THE FACELESS yeni albümü “In Becoming A Ghost“u çıkardı.
Detaylar da şöyle.
Albümden “Digging the Grave” adlı şarkı yayınlandı.
Albümden “Black Star” adlı şarkıyı şu şekilde.
Grubun beyni Michael Keene, albümün bugüne dek yarattığı şeyler arasında en çok gurur duyduğu şey olduğunu ifade etmişti.
THE FACELESS yine geçen yıl bu zamanlarda albümden çeşitli tadımlıklar sunmuştu. Ayrıca grup, 2015 sonbaharında da albümden “The Spiraling Void”u yayınlamıştı.
THE FACELESS önümüzdeki sene de “Planetary Duality“nin 10. yılı şerefine albümün remastered bir versiyonunu piyasaya sürecek.
Yorum alanı
“THE FACELESS yeni albümünü dinlemeye sundu” yazısına 60 yorum var
Planetary Duality’nin hastasıyım. Autotheism’e çok ısınamamıştım ama sonrasında nasıl bir albüm geleceğini merak ediyordum. Şu son olaylardan sonra pek memnun kalacağım bir albüm çıkacağını zannetmiyorum açıkçası.
Eski albümlerini her dinlediğimde HÂLÂ yeni bir şeyler keşfediyorum. Müziğin başına gelen en güzel birkaç şeyden biri. Canlarım. Cevizli sucuğumu ve kuru kayısımı hazırladım, yeni albümü bekliyorum.
2014 ün başındaki bir röpörtajda, birkaç şarkının büyük kısmı bitti diyordu. Bir iki şarkıya da Microsoft Sam’den vokal koysa tamamdır. Açıkçası yeni albümde Ototeyiz vari bir iki solo daha gelse benim için kafi.
@hysteresis, girişi baya Psycroptic gibi başlıyor evet. Giriş rifindeki palm mute’lar direkt Psycroptic’i hatırlatıyor. Sonrasında da SoP havasına sahip tatlar var ama The Faceless kimliği de kaybolmamış tabii.
Parçanın yayınlandığı ilk saatlerden itibaren beynim sulanana kadar döndürmüş biri olarak söyleyebilirim ki; MU-AZ-ZAM bir albüm geliyor. Micheal abimiz iyi ve kötü anlamda gelen tüm eleşitirileri o kadar iyi süzgecinden geçirmiş ki istenen profilde bir albüme nokta atışı yapmış gibime geliyor. İşte tarifimiz: Planetary Duality’i bir kaba koyuyoruz, yumurtanın sarısına 200 gram Autotheism ekleyerek köpürene kadar çırpıyoruz, üstüne de hafif Akeldama kurusu ekledikten sonra karışımımızı önceden ısıttığımız fırınımıza atıyoruz. Kaç dakika bekleyeceğiniz size kalmış ama ben bir an önce tatmak için sabırsızlanıyorum. Afiyet olsun.
Bu şarkıya karşı tamamen nötrüm sanırım . Umarım albüm çıktığında aşırı çok severim ama The Faceless comfort zone’undan çok az şey kullanılmış gibi geldi kulağıma. Ve Autotheism tarzı aklımı alan bir albüm gelmediği sürece bu tarz hareketler benim için hayal kırıklığı olacak gibi.
Ben yeni albümü sabırsızlıkla bekliyorum. Faceless, her yeni albümle birlikte daha melodik bir tarza doğru ilerliyor. Grup elemanlarının değişmesi ile sadece müzikal anlamda ilgileniyorum ki göründüğü kadarıyla Faceless’ın kimliğini kaybetmesine neden olmamış gibi duruyor.
Şarkı iyi ya. Beğenmeme lüksünüz yok dercesine yapılmış bir şarkı. Ayrıca Opeth etkilenmesinin The Faceless müziğinin elementlerinden biri haline geldiği gösteren de bir şarkı.
