DECAPITATED’ın dört üyesi, detayları aşağıdan okunabilecek olay kapsamında adam kaçırma ve tecavüz suçlamasıyla 9 Eylül’de tutuklanmış ve duruşmalar, kanıt toplama gibi süreçlerin ardından, masum olduklarının ortaya çıkmasıyla serbest bırakılmışlardı.
Grubun kurucusu, gitaristi ve beyni Vogg, yaşananlara ve DECAPITATED’ın geri döneceğine ilişkin bir açıklama yaptı.
“Masumuz. Özgürüz. Evdeyiz. Ve grupla yola devam etmeye hazırız. Son birkaç ay hayatlarımızın en korkunç ve mantık dışı zamanlarından biriydi.
Hapishane berbat bir yer. Hapishanede geçen 96 gün ve korku, inanılmaz bir stres, depresyon ve hatta şiddetle geçen yaklaşık bir aylık süre. Çok zor günlerdi, özellikle de ailelerimiz için.
Suçlu durumuna düştüğünüz iddialar sonucunda yabancı bir ülkede hapse girmek ekstrem bir durum. Kimsenin böyle bir şey yaşamasını istemeyiz. Tüm bunlar hem bizim hem de ailelerimizin stres dolu ve uykusuz geceler geçirmesine neden oldu. İptal olan turne, kendimiz ve ailelerimiz için kazandığımız gelirin yok olmasına neden olsa da, en kötüsü çok sevdiğimiz ve tüm hayatımız boyunca içinde yer aldığımız bir topluluk içerisindeki profesyonel itibarımızın zedelenmesiydi.
Ne yazık ki, hapiste olduğumuz sırada dış dünyayla iletişim kuramadık; olayların merkezindeki kişiler olarak bizden, gruptan doğrudan bir açıklama gelemediğinden, hayranlarımız ve metal dünyasındaki herkes sosyal medyadaki pek çok yanlış bilgiyi ve haberi okumak durumunda kaldı. Neler olup bittiğini kimseye açıklayamadık. Haberler karşısında şok olan insanlar da yanlış bilgiler aktarmaya başladılar. Ne yaşadığımızı bilmeden, kendilerini bizimle ilgili yorumlar yapmak ve bizi suçlamak zorunda hissettiler; aslında söyledikleri şeylerin tam tersi olaylar yaşanmış olsa da. Herkese açık şekilde, bizim hakkımızda çok hızlı şekilde kararlarını verdiler.
Bu internet çağında bir insanın hayatını, ailesini, kariyerini mahvetmek gerçekten çok kolay. Bazı medya organları hiç vakit kaybetmeden tutarsız hikâyeler uydurdular, ufak bir bilgi kırıntısını kullanarak kafalarında görmek istedikleri hikâyeyi kurguladılar.
Henüz bilmeyenler varsa:
Davamız düştü.
Bize yöneltilen tüm suçlamalar düştü.
Kelimeler acıtır.
Kelimeler önemlidir.
Doğruluk önemlidir.
Cinsel taciz ve kadınlara karşı işlenen suçlar diye bir şey var mı?
Evet var ve bu korkunç bir şey.
Peki iftira diye bir şey var mı?
Evet var, gerçekten var.
Ve bu da korkunç bir şey.
Her gün pek çok insan iftiraya uğruyor ve metal dünyası da bu konu karşısında bağışıklık sahibi değil. Ne yazık ki bizim başımıza geldi. Kendi düşünceleri çerçevesinde başkalarına iftira atan insanlar, kendilerine hiçbir olumsuz yansıması olmaksızın başkalarının hayatlarını mahvedebileceklerinin farkında değiller. Bir iftira, bir anda bir hayatı değiştirebilir. Bir gün her şey normaldir. Ertesi gün bir sabıka kaydıyla birlikte hapishanede uyanırsınız. Bir anda kendinizi işaretlenmiş, dışlanmış ve gerçek olmayan iddialar içerisinde neler olacağını beklerken bulursunuz. Ardından, her şey bittiğinde, artık internetin en çok okunan konularından biri değilsinizdir. İnsanlar sosyal medyada doğru olanı yaymak için fazla zaman harcamıyorlar, pek çok inmsan doğrunun ne olduğuyla ilgilenmiyor bile. Bu olduğunda rahatlamak kolay olmuyor.
Bir başkasının bizimle ilgili anlattığı şeyleri kabul edemeyiz ve asla da etmeyeceğiz. Bu yüzden de grup olarak geri dönmeyi seçtik. Kim olduğumuzu biliyoruz ve bu sayede başımızı da, müziğimizi de dik tutacağız.
