Bugün bizleri İsrail’den selamlayan bir progresif metal grubuyla birlikteyiz. Progresif metal de pek çok tür gibi sınırlarını büyük oranda kaybettiğinden, albümde OPETH benzeri bir clean/harsh vokal ikilemesi var. Lakin albümün sırf bu vokallerden dolayı progresif death metal tarafına da geçtiğini söyleyemeyiz. “Pillars of Creation” içinde sert vokallerin de yer aldığı bir progresif metal albümü.

Clean vokallere bakınca net bir anlatıcı havası görüyoruz. “Pillars of Creation”, yani “Yaradılış Sütunları” adını çok bilindik bir fotoğraftan alıyor ve albüm de bu isim altında yaradılışı ve varoluşun gizemlerini konu ediyor. Şuradan görebileceğiniz bu fotoğraf, Hubble Teleskobu tarafından bundan 22 yıl önce çekildi ve Kartal Bulutsusu’nda yer alan 3 adet devasa gaz bulutunu gösteriyor. OBSIDIAN TIDE’ın kullandığı bu sıcak karakterli vokaller sayesinde bu devasa oluşumdan referans alınarak anlatılan olay örgüsü tane tane dillendiriliyor ve sert vokaller de yeri geldiğinde öne atılarak ortalığı gerektiği şekilde ateşe veriyor. Maynard James Keenan ekolünden gelen bu anlatıcı vokaller olaya bir progresif rock havası katarken, müziğin OPETH’leştiği anlardaki sert vokal ise elbette ki bir Mikael kadar derinden kükreyemese de bu kontrastla oluşan dramatik etkiyle albüme epey bir şey katıyor.

Olayın bir nebze de DREAM THEATER tarafı var ve bu da müziğin genel progresifliğinden ve bazı rif yapılarından kaynaklanıyor. Ortada DREAM THEATER benzeri aşırıya kaçan gitar, klavye, bas, davul oyunları falan yok. Ancak progresif tarafa geçildiğinde, beste yapıları açısından bir nebze DREAM THEATER dinlemişlik kendini belli ediyor. DREAM THEATER, rif yapıları ve Orta Doğu tatları dediğimde zaten akla gelmiştir; “Home”u düşünün, o şarkının giriş gelişme kurulum aşamalarını kafanızda canlandırın. OBSIDIAN TIDE o ayarda şeyler yapmaya gayet müsait bir grup.

3 kişiden oluşan Tel Avivli grubun değişken müziğini şekillendiren OPETH’vari oktavlı gitar akorları ve olayın folk tarafını yükselten clean vokallere ek olarak, albümde yer yer flüt, keman, saksafon ve piyano gibi yan enstrümanlar da kendilerine yer buluyor. Olayın progresif yönü genel itibarıyla OPETH ve TOOL karışımıyla sınırlı kaldığından, misal bir PERSEFONE tatları pek göze çarpmıyor. Lakin özellikle yan enstrümanların baş gösterdiği kimi kısımlarda, yine OPETH sound’unu kendini başucu kitabı edinmiş bir diğer grup olan NE OBLIVISCARIS’i akıllara getiren fikir ve kullanımlar kulağa çarpıyor.

Beste kalitesi açısından OBSIDIAN TIDE ne yaptığını net şekilde biliyor. Elemanlar enstrümanlarına hakimler, prodüksiyon temiz, her şey pırıl pırıl duyuluyor. Yaratıcılık (madem yaradılışın sütunları dedik) konusuna gelince, OBSIDIAN TIDE ilham kaynaklarını çok bariz şekilde gösteriyor. Yani adamların OPETH’i ve TOOL’u çok sevdikleri ciddi şekilde ortada. Rif yazım tarzları, vokal yorumları, davul partisyonları, bas yürüyüşleri OPETH ve TOOL etkisini ciddi şekilde ele veriyor. Lakin ben bunun bir olumsuzluk olarak değerlendirilmemesi gerektiği kanısındayım. Sevdiğimiz sayısız grup ilk albümlerinde birilerinden etkilendiklerini bağıra bağıra gösterdiler. Dolayısıyla OBSIDIAN TIDE’ın bu etkiyi sakınmadan ifşa etmesi de yadırganacak bir şey değil. Ha, yüzde yüz orijinallik arıyorsanız elbet bu durum sizi irite edebilir ancak olayın tadını çıkarma taraftarıysanız albüm kesinlikle keyifli, sürükleyici, merak ettirici.

İlham kaynaklarını çok belli etme ve onların yolundan gittiği gerçeğini saklamama konusu dışında albümde çok bir sıkıntı yok. İyi yapılmış, pek çoklarınca sevilen birtakım şeyleri iç içe geçirerek kullanan OBSIDIAN TIDE bundan sonraki işlerini de bu düzlem üzerine mi kurar bilinmez, ama adamların bu bariz ögelerin dışına çıkan taraflarda yansıttığı ışıklar, onların daha karakteristik şeylere de kayabilme potansiyelini gösteriyor.

“Pillars of Creation” kesinlikle başarılı bir ilk albüm. İnanılmaz karakteristik, kendi sound’unu oluşturmuş bir şey değil elbet, ancak yetenekli oldukları gayet belli adamlarca üretilmiş eli yüzü düzgün bir iş. OPETH’in progresif rock olmadan önceki dönemini ve TOOL’u seviyorsanız, albüme göz atmanızda fayda var. Hatta faydadan da öte, bunları seviyorsanız albüme mutlaka bakmanızı öneririm. OBSIDIAN TIDE bence bu çok bariz ilham kaynaklarından aldığı gücü sonraki işlerinde daha özgün potalarda eritecek ve kendi kimliğini bulacaktır. “Pillars of Creation” gözden kaçırılmayacak, arada kaynayıp gitmeyecek kadar iyi bir ilk albüm. Yıl bitmeden dinleyin, sonradan es geçmişim demeyin.