İlham aldığı grupların karakteristiklerini çok iyi kullanan bir grup The Faceless. Her albümde bambaşka bir tarz ile karşımıza çıkıyorlar. Normalde başka bir grup böyle bir şey yapsa ”Kaç albümdür soundlarını bir oturtamadılar” deriz ama The Faceless bunu o kadar başarılı yapıyor ki, en azından ben bir şey diyemiyorum. Bir sonraki albümde latin müziği esintili progresif death metal yapsınlar, iyice ihya olayım.
şu şarkının tam da yayınlandığı günün sabahında kendi kendime ”artık single mingle bişi yayınla be maykıl” diye söyleniyordum, mübarek adammışım heheh. şarkı genel haliyle hoş olsa da albümün kalanına dair endişelerim oluşmadı değil. bir faceless şarkısında sadece 1-2 tane riff olması garip ya.
dinlemedim.
dinlemeyeceğim.
planetary duality gibi müthiş bir albümden sonraki yaptıkları albüm büyük hayal kırıklığı olmuştu bende.
bide o kadar uğraşmıştım ulan dinliyorum dinliyorum benmi anlamıyorum diye.
belki hala öyledirde yok yani
Gerçekten nihayet! Yayınlanan iki parçayı da o kadar beğendim ve dinledim ki, albüm çıktığında ne yapacağım bilmiyorum. Bir süreliğine tüm müzik ihtiyacımı sadece bir albüm karşılayacak herhalde.
Michael Keene, albumun Planetary Duality ile Autotheism’in karisimi oldugunu soylemisti. Autotheism’in ileriye dogru devasa bir adim oldugunu dusunen benim gibi biri icin bu ortalama metalcinin algi seviyesine hitap etme kaygisindan baska bir anlam tasimiyor. Aslina bakilirsa, bes yil album yapmayarak neredeyse kendisini sifirlamis bir grup icin bu gayet anlasilir bir manevra, ama kesinlikle benim destek verecegim bir tarz degil. “Bir onceki albumde saksafon solosu vardi, bu albumde flut olacak. Bunu yapan baska grup var mi?” diyor Michael, sanki mevzu buymus gibi. Yayinlanan iki sarki da pek umut vadetmiyor. Black Star dinleyiciyi bir sekilde yakalayan ama aslinda bildik The Faceless formullerinin arka arkaya sunulmasindan ibaret bir sarkiydi. Benim icin en buyuk merak Michael’in Ken Sorceron’i ne kadar serbest biraktigi. Yani grubun kendisine bir sey katmayan o siradan brutal vokal tarzindan ne kadar siyrilabilecegi.
Michael Keene ve David DiSanto (Vektor) -The Mars Volta’nin punk geleneginde yaptigi tarzda- metalde yeni bir cigir acabilecek yetenekler olarak gozukuyorlardi. Simdiye kadar her seyi gayet guzel yuzlerine gozlerine bulastirdilar! Umarim bu albumle Michael istedigi populariteyi yakalar ve kaygisizca uretir sonraki albumlerini. Tabii ayni zamanda iki yili gecmeyen araliklarla!..
Bu arada, ilk defa bir The Faceless album kapagini begendimi de soylemis olayim.
@Emre, Güzel bir yazı olmuş ama bence peşin yargılarda da bulunmamak lazım. Dediğin şeyler gerçekleşibilir, gerçekleşmeyedebilir. Michael Keene’den bahsediyoruz. Adam sürprizlerle dolu.
İki yıllık beklemenin ardından çıktı sonunda. Keene çok başka bir şey yapmış, albümü ilk çevirişimde bir dize notanın anlamsız bir yığın oluşturmasından başka bir çağrışım oluşturmadı bende, hazmetmesi zaman alacak gibi duruyor.
Değişen şey benim müzik zevkim mi yoksa yapılan müzik mi bilmiyorum ama Ne Obliviscaris’in de The Faceless’ın da bir önceki albümlerine bayıldığım halde son albümleri aşırı kasıntı ve “fazla” geliyor. Müziğin kompleks veya çok katmanlı olması bayıldığım bir şey ama bunun yerine gider biraz daha Aosoth dinlerim.
