“Bin grubu geçtim bir grubu seçtim” düsturuyla 2013 yılında mevcut tüm projelerini sonlandırarak yola sadece WOLFHEART’la devam etmeyi seçen Tuomas Saukkonen bu 8 seneye 5 albüm sığdırarak ne denli üretken olduğunu gösteren bir müzisyen. Belirli açılardan birbiriyle kesişen gruplarını tek potada eritmek adına WOLFHEART’ı kuran Saukkonen, BEFORE THE DAWN ve BLACK SUN AEON’daki yaratıcılığını bu çatı altında birleştirerek yoluna devam ediyor. “Tyhjyys” ve arkasından gelen “Constellation of the Black Light” ile gayet soğuk havalar estiren ve WOLFHEART imzasını güçlendiren Saukkonen, yeni WOLFHEART albümünde bu soğuk kuzey rüzgârını devam ettirmek için yola çıkmış.
Uzun süre tek grup olarak devam ettikten sonra melodik death/doom metal projesi DAWN OF SOLACE’ı geçtiğimiz yıl yeniden dirilten ve bu sene başında yeni bir de albüm çıkaran Saukkonen, belli ki üretkenliğini WOLFHEART’la da sınırlı tutamıyor ve yine birden fazla grupla yola devam ediyor. WOLFHEART kampında dikkat çeken bir diğer değişiklik ise grubun kadrosunu gruba bu sene katılan Vagelis Karzis ile güçlendirmesi. ROTTING CHRIST konserlerinden tanıdığımız Karzis, grupla olan ilk çalışmasına “Wolves of Karelia” ile imza atıyor.
“Wolves of Karelia”yı dinlerken hissedeceğiniz ilk şey WOLFHEART’ın Fin köklerini net şekilde belli eden melodi anlayışı ve bunun üstüne kurduğu görkemli, atmosferli şarkılar. Finlandiya’nın doğusunda, Rusya sınırındaki geniş bölgeyi ifade eden Karelia vey Fince adıyla Karjala; Finlandiya, Rusya, SSCB ve İsveç açısından öneme sahip bir bölge. Albümde burada yaşayan kurtların sorunlarından, geçim sıkıntısından bahseden WOLFHEART, bakalım bunu ne düzeyde başarabiliyor.
Şimdi şöyle bir şey var. Bir İskandinav ülkesinde yaşıyorsanız ve ortaokulda müzik dersinde flüt çalmışlığınız, solfej yapmışlığınız varsa tebrikler, bir müzik grubu kurmaya hazırsınız. Diğer İskandinav ülkeleri gibi Finlandiya da bu konuda üzerine düşeni yapıyor ve eli pena tutan herkes belli bir kalitenin üstüne çıktığı bir iklim meydana getiriyor. WOLFHEART’ın genelinden, grubun Fin kanına sahip olduğunu da ne yaptığını bildiğini de görmek gayet kolay.
Burada esas soru grubun bunu ne düzeyde yaratıcı ve etkileyici şekilde yaptığı. Yukarıda adını andığım son iki albümünde dinlemesi gayet zevkli, sürükleyici işler ortaya koyan WOLFHEART’ın “Wolves of Karelia”da bu yaratıcılığı yansıtmakta biraz zorlandığını düşünüyorum. Albümün açılış şarkısı “Hail of Steel” olsun, “Reaper” olsun gayet ihtişamlı eserlerken, kimi şarkılarda ise biraz fazla formülize bir yapı görüyor; “random Finnish melodeath song generator” havası alıyorum.
Yanlış anlaşılmasın; WOLFHEART gayet iyi bir grup ve “Wolves of Karelia” da eli yüzü düzgün tertemiz bir albüm. Lakin bazı şarkılarda birbirini tekrar eden yapılar ve yaratıcılık sıkıntısı çeken fikirler görüyorum. Misal klip de çekilen “The Hammer” bence grubun önceki işleriyle kıyaslandığında biraz fazla basit tek bir fikir üstüne kurulu, fazlasıyla lineer bir şarkı. Benzer şekilde “Born from Fire” da ortasındaki hızlı rif dışında bence kolaya kaçan, hızlıca oluşturulmuş gibi duran bir beste.
