Röportaj köşemizin yeni konuğu yakın zamanda kurulmasına rağmen ülkemizdeki konser ortamlarına hızlı bir giriş yapan Duality Productions. HARAKIRI FOR THE SKY, SWALLOW THE SUN, AVATARIUM, VEKTOR, CRYPTOSIS, WOLFHEART gibi daha önce ülkemize gelmemiş grupların konserlerini düzenlemeye hazırlanan şirketle Duality Productions’ı, gelecek planlarını ve adı geçen grupların konserlerini konuştuk.
Röportaj: Ahmet Saraçoğlu
Arkadaşlar merhaba,
Epey yakın bir zamanda Duality Productions olarak organizasyon işine girdiniz. Biraz kendinizden, bugüne dek neler yaptığınızdan, ardından da Duality Productions’ın kurulma aşamasından bahseder misiniz?
Taner ve Umur: Öncelikle tüm PasifAgresif takipçilerine selamlar! Aynı üniversitede 2005 yılından beridir bir dostlukla başladı her şey diyebiliriz. Mezuniyet sonrası profesyonel iş hayatına başlangıcımız sonrasında, 2019 Aralık ayında gerçekleşen MOONSPELL / ROTTING CHRIST konserinde edindiğimiz tecrübe sonrasında kurulmuş olduk.
Getirdiğiniz gruplara baktığımızda daha önce ülkemize gelmemiş isimlere ağırlık verdiğinizi görüyoruz. Duality Productions’ın grup seçimi konusundaki yaklaşımını nasıl özetlersiniz? Bundan sonra sürprizlere hazırlıklı olmalı mıyız?
Taner ve Umur: Kuruluşumuzun temel vizyonu içerisinde yer alan “trend ve kült grupların/sanatçıların ülkemiz dinleyicisiyle buluşturulması” yaklaşımıyla grup/sanatçı seçimlerini gerçekleştirmekteyiz. Bunda tabii ki de kendi beğenilerimizin de bir nebze etkisi olduğunu söylemek gerek. Ülkemiz dinleyicilerini şaşırtmaya istekli olduğumuzu da ayrıca vurgulamak isteriz.
Aslında yola çıktığınız zamana baktığımızda epey şanssız bir döneme denk geldiniz. Duyurduğunuz tüm konserler Covid-19 nedeniyle ertelenmek durumunda kaldı. Bu süreci nasıl idare ettiniz? Gruplarla olan iletişiminizde veya yeni konserlerin tarihleri konusunda sıkıntılar oldu mu? Şu an her şey yolunda mı?
Taner ve Umur: Evet, hatta IMPALED NAZARENE konserini duyurduğumuzda virüs Atina’daydı. Bu süreç motivasyonumuzu düşürmek yerine, özellikle iç operasyonlarda daha çok planlama ve organize olmak noktasında daha iyi hazırlanmamızı sağladı. Aslına bakarsanız her geçen gün konserlerimize daha iyi hazırlanma fırsatımız oldu. Gruplar da aynı süreci yaşadığı için ortak aldığımız kararlarla yeni tarihleri rahatlıkla duyurabildik. Heyecanla konserlerimizin gerçekleşeceği tarihleri bekliyoruz. Her şey şu an yolunda görünüyor.
Covid-19 yeterince sıkıntı yaratmamış gibi üstüne bir de ülkemizde yaşanan ekonomik deprem eklendi. Euro ve Dolardaki artış güncel ve geleceğe dönük planlarınızı nasıl etkiledi?
Taner ve Umur: Mevcut konserlerimizin bütçe süreçleri esnasında ileriye dönük kur tahminleri üzerinden çalıştığımız için bir problem yaşacağımızı öngörmemekteyiz. Lakin yeni organizasyonlar için ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar bizi de endişelendiriyor. Süreci dikkatli bir şekilde takip ediyoruz.
Bunca yıldır konserlere giden, festivallere giden insanlar olarak Duality Productions’ı kurarken ülkemizdeki organizasyonlar konusunda değişmesi gerektiğini düşündüğünüz bir şeyler var mıydı ve bu işe başladıktan sonra bazı şeylerin düşündüğünüz gibi ilerlemediğini gördüğünüz oldu mu? “Kusursuz bir dünyada şöyle yapardık, ama şu sebeplerden dolayı yapmak zor oluyor” dediğiniz birtakım şeyler var mı?