Denyo olmasa çok büyük efsane olacak da ileride, dur bakalım.
29.01.2015
kimilerinin gözünde şimdiden efsane. (benim de) *ehe ehe*
29.01.2015
@oğuz, Ben de çok seviyorum piçi de çaktırma iyice şımarmasın.
Instagramda görüp burda bağırmaya geldim
AAAAAAAAAAAAA
adam iyi müzisyen ama çok ağır denyo. hani öyle böyle değil.
İnanılmaz olacak, şuraya yazıyorum.
EhehehehehEHEHEHEHEHEH.
Bu sene çıksın da ölelim.
Grubu henuz dinlemeye baslamadim , bu arada cidden denyoys benziorda ne gibi denyoluklari var ?
Böyle çalkantılı dönemler sonrası önümüze her zamankilerden daha ötede malzemeler sunulması mümkün, merakımız nerede sonlanacak bakalım.
Michael ne koydu da ortaya, nerede ise tüm takımı farklı müzikal arayışlar arzuladıklarını söyleyip gruptan ayrıldı. Cidden deli gibi merak ediyorum.
Uçur bizi Michael.
Planetary Duality’nin hastasıyım. Autotheism’e çok ısınamamıştım ama sonrasında nasıl bir albüm geleceğini merak ediyordum. Şu son olaylardan sonra pek memnun kalacağım bir albüm çıkacağını zannetmiyorum açıkçası.
Eski albümlerini her dinlediğimde HÂLÂ yeni bir şeyler keşfediyorum. Müziğin başına gelen en güzel birkaç şeyden biri. Canlarım. Cevizli sucuğumu ve kuru kayısımı hazırladım, yeni albümü bekliyorum.
2014 ün başındaki bir röpörtajda, birkaç şarkının büyük kısmı bitti diyordu. Bir iki şarkıya da Microsoft Sam’den vokal koysa tamamdır. Açıkçası yeni albümde Ototeyiz vari bir iki solo daha gelse benim için kafi.
Gebericez lan heyecandan bari bir yeni şarkı falan paylaş.
Oturdum şarkı bekliyorum
merakımı cebime doldurdum bekliyorum
Beklediğimiz şarkı geldi, yine muazzamlar…
http://www.youtube.com/watch?v=m0Zj9LpJK8Y
Şarkı fazla iyi.
oha.
şarkı çok iyi. özellikle sololarda born of osiris tadı da aldım. önceki albümü pek sevmemiştim bakalım bu nasıl olacak.
Son işlerini pek takip edemiyorum ama riff’lerden Psycroptic/Spawn of Possession tadı aldım, doğru mudur?
01.10.2015
@hysteresis, girişi baya Psycroptic gibi başlıyor evet. Giriş rifindeki palm mute’lar direkt Psycroptic’i hatırlatıyor. Sonrasında da SoP havasına sahip tatlar var ama The Faceless kimliği de kaybolmamış tabii.
Parçanın yayınlandığı ilk saatlerden itibaren beynim sulanana kadar döndürmüş biri olarak söyleyebilirim ki; MU-AZ-ZAM bir albüm geliyor. Micheal abimiz iyi ve kötü anlamda gelen tüm eleşitirileri o kadar iyi süzgecinden geçirmiş ki istenen profilde bir albüme nokta atışı yapmış gibime geliyor. İşte tarifimiz: Planetary Duality’i bir kaba koyuyoruz, yumurtanın sarısına 200 gram Autotheism ekleyerek köpürene kadar çırpıyoruz, üstüne de hafif Akeldama kurusu ekledikten sonra karışımımızı önceden ısıttığımız fırınımıza atıyoruz. Kaç dakika bekleyeceğiniz size kalmış ama ben bir an önce tatmak için sabırsızlanıyorum. Afiyet olsun.
