Ailemizin sevimli black metalcisi Abbath’ın müzikal yolculuğuna tanık olmaya devam ettiğimiz yeni bir albümle daha birlikteyiz. IMMORTAL efsanesinden ayrıldıktan sonra “IMMORTAL benim bana konuş” diyen ve Demonaz ile Horgh’u bir kalemde silerek yoluna kendi adını taşıyan projesiyle devam eden Olve Eikemo, nam-ı diğer Abbath, bu kez de “Outstrider”la karşımızda.
Yazdığımız bir dolu kritikte ve haberde Abbath’ın metal dünyasındaki yerine dair ve nasıl bir insan olduğuna dair yeterince şey söylediğimiz için bu konuları baypas ediyor ve ABBATH’ın bugününe odaklanıyorum. İlk albüm “Abbath”ta bir nevi “el mi yaman bey mi yaman” kafasına bürünen ve IMMORTAL titri olmadan da başarılı olabileceğini göstermek, IMMORTAL’ın diğer iki üyesinden bir nevi intikam almak ve onlara nispet yapmak isteyen Abbath, o ilk albümü bir miktar acele ve küçük çaplı bir hırsla çıkarmıştı. Bunun neticesinde albüm; içerisinde baya bir heyecan, bir dolu fikir ve prodüksiyon açısından da çeşitli sıkıntılar içeriyordu.
Season of Mist doğal olarak Abbath markasından olabildiğince nemalanmak için albümü büyük bir prodüksiyonla desteklemiş ve Abbath çok sayıda turne ve konser ile adını günümüz IMMORTAL’ının çok önüne yazdırmayı başarmıştı. Şu an bu yazıyı yazarken karşımdaki sehpada içinde Abbath’ın olduğu bir kar küresi, üzerimde de pek sevdiğim ABBATH tişörtüm olduğunu söylersem, Season of Mist’in albümün tanıtımı için ne noktalara vardığını daha rahat anlatabilirim.
Abbath’ın hafif dengesiz mizacı gereği ilk albümden tamamen farklı müzisyenlerin yer aldığı “Outstrider”a baktığımızda, Abbath’ın biraz daha odaklanmış bir şarkı yazım süreci geçirdiğini görebiliyoruz. İlk albümde “Winter Bane” ve “Ashes of the Damned” gibi direkt IMMORTAL kasasından çıkmış şarkılar vardı ve Abbath büyük oranda IMMORTAL ile I’ın karışımı bir şey sunuyordu. “Outstrider”da ABBATH’ın daha şahsına münhasır bir sound’a büründüğünü görüyoruz. İlk albümde doğrudan kolaya kaçan ve çok net IMMORTAL’ı andıran rifler varken, bu albümde farklı rif karakterlerine de tanık oluyoruz.
Albüme dair bir miktar tadımı kaçıran başlıca konu Abbath’ın sesindeki değişim. Alıştığımız nemrut kurbağa sesinden ziyade daha yırtıcı, daha kimliksiz bir Abbath vokali duyuyoruz “Outstrider”da. Başlarda “acaba ilk şarkıda farklı bir karakter denemek mi istemiş” diye düşündüğüm bu vokal albüm boyunca hüküm sürüyor ve Abbath’ın nazal, az sonra öksürecekmiş gibi hissettiren güçlü vokalini baya bir aratıyor. Bu açıdan Abbath’ın -belki de yaşı gereği- artık o alıştığımız sesini kısmen yitirdiğini sanıyorum. Dediğim o kurbağa sesini en net olarak “Bridge of Spasm”ın 0.26’sındaki kreşendo vokal süslemesinde görüyoruz, onun dışında da pek göremiyoruz (aynı şarkının 1.22’sinde de IMMORTAL’vari bir rif var, pek güzel).
Sıkıntı olarak gördüğüm bu olay dışında “Outstrider”, ilk albümde görmediğimiz miktarda solo ve rock ‘n’ roll barındırıyor. Black metal ile rock ‘n’ roll’u bir arada sunan şarkılar ile direkt I kimliği taşıyan yapıtlar bir arada karşımıza çıkıyor ve ilk albümde olduğu gibi “ATHOW’a koysan sırıtmaz” denecek türde rifler’e çok seyrek şekilde tanık oluyoruz. Bunun sebeplerinden birini, albümdeki has black metalci sayısının ilk albüme göre %50 elli azalması olarak görüyorum. King ov Hell’in ayrılmasıyla birlikte black metalci kafası olarak sadece Abbath’a kalan ABBATH, sanki şarkı yazımı konusunda Olve’nin rock ‘n’ roll sevgisine daha bir yaslanmış gibi. MOTÖRHEAD, KISS gibi gruplara olan sevgisiyle bildiğimiz Abbath, eski GORGOROTH insanı King ov Hell olmayınca olayın bu nispeten bluesy kısmına, rock ‘n’ roll boyutuna biraz daha eğilmiş gibi duruyor.
