Avrupa’nın kimi ülkelerinin günümüzde metal konusunda ne kadar süper olduğunu, yükselen yıldız olduklarını ballandıra ballandıra anlatıyor olmamızın temel sebebi, esasında bu ülkelerin bu işe çok erken zamanlardan başlamış olması. Belki hemen dünya sahnesine çıkamadılar, belirli bir türün en önemli grupları arasına adlarını yazdıramadılar, ancak 30-35 yıl öncesinden bugünlerin altyapısı hazırlamaya koyuldular ve zamanı gelince de ektiklerini biçmeye ve günümüzdeki statülerini kazanmaya başladılar. Günümüzde metal dünyasının yükselen yıldızı dediğimiz, oradan çıkan gruplar genelde çok iyi oluyor diye konuştuğumuz ülkelerin başında gelen Polonya’nın metal, özellikle de günümüzde damga vurduğu black ve death metal geçmişine baktığımızda çok sağlam gelen, sessiz ve derinden ilerleyen bir metal sahnesi görüyoruz.
Bugün baktığımızda VADER ta 1983’te kurulmuş. BEHEMOTH desen 1991, GRAVELAND 1991, ARKONA 1993, sonradan ülkenin en önemli black/death metal gruplarının oluşmasında parmağı olacak THUNDERBOLT 1993, bugün konuşacağımız BESATT 1991… Üstelik bu gruplar zamanında çıkıp 2 demo 1 albüm çıkarıp sessizliğe gömülen ya da kurulup günümüze kadar birkaç toplama çıkarmaktan ötesine gidememiş gruplar da değil. Hepsi bundan 30 yıl önce canını dişine takıp bir şeyler üretmeye çalışan gruplar.
Benzer durumlar aynı zamanlarda Yunanistan’da da olmuş, günümüzde Yunan grupların black metal dünyasındaki yeri ve itibarı ortada. Almanya’yı, İngiltere’yi falan saymıyorum bile.
Polonya’nın en köklü gruplarından biriyle birlikteyiz bugün. Kapağında tahta oturmuş bir Baphomet barındıran 11. albümleri “Supreme and True at Night” ile karşımızdalar ve alışık olduğumuz kalitelerini bir kez daha ağzımıza yüzümüze vuruyorlar.
BESATT’ın en iyi özelliği, “Anticross” yazısında da söylediğim üzere grubun yaptığı müziği zenginleştirme yolları arıyor olması ve şarkıların dört bir yanını türlü karanlıklarla, fikirlerle nakış gibi işlemesi. Bunu haybeye söylemiyorum. Adamlar kurulmalarından 30 yıl sonra bile yazarken kendilerine heyecan verdiğinden emin olduğum besteler yapıyorum. Bazı şarkıların bazı kısımlarını dinlediğimde, gitaristlerin o kısmı bestelediği andaki “oldu bu iş” hissiyatını, yazdığı rifle gurur duyduğunu hissedebiliyorum. Dinleyiciye bunu hissettirebilmek önemli bir şey ve ben BESATT’ta bunu yıllardan beri görüyorum. Adamlar Polonya’nın en köklü ama belki de en “sadece bilenin bildiği” gruplarından biri olmalarına rağmen vazgeçmeden üst düzey, ilham verici black metal yapmayı sürdürüyorlar.
Albümü “Anticross”la ya da önceki işleriyle kıyaslama gereği duymuyorum. Bunun sebebi değişen bir şeyler olması, “Supreme and True at Night”ın da herhangi bir iyi BESATT albümü olması değil. Bunun sebebi BESATT’ın zaten her albümde o albüme özgü bir kalite tutturması ve albümleri arasında bence öyle radikal kalite farkları olmaması. Bu albümde de bir dolu rif, taş gibi davul kullanımı, yırtıcı vokaller, karakteristik besteler ve hepsini çevreleyen lezzetli bir karanlık var. Dolayısıyla ince teknik tahlillere çok da yer bırakmayan ve gönül rahatlığıyla “dinleyin ve sevin” denebilecek bir albüm olduğunu söylemek için müzik âlimi olmaya falan gerek yok. Black metal seven insan büyük ihtimalle bu albümü zaten sevecektir.
Yazının burasına kadar geldiyseniz black metal seviyor olma ihtimaliniz yüksek. Tıpkı “Supreme and True at Night”ı da ilk dinlemeden sevecek olma ihtimaliniz gibi. Gönül rahatlığıyla dinleyin ve sevin. Polonya black metal sahnesi içinde yoğrulan 30 yıllık deneyim zaten bundan başka bir opsiyon bırakmıyor.
Güzel sürpriz oldu, beynine sağlık sitenin sahibi.
Çok fazla denecek bişi bulamıyorum ben de, taş gibi black metal işte. Kayıt şekli yüzünden kulak dostu bir müzik sunuyorlar fakat özellikle son 2 albüm özelindeki beste yapılarını dikkate alırsak, bunun nedeni ortaya çıkıyor bence. Aralarda çok güzel gitar oyunları var ve bunların kaybolmasını istememiş olmaları çok normal diye düşünüyorum.
Güzel sürpriz oldu, beynine sağlık sitenin sahibi.
Çok fazla denecek bişi bulamıyorum ben de, taş gibi black metal işte. Kayıt şekli yüzünden kulak dostu bir müzik sunuyorlar fakat özellikle son 2 albüm özelindeki beste yapılarını dikkate alırsak, bunun nedeni ortaya çıkıyor bence. Aralarda çok güzel gitar oyunları var ve bunların kaybolmasını istememiş olmaları çok normal diye düşünüyorum.
Hamdolsun bugün de görmezden gelinen bir diğer albüm ile küçük bir ara verdik, amin.
31.10.2021
@P L A G U E, ben destek vermeye geldim. gerçekten neden değeri bilinmiyor ilginç.
31.10.2021
@de mysteriis dom sathanas, ve aleyküm selam.
bizim gençlere fazla melodik geldiğinden sevilmedi bence.
Taş gibi albüm.
Tam bir black metal albümü. Başından sonuna ne yapmak istedikleri çok belli. Kayıt kalitesinden bestelere kadar gayet doyurucu ve keyifli olmuş.