Autotheism’den sonra çok daha az death metal, daha prog rock havasında bir şey bekliyordum, yine Autotheism ayarında bir şey mi gelecek acaba.
01.10.2015
@Ahmet Saraçoğlu, Ben de çok daha progresif sularında gezen bir The Faceless bekliyordum abi, şaşırtmadı değil.
Hayvan gibi şiy yapmış
Herif gerçekten müziği en iyi bilen prog-death’çilerden.. Her yeni işinde daha da belirginleşiyo..
cidden ben de şarkının bazı rifflerinde baya psycroptic tadı aldım. pek ısınabilmiş değilim henüz şarkıya ama autotheism’in devamı gibi sound olarak.
Eski elemanların dönüşü ile Autotheism ile akeldama/planetary duality karışımı müzzam bir albüm bizi bekliyor sanırım. Kafayı yememek elde değil.
Sorun bende mi acaba ya? Bayılarak dinliyordum bundan önceki işlerini ama bunu bir türlü sevemedim :(
whoa! çok hoş.
Bu şarkıya karşı tamamen nötrüm sanırım . Umarım albüm çıktığında aşırı çok severim ama The Faceless comfort zone’undan çok az şey kullanılmış gibi geldi kulağıma. Ve Autotheism tarzı aklımı alan bir albüm gelmediği sürece bu tarz hareketler benim için hayal kırıklığı olacak gibi.
şu yeni albümden yayınladıkları şarkı çok iyimiş ya, üstüste kaçıncıya dinliyorum hiç sıkmadı.
Eğer şu grubun normal devamlı üyeleri olsaydı şimdiye kadar müthiş kitlesi olurdu.
Gerçekten çok iyi bir iş, dönüşleri muhteşem olabilir : )
Ben yeni albümü sabırsızlıkla bekliyorum. Faceless, her yeni albümle birlikte daha melodik bir tarza doğru ilerliyor. Grup elemanlarının değişmesi ile sadece müzikal anlamda ilgileniyorum ki göründüğü kadarıyla Faceless’ın kimliğini kaybetmesine neden olmamış gibi duruyor.
Ne oldu bu gruba ya?
Bi anda kayboldunuz şimdide ağustos diyosunuz olmuyo böle.
Autotheism’i baya beğenmiştim.
Daha iyisinide yaparsanız daha ne diyim.
Şarkı iyi ya. Beğenmeme lüksünüz yok dercesine yapılmış bir şarkı. Ayrıca Opeth etkilenmesinin The Faceless müziğinin elementlerinden biri haline geldiği gösteren de bir şarkı.
İlham aldığı grupların karakteristiklerini çok iyi kullanan bir grup The Faceless. Her albümde bambaşka bir tarz ile karşımıza çıkıyorlar. Normalde başka bir grup böyle bir şey yapsa ”Kaç albümdür soundlarını bir oturtamadılar” deriz ama The Faceless bunu o kadar başarılı yapıyor ki, en azından ben bir şey diyemiyorum. Bir sonraki albümde latin müziği esintili progresif death metal yapsınlar, iyice ihya olayım.
şu şarkının tam da yayınlandığı günün sabahında kendi kendime ”artık single mingle bişi yayınla be maykıl” diye söyleniyordum, mübarek adammışım heheh. şarkı genel haliyle hoş olsa da albümün kalanına dair endişelerim oluşmadı değil. bir faceless şarkısında sadece 1-2 tane riff olması garip ya.
dinlemedim.
dinlemeyeceğim.
planetary duality gibi müthiş bir albümden sonraki yaptıkları albüm büyük hayal kırıklığı olmuştu bende.
bide o kadar uğraşmıştım ulan dinliyorum dinliyorum benmi anlamıyorum diye.
belki hala öyledirde yok yani
Arkadaşlar trollüyorlar 1 aralıkta yeni single atıp en kısa sürede çıkaracağız derler boşuna sevinmeyin
Merakla bekliyoruz albümü bakalım. Şimdilik bir şey söylemek, öngörüde bulunmak zor. Bu arada kapak şunu anımsattı. http://bit.ly/2zq0xl2
Gerçekten nihayet! Yayınlanan iki parçayı da o kadar beğendim ve dinledim ki, albüm çıktığında ne yapacağım bilmiyorum. Bir süreliğine tüm müzik ihtiyacımı sadece bir albüm karşılayacak herhalde.