Taner ve Umur: Evet, aslına bakarsanız burada hem bizim kendimizin düşündüğü hem de çevremizden gelen “Sürekli aynı grupları izliyoruz. Neden başka gruplar ülkemize gelmiyor?” geri dönüşleri üzerine metal tarafında özellikle alternatif metal, nu metal ve metalcore tarafında belli adımlar atmak niyetindeyiz. İşe başladığımız an itibarıyla çevremizden ve sektörden güzel ve anlamlı destekler görmekteyiz. Bu da bizi yaptığımız iş noktasında daha da motive ediyor. Euro Zone sınırları içerisinde yer aldığımız “Kusursuz bir dünyada” bazı büyük turnelerin ev sahibi olmayı çok isterdik.
Çok yakınımıza gelen 3-4 gruplu turneler oluyor ancak ne yazık ki bunların İstanbul’a uğraması çok nadir gerçekleşiyor. Sizin bu konuda bir girişiminiz olacak mı, birlikte turneye çıkan 3-4 grubu bir arada ülkemize getirmek gibi şeyler planlıyor musunuz?
Taner ve Umur: Bir önceki sorunun cevabı içerisindeki “Kusursuz bir dünyada” senaryosu için bundan bahsetmeye çalışmıştık aslında. Bu durumun yanı sıra, grupları tüm süreçleriyle eksiksiz bir şekilde Türkiye’ye davet edebilmemiz için ayrıca bir günlük bir boş gün olması ihtiyacı da söz konusu oluyor. Bunu her turne için sağlamak da pek mümkün görünmüyor. Ancak grubun takvimiyle ve Türkiye’de çalma isteğiyle doğru orantılı olarak konuyu lehimize çevirebiliyoruz. Buna en güzel örneğimiz de bugün açıkladığımız VEKTOR / CRYPTOSIS konseridir.
Biraz da konserlerden bahsedelim. Düzenleyeceğiniz organizasyonlar arasından en yakını 16 Ocak’ta gerçekleşecek olan HARAKIRI FOR THE SKY konseri. HARAKIRI FOR THE SKY’da sizi çeken ne oldu? Post-black metalin ülkemizde belli bir kitlesi olduğu ortada, bunu yakalamayı mı amaçladınız? Konsere yönelik ilgiye göre benzer türde gruplar getirme düşünceniz var mı?
Taner ve Umur: Ülkemize sıklıkla gelen ve kariyerleri düşüşte olan gruplar yerine, HARAKIRI FOR THE SKY gibi trend ve formda grupların daha sıklıkla gelmesini amaçlıyoruz. Post-black metal dinleyicilerinin talebini de bu konserimizle karşılamaya başlamak istedik. Grubun bizi çeken yanı, black metale getirdikleri post rock bakış açısıydı diyebiliriz.
27 Mart’ta da melodik death metal grubu WOLFHEART’ı izleyeceğiz. Aslında WOLFHEART uzunca bir süredir ülkemize gelmesi beklenen bir gruptu ve Duality Productions aracılığıyla nihayet ülkemiz seyircisiyle buluşuyor. Ülkemizden SABHANKRA ve FURTHERIAL’ın da eşlik edeceği Finlandiyalı grubu seçmenizde grubun hangi özellikleri öne çıktı?
Taner ve Umur: WOLFHEART’ta bizi çeken şey sound’larındaki “winter metal” konseptiydi. Ayrıca müziklerindeki modernize dokunuşların da etkisi büyüktü. Ülkemizin en önemli gruplarından SABHANKRA ve FURTHERIAL’ın da line-up’a dâhil olmasıyla seyircilerimize tam bir “winter metal” gecesi yaşatmayı amaçlıyoruz.
31 Mart’ta ise yine daha önce ülkemize gelmeyen gruplardan RED’i izleyeceğiz. Bu konserden beklentileriniz neler? Grubu daha önce duymamış dinleyicilere RED müziğini nasıl anlatırsınız?
Taner ve Umur: RED için, vizyonumuz doğrultusunda alternatif metal, nu metal sularında konserler yapma isteğimizin ilk adımıdır diyebiliriz. Beklentimiz bu müziğin kitlesinin ülkemizde ne kadar büyük olduğunu da bir yandan gösterebilmek. Alternatif metal sound’u üzerine orkestral ögelerin var olduğu ve dinleyiciyle duygusal bir bağ yaratan akılda kalıcı nakaratlardan oluşan parçalara sahip bir grup olarak RED’in sound’unu özetleyebiliriz.