Hepinize teşekkür etmek istiyorum; ailelerimiz, arkadaşlarımız, diğer gruplar ve harika dinleyicilerimiz… Bu korkunç durum süresince bize olan inancınız ve desteğiniz için. Harika avukatlarımız Steve Graham, Karren Lindholdt, Chris Bugbee, Jeffry Finner ve yanımızda duran tüm ekipler; menajerlik firmamız ve plak şirketimiz. Bizimle olan, olmayı sürdüren ve olacak olan bu kadar çok insan olduğunu görmek paha biçilemez. Kim olduğunuzu biliyorsunuz. Polonya Parlamentosu’ndan Dominik Tarczynski’ye de bizi Spokane’de ziyaret ettiği, süreç boyunca insan haklarına uygun davranılmasını sağladığı ve ailelerimizi en başından beri desteklediği için teşekkür etmek istiyoruz. Ne kadar müteşekkir olduğumuzu anlatacak kelime bulamıyoruz.
Geri dönüşümüzle ilgili gerekli açıklamalar ilerleyen zamanlarda yapılacaktır, ancak şu an en önemli olan şey hayatlarımıza, bizden alınan insanlara ve yerlere geri dönmemiz; biz ortalıkta yokken daha da değerli hâle gelen her şeye geri dönmemiz. Hayatlarımızı tekrar yoluna koymak için sabırsızlanıyoruz ve bu fırsatın bize sunulmasından dolayı müteşekkiriz. Turne ve festivalleri iptal etmek durumunda kaldığımız için gerçekten üzgünüz, ancak hepsini tekrardan ayarlamak ve hepinizle, metal dünyasıyla tekrar kucaklaşmak adına elimizden gelen her şeyi yapacağız.
“Acıdan güç doğar” lafı hâlâ geçerli. Sabrınız için hepinize teşekkürler.
Vogg”
Hatırlanacağı üzere, DECAPITATED’ın dört üyesi de, elemanlara suçlamaları yönelten “kurbanın” durumunun iyi olması sebebiyle serbest bırakılmıştı.
Davalı avukatları bu süreçte, suçlamaları yapan kişinin güvenilirliğini sorgulamış ve söz konusu kadının 2014 yılında da erkek arkadaşının kendisine saldırdığına dair polise yalan söylediği ortaya çıkmıştı.
Ayrıca, kadının otobüste kendisine tecavüz edildiği sırada ellerini ve kollarını duvara vurması sebebiyle oluştuğunu iddia ettiği morluk ve yaralanmalar konusunda da, THY ART IS MURDER’dan Andy Marsh başka bir ifade vermiş ve kadının, konser sırasında sahne önünde mosh pit’te agresif şekilde dans ettiğini; ellerini, kollarını ve vücudunu seyirciyle sahneyi ayıran demir bariyerlere güçlü şekilde vurduğunu gördüğünü söylemiş ve bu ifade mahkeme tutanaklarına geçmişti.
Sonuç olarak DECAPITATED elemanları, 4 ay süren dava sürecinden aklanarak ve herhangi bir kefalet ödemeden hapisten çıkmıştı.
Grup konuya dair Facebook’tan şu açıklamayı yapmıştı:
“DECAPITATED’a yöneltilen tüm suçlamalar resmen düştü. 8 Eylül’de turnedeyken Santa Ana’da tutuklanan grup üyeleri Aralık ayına dek hapiste tutulmuşlardı.
Grubun masum olduğunu gösteren yeni kanıtlar ortaya çıktı. Gruba tüm bu kanıtları sunabileceği bir dava hakkı sunulması dâhilinde, grup bu kararı sevinçle karşılıyor ve Polonya’daki evlerine dönmenin mutluluğunu yaşıyor.
DECAPITATED üyeleri Wacław, Rafal, Michał ve Hubert bu zor süreç boyunca kendilerini destekleyen herkese, hayranlarına, arkadaşlarına ve ailelerine en içten teşekkürlerini gönderiyor.”
Konunun diğer detaylarını aşağıdan okuyabilirsiniz.
