Ekstrem metal günümüzde cidden çok uçsuz bucaksız bir mecra haline geldi. Uzun yıllar boyunca heavy metal ve hard rock tarzı türlere yer veren popüler yayın organları bile artık death metal, black metal ve grindcore gibi ekstrem türlere yer veriyorlar, incelemelerini yayınlıyor, hunharca övüyor ve yüksek puanlar yağdırıyorlar. Artık devir değişti yani. Özellikle sosyal medya bir yana; Spotify ve Bandcamp gibi mecralar sayesinde, son yıllarda yeraltı işlere ulaşmanın kolaylaşması işi çok farklı boyutlara taşıdı.
Hipster’lığın dibine vurmuş ünlü müzik web siteleri, modaya uymak için; death metal, black metal, sludge metal, grindcore türündeki önemli ekstrem metal albümlerini inceliyor ve yüksek puanlar veriyorlar son yıllarda. Ben bunu az önce de bahsettiğim gibi, müziğe ulaşmanın kolaylaşmasına bağlıyorum. Artık insanların iyiden iyiye akılarını sıyırmasının ve ekstrem metale aşırı ilgi göstermelerinin ana sebebini farklı bir başlıkta ve farklı bir zamanda tartışırız ama bunun sonucunda ekstrem metal tarihinin en üretken dönemini yaşıyoruz. Belirli plak şirketleri odaklı mükemmel işler çıkıyor. Ben işin “Üzümünü ye, bağını sorma” tarafındayım şimdilik.
Az sonra bahsedeceğim “Speciation” albümünü çıkartan, köpek gibi bir progresif/teknik old school death metal grubu olan Faceless Burial, bu âlemin en kral plak şirketi Dark Descent Records kanatları altında yükseliyor. Tamam, Avustralya’da kangurular, koala ayısı, Tazmanya canavarı gibi şirinlikler var ama o coğrafyada da bazen akıllar sökülüp leş işlere girilebiliyor demek ki.
Örneklerini defalarca gördük. Disentomb ve Thy Art is Murder başta olmak üzere; Earth Rot, Justice for the Damned ve Aversions Crown gibi gruplar yakın tarihte muazzam işlere imza attılar. Abuk subuk tehlikeli hayvanlarla, abuk subuk bir iklimde yaşayarak çok kral ekstrem müzik yapabiliyor bu adamlar. Ortaya çıkan örneklerden bu kabak gibi belli oluyor.
Başlıkta da belirttiğim gibi, Faceless Burial çiğ et yiyen adamlardan kurulu olsa da, fularlı ve kemik çerçeve gözlüklü yumoş death metal sever kardeşlerimiz ile bizi ortak noktada buluşturma potansiyeli olan bir müzik yapıyorlar. Bunun en büyük sebebi grup elemanlarının büyük Death fanı olmaları ve müziklerinde “Leprosy” – “Human” arası Death esintileri barındırmaları. Bunun harici pek kimselerin farkına varamayacağı bir erken dönem Gorguts etkisi var müziklerinde. 1991-1993 arası çıkan “Considered Dead” ve “The Erosion of Sanity” erken dönem Gorguts işlerine göz kırpan, benzerine az rastlanan işlere imza atıyorlar.
Enteresanlık açısından Blood Incantation kadar kafa karıştırmıyorlar belki ama müziklerindeki leş mezarcılık ile amaçladıkları işi bozmayacak seviyede olan sofistike hava çok ayarında. Genellikle orta tempo olarak ilerleyen ama yer yer vites arttıran besteler hiçbir old school death metal severin hayır demeyeceği kalitede. Ölü götü siken sound ise adamların en tehlikeli silahı. İşin mutfak kısmı tek kelime ile kusursuz. Bu kısma girmeye gerek bile duymuyorum.
1988-1991 arası Death ve 1991-1993 arası Gorguts gibi mükemmelliklerin yanı sıra, yer yer Immolation ve Morbid Angel şahanelikleri bile barındırıyorlar müziklerinde. İşin progresif ve teknik tarafında ise, death metalin köklerine inerek, mezarlık kokan kısmında kalarak, taviz vermeden bu işin sanatını icra ediyorlar. “Human” veya “The Erosion of Sanity” ne kadar sofistike ise “Speciation” da o kadar sofistike ve fularlı. Yani ortada korkulacak bir durum yok.
Faceless Burial, “Speciation” ile dağları delerek yeni kıtalar keşfetmiyor ancak old school death metalin sanatsal ve sofistike kısmının değerini ve kalitesini bize hatırlatıyor. Orta tempo ağırlıklı yürek tırmalayan, old school death metal’i seven çivili bileklikli veya fularlı her dinleyiciyi yakalama potansiyeli olan çok iyi bir albüm “Speciation”. Yıl sonu listelerini süslemesi kesinlikle kaçınılmaz.
albüm kapağı kadar aydınlık olmuş, tatlı olmuş bence ama vokaller pek hoşuma gitmedi. öyle sinsi sinsi guruldaması arkadan arkadan pek hoş olmamış.
bir de pasifagresif’in her köşesinde bir “yıl sonu listesi” lafları dönüyor. ben de heyecanlanıyorum. malumunuz üretken bir yıl oldu birçok grup için 2020.
albüm kapağı kadar aydınlık olmuş, tatlı olmuş bence ama vokaller pek hoşuma gitmedi. öyle sinsi sinsi guruldaması arkadan arkadan pek hoş olmamış.
bir de pasifagresif’in her köşesinde bir “yıl sonu listesi” lafları dönüyor. ben de heyecanlanıyorum. malumunuz üretken bir yıl oldu birçok grup için 2020.
Dark Descent’in sahibini bazen çok kıskanıyorum.
8 yerinde bir puan olmuş. Güzel albüm. Seviyoruz seni Dark Descent
Yeni albümleri çıktı. Henüz dinlemedim ama çok merak ediyorum.
yeni albümleri bu yıl dinlediğim en iyi şey. yemin ettim kapatmıyorum iki üç gün daha. 10/10 basacağım kritik düşsün.