16 Nisan’da da Finlandiya’nın en köklü ve bir o kadar da hırpani gruplarından IMPALED NAZARENE’i Dorock’ta ağırlayacaksınız. Black metalin en ekstrem oluşumlarından biri olan IMPALED NAZARENE konserine gelecek dinleyiciler sahnede nasıl bir şeye tanık olacaklar? Şu ana dek açıkladıklarınız arasından en ateşli geçecek konserlerden biri olacağı kesin.
Taner ve Umur: Bizce de açıkladığımız konserler içerisinde en ateşli geçecek konserlerden biri olacağı kesin. 90’lar underground black metal gecesi konsepti üzerine temellendirdiğimiz bu konserin Türkiye’den INFECTED ve TEKE’nin de katılımıyla unutulmaz bir etkinlik olarak akıllarda kalacağına inanıyoruz.
16-23 Ekim 2022 tarihlerinde de Doom Over İstanbul adı altında SWALLOW THE SUN, AVATARIUM, LACRIMAS PROFUNDERE, DOOL, SÜLFÜR ENSEMBLE, DARK MATTER Moda Kayıkhane sahnesinde olacak. Bu organizasyondaki grupları seçerken kıstasınız yine daha önce ülkemize gelmemiş gruplara ağırlık vermek miydi? İlgiye göre farklı gruplarla bu organizasyonun ikincisini, üçüncüsünü de yapmayı düşünüyor musunuz?
Taner ve Umur: “Doom Over İstanbul”u en az birkaç yıl gerçekleşecek şekilde planlıyoruz. Bu yılki konseptte gerçekten “Doom” konseptini öne çıkaracak şekilde belirledik. Gelecek yıllarda bu konsept farklılaşabilir. Daha önce ülkemize ayak basmamış gruplar yine önceliğimiz arasındaydı. Buna ek olarak DOOL ve AVATARIUM gibi müziğinin ülkemizde karşılık görebileceğini düşündüğümüz grupları da kadroya ekledik.
Son açıkladığınız etkinlik de yine ülkemizde pek çok seveni olan progresif/teknik thrash metal grubu VEKTOR ve bu sene çıkan ilk albümleri “Bionic Swarm” ile büyük ses getiren diğer bir progresif/teknik thrash metal grubu CRYPTOSIS’in 13 Kasım 2022’de İstanbul’da vereceği konser. Bu turneyi İstanbul’a getiriyor olmanız harika. Bu organizasyona dair neler söylemek istersiniz?
Taner ve Umur: 2022’nin konser takviminde daha çok dramatik sound’lu grupların geldiğini görmekteyiz. Tam da bu noktada VEKTOR ve CRYPTOSIS gibi niş karakterde iki thrash metal grubunun yer alabileceği bir konser ihtiyacı olduğunu gördük ve hemen bu konseri organize etmeye çalıştık. 2022 için heyecanlı olduğumuz bir turne olduğunu da ifade etmemiz gerekiyor.
Ülkemizin yanı sıra Bulgaristan’da da organizasyonlara imza atıyorsunuz. Mesela İstanbul konserinden bir gün önce HARAKIRI FOR THE SKY yine sizin organizasyonunuzla Sofya’da olacak. Önümüzdeki yaz da VADER’ı Bulgar metal dinleyicileriyle buluşturacaksınız. Benzer şekilde 1 Ekim 2022’de de yine Sofya’da IMPALED NAZARENE konseri düzenleyeceksiniz. Bulgaristan pazarına girme sebebiniz neydi? İleride başka komşu ülkelere veya Romanya gibi yakın ülkelere de açılmayı düşünüyor musunuz?
Taner ve Umur: Önceki sorularda “Euro Zone” ile ilgili olarak bahsettiğimiz konu aslında tam olarak da bu diyebiliriz. Yani Avrupa bölgesinde bir grubun turnesine dâhil olmak daha kolay olabiliyor. Bunun da finansal olarak bize katkı sağlayacağı çok ortada olmakla birlikte büyümemize de ciddi olanak sağlayacağı beklentisi içerisindeyiz. 2023 yılında daha farklı ülkelerde de şartlar elverdiğince organizasyonlar yapmak planları içerisindeyiz.
İleride daha büyük ölçekli gruplara da yönelmeyi de planlıyor musunuz? Duality Productions’ı belli bir zaman sonra metal dışına çıkmış şekilde veya stadyum konseri düzenlerken de görebilir miyiz?
