Oğuz Sel

2016 yılının şüphesiz en gizemli ve ilgi çekici yapımlarından biriydi Prosternatur’un “Abyssus Abyssum Invocat” albümü. Başta süper ürkütücü gelse de bir yerlerden alındığı ve üzerine biraz fotoşop yapıldığı ortaya çıkınca, o ürkütücü havasını hafiften yitiren kapağıyla dikkatlerden kaçmayan albümün asıl olayı ise barındırdığı müziklerin kendisiydi. Bahse konu albümün kritiğinde de övgü dolu sözlerle anlattığım gibi garip ve ciddi ciddi şeytanî bir hava vardı eserlerde. Albümün liriklerine hâlâ ulaşamamış olsam da şarkı isimleri bile gayet alengirliydi; Elefsis Gizemleri, Zerdüştlük, Sihirli Ayna bunlardan bazılarıydı ve her bir şarkı, dinleyeni paralize etme üzerine kuruluydu sanki.

Geçen yılın sonlarında denk gelip 2015 çıkışlı albümünü dinlediğim Ancient Moon da Prosternatur’dan geri kalmayan, black metalin korkutucu tarafının temsilcilerinden. Her iki grubun da ortak özelliği uluslararası topluluklar olması. Her ne kadar Prosternatur’un arkasında hangi gizli güç odakları var, hangi dış mihraklar böylesine korkunç işler yapıyor bilemesek de Ancient Moon projesinin, üç ruh hastası kafadar tarafından yürütüldüğünü biliyoruz.

Gelelim “Secretum Secretorum” split’ine.

Öncelikle ifade etmeliyim ki; zamanım olsa, bu heriflerin kafayı taktıkları mevzuları irdelemek isterim. Ele aldıkları konular, liriklerde anlattıkları, şarkıların gidişatına yön veren sözel dinamikler nedir, ne kadar gerçektir ve kaynakları nelerdir bilmek isterim. Fakat şimdilik kısa süreli araştırmalarla yetinmek ve öğrendiklerimi özet hâlinde aktarmak durumundayım.

“Secretum Secretorum”, adını Aristo’nun mektuplarından alıyor ki bu mektuplar Büyük İskender’in kullanması üzere derlenmiş. Metinlerin Antik Yunanca’dan Arapçaya çevirisi ise Suriyeli Ebu Yahya İbn el-Batrik tarafından gerçekleştirilmiş. Kitapta devlet yönetimi, etik tartışmalar vs. bulunurken aynı zamanda büyüyle ilgili derin mevzular da varmış. Kısacası, zaten cinli perili iblisli karanlıklı işlerle uğraşan iki adet black metal oluşumunun split’i için süper uygun bir isim.

Şarkı isimleri de split adından geri kalmıyor. Parçaların adları, genellikle Sümerce, sadece Ancient Moon’a ait eser, adı -haklı olarak- İlluminati ile anılan Aleister Crowley’nin de farklı şekillerde kullandığı, Altın Şafak ritüelleri içerisinde yer alan ve Elefsis Gizemleri’ine ait bir ifade: “Hekas Hekas Este Bebeloi”. Yalnız hakkını vermeliyim, split’in bence en esaslı bölümü bu. Meshuggah’nın “Bleed”ini andıran bir gitar kısmına sahip olsa da arka planda çok karanlık işler çeviren bas, klavye ve boğukluktan ölüp ölüp dirilen davullar (bilhassa snare) süresi 20 dakikaya yaklaşan tek şarkıyı pürdikkat dinlemenizi sağlıyor. Hatta bana kalırsa bu şarkı, Prosternatur’dan daha Prosternatur bir kimliğe sahip; eseri sound açısından farklılaştırıp “Abyssus Abyssum Invocat”a ekleseniz, kimsenin gıkı çıkmaz, o derece. Uzun süresine aldanıp şarkıyı ilerletmeye falan kalkmayın, eser kesinlikle tekdüze ilerlemiyor, sabırlı olun ve parçayı mutlaka sonuna kadar dinleyin.

Split’in Sümerce isimli şarkılarını yaratan ise Prosternatur oluyor. İnternette bulduğum kapsamlı bir Sümerce sözlükten anladığım kadarıyla bu dilde sıklıkla kullanılan bazı ayinsel cümlelerden kendine şarkı ismi belirleyen grup, maalesef Ancient Moon’un yarattığı üst seviye karanlık havayı sürdüremiyor. Önceki albümde kullandıkları sample’ları bazı şarkılarına şırınga etseler de, biraz zorlama olduğunu düşündüğüm bestecilik nedeniyle yer yer duvara tosluyorlar. Tabii böyle söyledim diye şarkıların ultra leş olduğunu düşünmeyin, sadece Prosternatur’dan beklediğim kalitede eserler değiller, o yüzden tatsız cümleler kurdum. Ayrıca split’in Prosternatur kısmının sound’u daha temiz sayılır. Yalnız şunu belirtmeden edemeyeceğim, şarkılar beklentilerimin altında kalmış olmasına rağmen kendilerini bir biçimde dinletiyorlar. Yani süresi 40 dakikaya yaklaşan split’i arka arkaya döndürmeniz ve sıkılmamanız gayet mümkün.

Çenemin düştüğünün farkındayım, o yüzden toparlıyorum. Kapağından adına, şarkı sözlerinden sound’una kadar gizem dolu bir yapım “Secretum Secretorum”. Funeral Mist ve Marduk gibi şiddet dozu yüksek black metal albümlerinden kafayı kaldırıp daha ruhanî/şeytanî işlere yönelmek isterseniz, bu split’e muhakkak şans verin. Belki siz de sırların sırrına vâkıf olursunuz, kim bilir…