ismail vilehand
İlk bulguları en az 3 milyon yıl öncesine dayanan insanlık tarihinde, medeniyet gelişmeye başladığında ve insanlar organize avlanma bilincine vardıkları zaman, birinci hedeflerini devasa mamutlar olarak belirlemişlerdi.
Eti, kürkü, kemikleri ve hatta ayak tırnakları dâhil; en ufak parçasına kadar yerleşik hayatın ilk evresine geçen insanoğlunun, kabilesinde ihtiyacını duyduğu bu hayvanı avlaması aşırı zordu. Ava giden kabile erkekleri, ateş etrafında son danslarını ve akabinde eşleriyle birlikteliklerini yaşadıktan sonra mamut avına uğurlanırlardı. Fakat birçoğu bu avdan dönemezdi.
Çünkü mamutlar günümüzdeki akrabaları olan fillerden farklı olarak daha büyük, güçlü, kalın derili, kürklü, kocaman dişleri olan daha saldırgan canlılardı. Sürüler halinde dolaşan bu hayvanları ilkel avcılar günlerce izler ve sürünün genç, tecrübesiz veya diğerlerine göre güçsüz üyesinin, sürüden ayrı düşmesini beklerlerdi.
Doğru zaman geldiğince saldırıya geçip, sürünün zayıf üyesini avlasalar bile, birçok kayıp verirlerdi. Hatta av bittikten sonra, “sabertooth” gibi günümüzün kedilerine kıyasla çok daha kuvvetli ve çevik yırtıcılar mamut leşine saldırıp, insanlığın ilk avcılarını katlederlerdi.
Arkeoloji bölümünden mezun olup, mamutlar üzerine master yaptığım için bunları söylemiyorum. “Far Cry Primal” oynamaya başladım yakın zamanda, orada olaylar buna yakın gelişiyor. Fakat o yıllarla alakalı kafama takılan en sıkıntılı şey; maalesef hatunlar tıraş olmuyor, olamıyor. Tıraşsız bir hatunla yakınlaşmaktansa, milattan önce 10.000 yılında mamut altında ezilip ölmek daha makul.
İşte aslen Power Trip’ten tanıdığımız “Chris Ulsh” kişisinin projesi olan “Mammoth Grinder” yaptığı müzik ile tıpkı milattan önce mamut avlamaya çalışanların başına geleni, işitsel olarak dinleyiciye yaşatıyor. Hiç taviz vermeden ezim ezim eziyor ve bunu yaparken death metal ve hardcore’un en ilkel kısımlarını kullanıyor.
Albüm; mamutlar tarafından girişte bahsettiğim gibi, ilk insanların ezilerek katledilmesini hatırlatacak kadar ve acımasız bir beste olan “Grimmenstein” ile açılıyor. İlk dönemlerine nazaran daha direkt, hızlı, ilkel ve ezici olan grup; Iron Reagan ile bize çılgın attıran, “Ryan Parrish” ve “Mark Bronzino” gibi, türündeki tavizsiz adamları bünyesine kattığını ilk dakikalardan hissettiriyor.
“Peki, grubun yaptığı müzik kimlere hitap ediyor?” dersek; grup, eski kafa death metal, hardcore punk, crust ve saldırgan sludge gibi türleri seven, kısacası ağzının tadını bilen dinleyiciye yönelik bir eser sunuyor. Tekrarlı kafa koparan rifler, hafif ekolu sapık vokaller, kısa ve gitar tellerini yırtarcasına atılan sololar albümün her anını süslüyor.
Mamut sürülerinin koşarken çıkardıkları seslere eş ritimler ve kazımalarla ilerleyen albüm; direkt, ilkel, karanlık, gaz, hızlı ve ölümcül gibi sıfatlarla tarif edilebilecek bir yapıda ilerliyor. “Old School” olmaktan tek bir saniye bile taviz vermeyen bu albüm, kendi türünde 28 dakika 10 saniyelik bir başyapıt sunuyor olsa da, bana göre kısmen yakın kulvarda olan “Gatecreeper – Sonoran Depravation” ve ilk iki Black Breath albümünde (Heavy Breathing ve Sentenced to Life) olan mükemmelliğin biraz altında kalıyor.
Cosmic Crypt; sapına kadar ilkel ve dümdüz dayak atan müziğin, bitcoinden daha değerli şu zamanlarda kucaklanması ve en az kedi yavrularına gösterilen ilgi kadar ilgi gösterilmesi gereken bir albüm. İşin aslına bakılırsa, geçen yılın flash gruplarının (Power Trip ve Iron Reagen) muhteşem bir birlikteliğini yansıtan albüm, bu tayfanın farklı isimlerde ve farklı türlerde çok daha fazla can yakacağının sinyallerini veriyor.
Sonuç olarak, kafayı fazla yormadan “mamutlarla dans” edeceğiniz manyak bir albüm var karşınızda. Geleneksellikten zerre taviz vermeyen, dayağını esirgemeyen ve reçetesiz antidepresan etkisi gösteren bir albüm “Cosmic Crypt”. Gönül rahatlığıyla tüketiniz.
Yine harika bir kritik. Benim için Hooded menace’in su an icin senenin lideri olmamasinin sebebi bu albüm. İlk 2 dinlemede beni delirtmemişti ama sonradan ôyle bir içine hapsetti ki hayret ettim. Başından sonuna kadar kusursuzluk barındırıyor. Büyük bir aksilik olmazsa (candlemass, marduk, gorgoroth, funeral mist hepsi ayni anda album yapmazsa) sene sonu listemde simdiden en tepelerinde yerini garantiledi bu albüm. Kritigi okurken bile canim bira acip albumu yardirmak istedi ama oyle cok yedim ki zerre yer yok midemde. Yarın inş…
Black Breath ve bunlar yarra yemiş görünüyo metal archives’da. Tokatlayıp atan gruplar eksiliyor birer birer.
23.02.2020
@Osman Gümüş, sitede sevdigim adamlardan birisin ama vereceğin haberi sikeyim…
23.02.2020
@P L A G U E, Yapacak bişiy yok kanka.
03.09.2020
@Osman Gümüş, Black Breath’siz hayat biraz eksik sanki ya. Bugün Sentenced to life albümlerini dinlerken tekrar fark ettim, böyle grup kolay kolay gelmez bi daha.