# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
SOILWORK – Verkligheten
| 19.01.2019

THE NIGHT FLIGHT SOILWORCHESTRA.

SOILWORK bundan 20 yıl önce tanıştığım ve ilk andan çok sevdiğim, kimi albümlerine taptığım, pek çok şarkısına bayıldığım bir grup. Melodik vokal olayına IN FLAMES’ten önce başlamış ve IN FLAMES’in bence hiçbir zaman yapamadığı kadar iyi yapmış; modern metal olayının başlıca müsebbiplerinden biri olan değerli bir topluluk. İlk albümleri “Steelbath Suicide”, “The Chainheart Machine”deki yırtıcı melodik death metal, bence en iyi albümleri ve bir melodeath klasiği olan “A Predator’s Portrait”in baştan sona kusursuzluğu, “Natural Born Chaos” ile bu melodik vokalli modern metal olayını zirve yaptırmaları ve kimileri burun kıvırsa da bence özel bir iş olan “Figure Number Five” ile birlikte SOILWORK pek çok insanın çok sevdiği, kimilerininse samimiyet kuramadığı bir oluşum olarak İsveç sahnesindeki önemli gruplar arasına adını yazdırdı.

Çok fazla kadro değişikliği yapmalarından mütevellit, grubun müziğinde de önemli değişimler oldu. Bu durumun baş rol oyuncusu, adını andığım albümlerde harikalar yarattıktan sonra SOILWORK’ün en büyük patlamayı yaptığı ve müzikal olarak bence kısmen inişe geçmeye başladığı albümü “Stabbing the Drama”da yer aldıktan sonra gruptan ayrılan -ki grupla verdiği son konser olan 2006 Vancouver konserini canlı izlemiştim- Peter Wichers. Wichers’ın beste yeteneğini ve SOILWORK’ün şarkı yazımı için ne denli önemli olduğunu, yer aldığı kimi projelerden görmek mümkün. NUCLEAR BLAST ALLSTARS’ın 2007 çıkışlı “Out of the Dark” albümünün tümünü yazması için Nuclear Blast tarafından görevlendirilen Wichers, Warrel Dane’in ilk solo albümü “Praises to the War Machine”in neredeyse tamamının yazımından da sorumlu olan insan. Dahası, 2010’daki “The Panic Broadcast” için SOILWORK’e geri döndüğünde, o yokken çıkardıkları “Sworn to a Great Divide”ın sıkıcılığı, dolayısıyla Wichers’ın grup için önemi bir kez daha anlaşılmıştı.

Bu Peter Wichers güzellemesinin ardından SOILWORK’le devam edelim. Grup, vokalist Speed’in de şarkı yazımına büyük destek verdiği 2013 çıkışlı albümü “The Living Infinite” ile adeta yeniden doğmuş ve son yılların en güçlü melodik death metal albümlerinden birini çıkarmıştı. Gerçekten de uzun süredir o denli şarkılar yazamayan SOILWORK, melodik death metal tarihinin ilk double albümü olarak lanse edilen bu dopdolu albümle bir kez daha küllerinden doğmuştu. Akabinde çıkan “The Ride Majestic” hit şarkı bazında bence “The Living Infinite”ın bariz şekilde gerisinde kalan bir albümdü. Bu albümün ardından SOILWORK’te devasa bir kadro değişikliği oldu ve müthiş davulcu Dirk Verbeuren MEGADETH’e geçti. Bu süreçte acele etmek istemeyen Speed, SOILWORK’ü biraz geri plana çekerek gitarist David Andersson’la birlikte THE NIGHT FLIGHT ORCHESTRA’ya yoğunlaştılar.

Bu yoğunlaşmadan, Speed’in “The Living Infinite” öncesinde çok ama çok geliştirdiği clean vokallerini daha ön planda kullanmak istediği sonucu rahat biçimde çıkarılabiliyordu. Dolayısıyla SOILWORK’ün bir sonraki albümü için kafamda iki seçenek vardı: ya THE NIGHT FLIGHT ORCHESTRA’dan ilham alıp daha ılıman bir iş yapacaklardı, ya da bunun tam tersi bir kontrast olarak bugüne dek çıkan en sert SOILWORK albümlerinden birini çıkaracaklardı.

İlk seçeneği tercih edeceklerini zaten albüm kapağını gördüğümde anlamıştım. “Verkligheten” her ne kadar yeterli sertliği ve SOILWORK karakterini barındırsa da, THE NIGHT FLIGHT ORCHESTRA’nın sıcak ve ılıman karakterini içinde barındıran ve özellikle son iki albüm düşünüldüğünde SOILWORK’ün daha da kolay dinlenir hâle geldiği bir albüm.

Bu kadar yazı yazıp henüz albüme geçmememden, SOILWORK’ün benim için özel bir grup olduğunu anlamışsınızdır. Ekşisözlük Ekşisözlük’ken, oraya bir şeyler yazmak bir anlam taşırken ben de metal babında epey bir katkı yapmıştım. 18 yıl önce yazdığım SOILWORK entry’sinden bunu görebilir, gruba olan sevgimi anlayabilirsiniz.