Grup, adam kaçırma ve tecavüz suçlamalarının resmiyete dökülmesinin ardından Facebook sayfasından aşağıdaki açıklamayı yayınlamıştı:
“California’dan Washington’a gönderilmenin ardından, gruba yönelik suçlamalar yapıldı. Şunu vurgulamak isteriz; bunlar, Spokane Polis Departmanı’nın prosedür gereği yapmak zorunda olduğu suçlamalardı, aksi takdirde grubu serbest bırakmak zorundaydılar. Kısacası bu suçlamalar bir ceza, suçluluk ya da masumiyet ifade etmiyor. Bir kez daha, herkesten mahkeme kararının açıklanmasını beklemesini istiyoruz. Bu noktada, herkes kendi savını hazırlarken, üzerinde tartışılamayacak birtakım noktalar da mevcut. Buna göre davacıdan şikâyeti alan ilk polis memurunun “Tecavüzün gerçekleştiğine dair geçerli sebebim yok” ifadesi kesin ve gruba yönelik suçlamanın yapılması için de 30 tam gün beklendi, bu süre de davalıların yasal olarak salıverilmesi için gereken süreyi ifade ediyor. Grup tüm suçlamaları kesinlikle reddediyor ve gerçekler ve kanıtlar görülüp duyulduktan sonra salınacakları ve evlerine dönecekleri konusunda kendilerine güveniyorlar.”
DECAPITATED Eylül ayı ortasında da konuya ilişkin ilk resmî açıklamasını yapmıştı.
Grubun Facebook hesabından yapılan açıklama şu şekildeydi:
“Bizler, kusursuz insanlar olmasak da, insan kaçakçısı, tecavüzcü veya suçlu değiliz. Bu yüzden, bize yöneltilen suçlamaları şiddetle reddediyoruz.
Herkesten, nihai bir karar çıkana dek bizimle ilgili kesin bir kanıya varmamalarını istiyoruz, zira şu anda dava süreci devam ediyor. Zamanı gelince tanıklar ve kanıtlar sunulacak ve o süreçte lehimize bir kadar çıkacağına inanıyoruz.
İleriye dönük gelişmelerin zamanlaması konusunda belirsizlik olduğundan ve dinleyicilerimize ve organizatörlere olan saygımızdan, iddiaların ciddiyeti doğrultusunda, şu ana dek planlanmış tüm turnelerimizi iptal ediyoruz.
Sosyal medya platformlarımız itibar zedeleyici ve kötü niyetli yorumlar için kullanıldığı için, tümünü geçici olarak devre dışı bırakıyoruz. Yayınlanan polis raporundaki ifadelerin tutuklama öncesinde yapıldığını belirtmek isteriz. O açıklama sırasında grubun hiçbir üyesi herhangi bir tutuklama emrinden haberdar değildi.”
DECAPITATED’ın dört elemanı, 31 Ağustos’ta Spokane’de bir kadını zorla alıkoydukları ve kaçırdıkları şüphesiyle, 8 Eylül gecesi gerçekleşen Santa Ana konserinin ardından tutuklanmıştı. Grubun dört elemanı; Michal Lysejko, 31, Waclaw Kieltyka, 35, Rafal Piotrowski, 31 ve Hubert Wiecek, 30, Salı günü Los Angeles’ta hakim karşısına çıktı. Duruşmada elemanların yanında bir tercüman ve Polonya Konsolosluğu’ndan bir yetkili de yer aldı. Şu anda polis, olaya tanık olan başka görgü tanıkları arıyor. Aşağıda, vokalist Rafal Piotrowski’nin duruşmada çekilen bir fotoğrafı görülebilir.
DECAPITATED’ın dört üyesi, grubun 31 Ağustos’ta Spokane, Washington’da verdiği konserin ardından tur otobüsünün tuvaletinde bir kadına toplu tecavüz etmekle suçlanıyor.
The Spokesman-Review adlı sitenin ele geçirdiği mahkeme tutanaklarına göre, davacı kadın ve bir arkadaşı, Spokane polisine, The Pin adlı mekânda düzenlenen konserin ardından DECAPITATED üyeleri tarafından bir şeyler içmek için tur otobüsüne davet edildiklerini söylemişler.
Mahkeme tutanaklarına göre, kadınlardan biri “otobüste olduğu için heyecanlıymış ve ardından grup elemanlarından biri kadının göğüslerini okşamaya başlamış”. “Sonradan bu kişi, grubun davulcusu Michal Lysejko olarak tanımlanmış.”
Tutanağa göre aynı kadın “bundan rahatsız olmuş ve ardından grup üyeleri birbirleriyle Lehçe konuşmaya başlamışlar.”
Kadın, “otobüsteki havanın birden değiştiğini ve grup üyelerinden birinin onlara av gibi baktığını ifade etmiş.”