Bu durumun oluşmasına neden olan başlıca sorun, WOLFHEART’ın melodik müzik yapmasına rağmen ortada akılda kalıcı pek bir melodi olmaması. Albümdeki şarkıların neredeyse tümüne altta gelen çok yoğun bir klavye dolgusu var ve nakaratlar da sadece görkemli, ihtişamlı görünen ancak akla kazınmayan bir şekilde karşımıza çıkıyorlar. Öne çıkan karakteristik melodiler olmayınca birbirini andıran yapılar giderek artıyor ve farklı dinleyicilerin favori göstereceği şarkıların sayısı ister istemez azalıyor. Misal “Arrows of Chaos” bunu kırabilen şarkılardan, zira olayı “ver alttan klavyeyi”den daha ileri bir noktaya taşımayı ve rifleriyle olsun, farklı klavye tonu tercihleriyle olsun kalabalıktan ayrışmayı başarıyor. Şahsen bu şarkıda da öyle kendimden geçtiğim falan yok, ama en azından ilk 1 dakikası bence albümün en güzel anlarından birini sunuyor.
Bana kalırsa WOLFHEART “Wolves of Karelia”da biraz cepten yiyor ve kendini tekrarlıyor. Müziğin genel unsurları ve dinamikleri gereği neyse ki elimizde albenisi olan, ihtişamlı gözüken bir müzik var ancak bunun içini doldurmadıkça ancak kısa vadeli hatırlanacak, fazlaca içselleştirilemeyecek bir şey sunmuş oluyorsunuz. Bence WOLFHEART bir sonraki albümü için acele etmemeli ve sadece coşkulu klavye basarak bestelerin kuruluğunun giderilmediğini de hesaba katarak daha ince eleyip sık dokumalı.
Eline sağlık abi. %100 katıldığım bir kritik. Maalesef sıradan bir album olmuş bu. Tuomas bu yılki yaratıcılığını tamamen Dawn of Solace albumu için kullanmış belli ki. Misal bir Last of All Winters (Hayatımda duyduğum en iyi bestelerden biri) ya da Tyhjyys (Arabesk Metal) gibi muazzam şarkılar yok. Kaç kere döndürdüm albümü, Born from Fire dışında pek bir şey kalmadı aklımda.
Ayrıca Dawn of Solace kritiği gelmeli bence. Bu albümden çok daha kaliteli bir iş olduğunu düşünüyorum.
@Ahmet Saraçoğlu, Abi eger hala yazmadiysan haftaya ben yazmayi dusunuyorum bu albumu. Bazi sarkilarin akustik versiyonlari cikmaya basladi. Hic alakasi olmayan adami bile gitara baslatir. Tuomas cidden buyuk muzisyen
Waves gibi enfes bir albüm yaptıktan sonra Saukkonen bence ağırlığı Dawn Of Solace’a kaydırmalı. Bu yıl şu ana kadar en çok dinlediğim albüm olabilir.
Türkiye’deki dinleyici profilini düşününce insan Waves’in devasa bir etki yaratmasını bekliyor, ama çok az insan ilgilendi albümle.
Açıkcası genel anlamda beğendiğimi söyleyebilirim ama kritiği de tamamen katılıyorum. Baya bi cepten yeme söz konusu var. Artık kontratla mı alakalı ya da neyse bilmiyorum ama çabucak yapılıp ortamlara sunulmuş bir albüm gibi geldi bana. Bu arada şu son yıllarda kurtlar metal dünyasının yeni favori hayvanı olma yolunda emin adımlarla ilerliyorlar. Önce Behemoth, şimdide Wolfheart :D
Yeni tekli çıktı. Açıkçası aynen bu albümü beğenmediğim gibi bunu da beğenmedim. Wolfheart’ın büyüsü artık kalmamış gibi görünüyor. Bu saatten sonra Tuomas dawn of solace kasmalı tamamen.