Gelelim “Verkligheten”e.

“Gerçeklik” anlamına gelen ve grubun bugüne kadarki kapaklarından ayrı duran bir görselle karşımıza çıkan “Verkligheten”, SOILWORK’ün en fazla blues gamı kullanılan, en sıcak riflerinden bazılarını içeren; örneğin son dönemlerden bir “Spectrum of Eternity” veya “The Momentary Bliss” kadar yoğun akılda kalıcılık barındıran bir şarkı içermeyen bir albüm. Albümü dinlerken SOILWORK’ün son dönemi ile THE NIGHT FLIGHT ORCHESTRA’nın iç içe geçmiş bir karaktere tanık oluyoruz. İlk 3 albümün zehri, yırtıcılığı elbet geride kaldı, ancak en azından “The Living Infinite”teki çatır çatır melodik death metal havası, groovy karakter korunsaydı diye düşünmeden edemiyor insan.

“Arrival” ile iyi bir başlangıç yapan albüm, sonrasındaki “Bleeder Desploiler” ile “Natural Born Chaos” dönemini anımsatan bir karakter sunarak albümün iyi bir açılış yapmasını sağlıyor. “Full Moon Shoals”, SCAR SYMMETRY’nin “The Unseen Empire” albümünden fırlamış gibi duran nakaratıyla öne çıkarken, “The Nurturing Glance” fazlasıyla hard rock havasıyla benim için geçilebilir parçalar arasına giriyor. “The Living Infinite”ten fırlamış gibi duran “When the Universe Spoke” albümü tekrar yükseltirken, geride kalan şarkılar arasından “Witan” haricindekiler ne yazık ki bende çok da fazla bir etki yaratamadılar.

SOILWORK’ü çok sevsem de ve ilk dört albümüne her zaman tapacak olsam da bazı şeyleri kabul etmek gerekiyor. “Verkligheten”, SOILWORK’ün neden hiçbir zaman IN FLAMES veya DARK TRANQUILLITY kadar değerli görülmediğini ve görülmeyeceğini gösteren bir albüm. Müziğinde iki kontrastı bir arada sunan grup ne IN FLAMES gibi tamamen piyasa bir yönü benimsedi, ne de DARK TRANQULLITY gibi melodik death metal bayrağına dört elle sarıldı. Bu yüzden de ortada, belli oranda arada kalan bir grup kaldı. Son derece iyi besteler yazan ve akılda kalıcı nakaratlar barındıran, ancak kimisi için çok sert kimisi için de fazla cici bir grup olmayı seçtiler. “Verkligheten” SOILWORK’ün sadece birkaç albümünde başardığı bir konu olan atmosfer yaratma işini yapamayan ve bazı güzel şarkılar içeren ortalama bir albüm. Değerli anları elbet var, hatta değersiz denecek pek bir şeyi de yok, ancak kuruluşunuzdan 22 yıl sonra bundan daha karakterli, spontane olmaktan uzak ve başka bir şeylerden etkilenmeyen bir şey çıkarmanız gerek diye düşünüyorum.

Elbet herkes AT THE GATES olsun ve aynı müziği aynı kalitede yapsın demiyorum, ancak yakın zamanda parlayan yan projen esas grubunun önüne geçiyor ve ona ilham veriyorsa, bir yerlerde sorun olduğunu söylemek için çok da kafa yormaya gerek yok.

6/10
Albümün okur notu: 12345678910 (5.50/10, Toplam oy: 32)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2019
Şirket
Nuclear Blast
Kadro
Björn "Speed" Strid: Vokal
Sylvain Coudret: Gitar
David Andersson: Gitar
Sven Karlsson: Klavye Bastian Thusgaard: Davul

Konuk:
Alissa White-Gluz: Vokal (7)
Tomi Joutsen: Vokal (11)
Dave Sheldon: Gitar (12)
Şarkılar
01. Verkligheten
02. Arrival
03. Bleeder Despoiler
04. Full Moon Shoals
05. The Nurturing Glance
06. When The Universe Spoke
07. Stålfågel (feat. Alissa White-Gluz)
08. The Wolves Are Back In Town
09. Witan
10. The Ageless Whisper
11. Needles And Kin (feat. Tomi Joutsen)
12. You Aquiver (feat. Dave Sheldon)
  Yorum alanı

“SOILWORK – Verkligheten” yazısına 8 yorum var

  1. ali says:

