Kariyerine başladığı melodik death metal sound’unu, enstrümanlarında geliştikçe genişleten ve olayı çok daha teknik bir boyuta taşıyan ABD’li grup INFERI’yle birlikteyiz bugün. İlk 3 albümünde başarılı bir profil çizen grup, adını en güçlü şekilde duyurmasını sağlaması beklenen “Revenant”ta nedense kontrollü gitmeyi tercih etmiş ve bence bir fırsatı değerlendirememişti. THE BLACK DAHLIA MURDER’ın aşırı adrenalinli, hiperaktif, kafein komasına girmiş hâli olarak özetleyebileceğimiz INFERI, yeni albümü “Vile Genesis”te alışık olduğumuz bir müzikal karakteri kendinden de bir şeyler katarak sunmaya çalışıyor.

Nedir bu alışık olduğumuz karakter? Sumerian Records’ın bundan 10 küsur yıl önce pompaladığı belirli bir sound var. Modern, teknik, melodik, progresif, gaz, biraz kimliksiz, çokçana konserlik bu kimlik zaman içerisinde kendini genişleterek sayısız grup kurulmasına, hatta plak şirketlerinin bile bu trene atlamasına neden oldu. Bir yerden sonra The Unique Leader’ın dahi buradan ekmek yemeye çalıştığına tanık olurken, neredeyse tamamen bu karakterdeki gruplara yönelen şirketler de ortaya çıkmaya başladı.

INFERI bu sound’un numunelik örneklerinden biri. Tekniği de brutal tarafı da melodiyi de dengeli şekilde sunuyorlar ve diyecek en ufak bir şey olmayan üstün müzisyenlikleri de eklenince ortaya tarzın severleri için çekici bir şey çıkıyor. INFERI ve benzeri gruplar için olay da burada cereyan ediyor. INFERI, genel anlamda bakıldığında muadili epeyce fazla olan bir grup. Dolayısıyla yapmaları gereken şey öne çıkmalarını sağlayacak bir beste anlayışında yatıyor. Bestelerin çeşitliliğini de bir şekilde kotardılar diyelim, buradaki esas kırılma noktası akılda kalıcılık ve uzun ömürlü olmakta yatıyor.

“Vile Genesis”i dinlerken aklınıza gelebilecek şeylerden birincisi adamların bunca tekniğin üstüne melodiyi ekleyerek olayı kuru ve tamamen fiziksel bir kendini kanıtlama çabasına indirgememiş oluşları. Bu açıdan bakınca INFERI’nin lezzetli, akılda kalıcı ve şarkılara karakter katan fikirleri var. “From Exile to Exaltation” gibi şarkıları örnek verebileceğim bu anlayış içerisinde INFERI bir yandan çatır çatır yardırırken bir yandan da zevk sahibi, harbiden lezzetli dokunuşlar sunuyor. Albümde, bu tür müzik yapan gruplar arasında sevilen ve öne çıkan isimlerden biri olan Malcolm Pugh’ın sakallarının yüzünde kapladığı orana denk düzeyde bir gitar işçiliği dominasyonu var. Açıkçası bu tür gruplar vokal anlamında artık büyük oranda kimliksizleştiğinden INFERI o ya da bu vokalisti kullansa pek bir şey fark etmeyecektir. Benzer şekilde, gitarın bu dominasyonu içerisinde davul da bu beste yapıları içerisinde üzerine düşeni hakkını vererek yerine getirince olay yine gitar yazımında ve bir kez daha akılda kalıcılıkta bitiyor.

Bu minvalden bakınca INFERI ortalamanın üstünde seyreden bir grup. Gitar ve klavye destekli hafif senfonik ögeler sayesinde atmosferik ve ihtişamlı tarafını köpürten grup, “Vile Genesis”in misal bir AVERSIONS CROWN’ın yaptığı müzik kadar olmasa da çetrefilli ve katmanlı hâle gelmesini sağlıyor. Olayın bu katmanlılıktan sıyrılıp daha rafine hâle geldiği anlarda ise akıllara ister istemez ARSIS, hatta spesifik olarak da başyapıt diyebileceğim ilk albümü “A Celebration of Guilt” geliyor.

Yine yazının kilit noktasına geri dönersem, INFERI’nin kendine özgü denebilecek bazı özellikleri olsa da tam anlamıyla bir kimlikten söz etmek de çok kolay olmuyor. Hayvan gibi müzisyenlik ve bir dolu nota içeren death metal altyapılı o kadar çok modern grup var ki bir yerden sonra birbirlerinden ayırmak için detaylara inmek gerekiyor. O detaylara indiğimizde INFERI işini iyi yapıyor, iyi bir müzik yapıyor ve yeterli diyebileceğim düzeyde yaratıcılık ve akılda kalıcılıkla dolu bir albüm sunuyor. Eğer bu tarz gruplara çok aşinaysanız ve sürekli dinliyorsanız, kısacası türün kaşarı olduysanız “Vile Genesis”i de muhtemelen seversiniz. Bu türü fazla dinlemiyorsanız ve INFERI’nin burada yaptıkları sizin için taze ve ilginç geliyorsa, albümü çok daha heyecan verici bulabilir ve epey zevk alabilirsiniz.

INFERI’nin müziği bir açıdan bakıldığında formülize, soğuk, jenerik, gereğinden fazla kusursuz, hatta plastik gibi gelebilir. İçinde bir ton detay, fikir vesaire olsa da lineer ve tek boyutlu da bulunabilir. Ancak bu tür gruplar ve bu tür albümler son 10-15 yılımızın bir gerçeği ve bu anlayış talep görüyor ki yapılmaya devam ediliyor. Teknik death metali, melodik death metali ve ikisinin modern bir bileşimini seviyorsanız INFERI’yi de zaten biliyorsunuzdur ve “Vile Genesis” de size istediğiniz birtakım şeyleri çok büyük oranda verecektir.