Tutanağa göre kadın, DECAPITATED vokalisti Rafal Piotrowski’nin kendisini öpmeye başladığını ve kemerini çözmeye çalışınca ona direndiğini belirtmiş. Tutanağa göre, kadın “Piotrowski’yi itmeye çalışmış ancak vokalist, kadının kolunu tutup onu yüzü lavabo ve aynaya dönük olacak şekilde çevirmiş”. “Kadın aynadan tüm grup üyelerinin arka arkaya dizilip ona tecavüz etme sırasına girdiklerini görmüş.”
Tecavüz olayından, kadının bir arkadaşının şehrin başka bir noktasında içkili araç kullanma şüphesiyle durdurulması sırasında kadını aramasıyla haberdar olunmuş.
Kadın cinsel taciz incelemesiyle bir hastaneye götürülmüş ve “kollarında, çok sıkı tutmadan kaynaklı belirgin morluklara” ve “ parmak eklemlerinde aşınma ve soyulmalara rastlanmış.” İddia edilen tecavüz sırasında kadın, “o sırada kendisine yapılan şeyi düşünmemek adına bütün gücüyle duvarları yumruklamış.”
Los Angeles Country Polis Departmanı tarafından gerçekleştirilen sorgusu sırasında, davulcu Lysejko “hiçbir yorumda bulunmamış” ve kendisine gösterilen fotoğraftaki kadınları “tanımadığını” söylemekle yetinmiş. Mahkeme tutanaklarına göre “tercüman olmadan konuşmayacağını” beyan etmiş.
Gitarist Waclaw Kieltyka, dedektiflere, vokalist Piotrowski ve basçı Hubert Wiecek’in tuvalette kadınla cinsel birliktelik yaşadıklarını gördüğünü söylemiş. Piotrowski “otobüste bir parti olduğunu ve kadınların da orada olduklarını” itiraf etmiş. ve yine tutanaklara göre, “bir avukat ve tercüman olmadan daha fazla konuşmayacağını” ifade etmiş.
Wiecek kadınların otobüste olduklarını, ancak kendisinin “koltukta oturduğunu ve ne olduğunu görmediğini” söylemiş. “Ardından da yanlış bir şey söylememek için tercüman talep etmiş. Ayrıca kimsenin zorla otobüse bindirilmediğini ve olanları hatırlamadığını” ifade etmiş.
Kieltyka kendisinden DNA örneği alınmasını kabul etmiş, Piotrowski ve Wiecek ise DNA örneği alınma talebini reddetmiş.
Grup şu anda Los Angeles County Hapishanesi’nde, Spokane’e aktarılmayı bekliyor.
Spokane Polis Departmanı sözcüsü Onbaşı Teresa Fuller 4 gün önce yaptığı açıklamada, 1 Eylül gecesi saat 02.00′de polise gelen bir kadının, grubun o geceki konserine iştirak ettiğini, ardından da grup tarafından kaçırıldığını iddia ettiğini söylemişti.
Grubun kendilerine ilişkin soruşturma açıldığını öğrendikleri anda tuttukları savunma avukatı Steve Graham, yaptığı açıklamada “Olay göründüğü gibi değil. Suçlamada bulunan kişinin grubu kendi isteğiyle ziyarete geldiğine ve ardından da herhangi bir sorun olmadan grubun yanından ayrıldığına tanıklık edecek şahitlerimiz var” şeklinde konuşmuştu.
dava sonucu ne olursa olsun gerceği sadece yaşayanlar bilecek. ben sadece ortada donen baska bır konuyu dile getirdim. amacım polemik yaratmak değil. sen ve diğer arkadaslar boyle yaklaşırsa sevinirim.
decapitated tum suclamalardan aklandı.
http://www.metalinjection.net/metal-crimes/all-rape-kidnapping-charges-against-decapitated-dropped
http://www.blabbermouth.net/news/all-rape-and-kidnapping-charges-against-decapitated-dropped/
Heriflere küfür edip iyi deşarj olmuştu bazıları ama suçlamalar düşmüş, düşme sebebi ise savunmanın bulduğu tanıkların anlattıklarının tecavüz iddiasında bulunan kadının anlattıklarıyla çelismesi, sadece o da değil tecavüz iddiasında bulunan kadına şahitlik eden arkadaşının daha önce de erkek arkadaşı için yalancı şahitlik yaptığının ortaya çıkması.
Adamlar temize çıktı. Yargısız infaz toplumunun yarattığı sözde duyarlı kekolara kapak olsun. Çok adelet düşkünüsünüz ya, şimdi iftirada bulananlar ceza alacak mı onu takip edin bakalım.
06.01.2018
@ismail vilehand, aklandıklarını gördüğümde ben de direk onu düşündüm. acaba aktif olarak turlayan bir grubun dile kolay 4 ayını çalan bu kevaşenin ceza alıp almayacağını da aynı hassasiyetle takip edecek mi bu arkadaşlar?