    Kritiğe tümüyle katılıyorum – zaten Haberler kısmında “Stalfagel” klibi sonrasında da benzer bir yorumu yapmıştım: Eğer yan projelerin ana grubunun önüne geçip, onu da şekillendirmeye başlıyorsa; müzisyene düşen görev, ana grubu dağıtmak olmalı bence. TNFO’nun tüm albümlerini seviyorum ve Speed’in bir vokalist olarak tüm zamanlarda kendini en çok geliştiren isimlerden biri olduğunu düşünüyorum. Ancak, hakikaten yeni bir Soilwork albümüne hiç gerek yoktu. Besteler üzerinde fazla kafa yorulmamış, belli bir formülasyona takılıp kalınmış, featuring yaptırılan isimlerin hangi kısımları söylediği ayrıştırılmamış, çok vasat bir prodüksiyon yapılmış, hatta Verbeuren sonrası gruba katılan davulcunun ne kadar yetersiz olduğu bile gözden kaçmış (İsveç’te bir tek bu opsiyon mu varmış?)… Ama en kötüsü, “The Ageless Whisper”ın olağanüstü nakaratındaki gibi TNFO’da kullanılsa o gruba sınıf atlatabilecek melodiler, bu vasat albümün içinde kaybedilmiş. Bir başka deyişle, iki grup birbirine benzedikçe, eldeki fikirler ikisi için gereken dengeli şekilde bölüştürülemez hale gelmiş. Bu sadece Soilwork için değil bir sonraki TNFO albümü için de kötü haber maalesef. Çok üzgünüm…

  2. Ugur says:

    Haha alt başlık mükemmel.Ben iyi polis olup albümün o kadar da ‘karaktersiz’ olmadığını söylemek isterdim ancak Ride Majestic’i ve Living Infinite’i dinleyip buna dönünce suratım ekşiyor malesef.Bence vasat bir albüm değil bu arada ama tarifleyemediğim değişik ‘birşey’ olmuş bu.’You Aquiver’ın nakaratı buna en iyi örnek sanırım.Soilwork’ten duyduğum en ‘değişik’ şey olabilir.Hayır kötü de değil.Cidden çok arada kaldım.

    Neyse ben birazdan gideyimde ‘Figure Number Five’ cayır cayır; Rejection Role’la kendimden geçeyim.

  3. Noumena says:

    Her albümünü hatmettiğim bir grup Soilwork, dönemdaşları sayılabilecek In Flames’ten (bence) daha istikrarlı bir kariyer çizmeleri takdire şayan. Kritiğe belli noktalarda katılıyorum. Verkligheten’i de çıktığı günden beri en az günde bir kere dinledim. Maalesef son iki albümün gerisinde bir albüm. Ancak kötü bir albüm demeye de dilim varmıyor. TNFO fabrikasından çıkışlı Groove ritimler bazı parçalara çok sönük kalmış. Soilwork zaten hep formülize nakaratları sık kullanan (ama enteresan bir şekilde bunu göze parmak sokmadan yapan) bir grup oldu ama bu albümde hit sıkıntısı var. Davul performansı vasat,özellikle kulaklıkla dinlendiğinde kulak davul arıyor gibi. Albümde favorilerim When The Universe Spoke, Ageless Whisper ve Witan ve Needles and Kin oldu. Bu albümü Soilwork’ün ‘nefes alma’ albümü olarak görüyorum ben. Bir sonraki albümün ikinci bir Verkligheten olmayacağına emin gibiyim.

  4. Raddor says:

    Night Flight Orchestra ikidir üst üste çok sevdiğim albümlerle gelince hiç tarzım olmamasına rağmen Soilwork’ü de dinleyeyim dedim ve beğendim. Belki öceki işlerini sevmeyeceğim ben de. Ama yine de bunu dinlemektense NFO dinlemeyi tercih edeceğimden grubun iki dinleyiciye de oynayarak ikisini de kazanması yerine kaybetmesi daha muhtemel olduğundan yanlış bir hamle yaptıklarını söyleyebilirim.

    Bu arada eski yazarlar, keşke sözlüğü bırakmasaydınız abi. Hala okur okur gülerim Ahmet abinin eski enrty’lerine. Hayır ağlamıyorum gözüme bir şey kaçtı. Make ekşi sözlük great again!

  5. Ihsanoird says:

    Blast-beat üzerine clean vokal melodisi olayı güzel yapıldığında tadından yenmiyor, Soilwork de bunu ender başaran gruplardan, fakat bu albümde 3-5 şarkı dışında sonradan dinlemek isteyeceğim şarkı yok gibi ayrıca albüm biraz dağınık geldi. Puanım aşağı yukarı aynı olur.

  6. Rashid says:

    Modern MeloDeath türüne hiçbir zaman ısınamadım. Bana fazla “modern” geliyor olabilir ama Soilwork her zaman istisna olmuştur. Açıkcası Soilwork gibi gruplardan beklentim dinlerken eğleneceğim bir müzik sunmaları ve bence son bir kaç albümdür de bunu gayet iyi yapıyorlar.

  7. ihsanoird says:

    Nakaratları devamlı ağzıma dolanıyor engel olamıyorum. Stålfågel’ı bariz konser için yazmışlar mesela, aşırı düz bir şarkı ama kendimi nakaratı mırıldanırken buluyorum hep. Soilwork sonuçta, sanırım gitgide daha çok seviyorum :/

  8. Exorsexist says:

    Bastian Thusgaard isimli arkadaş ”torpilli” davulculuk nasıl olur şeklinde ders vermiş. Sadece Dirk’in öğrencisi olmasından dolayı gruba girmesi yetmezmiş gibi rezalet ve son derece isteksiz şekilde çalmış. Normal şartlarda amatör grupta bile çalamayacak kapasitede birisi.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.