Günümüz dünyasında sabah kalkıp elimize malum cihazları aldığımızda birçoğumuzun yaptığı şey “bakalım bugün ülkede ve dünyada neler olmuş?” diyerek haberlere bakmak oluyor. Haberlere bakmak derken yanlış anlamayın, en az damardan eroin basmak kadar insanı uyuşturan, lağım çukuruna dönmüş havuz medyasından bahsetmiyorum. Birilerinin teknolojiyi ve sosyal medyayı kullanarak insanları bazı şeylerden haberdar etmesinden bahsediyorum.
Bu haberdar olduğumuz şeyler genelde aşırı rahatsızlık veren, mide bulandırıcı şeyler. Eziyet edilen hayvanlar, istismar edilen çocuklar, canına kıyan gençler, ağır vergiler, hukuksuzluk, adaletsizlik, doğa katliamları, kılını kıpırdatmadan 10 farklı yerden maaş alıp tabak tabak kokain içen, eskortların kafasından aşağı dövizleri fırlatan, 24 yıllık viski ile elini yüzünü yıkayıp sosyal medyada paylaşan, çakarlıları takarak spor araba kullanan katli vacip tipler. Vesaire, vesaire, vesaire…
Bazı anlar geliyor ki; günlük karşılaştığım şeylerle ilgili ne söyleyecek bir söz, ne edecek bir küfür, ne de aksiyona geçebileceğim bir eylem geliyor aklıma. Hakikaten “ananızın amı yani” diyerek hayretler içinde bakakalıyorum. Aslında mevzu çok basit. Ortalama 60 yıllık sikik hayatın boyunca; yemeyeceğin hayvanı öldürmemek, kadına, çocuğa, yaşlıya, engelliye zarar vermemek, hak ettiğinden ve ihtiyacından fazlasını almamak, diğer insanların tercihlerine ve yaşam tarzlarına müdahale etmemek bu kadar zor olmamalı. Bunları yapmadan dümdüz yaşa siktir git ulan işte. Böylelikle ne sen ne de başkaları mutsuz olsun.
Noctambulist tıpkı az önce bahsettiğim şeyler gibi insana rahatsızlık veren bir müzik icra ediyor. Black/death metal türünde müzik yapan bir gruptan zaten pek pozitif hisler uyandıran tınılar beklemek mümkün değil ancak Noctambulist bunu rahatsız etme, tribe sokma, öfkelendirme ve gaza getirme gibi bir takım duyguları aynı potada eriterek yapıyor.
Grubun çirkinlik ve bodosluk düzeyi benimsedikleri tür açısından bir Revenge, Pissgrave, Teitanblood, Diocletian gibi dümdüz dayakçılardan öte işin dezonant tarafında duran Alterage, Ulcerate, Gorguts, Portal gibi zat-ı müminlere yakın duruyor. Noctambulist’in yaptığı müziğe sofistike diyemeyiz ancak icra ettikleri müzikte kesinlikle bir derinlik ve farklı varyasyonlar var. Hani dümdüz adam dövmek varken elini ateşe sokup, o eli dayak attığı adamın yüzüne basmak gibi hem mazoşist, hem de sadist varyasyonlardan bahsediyorum.
The Barren Form ile 2019 yılının sene sonu listemde kallavi bir yerde duran ve dolayısıyla çok beğendiğim bir albüm olan “Atmospheres of Desolation“ı kalite ve derinlik olarak bir tık daha aştıklarını düşünüyorum. Önceki albüme göre çok daha planlı bir kaos seçiminde bulunmuşlar. Bu sefer tempo değişimleri daha yerli yerinde, dinleyiciyi patlama noktalarına önceden hazırlayan bir işleyiş ile tokadı basmışlar. Örnek vermem gerekirse Intro vazifesi gören “Exordium”, “Depletion” ve “Engulfed” parçalarının kapanış kısımlarında ortamı gererek “bakın az sonra dayak geliyor, hazır olun.” demişler adeta.
Vokal performası Atmospheres of Desolation’a göre daha yırtıcı ve varyasyonlu. Ki bir önceki albümde en sevdiğim ayrıntı vokallerdi, The Barren Form ile bu ayrıntı daha da çirkinleşmiş ve yüceleşmiş. İkinci en sevdiğim ayrıntı olan davullara gelirsek; Gorguts, Deathspell Omega, Ulcerate ve Alterage gibi grupların bir nevi füzyonunu icra eden bir gruptan beklenenlerin çok üzerinde bir performans ortaya konulmuş. Hatta kayıt sonrası davul seti çöpe atılmış bile olabilir.
Daha fazla uzatmadan sonuca geleyim, Noctambulist genç bir grup olarak şimdilik çok iyi bir yolda ilerliyor. Yaptıkları işi ciddiye almaları, üzerine koyarak ilerlemeleri ve gün geçtikçe black/death metal kitlesi içerisinde daha bilinir hale gelmeleri gayet güzel bir şey. “Dezonant olma” kavramının biraz da arz-talep mevzusu yüzünden bakkallaştığı şu dönemde, The Barren Form’un minimal dahi olsa kendi tınısını ve kalitesini ortaya koyan bir iş olduğunu düşünüyorum. Türü sevenleri asla üzmeyecek, hatta fazlasıyla keyif verecek bir iş. Bana göre ise yılın en önemli “dezonant” yapımlarından biri şimdilik. Keyifli dinlemeler.
Reis ellerine saglik. Dun gece sen onerdikten sonra bir tur dinledim baya iyi. Ozellikle Engulfed baya sikertmeli bir sarki olmus. Ve ben o kadar dissonant bulmadim albumu.
Bir de ayni isimde baska bir Noctambulist var onlar da post-black yapiyor ve bu yil yeni album cikardilar. O grubu da donunce ben yazicam baya iyiler.
Reis ellerine saglik. Dun gece sen onerdikten sonra bir tur dinledim baya iyi. Ozellikle Engulfed baya sikertmeli bir sarki olmus. Ve ben o kadar dissonant bulmadim albumu.
Bir de ayni isimde baska bir Noctambulist var onlar da post-black yapiyor ve bu yil yeni album cikardilar. O grubu da donunce ben yazicam baya iyiler.
19.07.2021
@Alondate, Kesinlikle yazman lazım bana kalırsa mükemmel albüm
Dezonant deyince bu yıl benim aklıma gelen ilk ve tek grup Ad Nauseam oluyor. Madem bu adamların da gideri var, yumulayım hemen.
31.07.2021
@Erhan, Burnumun dibindeki bu çirkinliği yenice dinledim ve gerçekten çok sevdim. Davul tonları ayrı bir hoş.
Albüm ile ilgili söyleyebileceğim tek şey OHAAA AMK olabilir.
Şaka bir yana albümü çok beğendim. Her dinleyişimdw Ulcerate’i hatırlatıyorlar bana ama bu kötü bir şey değil. Aksine fazlasıyla doğru yoldalar.
Infinitesimal’in kapanışı der kaçarım. 9/10
Dezonant dozu tam kıvamında tıpkı Kriegsmaschine’in yaptığı gibi. Öte yandan Ad Nauseam gibi dezonant olalım derken mevzunun bokunu çıkarmamışlar.
Albümü çok beğendim, bakalım uzun ömürlü olacak mı.
2021′in en derli toplu dezonant black/death işlerinden biri.