Michael Keene, albumun Planetary Duality ile Autotheism’in karisimi oldugunu soylemisti. Autotheism’in ileriye dogru devasa bir adim oldugunu dusunen benim gibi biri icin bu ortalama metalcinin algi seviyesine hitap etme kaygisindan baska bir anlam tasimiyor. Aslina bakilirsa, bes yil album yapmayarak neredeyse kendisini sifirlamis bir grup icin bu gayet anlasilir bir manevra, ama kesinlikle benim destek verecegim bir tarz degil. “Bir onceki albumde saksafon solosu vardi, bu albumde flut olacak. Bunu yapan baska grup var mi?” diyor Michael, sanki mevzu buymus gibi. Yayinlanan iki sarki da pek umut vadetmiyor. Black Star dinleyiciyi bir sekilde yakalayan ama aslinda bildik The Faceless formullerinin arka arkaya sunulmasindan ibaret bir sarkiydi. Benim icin en buyuk merak Michael’in Ken Sorceron’i ne kadar serbest biraktigi. Yani grubun kendisine bir sey katmayan o siradan brutal vokal tarzindan ne kadar siyrilabilecegi.
Michael Keene ve David DiSanto (Vektor) -The Mars Volta’nin punk geleneginde yaptigi tarzda- metalde yeni bir cigir acabilecek yetenekler olarak gozukuyorlardi. Simdiye kadar her seyi gayet guzel yuzlerine gozlerine bulastirdilar! Umarim bu albumle Michael istedigi populariteyi yakalar ve kaygisizca uretir sonraki albumlerini. Tabii ayni zamanda iki yili gecmeyen araliklarla!..
Bu arada, ilk defa bir The Faceless album kapagini begendimi de soylemis olayim.
@Emre, Güzel bir yazı olmuş ama bence peşin yargılarda da bulunmamak lazım. Dediğin şeyler gerçekleşibilir, gerçekleşmeyedebilir. Michael Keene’den bahsediyoruz. Adam sürprizlerle dolu.
THE FACELESS – Digging The Grave
https://www.youtube.com/watch?v=lUy3fUKGn1c
İki yıllık beklemenin ardından çıktı sonunda. Keene çok başka bir şey yapmış, albümü ilk çevirişimde bir dize notanın anlamsız bir yığın oluşturmasından başka bir çağrışım oluşturmadı bende, hazmetmesi zaman alacak gibi duruyor.
Muazzam albüm ya, her anını çok beğendim, özellikle kapağını
Albümün çıktığını görmeme mi sevineyim konser haberini aldığına mı sevineyim bilemedim. Çok karmaşık duygular içerisindeyim şu an :/
02.12.2017
@Aaron, konser haberi?
02.12.2017
@Ahmet Saraçoğlu, UK turu açıklandı; 2 Şubat Londra ;)
02.12.2017
@Aaron, ha ok. :)
Değişen şey benim müzik zevkim mi yoksa yapılan müzik mi bilmiyorum ama Ne Obliviscaris’in de The Faceless’ın da bir önceki albümlerine bayıldığım halde son albümleri aşırı kasıntı ve “fazla” geliyor. Müziğin kompleks veya çok katmanlı olması bayıldığım bir şey ama bunun yerine gider biraz daha Aosoth dinlerim.
maykıl paşamızda kendini tekrar etmekten kaçarken güçsüz soundun gazabına tutulanlar kervanına katılmış. albüm baya filler geldi bana. tadım kaçtı yawho
06.12.2017
@hickdead, +1