”The Delusional Mystery of the Self Part I”ın içinizdeki ateşe bir bardak suyu esirgemeyeceği kanaatindeyim. Tek temennim muhtemel ”The Delusional Mystery of the Self Part II”nun bunun üzerine çıkması ve grubun asıl bombayı kucaklarımıza bırakması yönünde.
7,5/10
Albümün okur notu: (6.43/10, Toplam oy: 14)
Loading ...
etiketler:
Albüm bilgileri
Çıkış tarihi 2022
Şirket Suicide Records
Kadro Alejandro Lagos: Vokal, bas
Felipe Espinoza: Gitar
Matías Morales: Gitar
Nicolas Pastene: Davul
Şarkılar 1. Genesis
2. Ascension
3. Conquerors
4. Labyrinth
5. The Abyss
6. Vulcanic Eruption
7. Perpetual Dualities
8. Time's Echoes
9. Dans l'absurde
10. Reflections over the Veils of Death
Mail’den yazdım ama buradan da yazayım. Son 5 günde hem yoğun iş hem hafta sonu AÖF sınavlarına çalışma hem de hastalıktan dolayı siteye bir şey yazma şansım sıfırdı. Erhan yardımcı olmasaydı bu hafta 4-5 gün yazı çıkmayacaktı, buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. Eline sağlık.
@Erhan, Evet güzel ama o grupları görünce insan en aşağı 8 bekliyor, çok acayip bir iş beklemiştim sadece, ayrıca geçen yıl Vektor’un beraber ep çıkardığı grubun işi bence hiç fena değildi.
Mail’den yazdım ama buradan da yazayım. Son 5 günde hem yoğun iş hem hafta sonu AÖF sınavlarına çalışma hem de hastalıktan dolayı siteye bir şey yazma şansım sıfırdı. Erhan yardımcı olmasaydı bu hafta 4-5 gün yazı çıkmayacaktı, buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. Eline sağlık.
08.01.2022
@Ahmet Saraçoğlu, Rica ederim abi.
Hocam be başlıktan beklentiyi arşa çıkardın, indim bi baktım 7,5 puan vermişsin.
@Boba Fett, 7.5 aslında güzel bir puan bence.
09.01.2022
@Erhan, Evet güzel ama o grupları görünce insan en aşağı 8 bekliyor, çok acayip bir iş beklemiştim sadece, ayrıca geçen yıl Vektor’un beraber ep çıkardığı grubun işi bence hiç fena değildi.