Taner ve Umur: “Metal dışı” bir yanımız da var kesinlikle. Bunu yeni açıklayacağımız bazı organizasyonlarda da göstermek istiyoruz. “Stadyum konseri” fikri gerçekten çok heyecan verici bir fikir ve Türkiye’de veya başka bir ülkede böyle bir organizasyon içerisinde yer almayı çok isteriz.
Bu kadar konser demişken size de ayrı ayrı soralım: Bugüne dek gittiğiniz en iyi 5 konser hangisiydi; hangi grupların sahnedeki duruşuna, performansına hayran oldunuz ve mutlaka canlı izlemeliyim diye düşündüğünüz 5 grup hangileri?
Taner:
LIMP BIZKIT – Slovakya 2019
Rock the Nations 2004 İstanbul
MOONSPELL – 16 Ocak 2004 (İstanbul)
MACHİNE HEAD – Burn My Eyes 25. Yıl Turnesi – 2019 Macaristan
Bay Area Strikes Back (TESTAMENT-EXODUS-DEATH ANGEL) (Şubat 2020-İspanya)
En çok izlemek istediğim gruplar: GODSMACK, SHINEDOWN, MUDVAYNE, SIXX:AM, FEVER 333
Umur:
METALLICA, DOWN, THE SWORD (Ali Sami Yen 2008)
Rock the Nations 2003 İstanbul
Sonisphere 2011 İstanbul
Tuborg Goldfest 2012 İstanbul
IHSAHN – Zorlu PSM 2018
En çok izlemek istediğim gruplar: KILLSWITCH ENGAGE, SYLOSIS, PARKWAY DRIVE, FOO FIGHTERS, FEVER 333
Son olarak söylemek istedikleriniz varsa onları alalım.
Taner ve Umur: Global düzeyde metalin her gün değiştiği ve geliştiği, farklı türlerle daha da iç içe olduğu bir dönemdeyiz. Yeni, farklı ve güncel grupların ülkemizde daha çok dinlenmesini ve konuşulmasını istiyoruz. Organizasyonunu üstlendiğimiz konserlerimize seyircilerimizin ilgisini ve katılımını bekliyor, desteklerini önemsiyoruz.
Umarız son 2 yıldır yaşanan sıkıntıların tekrarlanmadığı, her şeyin yolunda gittiği güzel bir konser yılı olur ve tüm organizasyonlar dolu geçer. Şimdiden kolaylıklar ve iyi şanslar diliyor, daha önce ülkemize gelmemiş heyecan verici grupların haberlerini merakla bekliyoruz.
Taner ve Umur: Tüm PasifAgresif takipçilerine sevgiler ve selamlar. Ahmet sana da bu röportajı bizimle gerçekleştirdiğin için teşekkür ederiz. Konserlerimizde görüşmek dileğiyle…
”Ülkemize sıklıkla gelen ve kariyerleri düşüşte olan gruplar yerine, HARAKIRI FOR THE SKY gibi trend ve formda grupların daha sıklıkla gelmesini amaçlıyoruz.”
lafı gediğine oturtmuş.
organizasyonların en büyük eksikliklerinden biri de bence konserleri duyurmaktaki yetersizlikleri diye düşünen biriyim.
Duality ise bunu es geçmiyor,konseri unutturmayacak kadar paylaşım yapıyor.Bu yönünü acayip seviyorum.
Harakiri ile birlikte çok eğlenicez,ayrıca konserin harika bir atmosferde geçmesini o kadar çok istiyorum ki… çünkü taner de umur da çok mütevazi ve içimizden biri
umarım ilerleyen zamanlarda mest&greet li organizasyonlar da yaparlar
Umarım başarıları hep artarak devam eder
03.01.2022
@wirelesson, Ben de konserin harika bir atmosferde geçmesini çok çok istiyorum ancak Kadıköy Sahne youtube’daki birtakım konser videolarından gördüğüm kadarıyla bayağı küçük bir yere benziyor, grup elemanları birbirlerine acayip yakın durmak zorunda kalmışlar. Ekip konser boyu sabit kalmak zorunda kalacak gibi. Google’dan arattığımda mekanın 500 kişi kapasiteli olduğu yazıyor, zannediyorum ki bu 500 kişiye mekanın sahneyi görmeyen kısmı da dahil çünkü 500 kişinin birden o sahneyi görebilmesi mümkün gözükmüyor. Hem grup hem de seyirci için daha ferah bir mekan tercih edilebilirdi. Vardır bi bildikleri diyelim. Umarım hepimiz için unutulmaz bir tecrübe olur, iple çektik :)