Bu akşamki DECAPITATED, HATESPHERE, THY DISEASE konserine gitmek üzere Antalya’dan bindiğim TK 2921 sefer sayılı Türk Hava Yolları uçağından kucak dolusu sevgiler. Yerden 8500 metre yükseklikte yazdığım bu incelemede, 10 yıl önce kurulan ve bugüne dek üç albüm çıkaran progresif black metal grubu INFERA BRUO’dan söz edeceğiz.

“Cehennem Gürültüsü” anlamına gelen INFERA BRUO, “kefen” anlamına gelen üçüncü albümü “Cerement”te gayet karakterli bir black metal yapıyor diyerek başlayalım. Grubun yer yer kederli, yer yer yardırmalı bir black metali var ve sahip oldukları değişken ruh hâli sayesinde şarkılar bir oradan bir buradan giriyor, o delikten girip bu delikten çıkıyor ve dinleyiciyi 40 dakikalık bir black metal yolculuğuna çıkarıyor.

“Cerement”e dair dikkat çeken bir numaralı şey albümün prodüksiyonunun kuruluğu. Cayır cayır olmaktan uzak nispeten çiğ gitar tonu ve buna uyum sağlayan yırtıcı haykırışlar, albüme bir miktar doksanlar havası vererek ikinci dalga black metal kimliğini su yüzüne çıkarıyor. Okuduğunuzda doğal olarak olumsuz gibi algılanacak bu kuruluk, ne ilginçtir ki albümün havasını olumlu şekilde belirleyen etmenlerden biri. Daha dolgun bir bas, daha organik bir sound olsaydı belki daha iyi olurdu, ancak şu hâliyle de “Cerement”in garip, vahşi bir cazibesi var.

Şarkılarda net bir “şuna benziyor” hissi olmasa da yer yer bazı progresif elementler akla ENSLAVED bazı hâllerini getirebiliyor. Yine de INFERA BRUO’nun ENSLAVED’vari epik, soyut bir kıvamı yok. Grup yer yer çeşitli efektlerle albümün gerginliğini artırma yoluna gidiyor. “Shroud Enigma” gibi şarkılarda görülen bu elektronik katkılar albüme artı olarak yansısa da, misal son şarkı “Temporial” bence son derece gereksiz bir tercih. Ambient, atmosferik işleri seviyorsanız bilemem ama ben yaklaşık 4,5 dakika boyunca efekt dinlemekten zerre zevk almıyorum. Benzer şekilde “Effigy of Reason”ın ilk yarısı da soyut birtakım seslerle geçiyor ancak sonuna doğru giren akustik gitarlar güzel bir hava yaratmayı başarıyor. Albümün öne çıkan şarkıları arasında her anlamda başarılı yapısıyla “Lunar Pass”i, DEATHSPELL OMEGA sularında yüzen “Scorne”u ve başarılı clean vokal kullanımlarıyla “Endnotes”u gösterebilirim.

Uçağımız İstanbul için alçalmaya başlarken ben de yazının sonlarına doğru geleyim. INFERA BRUO ilk görüşte çok çekici gelmeyebilecek ancak dinledikçe ısınacağınızı tahmin ettiğim bir grup. “Cerement” bence yıla damgasını vuracak albümlerden biri değil, ancak ona adayacağınız 40 dakikayı da hak eden, başarılı bir çalışma. Black metale yürekten bağlıysanız ve yeni bir şeyler dinlemek istiyorsanız INFERA BRUO bir süreliğine işinizi görecektir.