Bu noktada olayı Abbath ve IMMORTAL olarak iki ayrı kefede düşünmek gerekli mi gereksiz mi diye aklımdan geçiriyorum. Olayın IMMORTAL tarafında katıksız black metal görüyorken, Abbath tarafında ise black metal etkisi de olan daha genel bir metalle karşı karşıyayız. İçinde heavy metal unsurları da var, yer yer thrash’e kayan rifler de var, dümdüz MOTÖRHEAD de var. Dolayısıyla ne Abbath’ın IMMORTAL’ın geri kalanına nispet yapmasına ne de IMMORTAL’ın “biz daha black metaliz” diye olayı gereksiz sertleştirmesine gerek var. “Outstrider” keyifli, iyi tarafları daha fazla olan bir albüm ve kimine göre ilk albümden önde, kimine göre aynı kalibrede, kimine göreyse gerisinde olabilir. Ben önünde olduğunu düşünmüyorum, benzer sularda yüzen bir iş olarak görüyorum. Her ne kadar prodüksiyon açısından ilk albümü dövse de özellikle vokaller konusunda aradığımı bulamadığımdan yarım puan düşük vermek bana mantıklı geliyor.
Tüm bunları bir kenara bırakırsak; gerek “Abbath”, gerek “Outstrider”, gerekse “Northern Chaos Gods” benim açımdan aynı ortak paydada buluştu, buluşuyor. Üçünü dinlediğimde de aklıma IMMORTAL’ın ne kadar iyi bir grup olduğu geliyor ve bir anda kendimi “Diabolical Fullmoon Mysticism”, “At the Heart of Winter”, “Damned in Black”, “Sons of Northern Darkness”, “All Shall Fall” dinlerken, “The Seventh Date of Blashyrkh”i izlerken buluyorum. Bu elbette ki ABBATH’ın da günümüz IMMORTAL’ının da değerini düşürmüyor, onun yerine IMMORTAL’ın ne yüce, ne ulu bir grup olduğunu hatırlatıp bir kez daha bu müziği dinlediğime şükrettiriyor. O yüzden iyi ki varsın Abbath, iyi ki varsın IMMORTAL.
Kritiği yazarken gaza geldim, önümüzdeki hafta henüz kritiği yazılmayan 3 Immortal albümü; “Pure Holocaust”, “Battles in the North” ve “Blizzard Beasts”in incelemeleri sitede olacak, tüm Immortal diskografisi tamamlanacak.
Ellerine sağlık ahmet yine güzel bir kritik. Abbath diyince akan sular duru bende. Yazıyı tam okumadan bende tam Abbathın sesinden bahsetcektim ki çok güzel yere değinmişsin. İlk başta albümü dinlerken bende senin gibi garipsedim ulan neoldu bu adamın sesine diye ama birkaç defa daha albümü çevirince vokallerin albüme yakıştığını anladım. Tamam o sanki doğuştan gelen o ses sanki bu albümde daha bir gaddarlaşmış brutalleşmiş hoşuma gitti. Albüm bildiğin immortal kırması zamanında yaptıği yukarda saydığın albümlerde de zaten heavy , thrash ve rock n roll etkileri vardı. at the heart of winter zaten başlı başına efsane riffleri alıp bir thrash adı altında bir gruba koysan hiç sırıtmaz hatta banamısın diye çoğu thrash gruplarının eline veren yapıt. Neyse baya dağıldı. 😁 Toplamak gerekirse. Abbath mı evet abbath adam yapıyor. Ne yapsada yakışıyor. Ve gerçektende çok severim. Osurup kaydetse yine dinlerim o derece. :-):-) Albüme notum 8 gideri var…
Reis yine nefis bir albüm yapmış.Yalnız The Artifex nasıl bir şarkıdır ulan ahaha.Abbath’ın 1.37′de giren soloyu canlı canlı çalarken yapacağı yengeç+dil kombosu canlandı gözümde.