@Rzeczom, cevaplı yorumlara herhangi bir müdahale olamıyor. Ona yazıyorum sanıp yanlışlıkla buraya yazmış olman yüksek ihtimal. Normalde yazmak istediğin yere yaz, bunu sileyim.
Eline sağlık abi. %100 katıldığım bir kritik. Maalesef sıradan bir album olmuş bu. Tuomas bu yılki yaratıcılığını tamamen Dawn of Solace albumu için kullanmış belli ki. Misal bir Last of All Winters (Hayatımda duyduğum en iyi bestelerden biri) ya da Tyhjyys (Arabesk Metal) gibi muazzam şarkılar yok. Kaç kere döndürdüm albümü, Born from Fire dışında pek bir şey kalmadı aklımda.
Ayrıca Dawn of Solace kritiği gelmeli bence. Bu albümden çok daha kaliteli bir iş olduğunu düşünüyorum.
28.04.2020
@Alondate, Dawn of Solace’ı dinledim ama yazma fırsatım olmadı, dinleyip yazacağım ilk fırsatta.
05.09.2020
@Ahmet Saraçoğlu, Abi eger hala yazmadiysan haftaya ben yazmayi dusunuyorum bu albumu. Bazi sarkilarin akustik versiyonlari cikmaya basladi. Hic alakasi olmayan adami bile gitara baslatir. Tuomas cidden buyuk muzisyen
https://youtu.be/gwB2FClchv0
05.09.2020
@Alondate, yaz yaz ben daha dinleyemedim bile. Haftaya pazar günü yayınlayalım sana uygunsa.
05.09.2020
@Ahmet Saraçoğlu, Gayet uygundur abi. Bir kac gune mail atarim sana
Waves gibi enfes bir albüm yaptıktan sonra Saukkonen bence ağırlığı Dawn Of Solace’a kaydırmalı. Bu yıl şu ana kadar en çok dinlediğim albüm olabilir.
Türkiye’deki dinleyici profilini düşününce insan Waves’in devasa bir etki yaratmasını bekliyor, ama çok az insan ilgilendi albümle.
Açıkcası genel anlamda beğendiğimi söyleyebilirim ama kritiği de tamamen katılıyorum. Baya bi cepten yeme söz konusu var. Artık kontratla mı alakalı ya da neyse bilmiyorum ama çabucak yapılıp ortamlara sunulmuş bir albüm gibi geldi bana. Bu arada şu son yıllarda kurtlar metal dünyasının yeni favori hayvanı olma yolunda emin adımlarla ilerliyorlar. Önce Behemoth, şimdide Wolfheart :D
Yeni tekli çıktı. Açıkçası aynen bu albümü beğenmediğim gibi bunu da beğenmedim. Wolfheart’ın büyüsü artık kalmamış gibi görünüyor. Bu saatten sonra Tuomas dawn of solace kasmalı tamamen.
https://www.youtube.com/watch?v=c9xKGwgt0aM
01.02.2021
@Alondate, çıktığı gün dinlemiştim. black metal promotion gerçekten faydalı bir oluşum.
01.02.2021
@Ahmet Saraçoğlu, sanırım hızlı hızlı yorumlar yayınlanırken bir sıkıntı oluştu. çünkü ben bu yoruma cevaben herhangi bir şey yazmamıştım.
Alondate isimli arkadaşın grup önerme sayfasında paylaştığı link için yorumda bulunmuştum.
01.02.2021
@Rzeczom, cevaplı yorumlara herhangi bir müdahale olamıyor. Ona yazıyorum sanıp yanlışlıkla buraya yazmış olman yüksek ihtimal. Normalde yazmak istediğin yere yaz, bunu sileyim.