06.01.2018
@hickdead, Keşke sırf vakitleri gitmiş olsa. Bu adamlara verilen psikolojik ve maddi zararın bir bedeli olmalı. Aynı şeyi bizimki gibi sıkıntılı bir ülkede yaşamış olsalardı muhtemelen son duruşmayı göremeden şişlenirlerdi.
Sosyal medyayla birlikte tiksinç bir linç mekanizması oluştu. Herkes kendisine bir günah keçisi bulup saydırarak sözde ne kadar duyarlı olduğunu kanıtlama derdinde. Olay en başından beri neresinden tutsan elinde kalır vaziyetteyken adamları doğrayanların derdi adalet falan değildi elbette. Bütün mevzu “Bakın millet ne kadar duyarlıyım.”dan ibaret.
Şükürler olsun.
Bugüne dek bir grubun bir sonraki adımını hiç bu kadar merak etmemiştim. Ne kadar ara verecekler, hemen tura mı başlayacaklar, bir sonraki albümlerinde bu konuyu nasıl işleyecekler, tüm bunları aşırı merak ediyorum.
Kadının kötü niyetli olduğu belliydi. Baştan beri grup elemanlarına güvenim tamdı. Bir bok bilmeden, anlamadan gruba sallayanlar, adamları tecavüzcü ilan edenler…özür dileyin bari.
bir kişinin şikayetiyle ilgili olan tüm olaylar çürüktür,bu duyar kasma,pozitif ayrımcılık,ispitleme,ihbar hukuku,political correctness dünyanın anasını s.kecek ve s.kmeye de devam ediyor
@ismail vilehand, tam bir hayat adamı,insan sarrafısın abi,seni ve yorumlarını hayranlıkla izliyorum
Okuduğunu anlama özürlülere gün doğdu :)
“Nayırr Pawel’i tanıyorum yapmaz öyle şeyy. Kevaşe iftira atmıştır kesinn.”cileri haklı çıkaran bu yüz karası kadın gereken cezayı almalı tabi ki.
vallah şükürler olsun. umarım tazminat vs neyse grup bu durumdan karşılıksız ayrılmaz, gerçekten şu yaşadıkları az buz değil.
fakat şimdi gelip yaww nerde bu sövenler demek de yani. sanki taraftarlık yapılıyor şurada. ilk başta bir kadın tecavüze uğramamıştır umarım diyemeyip direk kadın karşıtlığı yapanlar şimdi zafer mi elde ettiler? bütün benzeri olaylarda direk erkeği suçlayan hemen tecavüzcü pislik diye yakaran kadınlar neyse böyle direk kadınlara iftira atan erkekler de aynı.
Vogg’un açıklamasını tercüme ederken ara ara tüylerim diken diken oldu ulan. Bir an önce dönsünler de artık güzel haberlerini yapalım.
Hapishanede geçen 96 gün yüzünden bir sonraki çıkaracakları albümü şimdiden merakla beklemeye başladım. Kesinlikle bestelere olumlu katkisi olacaktir…tabi gönül isterdi ki bu tarz bi olay olmasaydı, başka ilham kaynakları olsaydi ama insanoğlu bazı şeylerin önüne geçemiyor ve yaşanması gereken iyi-kötü ne varsa yaşanıyor…
Bu olaya sazan gibi atlayıp adamları tecavüzvüzcü ilan eden tayfa gittikçe sayısını artırdı. Hiç suçu olmadığı halde hapislere düşen, intihara sürüklenen bir sürü erkek var. Bizzat duyduklarım var. Yeni dünya düzeni bu herhalde. Linç kültürü, yargısız infaz, ötekileştirip dışlayıp yok etme. Sjw, feminist kültüre uymayanları, kadının beyanı esastır düşüncesine katılmayanları kadın düşmanı, faşist ilan etme. İşin tuhaf tarafı bu işin kadını erkeği yok. İki taraf da birlikte uyguluyor bunu.
Bu olayda iki uç noktayı da anlamıyorum. Olay gerçekten yaşandı mı yaşanmadı mı bilenler sadece kadın ve gurup üyeleri. Aklandıkları falan da yok okuduğum kadarıyla, kadın suçlamaları çekmiş sadece. Bu suçsuz oldukları anlamına gelmiyor, birçok sebebi olabilir. Tecavüz/taciz davaları da çoğunlukla sonuçlanmıyor zaten, kanıtlanması çok zor. Anlamadığım şey “kessinlikle olamaz” diye bağıranlar.