Bathory – Pace till death cover ı muhteşem olmuş. Onun dışında, dinlemesi zevkli ve bir önceki albüme göre sert olmuş. Akılda kalıcı beste pek yok gibi. Önceki albümü daha çok beğendim. Yinede 8 puan çıkar benden. Abbath bu..
Ya benim muzik zevkim gunden gune degisiyor ya da kalite anlayisim artik cok ayri bir seviyede. Yahu bir debut albumunu dinleyin sonra da buna bakin. Daglar kadar fark var.
Ayni seyleri son cikan Arsis, Bloodbath, Abnormality albumleri icin de soyledim. Yani kardesim eskisi gibi ultra saglam isler yazamayacaksaniz hic girmeyin bu islere. Sirf turlamak icin mi yaziyorlar bu albumleri anlamiyorum ki. Turlamak icin yazsalar bile bakin Wintersun, Saturnus falan iki uc albumle yillardir deli gibi turlayip duruyorlar.
Bu albume tekrar gelecek olursak dedigim gibi agir hayal kirikligi.
Abbath’ın solo albümlerine nedense pek ısınamadım. Ya da şöyle desem daha doğru olabilir: Bu albümü mü dinleyeyim yoksa Sons of Northern Darkness’ı 1000. kere mi dinleyeyim diye düşününce hep ikinci seçeneği seçiyorum.
Northern Chaos Gods ile Outstrider’ın güçlü yönlerini birleştirebilsek muhteşem Immortal albümü elde edebiliriz aslında. Ama malesef kusursuz bir evrende yaşamıyoruz.
@şeyh hulud, n.c.g. ın zaten cok guclu bir album oldugunu dusunuyorum. Tabi bu tamamen kisisel. Seninde muzik zevkini begendigim icin sorma ihtiyaci duydum su an, outsider in guclu oldugu yonleri ne sence? Kafanda nasıl bir karışım var? misal ben abbath in solo albumlerini begenmiyorum. Katilir misin bilmem ama senin bahsettigin karisim az cok ‘damned in black’vari bir ise yakin duruyor sanki.
@P L A G U E, Abbath’ın solo albümlerinde hala iyi fikirler olmasına rağmen tam potansiyellerine ulaşamıyorlar gibi hissediyorum. Abbath’ın Immortal sound’una yaslanmak yerine risk alıp kendine yeni bir alan açmaya çalışmasını takdir ediyorum bir yandan, diğer taraftansa acaba çok mu açılıyor diye de düşünüyorum. Bazen fazla yabancı ve uzak geliyor kulağıma solo albümleri, mesela Between two Worlds’deki denge harikaydı. Filler şarkılar gibi can sıkıcı sorunlar da var.
NCG konusunda aynı fikirdeyim, prodüksiyondan şarkı yazımına kadar kusursuz bir paket. Yine de kişisel olarak Abbath’ın gitar işçiliğinin eksikliğini duyuyorum. Tabii bu, Abbath olsaydı daha iyi olurdu demek değil, NCG kendi içinde gayet tutarlı ve sağlam bir vizyona sahip.
@şeyh hulud, Between two worlds tespitinde kesinlikle haklisin, oradaki havayi keske ‘abbath’ a aktarsaydi, onun üzerinden yürüseydi ama maalesef bu olmadı. Bu saatten sonra olur mu? Pek umutlu degilim ama sonucta abbath bu, sagi solu belli olmaz.
Kritiği yazarken gaza geldim, önümüzdeki hafta henüz kritiği yazılmayan 3 Immortal albümü; “Pure Holocaust”, “Battles in the North” ve “Blizzard Beasts”in incelemeleri sitede olacak, tüm Immortal diskografisi tamamlanacak.
08.07.2019
@Ahmet Saraçoğlu, Immortal aşkım depreşti benim de gece gece
Ellerine sağlık ahmet yine güzel bir kritik. Abbath diyince akan sular duru bende. Yazıyı tam okumadan bende tam Abbathın sesinden bahsetcektim ki çok güzel yere değinmişsin. İlk başta albümü dinlerken bende senin gibi garipsedim ulan neoldu bu adamın sesine diye ama birkaç defa daha albümü çevirince vokallerin albüme yakıştığını anladım. Tamam o sanki doğuştan gelen o ses sanki bu albümde daha bir gaddarlaşmış brutalleşmiş hoşuma gitti. Albüm bildiğin immortal kırması zamanında yaptıği yukarda saydığın albümlerde de zaten heavy , thrash ve rock n roll etkileri vardı. at the heart of winter zaten başlı başına efsane riffleri alıp bir thrash adı altında bir gruba koysan hiç sırıtmaz hatta banamısın diye çoğu thrash gruplarının eline veren yapıt. Neyse baya dağıldı. 😁 Toplamak gerekirse. Abbath mı evet abbath adam yapıyor. Ne yapsada yakışıyor. Ve gerçektende çok severim. Osurup kaydetse yine dinlerim o derece. :-):-) Albüme notum 8 gideri var…
Reis yine nefis bir albüm yapmış.Yalnız The Artifex nasıl bir şarkıdır ulan ahaha.Abbath’ın 1.37′de giren soloyu canlı canlı çalarken yapacağı yengeç+dil kombosu canlandı gözümde.
@Ahmet Saraçoğlu, Süpersin abi
Bathory – Pace till death cover ı muhteşem olmuş. Onun dışında, dinlemesi zevkli ve bir önceki albüme göre sert olmuş. Akılda kalıcı beste pek yok gibi. Önceki albümü daha çok beğendim. Yinede 8 puan çıkar benden. Abbath bu..
Ya benim muzik zevkim gunden gune degisiyor ya da kalite anlayisim artik cok ayri bir seviyede. Yahu bir debut albumunu dinleyin sonra da buna bakin. Daglar kadar fark var.
Ayni seyleri son cikan Arsis, Bloodbath, Abnormality albumleri icin de soyledim. Yani kardesim eskisi gibi ultra saglam isler yazamayacaksaniz hic girmeyin bu islere. Sirf turlamak icin mi yaziyorlar bu albumleri anlamiyorum ki. Turlamak icin yazsalar bile bakin Wintersun, Saturnus falan iki uc albumle yillardir deli gibi turlayip duruyorlar.
Bu albume tekrar gelecek olursak dedigim gibi agir hayal kirikligi.
Abbath’ın solo albümlerine nedense pek ısınamadım. Ya da şöyle desem daha doğru olabilir: Bu albümü mü dinleyeyim yoksa Sons of Northern Darkness’ı 1000. kere mi dinleyeyim diye düşününce hep ikinci seçeneği seçiyorum.
Northern Chaos Gods ile Outstrider’ın güçlü yönlerini birleştirebilsek muhteşem Immortal albümü elde edebiliriz aslında. Ama malesef kusursuz bir evrende yaşamıyoruz.
19.08.2019
@şeyh hulud, n.c.g. ın zaten cok guclu bir album oldugunu dusunuyorum. Tabi bu tamamen kisisel. Seninde muzik zevkini begendigim icin sorma ihtiyaci duydum su an, outsider in guclu oldugu yonleri ne sence? Kafanda nasıl bir karışım var? misal ben abbath in solo albumlerini begenmiyorum. Katilir misin bilmem ama senin bahsettigin karisim az cok ‘damned in black’vari bir ise yakin duruyor sanki.
19.08.2019
@P L A G U E, Abbath’ın solo albümlerinde hala iyi fikirler olmasına rağmen tam potansiyellerine ulaşamıyorlar gibi hissediyorum. Abbath’ın Immortal sound’una yaslanmak yerine risk alıp kendine yeni bir alan açmaya çalışmasını takdir ediyorum bir yandan, diğer taraftansa acaba çok mu açılıyor diye de düşünüyorum. Bazen fazla yabancı ve uzak geliyor kulağıma solo albümleri, mesela Between two Worlds’deki denge harikaydı. Filler şarkılar gibi can sıkıcı sorunlar da var.
NCG konusunda aynı fikirdeyim, prodüksiyondan şarkı yazımına kadar kusursuz bir paket. Yine de kişisel olarak Abbath’ın gitar işçiliğinin eksikliğini duyuyorum. Tabii bu, Abbath olsaydı daha iyi olurdu demek değil, NCG kendi içinde gayet tutarlı ve sağlam bir vizyona sahip.
19.08.2019
@şeyh hulud, Between two worlds tespitinde kesinlikle haklisin, oradaki havayi keske ‘abbath’ a aktarsaydi, onun üzerinden yürüseydi ama maalesef bu olmadı. Bu saatten sonra olur mu? Pek umutlu degilim ama sonucta abbath bu, sagi solu belli olmaz.